Adnan Menderes, eski bir seçkin madde adayıdır. Maddenin aşağıdaki aşama geçmişindeki bağlantılardan adaylığın neden başarısız olduğunu görebilirsiniz.
11 Kasım 2014 Seçkin madde adayı Başarısız

Taraflı değiştir

  • Hala ciddi bir tarafgirlik seziliyor madde'de. Menderes'in ekonomi politikaları neredeyse göklere çıkarılıyor. İsmet İnönü her zamanki gibi darbeci gösterilmeye çalışılmış. Madem öyleydi halk niye bu kadar çok oy verdi hikayesini ise bugünlerde akp için de dinliyoruz. Halkın cahilliğinden oy ve para sağlayanlara sorun bunu neden böyle oluyor diye. Ayrıca birisi belirtmiş, Marshall yardımları ve hatta ikinci dünya savaşından çıkıp belini önemli ölçüde doğrultmuş bir ülkenin ekonomisini devralmanın verdiği rahatlığı unutmayınız. Tıpkı akp'nin ecevitten kalan düzelmiş ekonomiyi alıp sırtlaması ve sonra da övünmesi gibi. Bu arada hakikatan menderes ve erdoğan dönemleri az farkla birbirinin kopyası gibi. Tarih tekekkür ediyor sanki. neyse ki erdoğan darbe mağduru olmadı da en azından kahramanlık mertebesine çıkamayacak. Hele de son dönemiyle. (Hacı [ 16 Kasım 2013 (UTC) )
  • Wikipedia bu gibi maddeler yüzünden asla bir ansiklopedi güvenilirliğini kazanamayacaktır, özellikle biz Türkler tarafgir davranarak her şeyi bozuyoruz. Wikipedi bu duruma müdahale etmelidir.(caga)

Çok üzücü bir tablo var burada. Burası bir ansiklopedi ise olumlama veya olumsuzlama yapmadan sadece olanı yazmalıyız. Bu makalenin ilk yazarı çok açık bir şekilde olumlama ifadeleri seçen kelimelendirmeler kullanmış, hem makale hem de tartışma sayfası "ansiklopedik" değil tamamen "politik" olmuş. Bir çok makalede benzer durumlar var ve Türkçe wikipedianın kalite sorunlarının en önemlilerinden birisi de bu bilgiyi politize etmek, bilgiyi nesnel olmayan yargılarla manipüle etmek hastalığı. Politik yargıları ansiklopediye taşımak bilgiye, bilime ve okuyucuya saygısızlıktır. Bu makalenin en baştan yazılmasını, yazılamayacaksa da İngilizcesinden tercüme edilmesini öneriyorum. bilgin_adem

Kendin okuştur bir tane, iş çözülsün. Cedkanafatsum (mesaj) 23.43, 14 Şubat 2021 (UTC)Yanıtla

taraflı madde değiştir

bu maddede objektiflikten uzak neresi varsa söyleyin.menderesin iyi icraatlarıyla beraber kötü işlerinide yazmamak asıl o objektiflikten uzak kalmak olur.kaldı ki tarihin tekerrür etmemesi için insanlara tarih en doğru şekliyle yazılmalıdır.

Maddede Adnan Menderes hakkında cuntacıların iddia ettiği her türlü iddiayı sıralayarak yazmışsınız. O halde idam ettiğiniz bu adamın yaptıklarını da yazalım ki şimdiki nesiller de bu adamın neden bu millet tarafından üç defa üst üste seçildiğini anlasınlar. Eğer icraatları kısmında yazılanların onun döneminde yapılmadığını iddia ediyorsanız açıkça söyleyin, kimin döneminde ne yapılmış hepsi ortaya çıksın.--Birgören 16:29, 30 Kasım 2008 (UTC)

neden geri alınıyor? değiştir

Menderes döneminde sanki ülkemiz süper güç olacak gibi bir ekonomik atılıma girmiş gibi yazmanın alemi yok.ilk yıllardaki başarılar tamamen marshall yardımının eseridir.madem bu kadar başarılı ekonomik politikaları vardı neden ekonomimiz 1958 yılında çöktü? Türkiye sadece morataryum ilan etmeklede de kalmadı ayrıca %221 gibi bir oranda devaülasyon yapılmış İMF'nin kapısına gidilmek zorunda kalınmış ve o 'milli şef' dönemindeki merkez bankası döviz rezervleride maalesef ve maalesef ki 0'a inmişti.Üstelik adeta perşembe'nın gelişi çarşambadan bellidir dercesine Menderes'in yeğeni-DP milletvekili-Kenan Akmanlar ve 2 vekil arkadaşı 1955 yılında hükümetin ekonomi politikasını eleştiren bir rapor yazmış ve yine DP meclis grubu 22 Kasımda hükümetin ekonomi politikaları için gensoru açarak ekonomiyi yöneten 3 bakanı düşürmüştü.Menderes'in ülkeyi kalkındırmak için uğraştığını bende biliyorum ama bunu yapayım derken herşeyi mahvettiği ve bunu yaparken kendi içinde siyasi çıkar sağlamaya çalıştığı gerçeğini saklamak sadece bu ülke üzerinde oynanan oyunların küçük bir parçası lütfen alet olmayalım.bizim objektif olmamız gerekir.ben meddeyi yazarken menderesin iyi hiçbir icraatini silmedim ve ya gölge altında bırakmadım ama hatalarınıda yazmak görevimiz.sorarım dünyanın neresinde bir başbakanın hayatı için daha ilk paragrafta binde bilmem kaçtan kaça getirdi yazar?bu resmen bir psikolojik beyin yıkama değil mi? --Kzgn dmdk kd 20:24, 7 Kasım 2008 (UTC) aynen katılıyorum --Asisiyah (mesaj) 20:53, 19 Ocak 2014 (UTC)

