Yeni Lisan Hareketi

Yeni Lisan Hareketi, Genç Kalemler'in hayata geçirdiği, dilde sadeleşme hareketidir.

Genç Kalemler dergisi etrafında toplanarak, "Yeni Lisan" hareketini başlatanlar da dönemin Türkçülük hareketini yürüten sanat ve fikir adamlarıdır. Türkçenin sadeleşmesi konusunda en kalıcı atılımı, “Yeni Lisancılar” başarmıştır. 1911'de Selanik'te “Genç Kalemler” dergisi etrafında toplanan Yeni Lisancılar ilk kez “Millî Edebiyat” kavramını da ortaya atmışlardır. Ömer Seyfettin ile Ziya Gökalp öncülüğündeki Genç Kalemler ve Yeni Lisan hareketi “Milli bir edebiyat milli bir dille yaratılabilir." görüşünü ortaya atıp, Türkçenin sadeleşmesi için şu ilkeleri kabul ve ilân etmişlerdir:

1- Arapça ve Farsça dilbilgisi kurallarının kullanılmaması, bu kurallarla yapılan tamlamaların kaldırılması,

2- Arapça ve Farsça sözcüklerin Türkçede söylendikleri gibi yazılması,

3- Başka Türk Lehçelerinden sözcük alınmaması,

4- İstanbul konuşması esas alınarak yeni bir yazı dilinin oluşturulması,

5- Dil ve edebiyatın doğu-batı taklitçiliğinden kurtarılması.

Türk şair, yazar ve fikir adamları arasında kısa zamanda yayılan bu yeni lisan ve millî edebiyat anlayışı, bir edebiyat akımı halini almış ve devrin hemen bütün şair ve yazarları bu anlayışla eserler vermişlerdir. Bu dönemde sade dille eser veren şair ve yazarlardan kimileri şunlardır: Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin, Faruk Nafiz, Halit Fahri, Orhan Seyfi Orhon, Yusuf Ziya, Enis Behiç, Halide Edip, Yakup Kadri, Refik Halid, Reşat Nuri, Yahya Kemal; Türkçü hareketin içinde bulunmamakla birlikte Mehmet Akif, Süleyman Nazif ve daha birçok isim.

Günümüz Türkçesinin sadeleşmesinde ve gelişmesinde Yeni Lisan Hareketi ilk dönem, başlangıç dönemi olarak düşünülürse, ikinci dönemi de 1930'larda başlayan "Dil Devrimi" dönemidir. Bu dönemde Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğü ile Türkçeye devlet eli uzanmış, sadeleşme ve Türkçecilik bir "devlet politikası" haline getirilmiştir. 1928'de Latin Alfabesinin kabulü ve 1932'de Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nin ve 1936'da Türk Dil Kurumu'nun kuruluşu, Türkçenin sadeleştirilip varsıllaştırılması yanında araştırılıp incelenmesini de sağlamıştır.