Vikipedi:Günün maddeleri/Mart 2020


1 Mart
SMS Pommern, Deutschland sınıfından bir ön dretnot idi; Kaiserliche Marine'e katılmak üzere 1904 - 1906 yılları arasında inşa edildi. İsmi Prusya'nın Pomeranya bölgesinden gelmektedir, Stettin'in AG Vulcan tersanesinde inşa edildi, 22 Mart 1904 tarihinde kızağa kondu ve 2 Aralık 1905'te denize indirildi. 6 Ağustos 1907 tarihinde donanmaya katıldı. Deutschland sınıfı gemiler hizmete girdiklerinde hız, zırh, büyüklük ve ateş gücü bakımından dreadnought gemilerin ardında kalmıştı.

Pommern, donanmaya katıldıktan sonra I. Dünya Savaşı'na 2 yıl kala Açık Deniz Filosu'nun II. Savaş Filosuna atandı. Pommern, 31 Mayıs - 1 Haziran 1916 tarihleri arasındaki Jutland Muharebesi'ne bulundu. Pommern ve kardeş gemileri David Beatty komutasındaki kruvazörler tarafından derhal durduruldu; Pommern HMS Indomitable'nin 30.5 cm'lik toplarının hedefi oldu. Gece muharebesinde gemi bir veya iki defa isabet aldı, HMS Onslaugh destroyerinin torpido saldırısına maruz kaldı, 17.5 cm'lik top bataryasında patlama oldu. Kısa süre içinde Pommern battı ve tüm mürettebatı öldü. (Devamı...)


Valentina Monetta, (1 Mart 1975, San Marino şehri), San Marinolu şarkıcıdır. 2012, 2013 ve 2014 yıllarında olmak üzere üç ardışık yılda San Marino'yu Eurovision Şarkı Yarışması'nda temsil edip ilk iki katılımında yarı finallerde elenmiş, üçüncü katılımında ise yarışma finaline çıkarak yirmi dördüncü gelmiştir. Kariyerine çeşitli müzik gruplarında başlayan Monetta, günümüze dek üç bireysel stüdyo albümü yayınlamıştır.

Valentina Monetta, 1 Mart 1975 tarihinde San Marinolu bir anne ve (San Marino vatandaşı) İtalyan bir babanın ikinci çocuğu olarak San Marino'da dünyaya geldi ve burada büyüdü. Rimini'de bulunan Giovanni da Rimini isimli okuldan mezun olduktan sonra kendi kendine piyano çalmayı öğrendi; çocukluğundan beri caz ile R&B müziğe yatkın olan sesini geliştirdi. Monetta şarkıcı kariyerine, 1995 yılında Tiberio isimli bir müzik grubuna arka vokal yaparak başladı ve daha sonra Parafunky, Harem-B, 2blackBluesMobile ve My Funky Valentine isimli müzik gruplarına dahil oldu. Monetta, bir yıl kadar, Bologna Güzel Sanatlar Akademisi'nde resim sanatı üzerine eğitim aldığını fakat daha sonra kariyerine bir müzisyen olarak devam etmeye karar verdiğini dile getirmiştir. Devamı...


2 Mart
1980 Azor Adaları depremi, 1 Ocak 1980 günü Azor Adaları'nı vuran bir depremdi. Deprem sonucu 61 kişi öldü, 400'den fazla kişi yaralandı ve Terceira ile São Jorge adalarında ciddi hasar meydana geldi. Richter ölçeğine göre 7.2 büyüklüğünde olan depremde Pico ve Faial adalarında da hasar meydana geldi. Deprem, Azor Adaları'nda meydana gelen diğer depremlerde olduğu gibi bir doğrultu atımlı fayda meydana gelmişti.

Deprem nedeniyle dönemin Portekiz başkanı António Ramalho Eanes üç günlük ulusal yas ilan etti. Portekiz Hava Kuvvetleri tarafından başlatılan yardım çalışmalarına daha sonra hükûmet destekli kuruluşlar da katıldı. (Devamı...)


Osmanlı'da eğitim, İslam eğitim sisteminin temel kurumu olan medrese, Osmanlılar dönemiminde de eğitimin temeli olmuş, Osmanlı'ya uygun biçimsel gelişmeler göstermiştir. Medrese sıbyan mektebinden sonra orta, lise, yüksek okul ve üniversite eğitimi veren, İslami kimliği sebebiyle sadece müslümanların devam ettiği bir eğitim kurumu özelliğindedir. İmparatorluk sınırlarındaki müslümanların eğitimi ulema adı verilen dindar zümre tarafından İslam dininin hükümlerine göre denetlenmekteydi. II. Mahmut dönemine kadar İslami teşkilatlanma yürütülmüştür. Bu dönemde batı tarzı kurumlar oluşturulmadan önce, memur yetiştirmek amacıyla: Acemi Oğlanlar Ocağı ve Enderûn Mektebi; sivil halkın eğitimi amacıyla Sıbyan Mektepleri ve medreseler kurulmuş idi. İlk medrese 1331'de kurulan İznik Orhaniyesi'dir. (Devamı...)

3 Mart
Atlasjet'in 4203 sefer sayılı uçuşu İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan Isparta Süleyman Demirel Havalimanı'na yapılması planlanmış, tüm yolcular ve mürettebatın ölümüne yol açan bir kazayla sonuçlanan Atlasjet seferidir.

İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan Isparta'ya 29 Kasım 2007 günü saat 23:20'de havalanması gerekirken, Priştine seferinden geç dönmesi nedeniyle 30 Kasım'da saat 00:51'de toplam 50 yolcu ve 7 mürettebat ile İstanbul'dan kalkış yapan KK4203 sefer sayılı uçak, saat 01:36'da Süleyman Demirel Havalimanı'na inişe geçtiği sırada Isparta'ya 18 km mesafede Keçiborlu'da düştü. Atlasjet Havayolları başkanı Tuncay Doğaner kazadan kimsenin sağ kurtulamadığını açıkladı. Atlasjet'in World Focus Havayolları'ndan kiralamış olduğu uçak bir McDonnell Douglas MD-83 idi. Uçak kaza esnasında World Focus Havayolları pilotları tarafından kumanda edilmekteydi. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi'ndeki bir fizik konferansına katılmak üzere uçakta bulunan nükleer fizikçiler Engin Arık, Fatma Şenel Boydağ ve yanlarında bulunan 4 akademisyen kazada hayatını kaybedenler arasındaydı. Yerel görevlilerin ve gazetecilerin açıklamalarına göre uçak Keçiborlu ilçesine bağlı Çukurören ve Kılıç köyleri arasındaki 1830 m rakımlı Türbetepe'de, orman gözetleme kulesine yakın bir yerde bulundu. Uçak bulunduğunda iki parçaya ayrılmış, gövdesi ve arka kısmı ayrı yerlere düşmüş durumdaydı. Bir kanadı ve motoru bir tepenin üzerinde iken gövdesi 150 metre aşağıda bulunmaktaydı. Kaza sonucu kokpit kısmı da gövdeden ayrılmıştı. Bagajlar, cesetler ve enkaz geniş bir alana dağılmış ve polis tarafından kordonla çevrilmişti. (Devamı...)


Astrobiyoloji ya da egzobiyoloji, disiplinler-arası bir bilim olup, özellikle evrende yaşamın ortaya çıkmasını ve evrimini sağlayan jeokimyasal ve biyokimyasal etken ve süreçleri konu alır; bir başka deyişle, evrende biyolojik kökenin, evrimin, dağılımın ve canlıların geleceğinin incelenmesidir. Bu bilimsel disiplinler-arası alan, kısaca, Güneş Sistemi’miz içinde ve dışında kalan "yaşanabilir gezegen"lerdeki yaşanabilir ortamların araştırılmasını, abiyogenez (prebiyotik kimya) kanıtlarının araştırılmasını, Mars’ta ve Güneş Sistemi’mizde yaşamı, Dünya’daki yaşamın evriminin kökenleri ve erken dönemleri üzerine laboratuvar çalışmalarını ve alan araştırmalarını ve yaşam potansiyelinin Dünya ve uzaydaki zorluklara uyarlanması çalışmalarını kapsar.

Astrobiyolojinin bu tanımı, doğal olarak, yaşamın, yeryüzünde ortaya çıktığı gibi, Güneş Sistemi’miz içinde veya dışında bulunan başka yerlerde, başka gezegenlerde de ortaya çıkmış olabileceği kabulünü içerir. Bizimkinden "kökten farklı ortamlar" içeren diğer kozmik cisimler üzerinde de yaşam izleri mevcut olabileceğinden, astrobiyolojide "basit organik madde"den (biyomoleküller, peptidik, nükleik ya da lipidik zincirler) daha karmaşık yapılara (ilk hücreler, ilk genetik sistemler) doğru uzanan evrime hükmeden olası süreçlerin araştırılması söz konusudur. Dolayısıyla bu süreçlerin araştırılmasında, organik kimya, inorganik kimya, biyokimya, hücre biyolojisi, iklimbilim, jeokimya, gezegenbilim ve enformatik modelizasyon gibi çeşitli bilimsel alanların, bir bütünü tamamlayacak tarzda, derin bir etkileşim içinde olmaları kaçınılmaz hale gelir. (Devamı...)


4 Mart
The Fame, Amerikalı şarkıcı Lady Gaga'nın ilk stüdyo albümü. 19 Ağustos 2008 tarihinde Interscope Records etiketiyle satışa sunuldu. 2008 yılında Kon Live Distribution ve Cherrytree Records'a katıldıktan sonra Gaga, başta RedOne, Martin Kierszenbaum ve Rob Fusari olmak üzere çeşitli yapımcılarla albüm üzerinde çalışmaya başladı. Müzikal olarak The Fame, synthpop ve dans-pop ritimleri içerir, ayrıca 1980'lerin pop müziğinin etkilerine rastlanır. Sözler, Gaga'nın şöhrete olan sevgisinin yanı sıra aşk, seks, para, uyuşturucu ve cinsel kimlik gibi konuları barındırır. Şarkıcı, albümün tanıtımı için çeşitli televizyon programlarına katıldı ve ilk turnesi olan The Fame Ball Tour'u düzenledi. The Fame, 2009 yılında yayımlanan The Fame Monster'ın deluxe sürümünde bonus disk olarak yer aldı. Albüm, müzik eleştirmenlerinden genel anlamda olumlu eleştiriler topladı, albümdeki sözlerin içeriği ile Gaga'nın müzikal ve vokal yeteneği övüldü; Gwen Stefani gibi diğer pop şarkıcılarıyla karşılaştırıldı. The Fame ticari başarı yakaladı; Birleşik Krallık, Kanada, Almanya, İrlanda, İsviçre ve Polonya dahil olmak üzere dünya genelinde farklı ülkelerin ulusal listelerinde zirveye çıktı. ABD'de Billboard 200 listesinde iki numaraya, Dance/Electronic Albums listesinde bir numaraya yükseldi ve bu listede ardışık olmayan 106 hafta bir numarada kaldı. Dünya çapında 15 milyondan fazla kopya sattı. (Devamı...)

Antonio Vivaldi, (d. 4 Mart 1678; Venedik - ö. 28 Temmuz 1741; Viyana), İtalyan barok klasik müzik bestecisi, virtüöz kemancı ve rahip. "Kızıl rahip" lakabıyla tanınan Vivaldi, beş yüzden fazla konçerto bestelemiştir ve konçertonun babası olarak anılır. En bilinen eseri, Dört Mevsim Konçertoları adlı eseridir.