demokratik seçimle gelen ilk lider değil değiştir

1. o dönemde dp'nin lideri celal bayardır.hatta herkes köprülü başbakan olacak diye belkeriken başbakan olmuştur.bizzat celal bayarın hatıraları http://www.milliyet.com.tr/2002/11/10/siyaset/siy00.html 2. türk tarihinde demokratik seçimle ilgili başa gelen ilk lider diyerek Atatürk'ü bir diktatör gibi gösermeye çalışmayın zira bugün demokrasi varsa menderes bir ülkede seçilebilmiş ve icraat yapabilmişse bunu ona borçludur unutmayın sakın.1876tıda da 1908de de deomrasi vardır bu yüzden 1950 çok geç bir tarih artık menderesle uğraşmayın lütfen

 --88.234.241.59 20:16, 14 Kasım 2008 (UTC)
Cuımhuriyet döneminin demokratik seçimle işbaşına gelen ilk başbakanı olduğu konusunda şüphe yok sanırım, bunu bir başka siyasetçiye (Atatürk) eleştiri olarak algılamak, yazının değil okuyucunun taraflılığını gösterir sadece. Bu önemli, ansiklopedik bir bilgi, yazılmasında yarar var. Birinci meşrutiyet seçimleri demokratik değildi, ikinci meşrutiyet seçimlerinin demokratik olduğu ise söylenebilir, bu nedenle söz konusu "ilk"in Cumhuriyet tarihi için olduğunu vurgulamakta fayda var. DP'nin Baykal'ı veya Köprülü'yü değil Menderes'i başbakan yapması gayet demokratik ve hukuka da tamamen uygun bir uyguladır, herhangi bir sorun yok. İyi çalışmalar, Filanca 22:57, 27 Kasım 2008 (UTC)

Evet Osmanlı döneminde de iki tane "demokratik" seçim yapıldığı iddia edilebilir, ama bu seçimleri tek başına kazanan bir "lider" çıkarmadığı da aşikardır. İkinci Meşrutiyet seçimlerini kimin "kazandığını" hatırlayan var mı ? Dolayısıyla "Adnan Menderes, Türk tarihinde demokratik seçimle iktidara gelen ilk "lider"dir" savında neyi yanlış bulduğunuzu açıklayabilir misiniz ?--Birgören 07:25, 1 Aralık 2008 (UTC)

(...)

Cedkanafatsum (mesaj) 23.45, 14 Şubat 2021 (UTC)Yanıtla

"İcraatları" bölümü neden silindi değiştir

"Liste" şeklindeki tüm içerikte olan sorun, ansiklopedik üsluba aykırılık. Burada bir de tarafsızlık ihlâli sorunu var. Beğendiğimiz her siyasetçi için dağlar gibi icraat listesi yapabiliriz. Önemli olan, bir siyasetçinin icraatlarını düzyazı üslubunda, tarafsız bir dille aktarabilmek. Bu yapıldığında, zaten her şey Menderes'in hayat hikâyesi içine alınabilir, "icraatları" diye ayrı, gösteri amacıyla olduğu neredeyse bağıran bir ayrı bölüm yapmaya da gerek kalmaz. Saygılar, Filanca 22:52, 27 Kasım 2008 (UTC)

Maddede Adnan Menderes hakkında cuntacıların iddia ettiği her türlü iddiayı sıralayarak yazmışsınız. O halde idam ettiğiniz bu adamın yaptıklarını da yazalım ki şimdiki nesiller de bu adamın neden bu millet tarafından üç defa üst üste seçildiğini anlasınlar. Eğer icraatları kısmında yazılanların onun döneminde yapılmadığını iddia ediyorsanız açıkça söyleyin, kimin döneminde ne yapılmış hepsi ortaya çıksın.--Birgören 16:29, 30 Kasım 2008 (UTC)

  • Tam tahmin ettiğim gibi, yukarıdaki ifade, "icraatları" listesinin siyasi taraflılığını açıkça gösteriyor. Aslında hem de ne kör edici bir taraflılık: Menderes'i bizim idam ettirdiğimize kadar vardırmış. Neyse, diğer hiç bir siyasetçide olmadığı üzere, Menderes maddesinde de bir "icraatları" listesi olmamalı. Burası bir ansiklopedi, halkın bakıp ibret alması umulan siyasi hesaplaşma mekanı değil. Filanca 18:03, 30 Kasım 2008 (UTC)

