Ebû Said Bahadır: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
→‎Sultan Ebû Said Bahâdir dönemi ve sonrasında “Bâtınîllik” hareketleri: {{Ayrıca bakınız|İlhanlılar|Çobanoğulları|Celayirîler|Serbedâriler|Muzafferiler|İlhanlılar devrinde Aleviler}}
Düzeltmeler:....Çoban'ın kızı...... Hasan Buzurg..... En-Nasır Muhammed
2. satır:
 
== Yaşamı ==
1306'da daha bebekken Moğollar ona kahraman anlamına gelen Bahadır (modern [[Moğolca]]'da Баатар) unvanını verdiler. Bu unvan ona tekrar, 1322'de, hâlâ [[Olcaytu]]'nın velahtı iken, [[Altın Ordu]] ordusunu yenip Rinçin [[Keraitler|Keraitinin]] isyanını bastırmasından dolayı verildi. EbuEbûEbû Said, 1323'te [[Memlük]]lerla anlaşma imzalayarak Suriye savaşını sona erdirdi.
 
Ebu Said tahta çıktığında 12 yaşındaydı ve iktidar başkumandan [[Emir Çoban]]'ın elindeydi. Hükümdarlığının başlarında, [[Emir Çoban]]'ın entrikaları sonucu âlim ve vezir [[Raşit al-Din Hamadani|Fazullah Reşîdüddîn]]'in kafasını kestirdi. Ebu Said'ın kızkardeşi Sati Beg ile evli olan [[Emir Çoban]], böylece ülkenin en nüfuzlu kişisi haline geldi. 1325'te [[Emir Çoban|Çoban]], [[Altın Ordu]] hanı Muhammed Uzbek komutasında bir orduyu daha yendi ve onların topraklarını istila etti.
 
EbuEbû Said, [[Emir Çoban|Çoban]]'ın kızı [[Bağdat Hatun]]'a âşık oldu. Bağdat Hatun, nüfuzlu biri olan [[Hasan Büzürg|Hasan Buzurg]]'la evliydi. Ebu Said, [[Hasan Büzürg|Hasan Buzurg]]'a boşanmaya zorladı ve Bağdat Hatun'la kendisi evlendi.
 
Çoban ve oğulları devlet hazinesini istedikleri gibi harcıyorlardı. EbuEbû Said'in BağdatBağdad Hatun'la evlenmesine [[Emir Çoban|Çoban]]'ın karşı çıkması da ilişkilerini bozmuştu. 1326'da [[Emir Çoban|Çoban]] ve oğulları, saldırmaya hazırlanan [[Çağatay Hanlığı|ÇağataylaraÇağataylar]]'a karşı bir sefere çıkıp oğullarından bir tek [[Demask Kaca]]'yı sarayda bırakınca Ebu Said bu fırsattan yararlandı. Ağustos 1327'de Ebu Said, [[UlcaytuOlcaytu]]'nun cariyelerinden biriyle ilişkilerini bahane ederek Demask Kaca'yı öldürttü. Daha sonra Ebu Said, [[Çobanoğulları|Çoban ve oğulları]]na karşı bir kampanya başlattı. Ordusu tarafından terkedilince Çoban kaçmak zorunda kaldı. Ebu Said, [[Emir Çoban|Çoban]]'ın yanına sığınmış olduğu [[Herat]] valisine emir yollayarak [[Emir Çoban|Çoban]]'ı öldürttü. Bu arada Memluklar'a sığınan Çoban'ın oğulu [[Timurtaş]] da, Ebu Said'in talebi üzerine Memluk sultanı [[SultanNasır ElMuhammed bin Kalavun|En-Nasır Muhammed]] tarafından öldürtüldü.
 
=== Sultan Ebû Said Bahâdir dönemi ve sonrasında “Bâtınîllik” hareketleri ===
Nezarî ve Kuhistanî gibi [[Şia|Şîʿa]]-i [[Bâtıni]]ye dâîleri ise Moğollar’ın aldıkları bu ağır yenilgiden hiç te müteessir olmayıp, bilâkis olanca güçleriyle Kuhistan ve Kom gibi koyu [[Bâtınî]] merkezlerinde fa’aliyet ve neşriyâtlarına olanca güçleriyle devam ettiler.<ref>''Tezkire-i Devlet-Şâh'', Sayfa 64.</ref>
Şirâzlı Kadı’ûl-Kazat Muhabb’ed-Dîn Ebû İbrahim Temimî’nin sarfettiği tüm çabalara rağmen Faris vilâyeti ahalisi “[[Şia|Şîʿa]]-i [[BâtıniBâtın’îyye]]ye” mezhebine girmişlerdi.<ref>Tabâkât-ı Süpkî, <small>[Kütüphane-i Umumî, yazma nüsha, No: 956].</small></ref>
[[Olcaytu]]’nun vefatından sonra tahta oturan İlhanlı hükümdârı Ebû Said Bahâdir Han’ın sünnîleri himâye etmesi neticesi devrin meşhur sufîlerinden Alâ’ed-Devle Semnanî ile Abd’ûr-Razzak Kâşî’nin zâviyeleri epey alâka ve ehemmiyet görmeğe başlamıştı.<ref>Mevlânâ Câmî, ''Nefeat’ûl-Üns.''</ref>
[[Maveraünnehir|Maverâünnehir]]’de bir yüzyıldan daha uzun süren buhranların sebepleri arasında “Sultan Ebû Said Bahâdir” iktidarının yetersizliği ve [[Şiî]] dâîlerle[[dâ’î]]lerle girişmiş olduğu mücadeleler başta gelmekteydi.<ref>Hâfız Ebrû, ''Zübdet’ût-Tevârih.''</ref>
Ebû Said Bahâdir Han’ın H. 736 / M. 1336 tarinde vefatı üzerine [[Hülagû|Hulâgû]]’nun erkek evlâdından gelen soyu da böylece tamamen kurumuş oldu. Ebû Said’in vefâtını müteakip ortaya bazı küçük devletçikler ortaya çıktı. Bu yeni ''“Emaretler”'' arasında en fazla göze çarpan iki hükümetten birisi ''“[[Çobanoğulları|Emîr Çoban]]”'' diğeri ise ''“İlkâniyan”'' adını alan [[Celayirîler|Celâyiroğulları]]’ndan ''“Emîr Hasan”'' sülâlesiydi. [[Muzafferiler|Muzafferîler]] de, [[Serbedâriler|Serbedârlar]] da siyâsi birer oluşum yarattıktan sonra Timur’un ortaya çıkmasıyla yok olup gittiler.<ref>''Düvel’il-İslâmiyye,'' İngilizceden tercüme eden Hâlil Edhem, Sayfa 356.</ref>
{{Ayrıca bakınız|İlhanlılar|Çobanoğulları|Celayirîler|Serbedâriler|Muzafferiler|İlhanlılar devrinde Aleviler}}