Antonio Vivaldi,1678’te Venedik’te dünyaya geldi. Lakabı 'Kızıl Rahip’ti. Babası, önceleri berberlik yapmış, daha sonra ise başarılı bir kemancı olmuştu. Vivaldi, ilk müzik eğitimini babasından almıştır. Annesi ise bir terzinin kızıydı. Bir papaz eğitimi alan Antonio Vivaldi 1703 yılında resmen papazlık görevine atandı. Ama aynı yıl başka bir işe daha girdi. Ospedale della Pietà adındaki bir kızlar yetimhanesinde keman öğretmeni oldu. Buradaki görevi yetim ya da sakat kızlara keman çalmayı öğretmek ve onlara konserlerde seslendirmeleri için her ay iki konçerto yazmaktı. 1709 yılında bu görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Bu dönemde Vivaldi besteci olarak dikkat çekmeye başladı. Op.1 sonat seti 1705 yılında yayımlandı. (Devamı...)


5 Mart
Kayıp On Kabile, on iki kabileden oluşan İsrailoğullarının kaybolan on kavmi için kullanılan bir terimdir. Yahudilik inancına göre İbrahim peygamberin torunu ve İshak peygamberin oğlu Yakup'un dört faklı eşten 12 oğlu (ve bir de kızı) vardır. Bu 12 oğuldan doğan nesil 12 kabilelik İsrailoğullarını oluşturur. MÖ 930'da bu kabilelerin on tanesi Kuzey İsrail Krallığı'nı ve Yehuda ile Bünyamin kabileleri Yehuda Krallığı'nı oluşturmuştur. MÖ 720'de Asurluların kuzeydeki İsrail Krallığı'nı fethetmesiyle burada yaşayan on kabile tarih sayfalarından silinmiştir. İnanışa göre bugünün Yahudileri Yehuda Krallığı'ndan yani kaybolmayan iki kabilenin (Yehuda ve Bünyamin) neslinden gelmektedir.

Birleşik Monarşi sistemiyle yönetilen İsrail Krallığı'nda (MÖ 1050 - MÖ 930) her kabilenin kendine ait özerk bir toprağı bulunmaktaydı. Levi ve Yosef bu duruma istisnadır çünkü, Leviler din işlerinden sorumluydu ve diğer kabilelerin din işlerini yürütmeleri için her kabile kendi topraklarından bir ya da birkaç şehri Levilere verdiler. Böylece Levilerin kendi özerk devletleri yerine diğer kabilelerin topraklarında özerk şehirleri oldu. Yosef'in adına bir kabile yoktur; onun yerine Yosef'in iki oğlunun (Menaşe ve Efraim) adına iki kabile vardır. Böylece İsrail Krallığında Menaşe ve Efraim kabilelerinin toprakları oldu. (Devamı...)


Nil levreği, (Lates niloticus) Perciformes takımından Latidae familyasına ait bir tatlı su balık türü. Afrika ekozonunda çok yaygındır ve Kongo, Nil, Senegal, Niger ırmaklarında ve Çad, Volta ile Turkana göllerinde yerlidir. Ayrıca Mısır'daki Maryut Irmağı'nın acı suyunda da yaşar.

Nil levreğinin rengi gümüştür, belirgin kara gözlerinin dolayında açık sarı bir yüzük vardır. En büyük tatlı su balıklarından biridir, boyu 2 metreye değin ulaşabilir ve azami ağırlığı 200 kilodur. Yetişkinlerin boy ortalaması 121-137 santim olur, ancak birçok balık bu boya ulaşmadan avlanır. Amansız bir avcı olarak çevresini domine eder, başka balıklarla (kendi türü dahil), kabuklularla ve böceklerle beslenir. Yavrular hayvan planktonla da beslenir. Nil levreği başka avcı balıklardan korunmak için sürü halinde yüzer. Devamı...


6 Mart
Büyük Balık, (Orj: Big Fish) , Tim Burton'ın yönettiği John August'un yazdığı 2003, ABD yapımı fantastik drama filmidir.

Daniel Wallace'ın Büyük Balık: Efsanevi Ölçülerde Bir Roman adlı romanından uyarlanan filmin başrollerinde Ewan McGregor, Albert Finney, Billy Crudup, Jessica Lange, Alison Lohman, Steve Buscemi, Helena Bonham Carter ve Danny DeVito yer alır. Will Bloom (Crudup), babası Edward (Finney) ile hiç konuşmadan geçirdiği üç yılın ardından Alabama'daki ailesinin yanına döner. Ölmek üzere olan Edward hayat hikâyesini kendi eşsiz, abartılı ve tamamen fantastik olaylara dayanan üslubuyla anlatmaya başlar (bu geriye dönüşlerde Edward'ın gençliği McGregor tarafından canlandırılır). Filmin, babasının ölümüyle birlikte projeyi alan, Tim Burton'dan önce, ilk olarak Steven Spielberg tarafından yönetilmesi planlanmıştı. Büyük oranda Alabama'da çekilen film Burton'ın Makas Eller ve Hayalet Süvari gibi filmleri kadar Gotik tonlar içermez. Eleştirmenler filmi Burton'ın başyapıtı olarak göstermişlerdir. Ayrıca film dört dalda Altın Küre'ye ve Danny Elfman'ın özgün bestesiyle de bir dalda Oscar'a aday oldu. Edward Bloom yıllar boyunca oğlu Will'e hep aynı hikâyeyi anlatmıştır: Will'in doğduğu gün, o yakalanması mümkün olmayan dev bir balığı kendi nişan yüzüğü ile birlikte yakalıyordur. Babası bu hikâyeyi Will'in düğün töreninde de anlatınca ilişkileri gerilir ve üç yıl boyunca birbirleriyle hiç konuşmazlar. Will, Paris'te gazeteci olur. Babasının sağlığı kötüye gitmeye başlayınca Will ve eşi Josephine, Alabama'ya dönerler. Uçakta, Will babasının çocukken bataklığa girdiği ve cam gözüyle ona nasıl öleceğini gösteren bir cadıyla karşılaştığı hikâyesini anımsar. Artık nasıl öleceğini bilen Edward yüzleşemeyeceği hiçbir garip durumun olmadığını bilir. (Devamı...)


Ölümün Zaferi, (Felemenkçe De Triomf van de Dood), Flaman ressam Pieter Brueghel (baba) tarafından çizilmiş bir tablodur. Yaklaşık 1562'de, ahşap üzerine yağlıboya ile çizilmiştir. 117 x 162 cm boyutlarındaki tablo Madrid'deki Prado Müzesi'nde sergilenmektedir. Tablo, 16. yüzyıl Flaman okulunun özelliklerini gösterir. Rönesans hümanistlerinden biri olan Brueghel, bu tabloda diğer eserlerinden uzaklaşarak, daha önceki Flaman geleneğinin büyük ustası olan Hieronymus Bosch'un eserlerine yaklaşır. Hiciv ve ahlakî ders yönleri ağır basan bu tablo, Bosch'un Prado Müzesi'nde sergilenen eserlerine benzer.

Bosch'un etkisi tabloda, ölümün birkaç farklı hâlinin, özgür biçimde ve oldukça detaylı çizilmiş birden fazla sahnede anlatılmasıyla ortaya çıkar. Tablonun teması, ortaçağdaki Ölüm Dansı'nı akla getirir. Ancak bu tablonun, yüz yıl önce çizilmiş olan Dünyevi Zevkler Bahçesi ile olan ortak bir yönü, Ölüm Dansı temasından uzaklaşmasını sağlar: Brueghel'in tablosundaki kalabalıklar iblislerden değil iskeletlerden oluşur. Bu durum, semavî bir dine inancı değil, kötümser ateizmi akla getirir. Devamı...


7 Mart
Murat Boz, (d. 7 Mart 1980), Türk şarkıcı, söz yazarı ve oyuncu. İlk ve orta öğrenimini doğduğu yer olan Zonguldak'ın Karadeniz Ereğli ilçesinde tamamladıktan sonra İstanbul'a yerleşti. 1999'da İstanbul Bilgi Üniversitesi'ni kazandı, bu okulu bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi'nde eğitimine devam etti. Aynı yıllarda başta Tarkan olmak üzere birçok şarkıcıya vokalistlik yaptı.

Boz, solo kariyerine 2006 yılında çıkardığı "Aşkı Bulamam Ben" single'ı ile adım attı. Bir sonraki yıl ilk stüdyo albümü Maximum'u satışa sundu ve çıkışını öven pek çok ödül kazandı. Ardından Şans (2009), Aşklarım Büyük Benden (2011) ve Janti (2016) albümleriyle kariyerini sürdürdü. Bu albümlerde yer alan "Maximum", "Uçurum", "Para Yok", "Özledim" ve "Sallana Sallana" şarkıları Türkiye Resmî Listesi'nde ilk beş başarısı gösterirken "Geri Dönüş Olsa" ve "Kalamam Arkadaş" zirveye yerleşti. Şarkıcı, müzikal kariyerinin yanı sıra 2014'ten itibaren oyunculuk kariyerine de odaklanarak Hadi İnşallah (2014) ve Kardeşim Benim (2016) filmlerinde başrol oynadı. Piyano, keman, davul ve ney çalabilen Murat Boz, müzikal kariyerinin yanı sıra çeşitli firmaların reklam yüzüdür ve bu firmaların reklam filminde rol almıştır. O Ses Türkiye programının dört jüri üyesinden biridir ve ilk sezonun kazanan jüri üyesidir. Ödülleri arasında üç Altın Kelebek Ödülü ve iki Kral Müzik Ödülü bulunmaktadır. Murat Boz, 7 Mart 1980'de Türkiye'nin Zonguldak ilinin Karadeniz Ereğli ilçesinde, Ayşe Nedret ve Cafer Boz çiftinin Ali adındaki ilk çocuğundan sonra ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini bu ilçede tamamladıktan sonra annesi, Boz'u müzik yarışmalarına yönlendirdi ve güzel sanatlar lisesine gitmesi için hazırladı. Boz, 1995 yılında girdiği yetenek sınavlarını kazanarak İstanbul Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'ne başladı ve burada 4 yıl yatılı okudu. Okulda, piyano ve keman dersleri aldı. 1998'de Milliyet gazetesi tarafından düzenlenen Liseler Arası Müzik ve Halk Oyunları Yarışması'nın birincisi oldu, daha sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi'nin Caz Vokal bölümüne katıldı. (Devamı...)


Belgrad'ın Fethi, Macaristan Krallığı'nın elinde bulunan Belgrad'ın (o dönemdeki adı Nándorfehérvár) Temmuz 1521'de, Osmanlı İmparatorluğu tarafından kuşatılmasıyla başlayan ve 29 Ağustos 1521'de fethiyle sona eren süreç. I. Süleyman'ın 1520 Eylül'ünde Osmanlı Padişahı olmasının ardından Macaristan Kralı II. Lajos'a gönderdiği elçinin hakaret görmesi veya öldürülmesi ve Macar kuvvetlerinin Knin'i ele geçirmesi üzerine Süleyman, Belgrad üzerine sefer düzenlemeye karar verdi. 18 Mayıs 1521 tarihinde Belgrad üzerine sefere çıkan Süleyman'ın önderliğindeki Osmanlı Ordusu, Temmuz ayında şehri kuşatma altına aldı. Sadrazam Pîrî Mehmed Paşa'nın komutasındaki ordu, bir ay kadar süren kuşatma sonrasında şehri ele geçirdi. Osmanlı kuvvetleri ayrıca Böğürdelen, Zemun ve Salankamen şehirlerini devlet topraklarına kattı. Belgrad'ın kaybedilmesinden sonra zayıflayan Macaristan Krallığı, 1526'da Osmanlı kuvvetleriyle gerçekleşen Mohaç Muharebesi'ni kaybetmesi sonrasında Osmanlı İmparatorluğu'na bağlandı. Belgrad ise, 1688'deki Belgrad Kuşatması'na kadar Osmanlı egemenliğinde kaldı.(Devamı...)