"İcraatları" listesinde Adnan Menderes'in Başvekilliği döneminde Türkiye'ye kazandırdığı eserleri listelemek istedim. Eğer bu listede yapılan işlerden herhangi birisi onun döneminde yapılmamıştır diyorsanız o eseri listeden çıkartabilirsiniz. Ama eğer o eser Türkiye'ye Menderes'in döneminde kazandırıldıysa, Menderes'in aleyhinde cuntacıların ithamlarıyla dolu bu maddede, bu adamın memlekete kazandırdığı eserleri yeni nesillerin de öğrenmesini neden istemiyorsunuz ? Anadolu'da bir atasözü vardır: "Eşek ölür semeri kalır; adam ölür eseri kalır" diye. İstanbullular da "Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz" derler. Dolayısıyla bu "icraatler" (ya da bırakılan "eserler") listesi bence Türkiye'de politik liderlik yapan herkesin biyorafisinde yer alırsa, hepimiz kimin ne eserler bıraktığını öğrenebiliriz. Diğer ansiklopedik kaynaklarda olmayan bu farklılık acaba Wikipedia kurallarına aykırı mı olur ?--Birgören 15:35, 1 Aralık 2008 (UTC) bişey söylemiyorum bence verdiğim adresde tarafsız bir şekilde çok güzel yorumlamış yazar mutlaka okuyun http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=113486

Taraflılık değiştir

Maddenin başındaki "taraflı" şablonu: Gayet iyi hak edilmiş. Maddedeki genel hava, "Menderes nasıl da kötü bir siyasetçiydi" savını kanıtlamak üzere yazıldığı yönünde. Olumlu şeylerin hemen ardından, aslında o olumlu gelişmenin Menderes'in kararı sonucu olmadığı veya önemsiz olduğunu kanıtlama çabasındaymış gibi, telaşla olumsuz birkaç şey eklenmiş. Mesela Türk ekonomisinin 1951-54 yıllarında büyük bir hızla geliştiği gerçeği rakamsal olarak verildikten hemen sonra, bunun kısa sürdüğü, zaten de Marshall yardımı sayesinde yapıldığı eklenmiş.

Maddeyi tekrar kaleme aldım, biraz daha tarafsız bir dil kullanmaya çaba gösterdim. Ancak tümünü bitiremedim. Bundan sonraki değişikliklerde dikkatli olunursa, bir süre sonra "taraflı" şablonunu çıkartmayı başarırız umarım.

Son bir hatırlatma: Gayet tepkisel olan "icraatları listesi"ni lütfen tekrar eklemeyin. Maddenin yazılı kısımlarındaki taraflılığı düzeltmek için gayret gösterin lütfen. Saygılar, Filanca 18:56, 30 Kasım 2008 (UTC)

  • "İcraatları" listesinde Adnan Menderes'in Başvekilliği döneminde Türkiye'ye kazandırdığı eserleri listelemek istedim. Eğer bu listede yapılan işlerden herhangi birisi onun döneminde yapılmamıştır diyorsanız o eseri listeden çıkartabilirsiniz. Ama eğer o eser Türkiye'ye Menderes'in döneminde kazandırıldıysa, Menderes'in aleyhinde cuntacıların ithamlarıyla dolu bu maddede, bu adamın memlekete kazandırdığı eserleri yeni nesillerin de öğrenmesini neden istemiyorsunuz ? Anadolu'da bir atasözü vardır: "Eşek ölür semeri kalır; adam ölür eseri kalır" diye. İstanbullular da "Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz" derler. Dolayısıyla bu "icraatler" (ya da bırakılan "eserler") listesi bence Türkiye'de politik liderlik yapan herkesin biyorafisinde yer alırsa, hepimiz kimin ne eserler bıraktığını öğrenebiliriz. Diğer ansiklopedik kaynaklarda olmayan bu farklılık acaba Wikipedia kurallarına aykırı mı olur ?--Birgören 15:35, 1 Aralık 2008 (UTC)

Adnan Menderes'in Eserleri: Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin kurulması http://www.odtu.edu.tr/50yil/1960.php , Türkiye Vakıflar Bankası'nın kurulması, Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları'nın kurularak Türkiye'de ilk defa yassı çelik (sac) imalatının yapılması, Banknot Matbaası’nın kurularak Türkiye’de ilk defa banknot para basılması, Karayolları Genel Müdürlüğü'nün kurularak Türkiye'deki tüm yerleşim birimlerine stabilize de olsa yol yapılması, Ankara ile İstanbul arasında asfalt yol açılması, Hirfanlı Barajı, Gediz Barajı, Kemer Barajı, Sarıyar Barajı, Seyhan Barajının yapımları,

Türkiye'de enterkonnekte elektrik şebekesi'nin kurulması, İstanbul'da Edirne Asfaltı (şimdiki E-5 karayolu), Barbaros Bulvarı, Millet Caddesi, Vatan Caddesi (1994 yılında adı Adnan Menderes Bulvarı olarak değiştirilmiştir) yollarının yapılması, Aralarında Avrupa'nın en büyüğü olan Konya Şeker Fabrikası'nın da olduğu, Türkiye'nin değişik şehirlerinde onlarca şeker fabrikalarının yapımı, Samsun Limanı, Giresun Limanı, Mersin Limanının yapımları, Adana Çimento Fabrikası, Niğde Çimento Fabrikası, Afyon Çimento Fabrikası, Çorum Çimento Fabrikası, İzmir Çimento Fabrikasının yapımları. --Birgören 16:17, 1 Aralık 2008 (UTC)

