Manuil Vutumitis: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Yzkoc (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Yzkoc (mesaj | katkılar)
31. satır:
[[Dosya:Siege of Nicaea.jpg|thumb|left|200px|Batı Avrupalılar tarafından yazılmış el yazmasında İznik Kuşatması.]]
 
Haçlılar yollarındaki ilk büyük engel kuşattıkları İznik'ti. Aleksios, Boutoumites'e şehrin haçlılara değil ama imparatorluk güçlerine teslim olmasının güvence altına alınması yönünde talimat vermişti. Kuşatmanın daha en başında, Boutoumites yazdığı bir çok mektupla ya bağışlanacaklarına söz verrek ya da şehri ele geçirecek haçlıların tümden kıyımına uğrayacaklarına dair tehditlerle şehri ona teslim etmeleri konusunda Selçukluları ikna etmeye çalıştı. Türkler Boutoumites'in şehre girmesine izin verek uzlaşmaya vardılar. İki gün sonra [[I. Kılıç Arslan]] (1092–1107 arası hükümdar) komutasında taze gücün yaklaştığı haberleri geldi, onu şehri terk etmeye zorladılar.<ref>Anna Komnena, ''Aleksiad'', ed. {{harvnb|Sewter|2003|pp=331–334}}; {{harvnb|Skoulatos|1980|p=182}}; {{harvnb|Setton|Baldwin|2006|p=289}}; {{harvnb|Runciman|1987|p=179}}.</ref> Fakat, taze gücün Haçlılara tarafından mağlup edilmesinden sonra, Boutoumites'in komutasındaki imparatorluk taburu şehrin [[İznik Gölü]] üzerine açılan tedarik yolunun kontrolünü ele geçirdi ve [[Tatikios]]'un komutasındaki 2.000 Bizans askeri kuşatma yapan haçlılara katıldı. Şehir halkı Aleksios'un şartlarını kabul ettiklerini bildirdiler: Boutoumites İznik'e girdi ve onlara Bizans İmparatoru'nun mührünü gösterdi, cömert şartlar önerdi ve şehirde bulunan Sultan'ın karısı ve kızına saygı gösterdi. Boutoumites, diğer taraftan anlaşamyı gizli tuttu ve görünüşte şehrin Bizanslılar tarafından ele geçirilmiş gibi gösteren Tatikios ile Tatikios'un askerlerinin ve haçlıların katıldığı bir saldığı ayarladı. Bu hile işe yaradı ve 19 Haziran günü son saldırı yapıldı fakat şafakta saldırı başladığında Bizanslılar göle bakan kapıyı açarak mazgallara kendi bayraklarını dikerek haçlıları dışarda bıraktılar.<refAnnaref>Anna Komnena, ''Aleksiad'', ed. {{harvnb|Sewter|2003|pp=334–338}}; {{harvnb|Skoulatos|1980|pp=182–183}}; {{harvnb|Setton|Baldwin|2006|p=290}}; {{harvnb|Runciman|1987|p=180}}.</ref>
 
<!--