8 Mart
Turgay Şeren, (d. Türkay Sabit Şeren, 15 Mayıs 1932; Keçiören, Ankara), Türk eski futbolcu, teknik direktör, futbol yorumcusu ve 2. Profesyonel Futbolcular Derneği Başkanı. Kaleci pozisyonunda görev alan oyuncu, futbolculuk kariyerinin tamamını Galatasaray'da geçirmiştir.

1932 yılında doğan Şeren, altyapısında oynadığı Galatasaray'ın A takımındaki ilk maçına 1949-50 sezonunda çıktı. 1954-55, 1955-56 ve 1957-58 sezonlarında İstanbul Profesyonel Ligi; 1961-62 ve 1962-63 sezonlarında Millî Lig; 1962-63, 1963-64 ve 1965-66 sezonlarında Türkiye Kupası şampiyonlukları yaşadı. Kariyerinin tamamını geçirdiği Galatasaray'da 1966-67 sezonu sonuna kadar görev yaptı. Bu süreçte 369'u lig olmak üzere 405 resmî maça çıktı. Futbolculuk kariyerini sonlandırdığında, resmî maçlar göz önüne alındığında kulüp tarihinin en çok maça çıkan oyuncusu olan Şeren, sonralarını bu unvanını farklı oyunculara kaptırdı. 1950 ile 1952 yılları arasında Türkiye 21 yaş altı millî takımında, 1950 ile 1966 yılları arasında ise Türkiye A millî takımında oynadı. (Devamı...)


Apollo Projesi, NASA tarafından gerçekleştirilen insanlı Ay yolculuğu projesi. Gemini Projesi'nden sonraki proje olmakla birlikte Uzay Yarışı ve Soğuk Savaş, Apollo Projesi aşamasına gelinmesinde etkili olmuştur. Proje, Apollo uzay araçları ve Saturn V ile 1961 ile 1975 yılları arasına uygulandı. Apollo Projesi, adını Yunan tanrısı Apollon’dan almıştır.

Apollo uzay gemileri 3 kişilik bir kabin, bir füze ve özitmeli bir kapsülden oluşuyordu. Füze, fırlatma ve manevra amaçlı; kapsül, uzay gemisi ile Ay yüzeyi arasındaki ilişkiyi sağlayabilme amaçlıydı. (Önce uzay gemisi fırlatılarak Ay yörüngesine yerleştirilir, sonra 3 astronottan ikisi kapsüle geçerek Ay yüzeyine bu kapsülün geri itmeli fren sistemi sayesinde Ay'a iner. Görevleri bitince de yörüngede bekleyen uzay gemisine geri dönerler.) NASA, Ay'a insanlı gemi göndermeden önce insansız Orbiter, Ranger ve Surveyor araçlarını gönderdi. Bunlar yardımı ile Ay'ın yüzeyinde Apollo'nun inişi için uygun yer arandı. (Devamı...)


9 Mart
Blair Cadısı, (İngilizce özgün adıyla The Blair Witch Project, Türkçe karşılığı Blair Cadısı Projesi), Daniel Myrick ve Eduardo Sánchez tarafından yazılan, yönetilen ve kurgulanan 1999 çıkışlı psikolojik korku türündeki Amerikan filmidir. 1994'te, Blair Cadısı olarak bilinen yerel bir efsaneye dair bir belgesel çekmek için Burkittsville, Maryland yakınlarındaki Black Hills'te gezintiye çıkan üç sinema öğrencisinin (Heather Donahue, Michael C. Williams ve Joshua Leonard) kurgusal hikâyesini konu almaktadır. Filmde bu öğrenciler kaybolur; fakat video ve ses ekipmanları (çekilen görüntülerin çoğuyla birlikte) bir yıl sonra bulunur. "Kurtarılan çekimler", izleyicinin izlediği filmdir.

Myrick ve Sanchez, Blair Cadısı kurgusal efsanesini 1993 yılında tasarladı. Doğaçlama yapılacak diyalogların yanı sıra otuz beş sayfalık senaryo oluşturdular. Yönetmen tarafından hazırlanan rol dağıtımı ile ilgili ilan, Backstage dergisinde yayımlandı ve yapılan seçmeler sonrasında Donahue, Williams ve Leonard bu roller için seçildi. Film, Ekim 1997'de Maryland'de, sekiz gün süren temel çekim ile başladı. Yaklaşık yirmi saatlik görüntü çekildi ve kurgu aşamasında bu içerik seksen iki dakikaya düşürüldü. Devamı...


Yuri Gagarin, (Rusça: Юрий Алексеевич Гагарин; 9 Mart 1934 - 27 Mart 1968), 12 Nisan 1961'de uzaya çıkarak Dünya'yı uzaydan gören ilk insan olan Sovyet kozmonot.

Yuri Gagarin, Gzhatsk yakınlarındaki Kluşino'da 9 Mart 1934 tarihinde dünyaya geldi. (Şimdiki Ukrayna'da olan bu kasabanın adı 1968'de Gagarin olarak değiştirildi). Annesi ve babası kolektif bir çiftlikte çalışıyordu. Yuri dört çocuktan üçüncüsüydü, özellikle ablası Yuri`yle yakından ilgilendi. Sovyetler Birliği`ndeki milyonlarca aile gibi Gagarin ailesi de II. Dünya Savaşı`ndan kötü biçimde etkilendi. İki abisi 1943'te Almanya'ya götürüldü ve savaş bitene kadar geri dönemediler. Hocaları Gagarin`i zeki ve çalışkan fakat biraz da yaramaz bir çocuk olarak tanımlardı. Matematik hocası savaş esnasında Sovyet Hava Kuvvetleri`nde uçmuştu, bunun da Gagarin üstünde büyük bir etki bıraktığı söylenir. Bir dökümhanede çıraklığa başlayan Gagarin daha sonra Saratov`da bulunan yüksek teknik okuluna seçildi. Oradayken "Hava Kulübü"ne girdi ve küçük uçaklarla uçmayı öğrendi. (Devamı...)


10 Mart
Usame bin Ladin, (10 Mart 1957, Riyad - 2 Mayıs 2011, Abbottabad), çeşitli uluslararası kuruluşlar ve ülkeler tarafından terör örgütü olarak tanımlanan İslamcı örgüt el-Kaide'nin kurucularından biri ve lideri. 1994 yılında vatandaşlıktan çıkarılıp vatansız kalıncaya kadar Suudi Arabistan vatandaşı olan bin Ladin, bin Ladin ailesine mensuptur.

Kökeni Yemen'deki Kinde kabilesine dayanan Usame bin Ladin, Riyad'da doğdu. 1979'da Pakistan'a gitti ve Afganistan'da Sovyetler Birliği'ne karşı savaşan mücahit kuvvetlerine katıldı. 1988'de el-Kaide'yi kuranların başında gelen isim oldu. 1992'de Suudi Arabistan'dan sürüldü ve Sudan'a yerleşti. Amerika Birleşik Devletleri'nin baskısı sebebiyle 1996'da buradan da ayrılarak Afganistan'da teşkilatlanmaya başladı. Körfez Savaşı'nda Amerikan askerleri Müslümanların en kutsal mekânlarından ikisini barındıran Suudi Arabistan'a konuşlanınca bin Ladin, İslam'a hakaret edildiğini ve bunun intikamının alınacağını söyledi. Önde gelen bazı mücahitler ile birlikte, Orta Doğu'da Amerika Birleşik Devletleri karşıtı grupları örgütledi. 1998'de, Darüsselam ve Nairobi'deki Amerika Birleşik Devletleri konsolosluklarına bomba yüklü kamyonlarla yapılan saldırılar sonrasında FBI tarafından Ten Most Wanted Fugitives ("En Çok Aranan On Kaçak") ve Most Wanted Terrorists ("En Çok Aranan Teröristler") listelerine dahil edildi. 2001'deki 11 Eylül saldırıları sonrasında başlatılan Terörizmle Savaş kapsamında aranan bir numaralı hedef hâline geldi. Pakistan'ın Abbottabad şehrindeki bir komplekste kaldığının tespit edilmesi sonrasında, 2 Mayıs 2011'de, Amerikan özel birliklerin tarafından yapılan gizli harekâtın sonucunda öldürüldü. (Devamı...)


Dünyanın Yedi Harikası, tamamı insanoğlu tarafından inşa edilmiş, olağanüstü antik yapı ve yapıtlar. Ayrıca Antik Dönemin Yedi Harikası adıyla da bilinir. İlk olarak MÖ 5. yüzyılda tarihçi Herodot tarafından ortaya atılan bir kavramdır. MÖ 4. yüzyılda Sidon'lu Antipatros tarafından ilk olarak "Dünya'nın yedi harikası üzerine" (Περὶ τῶν Ἑπτὰ Θεαμάτων) adlı eserle oluşturulmuştur. Günümüzde geçerli kabul ettiğimiz 7 harika listesi, MÖ 2. yüzyılda son şeklini almıştır.

Günümüzde, Dünyanın Yedi Harikası'ndan sadece Keops Piramidi ayaktadır. Diğerleri yangın ya da deprem gibi nedenlerle yok olmuşlardır. Giza Piramitleri'nin üçü birden Dünyanın Yedi Harikası listesine dahil değildir. Piramitlerden sadece Keops Piramidi bu listeye girmiştir. Keops Piramidi, 4. Hanedanlık zamanında MÖ 2560 yılında Firavun Khufu (Keops) tarafından yaptırıldı. Yapımının 20 yılı aştığı sanılmaktadır. Piramit yapıldığında 145,75 m yüksekliğindeydi. Yapıldığından itibaren 43 yüzyıl boyunca dünyadaki en yüksek yapı olarak kayıtlara geçmiştir. Keops Piramidi ilk inşa edilen olmasına rağmen dünyanın yedi harikası arasında günümüzde ayakta duran tek yapıdır. Babil'in Asma Bahçeleri MÖ 7. yüzyılda Babil kralı Nebukadnezar tarafından yaptırılmıştır. Babil'in çorak Mezopotamya çölünün ortasında, ağaçlar, akan sular ve egzotik bitkilerin bulunduğu çok katlı bir bahçedir. (Devamı...)


11 Mart
Gılgamış, Sümer şehir devleti Uruk'un tarihî kralı, antik Mezopotamya mitolojisinin önemli bir kahramanı ve 2. binyılın sonlarında Akadca yazılan epik şiir Gılgamış Destanı'nın protagonistidir. Muhtemelen MÖ 2800 ile 2500 arasındaki bir zaman aralığında ülkeyi yönetmiş ve ölümünden sonra tanrısallaştırılmıştır. Ur'un üçüncü hanedanlığı (y. MÖ 2112-2004) döneminde Sümer efsanelerinde önemli bir şahsiyet olmuştur. Gılgamış'ın efsanevi kahramanlıkları günümüze kadar gelen beş Sümer şiirinde anlatılmıştır. Bunların tespit edilebilen en eskisi Gılgamış, Enkidu ve Ölüler Diyarı'dır. Bu şiirde Gılgamış, tanrıça İnanna'nın yardımına gelir ve tanrıçanın huluppu ağacını istila eden yaratıkları defeder. İnanna, Gılgamış'a mikku ve pikku adı verilen iki bilinmeyen nesne verir fakat Gılgamış, bunları kaybeder. Enkidu'nun ölümünden sonra gölgesi, Gılgamış'a Ölüler Diyarı'nın kasvetli koşullarını anlatır. Gılgamış ve Agga şiiri, Gılgamış'ın tâbi olduğu Kral Agga'ya karşı ayaklanmasını anlatır. Diğer Sümer şiirleri Gılgamış'ın dev Huvava ve Gök Boğası (veya Cennetin Boğası) ile ilişkisini anlatırken kötü muhafaza edilmiş olan sonuncu şiir Gılgamış'ın ölümüyle cenazesini anlatır. (Devamı...)