Evet, Vikipedi kurallarına aykırı olur. Burada biraz dolaşıp kuralları okursanız genel olarak listelere hoş bakılmadığını göreceğiniz gibi, özelde sizinki gibi VP:TBA ihlâli yapanlara hiç hoş bakılmaz. Lütfen listenizi tekrar tekrar eklemekten vaz geçin, zira bu bir değişiklik savaşı olarak algılanacaktır ki, yine bir başka kural ihlâli oluşturur. Ayrıca kimsenin bir şey öğrenmesini engellemek istiyor filan da değilim. Menderes'in katili olarak suçlamanızdan sonra şimdi de bu suçlamayla sizde daha başka bir kuralı hatırlatmak isterim: Burada diğer kullanıcılara yönelik yorum yapmıyoruz. Size maddeyle ilgili önerim açık: Sözünü ettiğiniz "eserleri" düzyazı metnin içine, Menderes'in siyasi hayat hikâyesine uygun bir şekilde ekleyebiliyorsanız ne âlâ, ama bunu gerçekleştiremiyorsanız yazık. Ayrıca, mesela onun döneminde yapılan limanların tek tek yazılması için de hiç bir ansiklopedik neden yok. Vikipedi'yi siyasi intikam amacınız için kullanmaktan vaz geçmeden bu konuda aynı noktaya gelmemiz zor. Ama 27 Mayıs Darbesi yanlılarının da, sizin gibilerin de anlaması gereken, burasının siyasi hesaplaşma arenası olmdığı, bir ansiklopedi olduğudur. Saygı gösterin lütfen. Filanca 21:09, 1 Aralık 2008 (UTC)

Türk tarihindeki ilk demokratik seçim değiştir

Şimdi de bu çıktı başımıza. Doğru olduğundan emin olduğumuz, "Cumhuriyet tarihinin ilk demokratik seçimi" dememiz kesmiyor anlaşılan, iddialı ama doğruluğu şüpheli "Türk tarihinin..." cümlesini kullanmak şart! Niye? Biz burada birilerini göklere çıkarmak için mi varız? Hayır. Olanca tarafsızlığıyla ansiklopedi olmak için. Sorarım size, "Türk tarihi" nerede başlıyor? Osmanlı İmparatorluğunu hesaba katıyor mu? Belki de 1950 seçimlerinden daha demokratik olan 2. Meşrutiyet seçimlerini elemek gerekecek. Ya Azerbaycan Demokratik Cumhuriyetini? Ne de olsa orda da Türki bir dil konuşuluyor ve bizim genç Cumhuriyet'ten de eski bir demokrasi örneği. Ama Menderes'i göklere çıkarmamız lazım ya, "demokratik seçimle başbakan olan ilk Türk" gibi şüpheli bir yaftayı yapıştırmak daha fiyakalı, daha hoş. Vikipedi'yi siyasi görüşlerinizi ifade aracı olarak kullanmayın lütfen! Filanca 21:18, 1 Aralık 2008 (UTC)

  • Kusura bakmayın ama ezber bozan, resmi görüşlerin, resmi tarihin hatalı olduğunu söyleyen herkese tarih boyunca "eyvah, şimdi de bu çıktı başımıza" denmiştir. Hatta çoğu zaman bu "çıkıntı"lıkların bedelini ödemişlerdir, bazen de hayatlarıyla. Eminim, bir türlü demokratik seçim kazanamayan "Milli Şef" de Menderes için de "şimdi de bu çıktı başımıza" demiştir. Evet Osmanlı döneminde de iki tane "demokratik" seçim yapıldığı iddia edilebilir, ama bu seçimleri tek başına kazanan bir "lider" çıkarmadığı da aşikardır. İkinci Meşrutiyet seçimlerini kimin "kazandığını" hatırlayan var mı ? Ya da Azerbaycan veya diğer Türk illerinde daha önce yapıldığı iddia edilen "demokratik" seçim var mıdır; varsa bu seçimlerin ortaya çıkardığı "lider"in adını hatırlayan var mıdır? Dolayısıyla "Adnan Menderes, Türk tarihinde demokratik seçimle iktidara gelen ilk "lider"dir" savında neyi yanlış bulduğunuzu açıklayabilir misiniz ?--Birgören 07:25, 1 Aralık 2008 (UTC)
  • Artık Menderes de partisi de hayatta olmadığına göre niye hala "siyasi" propaganda yaptığımı iddia ediyorsunuz ki ? Niyetim sadece bir HAKİKATi açıkça yazabilmek. Eğer "Menderes Türk tarihinde demokratik seçimle iktidara gelen ilk "lider"dir" cümlesi hatalıdır diyorsanız, o zaman "Türk tarihinde demokratik seçimle iktidara gelen ilk "lider" şudur" deyin de hepimiz öğrenelim.--Birgören 17:01, 2 Aralık 2008 (UTC)