Pisagor, ya da Pythagoras (Yunanca: Πυθαγόρας), MÖ 570 - MÖ 495 yılları arasında yaşamış olan İyonyalı filozof, matematikçi ve Pisagorculuk olarak bilinen akımın kurucusu.

En iyi bilinen önermesi, kendi adıyla anılan Pisagor önermesidir. "Sayıların babası" olarak bilinir. Pisagor ve öğrencileri her şeyin matematikle ilgili olduğuna, sayıların nihai gerçek olduğuna, matematik aracılığıyla her şeyin tahmin edilebileceğine ve ölçülebileceğine inanmışlardır. Kendisini filozof (Yunanca:φιλοσοφος), yani bilgeliğin dostu olarak adlandıran ilk kişiydi. Pisagor, düşüncelerini yazıya dökmediği için onun hakkında bildiklerimiz öğrencilerinin yazılarında anlattıklarıyla sınırlıdır. Pisagor'a atfedilen birçok eser gerçekte onun öğrencilerinin olabilir. Pisagor Yunanistan'da, Ege Denizi'nde, Dilek Yarımadası'nın karşısında bir ada olan Sisam Adası'nda doğmuştur. Yüzük taşı yapımcısı Mnesarkhos'un oğludur. İlk eğitimini doğduğu adada aldı. (Devamı...)


12 Mart
Beren ve Lúthien'in Hikâyesi, J. R. R. Tolkien'in birçok eserinde bahsedilen, ölümlü insan Beren ile ölümsüz elf bakiresi Lúthien'in aşkı ve maceraları ile ilgili hikâye. Orta Dünya'nın İlk çağında, Tolkien'in en ünlü eseri Yüzüklerin Efendisi kitabının geçtiği dönemden yaklaşık 6500 yıl önce geçer. Tolkien, hikâyenin birçok farklı versiyonunu yazmıştır, en son versiyon Silmarillion'da yer almaktadır. Ayrıca Yüzüklerin Efendisi'nde de Beren ve Lúthien'den bahsedilmektedir. Tolkien, Beren ve Lúthien'in hikâyesinin Silmarillion'un ana hikâyesi olduğunu söylemiştir. Hikayenin ilk versiyonu olan the Tale of Tinúviel (Tinúviel'in Hikâyesi), 1917 yılında Kayıp Masallar Kitabı'na dahil olarak yazılmıştır. 1920'li yıllar boyunca Tolkien hikâyeyi yeniden şekillendirip The Lay of Leithian (Leithian Türküsü) adında bir epik şiire dönüştürmüştür. Tolkien 1931'de bu şiir/öykü üzerindeki çalışmalarını bırakmıştır. Tolkien hikâyeyi asla tamamlamamıştır, hikâyenin on yedi planlanmış kantosunun üçü yazılmamıştır. Ölümünden sonra The Lay of Leithian, The Lays of Beleriand kitabında The Lay of the Children of Húrin ve birçok diğer bitmemiş şiir ile beraber yayımlanmıştır. Hikâyenin son versiyonu, Tolkien'in oğlu Christopher Tolkien tarafından tamamlanmış olan Silmarilion'da yer almaktadır. Tolkien'in ölümünden sonra yayımlanan Húrin'in Çocukları hikâyesinde de birçok noktada Beren ve Lúthien'in hikâyesinden bahsetmektedir. Ayrıca Aragorn tarafından Yüzük Kardeşliği kitabında da değinilmiştir. Bu hikâye, Yüzüklerin Efendisi kitaplarının dizininde yer alan Aragorn ve Arwen'in Hikayesi için de model oluşturmuştur. (Devamı...)

Büyük Patlama, ya da Big Bang, evrenin yaklaşık 13,8 milyar yıl önce aşırı yoğun ve sıcak bir noktadan meydana geldiğini savunan evrenin evrimi kuramı ve geniş şekilde kabul gören kozmolojik model. İlk kez 1920’lerde Rus kozmolog ve matematikçi Alexander Friedmann ve Belçikalı fizikçi papaz Georges Lemaître tarafından ortaya atılan, evrenin bir başlangıcı olduğunu varsayan bu teori, çeşitli kanıtlarla desteklendiğinden bilim insanları arasında, özellikle fizikçiler arasında geniş ölçüde kabul görmüştür.

Teorinin temel fikri, hâlen genişlemeye devam eden evrenin geçmişteki belirli bir zamanda sıcak ve yoğun bir başlangıç durumundan itibaren genişlemiş olduğudur. Georges Lemaître’in önceleri “ilk atom hipotezi” olarak adlandırdığı bu varsayım günümüzde “büyük patlama teorisi” adıyla yerleşmiş durumdadır. Modelin iskeleti Einstein’ın genel görelilik kuramına dayanmakta olup, ilk Big Bang modeli Alexander Friedmann tarafından hazırlanmıştır. Model daha sonra George Gamow ve çalışma arkadaşları tarafından savunulmuş ve ilk nükleosentez olayı eklenmek suretiyle geliştirilerek sunulmuştur. (Devamı...)


13 Mart
2013 FIFA 20 Yaş Altı Dünya Kupası finali, Türkiye'de düzenlenen 2013 FIFA 20 Yaş Altı Dünya Kupası'nın şampiyonunu belirlemek için İstanbul'daki [[Nef Stadyumu
Türk Telekom Stadyumu]]'nda , 13 Temmuz 2013 tarihinde oynanan maç. Fransa ile Uruguay takımları arasında oynanan final maçının normal süresi ve uzatma dakikaları golsüz eşitlikle tamamlandı. Seri penaltı atışları sonucunda rakibini 4-1 yenen Fransa, kupanın sahibi oldu.

Fransa, organizasyon tarihindeki en büyük başarısını 2011 FIFA 20 Yaş Altı Dünya Kupası'nda yarı final oynayarak elde etmişti. 2013 turnuvasını ise şampiyon olarak tamamlayarak tarihinde ilk defa bu kupanın sahibi oldu. En büyük başarısını 1997 turnuvasında final oynayarak elde eden ve bu finalde Arjantin'e 2-1 kaybeden Uruguay ise, turnuva tarihinde ikinci kez finalde kaybetti. Finale kalan Fransa ve Uruguay takımları, daha önce 20 Yaş Altı Dünya Kupası'nda sadece bir defa karşılaşmışlardı. 29 Haziran 1997 tarihindeki 1997 FIFA Dünya Gençler Şampiyonası çeyrek finalinde oynanan maçın normal süresi ve uzatmalarının 1-1 sonuçlanmasının ardından seri penaltı vuruşlarına geçilmiş, penaltılarda rakibine 7-6'lık üstünlük kuran Uruguay rakibini eleyerek yarı finale yükselmişti. Bu turnuvada finale kadar çıkmayı başaran Uruguay, finalde Arjantin'e 2-1 yenilip turnuvayı ikinci tamamlamıştı. (Devamı...)


Jelena Janković, (Sırpça: Јелена Јанковић, Jelena Janković) (d. 28 Şubat 1985) Sırp profesyonel tenisçi. Kazandığı turnuvalarla tenis dünyasının bayanlar klasmanında 1 numara olarak Mariya Şarapova'yı tahtından indirmiştir.

Janković, Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da her ikisi de ekonomist olan Veselin ve Snežana Janković'in üçüncü çocuğu olarak Dünya'ya geldi. Marko ve Stefan adında iki erkek kardeşi vardır. Belgrad'daki Megatrend Üniversitesi'nde ekonomi eğitimi almaktadır. Eylül 2006'da Dünya tenis bayanlar sıralamasında 15. sıraya yükselmiştir. 2006 Amerika Açık Tenis Şampiyonası'nda yarı final oynamıştır. 2007 başlarında ilk 10'a girmeyi başarmış ve 2007 Fransa Açık'ta yarı finale çıktıktan sonra ilk üçe girmiştir. Jamie Murray'la 2007 yılında Wimbledon'da karışık çiftlerde başarılı olmuştur. 5 Aralık 2007'de Janković Çocuk Fonu için Sırbistan'ın UNICEF İyi Niyet Elçisi oldu. Yaptığı açıklamada "Sırbistan adına UNICEF İyi Niyet Elçisi seçildiğim için çok mutluyum. Bu benim için büyük bir onur ve elimden gelini yapacağım" dedi. (Devamı...)


14 Mart
Küçük orman ötleğeni, veya küçük orman çalı bülbülü (Dendroica angelae), Elfin-woods Warbler (İngilizce) veya Reinita de Bosque Enano (İspanyolca) Karayiplerde yer alan Porto Riko adasına özgü ve nadir türde bir kuştur. 1968 yılında keşfedilmiş ve 1972 yılında tanımlanmıştır. Orman ötleğenigiller (Parulidae) familyasının en son tanımlanan türüdür. Türün ismindeki angelae, kâşiflerinden biri olan Angela Kepler'e atfendir. Böcekçil olan kuş, yapraklar üzerindeki küçük böcekleri toplayarak beslenir.

Küçük popülasyonları ve sınırlı habitatları sebebiyle, 1982 yılından itibaren koruma çalışmaları başlamıştır ve 2005 itibarı ile hâlâ korunmaya muhtaçtır. Yaşam alanının koruma altındaki ağaçlık bölgelerde olmasından dolayı büyük bir tehdit altında değildir, ancak bölgeye sonradan getirilen sıçanlar ve kuyruksürengiller gibi türlerin varlığı, yaşam alanlarının daralması ve doğal afetler sonucunda tür, muhtemel tehlike altındadır. Küçük orman ötleğeni, Parulidae familyasının Dendroica cinsinin 29 türünden biri olan orman ötleğenigiller türüne aittir. İlk olarak 1968 yılında Cameron ve Angela Kepler tarafından, Porto Riko'nun endemik kuş türleri olan Porto Riko papağanı ve Porto Riko todusu üzerinde çalışmalarını devam ettirirken keşfedilmiştir. 18 Mayıs 1971'de, o zamanlar tek yaşam alanı olduğu düşünülen Karayip Ulusal Ormanı'nda bir örnek yakalanmıştır. Bir yıl sonra Kepler ve Parkes, türü tanımlayarak isimlendirmiş ve böylece Yeni Dünya'da keşfedilen en yeni ötleğen (Dendroica spp.) olmuştur. Ayrıca Batı Hint Adaları'nda 1927'den sonra keşfedilen ve 20. yüzyılda Porto Riko'da tanımlanan ilk tür olmuştur. Küçük orman ötleğeninin gövdesinin üstü ağırlıklı olarak siyahtır ve beyaz alanlarla kaplıdır. Gövdenin alt kısmı ise, beyazdır ve siyah çizgiler vardır. Diğer tanımlayıcı özellikleri ise, koyu kahverengi gözleri, kulaklarındaki ve boynundaki beyaz benekler, tamamlanmamış beyaz bir göz halkası, gözünün üzerindeki beyaz bir çizgi ve dış kuyruk tüylerinde bulunan iki beyaz noktadır. (Devamı...)


Judo, '(jū:kibar,nazik; dō:yol, öğreti : nezaket yolu) Japonya kaynaklı bir dövüş sanatı ve bir spor dalıdır. Judo, Jujutsu dan geliştirilmiş ve temel ilkeleri 1882'de Dr. Jigoro Kano tarafından tanımlanmıştır. Judo Japon modern dövüş sanatlarının ilk örneği olmuştur. Gendai Budo (Modern Dövüş Sanatları) geleneksel Japon dövüş sanatları okullarının (Koryu) ilkelerinden geliştirilmiştir.

Judonun ilk dönemlerinin ve onun temellerini atmış olan matematik öğretmeni Jigoro Kano (1860-1938) tarihçesi birbirinden ayrı düşünülemez. Kano yapılacak işi olan bir ailede doğmuştu. Dedesi Japonya merkezindeki Shinto Bölgesinde kendi geçimini sağlayan bir sake üreticisiydi. Kano'nun babası en büyük evlat olmağı için işi devralmadı ve bir Shiton Rahibi ve devlet memuru olup, oğlunun Japonya İmparatorluk Üniversitesindeki ikinci senesine devam etmesini sağlayacak yeterli feyzi oğluna verdi. Kano 17 yaşında iken Jujutsu ile başladı, o zamanlarda bayındır bir sanattı, ama kendisini ciddiye alacak bir hoca bulmanın da zorluğu ile az bir ilerleme gösterdi. (Devamı...)


15 Mart
Serbest Cumhuriyet Fırkası, Cumhuriyet döneminde kurulan ve çok partili siyasal yaşama geçiş yolunda ikinci deneme olan siyasi partidir.

Ali Fethi Bey, Paris Büyükelçiliği’nden dönüşünde Gazi Mustafa Kemal’in önerisi ve onayıyla Serbest Cumhuriyet Fırkası’nı kurdu (12 Ağustos 1930). Programında, partinin cumhuriyetçilik, milliyetçilik ve lâiklik ilkelerine bağlı olduğu vurgulanıyor, yabancı sermayenin ülkeye girmesinin özendirilmesi isteniyor, ekonomik yaşamda sürekli devlet müdahalesine karşı çıkılıyordu. SCF kısa sürede geniş bir destek kazanarak Cumhuriyet Halk Fırkası (CHF) yönetimini kaygılandırdı. SCF’nin iktidara ancak cumhurbaşkanıyla çatışarak gelebileceğini kavrayan Fethi Bey bunun çok ağır sonuçlar yaratacağı inancıyla, 17 Kasım 1930'da Dahiliye Vekâleti’ne başvurarak SCF’nin feshedildiğini açıkladı. Türkiye'de ekonomik kriz daha milliyetçi elitler fark etmeden önce ülkeye yayılmıştı. 1927 yılında tarımsal ürünlerin fiyatlarının düşüşü ile başlayan Türkiye krizi 1929'daki Büyük Buhran'dan sonra Üçüncü Dünya'ya kredi akışının zayıflamasıyla birlikte yeni bir evreye girdi. Bu noktadan sonra, Türkiye’de ekonomik buhran çok yüzlü ve çeşitli gruplar üzerinde farklı sonuçları olan toplumsal bir olaya dönüştü. Anadolu köylüsü ekonomik krizi vergiler, borçlar ve kredi yokluğundan dolayı tefeci sermayesine artan bağımlılık olarak yaşadı. Krizin niteliği ise coğrafi bölgelerin piyasayla kurdukları farklı ilişki biçimleri üzerinden şekillendi. Dış piyasalar için üretim yapan bölgeler krizden en çok etkilenen yerler olurken, iç pazara yönelik üretim yapan köylüler onları izledi. (Devamı...)


Karadeniz, (Bulgarca: Черно море (Çerno more); Rumence: Marea Neagră; Rusça: Чёрное море (Çyornoye more); Ukraynaca: Чорне море (Çorne more); Gürcüce: შავი ზღვა (Şavi Zğva); Abhazca: Амшын Еиқәа (Amşın Eyk'wa); Lazca/Megrelce: უჩა ზუღა (Uça Zuğa); Çerkesçe: Хы ФӀыцӀэ, güneydoğu Avrupa ile Anadolu yarımadası arasında yer alan kuzeyinde Ukrayna, kuzeydoğusunda Rusya, doğuda Gürcistan; güneyde Türkiye ve batıda Romanya ve Bulgaristanla çevrili, Atlantik Okyanusu'na Akdeniz, Ege Denizi ve Marmara Denizi aracılığıyla bağlanan bir iç denizdir. İstanbul boğazı vasıtasıyla Marmara, Kerç boğazı Azak Denizi'ne bağlanmaktadır.

Karadeniz, 8 bin 350 kilometre kıyı şeridine sahip, 461.000 km² alan kaplayan (Azak Denizi dahil, Marmara Denizi hariç), en geniş yeri doğudan batıya 1.175 km, en derin noktası 2.210 m olan, Marmara Denizi vasıtasıyla Ege Denizi’ne bağlanan, batıdan doğuya böbrek formunda bir denizdir. Karadeniz üzerinde bulunan önemli liman kentleri Köstence, Mangalia, Burgaz, Varna, Odessa, Sivastopol, Yalta, Kerç, Novorossiysk, Soçi, Suhum, Poti, Batum, Hopa, Trabzon, Samsun, Altınordu, Giresun, Sinop ve Zonguldak'tır. (Devamı...)


16 Mart
[[Dosya:|sağ|150px]] 1896 Yaz Olimpiyatları'nda Avustralya, daha sonraları Avustralya olarak adlandırılan ve o dönemde bir Büyük Britanya ve İrlanda Birleşik Krallığı sömürgesi olan Victoria, Yunanistan'ın başkenti Atina'da düzenlenen 1896 Yaz Olimpiyatlarına, iki sporda mücadele eden bir sporcu ile katıldı ve iki altın madalya kazandı. Edwin Flack Avustralya'yı olimpiyatlarda temsil eden ve ülke adına madalya kazanan ilk sporcu oldu.(Devamı...)

Kuzey Haçlı Seferleri, veya Baltık Haçlı Seferleri, Kuzey Avrupa, Baltık Denizi, güney ve doğu kıyılarında etrafında yaşayan pagan halklarına karşı Kutsal Roma Germen İmparatorluğu'na bağlı Alman Saksonya Krallığı; Danimarka Krallığı ve İsveç Krallığı Katolik Hıristiyan kralları ve Livonyalı Kılıç Kardeşleri ve Töton Şövalyeleri askeri tarikatları ve onların müttefikleri tarafından yürütülen haçlı seferleridir. Devamı...

17 Mart
Beat Goes On, Amerikalı şarkıcı Madonna'nın on birinci stüdyo albümü Hard Candy'de (2008) yer alan bir şarkı. Amerikalı rapçi Kanye West'in konuk olarak yer aldığı şarkının geri vokalleri Pharrell Williams'a aittir. Şarkının yapımcıları Madonna ve The Neptunes iken, şarkı yazımında Madonna, West ve Williams birlikte çalıştı. Şarkının sadece Williams'ın vokallerine ve farklı sözlere yer veren bir versiyonu Ağustos 2007'de sızdırılırken West'in vokallerine de yer veren albümdeki versiyonu ise bir yıl sonra yayımlandı. Hip hop etkileri taşıyan bir disko şarkısı olan "Beat Goes On"da çalgı olarak zil, el çırpma ve düdük kullanıldı.(Devamı...)

Platon, ya da Eflatun (Yunanca: Πλάτων, Plátōn; MÖ 427 - MÖ 347), Antik klasik Yunan filozofu, matematikçi ve batı dünyasındaki ilk yüksek öğretim kurumu olan Atina Akademisinin kurucusu. Bu akademi aynı zamandan günümüzdeki modern üniversite oluşumunun başlangıcı olarak da kabul edilir. Platon, akıl hocası Sokrates ve öğrencisi Aristoteles ile birlikte bilim ve Batı felsefesinin temellerini attı. Platon, Sokrates'in öğrencisiydi. Sokrates'e ilişkin bilgilerin çoğu Platon'un diyaloglarından edinilmiştir.Asıl adı Aristokles olan düşünür, geniş omuzları ve atletik yapısı nedeniyle, Yunanca Platon (geniş) lakabı ile anıldı ve tanındı.

Platon'un felsefesini, beş önemli kuram içerisinde toplamak mümkündür. Bunlar, “bilgi”, “idealar”, “ruhun ölümsüzlüğü”, “evrendoğum” (Cosmogonie, Cosmogony - Evren'in oluşumunu inceleyen bilim dalı) ve “devlet” ile ilgili kuramlarıdır. Platon, bütün yaşamı boyunca hocası Sokrates'den edindiği ilham ile gerçek bir ahlakçı olarak kalmış, tüm bu kuramları, etik ağırlıklı görüşlerle irdeleyerek geliştirmiştir. Devamı...


18 Mart
Barbaros Hayreddin veya SMS Kurfürst Friedrich Wilhelm, okyanus ötesi sefer yapabilen bir Alman zırhlısıdır.Alman İmparatorluk Donanması ve sonrasında Osmanlı Donanması'nda görev yapmıştır. Geminin orijinal adı Prusya dükü ve Brandenburg seçici prensi olan I. Frederick William'dan gelmektedir. Ön dretnot Brandenburg sınıfının dördüncü gemisi idi (Diğer üçü Brandenburg, Weißenburg (Turgut Reis) ve Wörth). 1890 yılında Kaiserliche Werft Wilhelmshaven'da inşa çalışmaları başladı, 1891'de denize indirildi ve 1893'te tamamlandı. Geminin yapımı 11,23 milyon marka mal oldu. Brandenburg sınıfı savaş gemileri üç zırhlı tarette taşıdıkları altı ana top ile, diğer donanmaların iki tarette dört top taşıyan gemilerine kıyasla daha modern bir tasarımdı.

Kurfürst Friedrich Wilhelm Alman İmparatorluk Donanması'ndaki görev süresi boyunca az sayıda aktif görevde bulundu. Üç kardeş gemisiyle beraber 1900-1901 yıllarında Çin'deki Boxer Ayaklanması'nda görev yaptı. Gemi 1904-1905 yıllarında büyük çaplı yenilemeden geçti. 1910 yılında Kurfürst Friedrich Wilhelm Osmanlı İmparatorluğu'na satılarak Barbaros Hayreddin adını aldı. Osmanlı hizmetinde Balkan Savaşları'nda görev aldı, Aralık 1912 ve Ocak 1913'te Yunan donanmasına karşı iki muharebeye katıldı, savaş boyunca Trakya'da Osmanlı kara kuvvetlerine destek sağladı. 8 Ağustos 1915'te Çanakkale'de İngiliz denizaltısı HMS E11 tarafından torpidolanarak batırıldı. (Devamı...)


Rudolf Diesel, ( 18 Mart 1858, Paris - 29 Eylül 1913, Manş Denizi), Dizel motorun mucidi Alman makine mühendisi.

Buhar motorlarına uyguladığı bir takım mekanik değişiklikler sonrası performansdan %10 kazanç sağladı. Bir gün Diesel bazı şeylerin normal olmadığını düşündü: Kav parçalarını ufak bir cam tüpe koydu. Bir piston yardımı ile, havayı tüpe sıkıştırdı ve kavın yanmasını sağladı. Bu deney sonucu alınan başarılı sonuç onu daha da hareketlendirmişti. 1885'te Paris'te bir laboratuvar açtı, 1892'de ilk patentini aldı. 1893'ün Ağustos ayında Almanya'nın Augsburg kasabasına geldi, MAN AG (Maschinenfabrik Augsburg-Nuerenberg)'de 3 metrelik demir silindirli, pistonlu bir düzenteker oluşturdu. Buhar motoru yavaş yavaş yerini termodinamik motora bırakmaya başlıyordu. Diesel buna Atmosferik Gaz Motoru adını verdi. 1896'da yeni motor sistemini gururla tanıttı. Teoride %75.6 fazla verim alıyordu. Elbette bu teori sağlanamadı, Tek yanmalı motoru geçmiş yüzyılın en heyecan veren buluşlardan biri olmuştu. Rudolf Diesel'in hayali büyük endüstüriye bilgisinden vermekti. Bu hayali fazla uzun sürmedi, gelişmiş endüstüri O'nun bilgisinden yararlanmakta geç kalmadı, Diesel'in motorlarına tüm dünyadan talep vardı, O'nun motorları artık gemilerin, elektrik santrallerinin, pompaların ve rafinerilerin standart motorları haline gelmişti. 1908'de Diesel ve Saurer firmasından İsviçreli bir mekanik 800 rpm hızla çalışan motoru yarattılar. Ancak otomobil endüstürisi Diesel'in motorlarına adapte olmada zorlanıyordu, bu yüzden tercih edilmiyordu. MAN bu konuda ilk oldu, 1924'te, MAN'ın ürettiği bir kamyon direkt enjeksiyonlu dizel bir motoru kullanan ilk vasıta oluyordu. Ardından Alman Benz & Cie bu motorları kullanmaya başladı. İlk dizel Mercedes-Benz 1936'da yollara çıktı. Rudolph Diesel motorun otomobil endüstirisinde yükselişini göremedi. Çünkü 1913'te İngiltere'ye giden bir vapurda intihar etti. (Devamı...)