Öncelikle maddede "lider" değil, "başbakan" yazıyordu. "Lider" diyerek "demokratik" ve Türk" gibi zaten tanımı tartışmalı (Osmanlı Devleti, Azeri Cumhuriyeti Türk müdür? Seçimleri ne kadar demokratiktir?) kavramlara bir de "lider" bulanıklığını eklemiş oluyoruz. "Bayar lider değil miydi, o da Menderes'le birlikte başa geçmedi mi? Seçilen Menderes miydi yoksa Demokrat Parti mi?" gibi ek sorular ortaya çıkıyor. Öte yandan kabinenin başına geçen kişinin "hatırlanır" olması mı gerekiyor? Osmanlı, Azeri vs. diğer demokratik ve Türk sayılabilecek tüm devletlerde kabinenin başına seçilen kişileri siz hatırlamıyorsanız, bunun ansiklopediyle ilgisi ne? Bu "demokratik seçilen ilk Türk lider" yakıştırması için tarafsız, güvenilir kaynak bulabiliyorsanız ekleyin derdim, ama böyle bir iddia için tarafsız kaynak olması ihtimali çok düşük. Burada "hakikat" diye yazmak istediğiniz şey, aslında taraflı bir iddia, ansiklopedide bu tür cümlelerin yeri yok. Maddeyi güvenilir, tarafsız kaynaklarla geliştirme, var olan taraflı yorumları (ister yermeye ister övmeye yönelik olsun) eleme yoluna gidin, yeni taraflı ve kaynaksız yorumlar, hele hele böyle tartışmalı iddialı cümleler lütfen eklemeyin. Filanca 17:14, 2 Aralık 2008 (UTC)

  • Hep birlikte şu basit soruya cevap bulalım: Türk tarihinde demokratik seçimle iktidara gelen ilk lider kimdir ? Türk tarihi derken Büyük Hun İmparatorluğuna kadar, lider derken Teoman'a kadar gidelim. Sadece Türkiye Türkleri değil, Dünya coğrafyasında ve tarih boyunca Türk (ya da "Türki") olarak kabul gören tüm tarihi ve çağdaş Türk Devletlerini düşünelim. Benim bu soruya cevabımı biliyorsunuz. Ben de sizlerin cevabınızı bekliyorum. İyi çalışmalar.

--Birgören 18:17, 2 Aralık 2008 (UTC)

Adnan Menderes, Türkiye Cumhuriyeti başbakanıdır, Hun İmparatoru değil. Bu nedenle "tartışmayı kazanmaktan" ziyade maddeyi geliştirmeye odaklanın bence. Filanca'nın dediği gibi "doğrulanabilir" olan "Cumhuriyet tarihinin ilk demokratik seçimi" açıklaması yeterlidir. İyi çalışmalar.--Abuk SABUK♫ ♫ 18:42, 2 Aralık 2008 (UTC)

Yanlış biliyor olabilirim, ama hatırladığım kadarıyla Hatay Cumhuriyeti başbakanı, Menderes'ten 12-13 yıl önce demokratik (en azından 1950 seçimleri kadar demokratik) bir seçimle başbakan olmuştu. Ayrıca Demokrat Parti 1946 seçimlerine de katılmıştı, "demokratik seçim" dediğimiz şey "çok partili seçim" ile aynı şeyse, Türkiye'nin demokratik seçimle gelen ilk başbakanı Recep Peker'dir. Khutuckmsj 18:48, 2 Aralık 2008 (UTC)

Hatay Cumhuriyetinde seçim yapıldığından emin değilim ama araştıracağım. Sadece Türkiye'ye katılmak için halkoylaması (plebisit) yapıldığını biliyoruz. 1946'da Türkiye'de yapılan "seçim"lerin ise pek de demokratik olduğu iddia edilemeyecek olan "açık oylama ve gizli sayım" esasına göre yapıldığının bilinmemesi çok normal çünkü hiçbir resmi tarih kitabında yazmaz. --Birgören 19:02, 2 Aralık 2008 (UTC)

  • Resmî tarih kitabı derken ne kast ettiğinizi anlamadım? --DsMuratileti 19:11, 2 Aralık 2008 (UTC)

Kullandığım kaynak Feroz Ahmad'ın Modern Türkiye'nin oluşumu kitabı, pek resmi tarih sayılmaz. "Demokratik seçim"in tanımını yapmadan oraya "ilk demokratik seçim" yazamayız. Khutuckmsj 19:19, 2 Aralık 2008 (UTC)

  • "Resmi Tarih" Kitapları = Ülkemizde "egemen" olan ve "bütün tarihi gerçeklerin" öğrenilmesini istemedikleri için bazı olayları gizleyen "vakanüvis"lerin yazdıkları ve okullarda hepimize ezberlettikleri tarih kitapları.--Birgören 19:22, 2 Aralık 2008 (UTC)
  • Kişisel görüşünüzü belirttiğiniz açıklamanız için teşekkürler. --DsMuratileti 19:32, 2 Aralık 2008 (UTC)

Türk Tarihinde Demokratik Seçimle İktidara Gelen İlk Lider Kim ? değiştir

  • (...)