19 Mart
Nasıl Delirdim?‎, Türk şarkıcı Hande Yener'in beşinci stüdyo albümü. 15 Mayıs 2007'de Erol Köse Production etiketiyle piyasaya sürülmüştür. Elektronik, pop, house, downtempo, dans ve club ritimleri içerir, şarkıcının 2006 yılında satışa sunulan Apayrı albümünden sonraki ilk stüdyo albümüdür. Albümdeki dokuz şarkının sözlerini yazıp bestesini yapan Boaz Aldujeli, albümde en çok adı geçen söz yazarıdır. Albümün prodüktörü Hande Yener'dir.(Devamı...)

FIFA Dünya Kupası, uluslararası alanda futboldan sorumlu en üst düzey seviye olan Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) üyesi ülkelerin erkek millî takımlarının katılabildiği uluslararası futbol turnuvası. 1930'daki ilk turnuvadan beri, II. Dünya Savaşı sebebiyle gerçekleştirilemeyen 1942 ve 1946 yılları dışında dört yılda bir düzenlenmektedir.

Turnuvanın geçerli statüsünde, turnuva öncesindeki üç yıl boyunca süren eleme aşaması vardır. Günümüz itibarıyla FIFA üyesi 209 ülkenin katılabileceği elemeleri geçmeyi başaran takımlar, FIFA Dünya kupası Finalleri adını taşıyan final aşamasında mücadele eder. Finallerde, o yılın turnuvasına ev sahipliği yapmasından ötürü eleme oynamaksızın direkt olarak katılan ev sahibi ülke veya ülkelerle birlikte toplamda 32 millî takım yer alır. Dörder takımdan oluşan sekiz gruba ayrılan katılımcılar, bu ilk aşamada grubundaki diğer takımlarla birer maç yaptıkları birinci turda yarışır. Grupları ilk iki sırada tamamlayan takımlar, tek maçlı eleme sistemiyle gerçekleştirilen ikinci aşamaya geçer. Final maçını kazanan takım şampiyon olurken üçüncü takımı belirleme amacıyla yarı finalde kaybedenler arasında bir üçüncülük maçı oynanır.

Günümüze kadar düzenlenmiş olan toplam 20 turnuvada 8 farklı takım şampiyonluğa ulaşmıştır. Her turnuvaya katılmış olan tek takım konumundaki Brezilya, kazandığı beş şampiyonluk ile kupanın en başarılı takımıdır. İtalya ve Almanya dörder; Arjantin ve Uruguay ikişer; İngiltere, Fransa ve İspanya ise birer şampiyonluk kazanmıştır. Son şampiyon, 2014'teki turnuvada şampiyon olan Almanya'dır. Günümüzde, Rusya'nın ev sahipliği yapacağı 2018 FIFA Dünya Kupası elemeleri sürmektedir (Devamı...)


20 Mart
Halki Kapısı, (YunancaΧαλκῆ Πύλη, Halki Pili), Bizans döneminde Konstantinopolis (bugün İstanbul, Türkiye) şehrinde, Büyük Saray'ın ana törensel girişi. "Bronz kapı" anlamına gelen bu adın, bronz kapı kanatları ya da çatısında bulunan yaldızlı bronz döşemeler yüzünden verildiği düşünülmektedir. İç tarafı mermer ve mozaiklerle süslenmiş; dış yüzüneyse birçok heykel yerleştirilmiştir. Bunların en baskını, Bizans İkonoklazmı sırasında ana sembol olmuş İsa ikonudur. 10. yüzyılda kapının hemen yanına inşa edilmiş bir şapel vardır. Kapı, 13. yüzyılda yıkılmıştır. Şapel ise 19. yüzyıl sonuna kadar ayakta kalmıştır. (Devamı...)

Irak Savaşı, 20 Mart 2003'te Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık önderliğinde oluşturulmuş çokuluslu koalisyon kuvvetlerinin bir askeri harekâtla Irak'a girmesiyle başlayan ve devam eden savaş. Ayrıca İkinci Körfez Savaşı, Irak'ın İşgali ve koalisyon ülkelerince Irak'ı Özgürleştirme Operasyonu olarak da adlandırılır. 21 Ekim 2011 tarihinde ABD Başkanı Barack Obama yaptığı açıklamada, ülkedeki ABD askerlerinin 31 Aralık 2011'e kadar geri çekileceğini açıkladı. 15 Aralık 2011 tarihinde Bağdat'ta bulunan Amerikan Üssü'nden son Amerikan Bayrağı'nın indirilmesiyle savaş resmen sona ermiştir. (Devamı...)

21 Mart
Girne Kapısı, Lefkoşa surlarında yer alan bir kapı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunan kapı; şehrin kuzeye, dolayısıyla Girne'ye ulaşımını sağlamaktaydı. 1567 yılında inşa edilmiş olup, Venediklilerin yaptığı üç kapıdan biridir. 1821 yılında Osmanlılar tarafından tadilattan geçirilmiştir. 1931 yılında her iki yanındaki surlar yıkılarak motorlu araçlar için yol açılmıştır. Günümüzde Lefkoşa Turizm Enformasyon Ofisi'ne ev sahipliği yapmaktadır.

Kapının batısında Cephane Burcu, doğusunda ise Musalla Burcu bulunmaktadır. Kapının önünde ise Mustafa Kemal Atatürk'ün bir heykeli bulunur. Bu heykel 29 Ekim 1963 tarihinde açılmıştır. Bu ikisinin arasına iki büyük top yerleştirilmiştir. Bu toplar 1790 yılında, Büyük Britanya kralı III. George tarafından Napolyon Savaşları sırasında kullanılmak üzere yapılmış, sonradan Osmanlılar tarafından satın alınmıştır. Girne Kapısı'ndan surların içine girildiği yerde İnönü Meydanı yer alır. Kapıdan Atatürk Meydanı'na doğru Girne Caddesi uzanır. Surların dışında, kapının önündeki yolun adı ise Cemal Gürsel Caddesi'dir. Kapıya, ilk inşa edildiği dönemde Venedikliler tarafından "Porta del Proveditore" veya "Porta del Provveditore" adı verilmişti. (Devamı...)


Cantino Haritası, doğu ve batıdaki Portekiz coğrafi keşiflerini gösteren ve günümüze kadar gelebilmiş en eski dünya haritası. İsmini Ferrara Dükü için çalışan ve haritayı 1502 yılında Portekiz’den İtalya’ya kaçıran Alberto Cantino’dan alır. Bu dönemde özellikle Portekiz ve İspanya kendi keşiflerini ve bunları gösteren haritaları devlet sırrı olarak saklamak ve korumaktadır. Kâşifler veya devletler arasında bilgi akışı çok sınırlı olmaktadır. Amerika'yı resmeden bu ilk haritada Karayipler ve Florida kıyıları ile Afrika kıtası, Avrupa ve Asya önemli hassasiyetle haritalandırılmıştır. Bunun yanı sıra harita, Brezilya kıyılarının bir kısmını resmettiği için de ayrı bir öneme sahiptir. Brezilya kıyıları Portekizli kaşif Pedro Alvares Cabral tarafından 1500 yılında keşfedilmiş ve daha sonra Gonçalo Coelho ve Amerigo Vespucci tarafından keşifleri derinleştirilmiştir. Cantino haritasının Lizbon’da bulunan ve tüm Portekiz keşiflerinin tümünün işlendiği ana haritanın bir kopyası olduğu düşünülmektedir. Casa da Índia adı verilen Portekiz kurumu, Padrão Real isimli bu haritayı çizen ve denizaşırı yolculuklarda kaptanlara veren yetkili devlet dairesiydi. Cantino’nun bu çok gizli kurumda çalışan bir Portekizli haritacıya rüşvet vererek haritanın bir kopyasını Aralık 1501 ile Ekim 1502 tarihleri arasında çıkarttığı düşünülmektedir. Devamı...

22 Mart
COVID-19 pandemisi, 1 Aralık 2019 tarihinde Çin'in Hubei bölgesinin başkenti olan Vuhan'da çeşitli hastaların belirli bir neden olmaksızın gelişen ve tedavi ile aşılara cevap vermeyen bir zatürre görülmesi üzerine SARS-CoV-2 olarak adlandırılan yeni bir koronavirüs teşhis edildi. Kişiden kişiye bulaşabilen virüsün bulaşma oranı 2020 Ocak ortasında büyüme gösterdi. İlerleyen zamanlarda Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya-Pasifik'te yer alan çeşitli ülkelerde yaşanan virüs vakaları rapor edilmeye başlandı. 11 Mart 2020'de Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel salgın ilan edildi. 13 Mart 2020'de Avrupa'nın artık koronavirüs krizinin merkez üssü haline geldiğini bildirdi. Virüs ile temastan semptomların oluşmasına kadar geçen sürenin 2 ile 27 gün sürdüğü hastalıkta, virüsün belirtiler ortaya çıkmadan önce de bulaşıcı olduğuna dair bazı kesin olmayan kanıtlar bulunmaktadır. Hastalık semptomları arasında yüksek ateş, öksürme ve nefes almada güçlük bulunmakta olup virüs ölüme sebep olabilmektedir. Hastalığın yol açtığı ilk ölüm 9 Ocak 2020'de meydana gelmiş; 22 Mart 2020 itibarıyla dünyada 300.000'den fazla vaka rapor edilirken, 95.797 iyileşme ve toplamda 13.050 ölüm meydana gelmiştir. Bilimsel çalışmalar, virüsün daha çok kişiye bulaştığını ancak bu kişilerde virüsün henüz tespit edilmediğini tahmin etmektedir. Çin dışında gerçekleşmiş ilk bulaşma Vietnam'da bir babanın oğluna geçirmesi şekilde meydana gelmiş, ailenin rol oynamadığı ilk bulaşma vakası ise Çinli bir iş adamından Alman bir adama bulaşması ile 22 Ocak'ta Almanya'nın Bavyera eyaletinde yaşanmıştır. Çin dışında gerçekleşen ilk ölüm 1 Şubat 2020 tarihinde, COVID-19, Influenza B ve Pnömokok'un bulaşmış olduğu bir adamın hayatını kaybetmesi ile Filipinler'de meydana gelmiştir. (Devamı...)

Koronavirüs hastalığı 2019 veya Vuhan zatürresi, kısaltmasıyla COVID-19 ya da KOVID-19, insanları etkileyen, şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2'nin (SARS-CoV-2) neden olduğu solunum yolu sendromu. Hastalığın kuluçka süresinin (virüsün vücuda girmesiyle belirtilerin başlaması arasında geçen zaman) 24 günü bulduğu görülmüştür. 22 Mart 2020 tarihi itibarıyla 307.625 kişiye bulaşmış olup, 95.797 iyileşme varken 13.050 kişinin ölümüne sebep olmuştur. (Devamı...)

23 Mart
Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2, ya da kısaltmasıyla SARS-CoV-2, Aralık 2019'da varlığını belirten pozitif yönelimli ve tek iplikçikli RNA virüsü olan yeni tip bir koronavirüs. Virüsün insandan insana bulaştığı ve Çin'den başka diğer ülkelerden gelen raporlar sonucu bulaşma hızının Ocak 2020 ortalarında daha da hızlandığı görülmüştür. Virüs, 2019-2020 Vuhan zatürre salgını sırasında zatürre olan bir hastada, pozitif bir örnek üzerinde yapılan nükleik asit testinden sonra genomik olarak dizildi. Virüsün kuluçka dönemi (bulaşmasından semptomların oluşmaya başladığı süre) 2 ila 24 gün arasındadır ve bu dönemde de virüs bulaşıcıdır.

Ocak 2020'de, salgını araştıran sağlık komisyonu ekibi başkanı Zhong Nanshan'a göre Çin'in Guangdong eyaleti'nde, insandan insana bulaşma doğrulandı. Şu anda yeni virüs için spesifik bir tedavi mevcut değildir, ancak mevcut anti-virallerin kullanılabilme ihtimali olabilir. Çin bilim insanları hastalığa dair bir aşı üretmiş olmakla birlikte bu konudaki klinik insan çalışmalarının Nisan ayında başlayacağı öngörülüyor. Devamı...


Koronavirüs, ya da corona virüsü (LatinceOrthocoronavirinae), kuşlarda ve memelilerde hastalıklara sebep olan ve Coronaviridae familyasının iki alt familyasından birini oluşturan virüslerdir. İnsanlarda genellikle ciddi olmayan virüs, nezle vakalarının önemli bir bölümüne yol açmasıyla birlikte, aralarında MERS-CoV, SARS-CoV ve COVID-19 (2019-nCoV)'un bulunduğu bazı nadir koronavirüs çeşitleri ölüm riski bulunduran solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilir. Koronavirüsler ineklerde ve domuzlarda ishal, tavuklarda ise üst solunum yolu hastalıklarına sebep olur.

İçerisinde barındırdığı genetik materyal (genom) pozitif polariteli, tek iplikçikli RNA'dan oluşur. Bugüne kadar tespit edilmiş en büyük RNA genomuna sahip virüslerdir, 30 kilobazdan büyük bir uzunluğa sahiptir. 125 nanometre büyüklüğe sahip olan virüsün en belirgin özelliği etrafındaki değneğe benzeyen çıkıntılarıdır. Bu özelliğiyle mikroskop altında güneşin taç küresine (Latince: corona) benzediği için koronavirüs adını almıştır.

SARS-CoV 2'nin de aralarında yer aldığı koronavirüs hastalıklarına karşı henüz herhangi bir aşı veya özel antiviral ilaç geliştirilmemiştir. Hastalığın kontrol edilmesinde semptomatik tedavi, izolasyon ve çeşitli deneysel uygulamalar yer alır. El yıkama, mesafe koyma ve yüze dokunmama koronaviral hastalıkların yayılmasını önlemek için önerilen önlemlerdendir. Devamı...


24 Mart
COVID-19 pandemisi, 1 Aralık 2019 tarihinde Çin'in Hubei bölgesinin başkenti olan Vuhan'da çeşitli hastaların belirli bir neden olmaksızın gelişen ve tedavi ile aşılara cevap vermeyen bir zatürre görülmesi üzerine SARS-CoV-2 olarak adlandırılan yeni bir koronavirüs teşhis edildi. Kişiden kişiye bulaşabilen virüsün bulaşma oranı 2020 Ocak ortasında büyüme gösterdi. İlerleyen zamanlarda Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya-Pasifik'te yer alan çeşitli ülkelerde yaşanan virüs vakaları rapor edilmeye başlandı. 11 Mart 2020'de Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel salgın ilan edildi. 13 Mart 2020'de Avrupa'nın artık koronavirüs krizinin merkez üssü haline geldiğini bildirdi. Virüs ile temastan semptomların oluşmasına kadar geçen sürenin 2 ile 27 gün sürdüğü hastalıkta, virüsün belirtiler ortaya çıkmadan önce de bulaşıcı olduğuna dair bazı kesin olmayan kanıtlar bulunmaktadır. Hastalık semptomları arasında yüksek ateş, öksürme ve nefes almada güçlük bulunmakta olup virüs ölüme sebep olabilmektedir. 14 Mart 2020 itibarıyla dünyada 150.000'den fazla vaka rapor edilmiştir. Hastalığın yol açtığı ilk ölüm 9 Ocak 2020'de meydana gelmiş, 14 Mart 2020 itibarıyla toplamda 5798 ölüm meydana gelmiştir. Bilimsel çalışmalar, virüsün daha çok kişiye bulaştığını ancak bu kişilerde virüsün henüz tespit edilmediğini tahmin etmektedir. Çin dışında gerçekleşmiş ilk bulaşma Vietnam'da bir babanın oğluna geçirmesi şekilde meydana gelmiş, ailenin rol oynamadığı ilk bulaşma vakası ise Çinli bir iş adamından Alman bir adama bulaşması ile 22 Ocak'ta Almanya'nın Bavyera eyaletinde yaşanmıştır. Çin dışında gerçekleşen ilk ölüm 1 Şubat 2020 tarihinde, COVID-19, Influenza B ve Pnömokok'un bulaşmış olduğu bir adamın hayatını kaybetmesi ile Filipinler'de meydana gelmiştir. (Devamı...)

2020 Vuhan tecridi, 23 Ocak 2020'de Çin Halk Cumhuriyeti'nin merkezi hükümeti, yeni keşfedilen 2019-nCoV merkez üssünü salgını önlemek için karantinaya almak amacıyla Hubei eyaleti Wuhan'da bir tecrit uygulamaya karar verildi. Bu olaya medyada yaygın olarak "Vuhan Tecridi" (Çince: 武汉封城) olarak anıldı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bu hareketi "halk sağlığı tarihinde eşi görülmemiş" olarak nitelendirdi. 2019 yılında ortaya çıkan ve salgın hâline gelen koronavirüsün [Wuhan koronavirüsü, Wuhan zatürresi ya da Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2] daha fazla yayılmasına engel olmak maksadıyla Çin hükûmeti şehri 23 Ocak 2020 tarihinden itibaren karantina altına almıştır. Bunun yanı sıra şehre yapılan uluslararası uçuşlar da iptal edilmiş; Almanya, Türkiye, Fransa gibi pek çok ülke Çin Halk Cumhuriyetinden gelen tüm yolcuları termal dedektörlerle kontrol etmeye başlamıştır. Şehire 1 hafta içinde hastaneler yapıldı ve şehir ekonomisi durma noktasına geldi , Çin hükûmeti ilaç ve maske dağıttı ayrıca çoğu ülke karantina bölgesindeki vatandaşlarını bölgeden tahliye etti. Dünya Sağlık Örgütü bölgesel düzeyde tehlike düzeyini "çok yüksek" olarak belirledi. Salgının ülke düzeyinde yayılmasından sonra Vuhan'dan başka pek çok şehir daha karantinaya alındı ve bölgeye sağlık ekipleri yönlendirildi. Toplu taşıma durduruldu. (Devamı...)

25 Mart
Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2, ya da kısaltmasıyla SARS-CoV-2, Aralık 2019'da varlığını belirten pozitif yönelimli ve tek iplikçikli RNA virüsü olan yeni tip bir koronavirüs. Virüsün insandan insana bulaştığı ve Çin'den başka diğer ülkelerden gelen raporlar sonucu bulaşma hızının Ocak 2020 ortalarında daha da hızlandığı görülmüştür. Virüs, 2019-2020 Vuhan zatürre salgını sırasında zatürre olan bir hastada, pozitif bir örnek üzerinde yapılan nükleik asit testinden sonra genomik olarak dizildi. Virüsün kuluçka dönemi (bulaşmasından semptomların oluşmaya başladığı süre) 2 ila 24 gün arasındadır ve bu dönemde de virüs bulaşıcıdır.

Ocak 2020'de, salgını araştıran sağlık komisyonu ekibi başkanı Zhong Nanshan'a göre Çin'in Guangdong eyaleti'nde, insandan insana bulaşma doğrulandı. Şu anda yeni virüs için spesifik bir tedavi mevcut değildir, ancak mevcut anti-virallerin kullanılabilme ihtimali olabilir. Çin bilim insanları hastalığa dair bir aşı üretmiş olmakla birlikte bu konudaki klinik insan çalışmalarının Nisan ayında başlayacağı öngörülüyor. Devamı...


El yıkama ya da el hijyeni: sabun ile birlikte su veya başka bir sıvı kullanarak ya da sıvı kullanmadan, ellerden toprağın, kirin ve mikroorganizmaların temizlenmesi işlemi. Tıbbi el hijyeni, ilaç ve tıbbi bakım idaresi ile ilgili hijyen uygulamalarına ilişkin bir terimdir, hastalıkların oluşmasını ve yayılmasını önler veya en aza indirir.

El yıkamadaki temel amaç bakteriler ve virüsler gibi hastalık etkenlerini ve kimyasal maddeler gibi zararlıları temizlemektir. Sağlık alanında çalışan ve gıda işi yapanlar için özellikle önemlidir ama genel halk sağlığı için de önemli bir uygulamadır. İnsanlar gözlerine, ağızlarına ve burunlarına dokunmadan önce ellerini yıkamazlar ise solunum ve sindirim sistemi hastalıklarına yakalanabilirler, enfeksiyon kapabilirler. CDC (Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri): "Patojenlerden korunmanın en etkili yollarından birinin el yıkamak" olduğunu belirtmiştir.

Genel bir kural olarak el yıkamak, kızamık, suçiçeği, grip ve tüberküloz gibi damlacık yoluyla ve hava yoluyla bulaşan hastalıklara karşı insanları korur. Doğrudan fiziksel temas ile (örneğin: gastroenteritin birçok formları gibi) ve fekal-oral yollardan bulaşan hastalıklara (örneğin: İmpetigo) karşı en iyi korumayı sağlar. Sadece su kullanarak yapılan sembolik el yıkama, Bahailik, Hinduizm ve Yahudiliğin tevilah ve netilat yadayim kolları gibi birçok dinde ritüellerin bir parçasıdır. Bunlara benzer lavabo uygulamaları Hristiyanlıkta, İslamda (Abdest) ve Şinto dininde (Misogi) de mevcuttur. Devamı...


26 Mart
Türkiye'de 2020 koronavirüs pandemisi ilk vakası Sağlık Bakanlığı tarafından 11 Mart 2020'de açıklandı. Ülkedeki koronavirüsü hastalığına bağlı ilk ölüm ise 17 Mart 2020'de gerçekleşti. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 23 Mart 2020'de yaptığı açıklamada koronavirüs vakalarının tüm Türkiye'ye yayıldığını açıkladı.

26 Mart 2020 tarihi itibarıyla Türkiye'de korona virüsü ile enfekte olmuş 75 kişi öldü, mevcut vaka sayısı ise 3.629 olarak açıklandı. Devamı...


Pandemiler veya pandemik hastalıklar, bir kıta, hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıklara (epidemilere) verilen genel addır.

WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tanımlamasına göre bir pandemik ancak aşağıdaki 3 koşulu sağladığında başlamış sayılır:

  • Nüfusun daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı
  • Hastalığa sebep olan etmenin insanlara bulaşması ve tehlikeli bir hastalığa yol açması
  • Hastalık etmeninin insanlar arasında kolayca ve devamlı olarak yayılması

Bir hastalık veya tıbbi durum sadece yaygın olması ve çok sayıda insanın ölümüne yol açması nedeniyle pandemi olarak nitelendirilemez, aynı zamanda bulaşıcı olması gereklidir. Örneğin, kanser, insanlarda çok sayıda ölüme sebep olan bir hastalık olmasına rağmen bulaşıcı olmadığı için pandemi olarak adlandırılmamaktadır. Devamı...