Her halükarda esas meseleye dönersek şu basit soruya cevap arıyorum: TÜRK TARİHİNDE DEMOKRATİK SEÇİMLE İKTİDARA GELEN İLK LİDER KİMDİR ? Sadece Türkiye Türkleri değil, Dünya coğrafyasında ve tarih boyunca Türk (ya da "Türki") olarak kabul gören tüm tarihi ve çağdaş Türk Devletlerini düşünelim. Adnan Menderes de Türk liderdir, Mete Han da. Ama Mete Han babası Teoman'ı öldürüp askeri darbe ile lider olmuştur, Menderes ise muhalefetin de propaganda yapabildiği ve oyların gizli olarak verilip açık olarak sayıldığı bir demokratik seçim sonucunda. Demokratik seçimle gelenlerin her zaman daha iyi olduğunu da iddia etmiyorum. Sadece yukarıdaki basit soruya cevaplarınızı bekliyorum. İyi çalışmalar. --Birgören 20:01, 2 Aralık 2008 (UTC)

  • Yukarıda size örnek olarak verilen seçimleri araştırıp bunun cevabını kendiniz de bulabilirdiniz. Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti'nde ilk seçim 1917'de yapıldı, sizin tabirinizle "lider" olan kişi başbakan Fatali Hoyski.[1] 1917-18 arasında kısa süren Kırım Tatar Cumhuriyeti'nde demokratik bir seçimle işbaşına gelen Numan Çelebi Cihan. İkinci Meşrutiyet döneminde, belki de 2000'li yıllara kadar yapılan en demokratik seçim olan 1908 seçimlerinde sadrazam olan Hüseyin Hilmi Paşa. Nihayet, "lider" ne demek, 1950 seçimlerinde Celal Bayar mı liderdi yoksa Menderes mi? Vikipedi'de bulanık sularda kürek çekmekten kaçınıyoruz. Buraya yaptığımız katkıların hepsinin tek bir amacı var: Güzel bir ansiklopedi yazmak. Menderes'in veya İnönü'nün süper kahramanlar olduğunu ispatlamak değil. Filanca 08:45, 6 Aralık 2008 (UTC)

Ben Adnan menderes in ilk demakratik liderdir düşüncesini savunmuyorum.Çünkü hiç bir zaman esaret altında yaşamamız her yenilginin ardından küllerinden yeni bir devlet çıkarmış bir milletiz ve bu yüzden dönemimize kadar kurulan sayısını bile bilmezken böyle bir söz çok iddalı olur ama bu sözü çürütmek için bazı yazılan yanlışlıklarıda düzeltmek isterim.İlk olarak Meşrutiyet tam demakrotik bir sistem değildi ki o sistemle şeçilen demokratik şeçimle geldi sayılabilsin.Siz olsun tam olmasada demokratikti diyorsanız size ikinci olarak cevabımı vereyim. I.meşrutiyet dış ülkelerin baskısıyla yapılan bir şeçimle meclis oluşturuldu ve 240 üyenin sadece 60-70 i türk asıllı üyeydi.Kendi ülkemizde azınlık durumuna düştüğümüz bu şeçim mi en demakratik? Bu meclis değil mi rusya karşı bir savaşta yenilceğimizi bile bile bizi savaşa sokan ve sonunda rusların neredeyse osmanlıyı parçalamısana neden olan . kaynak http://tr.wikipedia.org/wiki/II._Abdülhamit II . Meşrutiyet ise sözde Abdülhamid in baskıcı rejimine karşı İttihad ve Terakki nin daha baskıcı bir rejim uygulamasından ibaret değil mi ? Bu iki meşrutiyette neresinde demokrasi ben göremedim görebilen varsa bizede göstersin repla64

DP'nin lideri Celal Bayar'dır.1876 ve 1908 demokrattır. değiştir

1950'de seçimlerden sonra bayarın kabinayi kuracağı ve Halil Özyörük isimli eski bir yargıtay mensubunu cumhurbaşkanlığı yapacağı konuşulmuş ve Menderes'inde tarım bakanlığı görevini alacağı düşünümüştü.Daha sonra da Bayar köşke çıkınca oryata bir Köprülü beklentisi çıkmış Menderes bizzat Köğrülü'yü Bayar'a tavsiye etmiştir yani Menderes DP'nin lideri değildi.Hatta olması bile beklenmiyordu.Bayar'ın hatıraları ve demirkırat'a bakabilirsiniz. 1908 seçimlerini ittihat ve terakki kazandı.1876 seçimleri ise en demokratik olandı çünkü vrupalı devletlerin azınlıklar baskısına direnebilmek için seçimlerde hiçbir ayrım gözetilmemişti ve meclisin 3/1'i azınlıklardan oluşmuştu.