27 Mart
Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2, ya da kısaltmasıyla SARS-CoV-2, Aralık 2019'da varlığını belirten pozitif yönelimli ve tek iplikçikli RNA virüsü olan yeni tip bir koronavirüs. Virüsün insandan insana bulaştığı ve Çin'den başka diğer ülkelerden gelen raporlar sonucu bulaşma hızının Ocak 2020 ortalarında daha da hızlandığı görülmüştür. Virüs, 2019-2020 Vuhan zatürre salgını sırasında zatürre olan bir hastada, pozitif bir örnek üzerinde yapılan nükleik asit testinden sonra genomik olarak dizildi. Virüsün kuluçka dönemi (bulaşmasından semptomların oluşmaya başladığı süre) 2 ila 24 gün arasındadır ve bu dönemde de virüs bulaşıcıdır.

Ocak 2020'de, salgını araştıran sağlık komisyonu ekibi başkanı Zhong Nanshan'a göre Çin'in Guangdong eyaleti'nde, insandan insana bulaşma doğrulandı. Şu anda yeni virüs için spesifik bir tedavi mevcut değildir, ancak mevcut anti-virallerin kullanılabilme ihtimali olabilir. Çin bilim insanları hastalığa dair bir aşı üretmiş olmakla birlikte bu konudaki klinik insan çalışmalarının Nisan ayında başlayacağı öngörülüyor. Devamı...


Pandemiler veya pandemik hastalıklar, bir kıta, hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıklara (epidemilere) verilen genel addır.

WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tanımlamasına göre bir pandemik ancak aşağıdaki 3 koşulu sağladığında başlamış sayılır:

  • Nüfusun daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı
  • Hastalığa sebep olan etmenin insanlara bulaşması ve tehlikeli bir hastalığa yol açması
  • Hastalık etmeninin insanlar arasında kolayca ve devamlı olarak yayılması

Bir hastalık veya tıbbi durum sadece yaygın olması ve çok sayıda insanın ölümüne yol açması nedeniyle pandemi olarak nitelendirilemez, aynı zamanda bulaşıcı olması gereklidir. Örneğin, kanser, insanlarda çok sayıda ölüme sebep olan bir hastalık olmasına rağmen bulaşıcı olmadığı için pandemi olarak adlandırılmamaktadır. Devamı...


28 Mart
Koronavirüs, ya da corona virüsü (LatinceOrthocoronavirinae), kuşlarda ve memelilerde hastalıklara sebep olan ve Coronaviridae familyasının iki alt familyasından birini oluşturan virüslerdir. İnsanlarda genellikle ciddi olmayan virüs, nezle vakalarının önemli bir bölümüne yol açmasıyla birlikte, aralarında MERS-CoV, SARS-CoV ve COVID-19 (2019-nCoV)'un bulunduğu bazı nadir koronavirüs çeşitleri ölüm riski bulunduran solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilir. Koronavirüsler ineklerde ve domuzlarda ishal, tavuklarda ise üst solunum yolu hastalıklarına sebep olur.

İçerisinde barındırdığı genetik materyal (genom) pozitif polariteli, tek iplikçikli RNA'dan oluşur. Bugüne kadar tespit edilmiş en büyük RNA genomuna sahip virüslerdir, 30 kilobazdan büyük bir uzunluğa sahiptir. 125 nanometre büyüklüğe sahip olan virüsün en belirgin özelliği etrafındaki değneğe benzeyen çıkıntılarıdır. Bu özelliğiyle mikroskop altında güneşin taç küresine (Latince: corona) benzediği için koronavirüs adını almıştır.

SARS-CoV 2'nin de aralarında yer aldığı koronavirüs hastalıklarına karşı henüz herhangi bir aşı veya özel antiviral ilaç geliştirilmemiştir. Hastalığın kontrol edilmesinde semptomatik tedavi, izolasyon ve çeşitli deneysel uygulamalar yer alır. El yıkama, mesafe koyma ve yüze dokunmama koronaviral hastalıkların yayılmasını önlemek için önerilen önlemlerdendir. Devamı...


Fransa'da 2020 koronavirüs pandemisi ilk vakası, Fransa Sağlık Bakanlığı tarafından 24 Ocak 2020'de Bordeaux şehrinde görüldü. 14 Şubat 2020 tarihinde Paris'te, ülkedeki ve Avrupa'daki COVID-19'dan ilk ölüm gerçekleşti. Fransa Cumhurbaşkanı Macron, 17 Mart gününden itibaren kısmi sokağa çıkma yasağı ilan etti. 28 Mart 2020 tarihi itibarıyla Fransa'da 37.575 onaylanmış vaka gerçekleşti. 5.700 iyileşen varken virüs nedeniyle 2.314 hasta hayatını kaybetti. Devamı...

29 Mart
Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2, ya da kısaltmasıyla SARS-CoV-2, Aralık 2019'da varlığını belirten pozitif yönelimli ve tek iplikçikli RNA virüsü olan yeni tip bir koronavirüs. Virüsün insandan insana bulaştığı ve Çin'den başka diğer ülkelerden gelen raporlar sonucu bulaşma hızının Ocak 2020 ortalarında daha da hızlandığı görülmüştür. Virüs, 2019-2020 Vuhan zatürre salgını sırasında zatürre olan bir hastada, pozitif bir örnek üzerinde yapılan nükleik asit testinden sonra genomik olarak dizildi. Virüsün kuluçka dönemi (bulaşmasından semptomların oluşmaya başladığı süre) 2 ila 24 gün arasındadır ve bu dönemde de virüs bulaşıcıdır.

Ocak 2020'de, salgını araştıran sağlık komisyonu ekibi başkanı Zhong Nanshan'a göre Çin'in Guangdong eyaleti'nde, insandan insana bulaşma doğrulandı. Şu anda yeni virüs için spesifik bir tedavi mevcut değildir, ancak mevcut anti-virallerin kullanılabilme ihtimali olabilir. Çin bilim insanları hastalığa dair bir aşı üretmiş olmakla birlikte bu konudaki klinik insan çalışmalarının Nisan ayında başlayacağı öngörülüyor. Devamı...


Pandemiler veya pandemik hastalıklar, bir kıta, hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıklara (epidemilere) verilen genel addır.

WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tanımlamasına göre bir pandemik ancak aşağıdaki 3 koşulu sağladığında başlamış sayılır:

  • Nüfusun daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı
  • Hastalığa sebep olan etmenin insanlara bulaşması ve tehlikeli bir hastalığa yol açması
  • Hastalık etmeninin insanlar arasında kolayca ve devamlı olarak yayılması

Bir hastalık veya tıbbi durum sadece yaygın olması ve çok sayıda insanın ölümüne yol açması nedeniyle pandemi olarak nitelendirilemez, aynı zamanda bulaşıcı olması gereklidir. Örneğin, kanser, insanlarda çok sayıda ölüme sebep olan bir hastalık olmasına rağmen bulaşıcı olmadığı için pandemi olarak adlandırılmamaktadır. Devamı...


30 Mart
Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2, ya da kısaltmasıyla SARS-CoV-2, Aralık 2019'da varlığını belirten pozitif yönelimli ve tek iplikçikli RNA virüsü olan yeni tip bir koronavirüs. Virüsün insandan insana bulaştığı ve Çin'den başka diğer ülkelerden gelen raporlar sonucu bulaşma hızının Ocak 2020 ortalarında daha da hızlandığı görülmüştür. Virüs, 2019-2020 Vuhan zatürre salgını sırasında zatürre olan bir hastada, pozitif bir örnek üzerinde yapılan nükleik asit testinden sonra genomik olarak dizildi. Virüsün kuluçka dönemi (bulaşmasından semptomların oluşmaya başladığı süre) 2 ila 24 gün arasındadır ve bu dönemde de virüs bulaşıcıdır.

Ocak 2020'de, salgını araştıran sağlık komisyonu ekibi başkanı Zhong Nanshan'a göre Çin'in Guangdong eyaleti'nde, insandan insana bulaşma doğrulandı. Şu anda yeni virüs için spesifik bir tedavi mevcut değildir, ancak mevcut anti-virallerin kullanılabilme ihtimali olabilir. Çin bilim insanları hastalığa dair bir aşı üretmiş olmakla birlikte bu konudaki klinik insan çalışmalarının Nisan ayında başlayacağı öngörülüyor. Devamı...


Pandemiler veya pandemik hastalıklar, bir kıta, hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıklara (epidemilere) verilen genel addır.

WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tanımlamasına göre bir pandemik ancak aşağıdaki 3 koşulu sağladığında başlamış sayılır:

  • Nüfusun daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı
  • Hastalığa sebep olan etmenin insanlara bulaşması ve tehlikeli bir hastalığa yol açması
  • Hastalık etmeninin insanlar arasında kolayca ve devamlı olarak yayılması

Bir hastalık veya tıbbi durum sadece yaygın olması ve çok sayıda insanın ölümüne yol açması nedeniyle pandemi olarak nitelendirilemez, aynı zamanda bulaşıcı olması gereklidir. Örneğin, kanser, insanlarda çok sayıda ölüme sebep olan bir hastalık olmasına rağmen bulaşıcı olmadığı için pandemi olarak adlandırılmamaktadır. Devamı...


31 Mart
El yıkama ya da el hijyeni: sabun ile birlikte su veya başka bir sıvı kullanarak ya da sıvı kullanmadan, ellerden toprağın, kirin ve mikroorganizmaların temizlenmesi işlemi. Tıbbi el hijyeni, ilaç ve tıbbi bakım idaresi ile ilgili hijyen uygulamalarına ilişkin bir terimdir, hastalıkların oluşmasını ve yayılmasını önler veya en aza indirir.

El yıkamadaki temel amaç bakteriler ve virüsler gibi hastalık etkenlerini ve kimyasal maddeler gibi zararlıları temizlemektir. Sağlık alanında çalışan ve gıda işi yapanlar için özellikle önemlidir ama genel halk sağlığı için de önemli bir uygulamadır. İnsanlar gözlerine, ağızlarına ve burunlarına dokunmadan önce ellerini yıkamazlar ise solunum ve sindirim sistemi hastalıklarına yakalanabilirler, enfeksiyon kapabilirler. CDC (Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri): "Patojenlerden korunmanın en etkili yollarından birinin el yıkamak" olduğunu belirtmiştir.

Genel bir kural olarak el yıkamak, kızamık, suçiçeği, grip ve tüberküloz gibi damlacık yoluyla ve hava yoluyla bulaşan hastalıklara karşı insanları korur. Doğrudan fiziksel temas ile (örneğin: gastroenteritin birçok formları gibi) ve fekal-oral yollardan bulaşan hastalıklara (örneğin: İmpetigo) karşı en iyi korumayı sağlar. Sadece su kullanarak yapılan sembolik el yıkama, Bahailik, Hinduizm ve Yahudiliğin tevilah ve netilat yadayim kolları gibi birçok dinde ritüellerin bir parçasıdır. Bunlara benzer lavabo uygulamaları Hristiyanlıkta, İslamda (Abdest) ve Şinto dininde (Misogi) de mevcuttur. Devamı...


Türkiye'de 2020 koronavirüs pandemisi ilk vakası Sağlık Bakanlığı tarafından 11 Mart 2020'de açıklandı. Ülkedeki koronavirüsü hastalığına bağlı ilk ölüm ise 17 Mart 2020'de gerçekleşti. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 23 Mart 2020'de yaptığı açıklamada koronavirüs vakalarının tüm Türkiye'ye yayıldığını açıkladı.

30 Mart 2020 tarihi itibarıyla Türkiye'de korona virüsü ile enfekte olmuş 168 kişi öldü, mevcut vaka sayısı ise 10.827 olarak açıklandı. Devamı...