DOĞUM TARİHİ KISMINDA (110 YAŞINDA) YAZILARAK ÇOK BÜYÜK BİR HATA YAPILMIŞ.. GC

ATATÜRK' ün sevdiği ve takdir ettiği bir kimsedir değiştir

- - Menderes daha gecen yüzyılın başında ihracat yapacak - seviyede incir, üzüm üreten bir çiftliğin toprak ağası, - bir senyördür,ATATÜRK`ün içişleri bakanı İstanköylü - (sonra Muğla ve İzmir) Şükrü Kaya'nın yeğeni olan anneannem, - çiftliğin bir ucundan öbür ucuna at üstünde üç günde - gidilebildiğini anlatırdı.Toprak ağalarının Roma da - Res Publika da olduğu gibi politikaya girmesi normaldir, - Ege'den de Menderes,Saruhan,Yatağan ve Menteşogulları - büyük toprak ağaları olarak siyasete girmişlerdir. - Toprak ağası deyince bugün güney doğuyu karikatürize - eden filimlerdeki gibi ağalar değildir bunlar.Menderes - herkesin Fransızca veya Almanca bildiği bir devirde - İzmir Amerikan kolejine gönderiliyor,ve çok iyi Ingilizce - bilerek mezun oluyor,ve 1.Dünya savaşının SUBAY kadrosuna - alınıyor.Hastalandığı için katılamıyor,ama milli mücadeleye, - 20 yaşında katılıyor,ve madalya alıyor. - Gene 20 yaşındayken evlendiği eşi Berin - Hanım Evliyazadelerin kızı,Latife Hanımın da yeğenidir. - Menderes bizzat ATATÜRK'ün teşvikiyle Ankara'da kalmış, - ve Hukuk Fakültesi açıldıktan sonra Ankara Hukuk Fakültesini - bitirmiştir.ATATÜRK ün sofrasına yaşı itibariyle dahil - olması mümkün değildir. - 1876 da Sultan Aziz in öldürülerek tahttan indirilmesi - sonucu açılan GÜYA meclis,ve 1908 deki SULTAN HAMİD in - HALLİYLE yapılan ilk DARBE sonucu - açılan meclislerin demokrasiyle ilgisi yoktur,ve seçim filan - yapılmamıştır.

  • bencede burda tam doğruların yazıldığına inanmıyorum. En basitinden dp kurulduğu ilk şeçimde CHP nin % 85 oy aldığı yazılmıştır. Ama bakınız http://tr.wikipedia.org/wiki/Cumhuriyet_Halk_Partisi_(1935) burada chp nin % 70 oy aldığı yazılmış. Tabiki ne kadar oy alıpta başa geçtiği bişeyi değiştirmez ama bu burda yazılanların doğruluğunu ispatlanmamış ve taraflı birinin kendi kafasına göre yazdığına küçük bir ispat ve şunuda belirtmeliğimki birini sadece yaptığı kötülükleri yazarak vatan haini gibi gösterebilir gene aynı adamı sadece yaptığı iyi icraatleri göstererek halk kahramanı gibi göstere bilirsiniz.burada sözde tarafsızca yazdığını söyleyen arkadaşımız uşakta İsmet İnönünün kafasına çay bardağı atıldığı gibi küçük olayları küçük olmasada Adnan mendersin anlatıldığı bir sayfayla pek alakası olmadığı ince ayrıntıları gözden kaçırmazken nedense anlatılan kişinin yaptığı icraatler üstünde pek durulmamış.... son olarakta sözüm sözde Atatürkçüyüz deyipte şuç bulamadıkları kişileri Atatürk üstünden şuçlamaya çalışanlara Atatürk ün son zamanlarda Adnan menderes ve Celal bayarla değil tam tersinine İsmet inönüyle arasında bir kutuplaşma (İnönü SSCB deki gibi katı bir devletçilik ekonomisini savunurken Atatürk liberal ekonomiyi savunduğunu ve bu yüzden İnönü yerine Celal Bayarı şeçtiğini) olduğu ve Atatürk öldüğünde türk parasının ve devlet dairelerindeki Atatürk resimlerini Adnan menderes değil Milli şefli İsmet İnönü indirmiştir. bakınız http://www.goldpara.com/kutuphane.asp?islem=goster&m_id=5&title=Eski%20Paralar Bazıları diyorki İsmet İnönün hatasını Chp ye yıkmayın ama sonuçta onu partinin değişmez başkanı Milli şefi olarak halk şeçmedi.. Sizce burda İsmet İnönülü Chp mi yoksa Adnan Menderesli Dp mi Atatürkü seviyor ve ilke ve inkilaplarını koruyor ve Atatürkün ekonomi politakısını uyguluyor. Tahri tekerür ibarettir sözü çok doğru . şu an bile sözde Atatürk ilke ve inkilaplarını koruyan ve laiklik elden gidiyor diye oy kazanmıya çalışan CHP baktı fazla oy alamıyor çarşaflılara madalya takmaya başladı. Onun için lütfen Atatürkü savunurken kimin Atatürkçü kimin sadece Atatürkü kullanmak için sevdiğine dikkat edelim. Bu imzasız yazı 88.240.219.46 (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

ATATÜRK İnönü Menderes değiştir

Menderes kötü niyetli biri değil ancak bazı noktalarda çok büyük hataları olmuştur.Örneğin türkyeyi gerçekten kalkındırmak istemiştir ancak bunu için sanayileşmeyi değil tarımla kalkınmayı denemiştir ancak bunu elinde patladığını görüyoruz. bir başbakanın ekonominin şişmesini görmesi ve patlamadan buna önlem alması gerekrken menderes kendi milletvekillerinin bile tepkilerinin dinlememiştir.şimdi bunu yazmak suç mu ya da iktidarını kaybetmemek için tahkikat komisyonu gbi bir antidemokratik uygulamayı kurduysa bunu yazmamak mı gerekir?İsmet İnönü konusunda bu maddenin tartışma sayfasının ilgili yer olduğunu düşünmüyorum.Atatürk ün liberal iktisafdi görüşlü olduğu nu söylemek ne kadar bilimselikten uzak bir çaba devletçi değildi diyorsunuz ama Celal Bayar bile Atatürk'ün başbakanıyken devletçi bir ekonomi modeliyle çalışmıştır.Ayrıca kabine içine Şükrü Kaya ve Tevfik Rüşdü Aras gibi Atatürk'e en yakın insanların ikisinin bulunduğunu unutmayın k, bu kişiler bizzat devletçi ekonomiden yanalardır ve liberal br ekonominin insanları sömürdüğünü düşünmektedirler Şükrü Kaya bizzat marksist pek çok klasiği türkçeye tercüme etmiştir. eğer Atatürk liberal değil diye birilerini kabineden alıcak olsa sadece İnönüyü almazdı.Demek ki İnönüyle kavgasının sebebi başkaydı.

Kalkınma değiştir

kalkınma sadece ekonomik değil siyasal ve spsyal alanda da yaşanan bir gelişmedir ve kalkınma hızı olarak verilmesi daha doğrudur.Türkyenn kalkınma hızı olarak Ekrem Pakdemirli nin verdiği bilglerin koyulmasını daha doğru olduğunu düşünüyorum çünkü kendisi bu konuda bizzat bir kitap yaazmıştır ve kendiside bilindiği gibi DP'nin syasi mirasçısı ANAP'tan bakanlık yamış biridir.1950-1960 arası dönemde Türkiye Cumhuriyeti'nin yıllık kalkınma oranı %6.7'ir.[2]

http://www18.gazetevatan.com/fotogaleri/resim.asp?kat=9504&page_number=15 - bu linktense Türkye'nin kurulduğu günden 1950'lere ordanda 2000'lere yabancı ülkelerden aldığı silahları bulabilrsiniz. Mill şeflik rejmi diye silah satılmadığı yalanını çürütüyor.Lütfen obektif olalım.

silinen yer değiştir

bu yaşıma kadar Turgut özel yada Tayyip Erdoğanın mirasçı olduklarıyla ilgili birşey okumadım asılsız iddaalar maddeden uzaklaştırılmalı bu yüzden silinmiştir.

Kullanıcı:yok2504

Kendisini Ülkücü olarak Tanıtmak İsteyen Bir Darbe-perest Milli Şefçi'nin Menderes Hakkındaki Görüşleri değiştir

ismet paşa ezanı türkçe okutmadı, ismet paşa komunistse ,adnan menderes emperyalist uşağı idi, ismet paşa atatürk resimlerini para üzerindende kaldırmadı,ismet paşa kurtuluş savaşı kahramanlarından biriydi hem sçma sapan şeyler yazmayın. bu ülkede ne komunizme ne de emperyalizme yer var,bu ülkede ülkücülüğe yer var hangi emperyalist yazmışsa atatürkün türkçe ezan okuttuğunu sen her yerde yalan yanlış konuşma idama kadar gidersin iyide yaparlar adnan mendereside amerikan uşağı olduğu için astılar. ismet paşanın paraya kendi resmini koyduğu yalan http://www.tcmb.gov.tr/yeni/banknote/E3/93t.htm solco değilim ülkücüyüm...

Ülkücü olduğunu iddia eden arkadaş, (...) İsmet Paşa'nın 1944 yılında Fevzi Paşa'yı emekliye sevkettikten sonra, içlerinde Alpaslan Türkeş'in de bulunduğu "milliyetçi"leri, İstanbul 2. Şube'de tabutluklara sokup işkence ettirdiği gerçeğinden habersiz.

(...) Cedkanafatsum (mesaj) 23.53, 14 Şubat 2021 (UTC)Yanıtla

Hacı Ali Paşa nereden Tire'ye geldi? Eskişehir mi Konya mı? değiştir

Dedesi Hacı Ali Paşa Kırım Tatar kökenli olup Eskişehir çevresinden Tire taraflarına göç etti.

Kaynak: AYDEMİR, Şevket Süreyya. "Menderes'in Dramı", Remzi Kitabevi, İstanbul 1984

--195.110.6.24 11:23, 15 Ekim 2009 (UTC)

Kaynaksız değiştir

  • Maddenin bir bölümü için eklenmiş {{kaynaksız}} etiketini maddenin en üstüne taşıdım, çünkü maddenin pek çok yerinde "kaynak belirtilmeli" ibaresi bulunuyor. --.dsm. 23:57, 6 Mart 2010 (UTC)

Menderes Soyadı değiştir

Menderes soyadı nereden gelmektedir? Selim DURMUŞ 08:29, 20 Şubat 2011 (UTC)

Düzenlemenin gerekçesi değiştir

Giriş cümlesindeki "50-60 yılları arasında başbakan seçilmiş" ifadesi devrikti, düzeltildi. Demokratik seçimler olduğu maddede mevcut, giriş cümlesinde propaganda gibi duruyor. Toprak ağası ve çiftçi olduğu da maddede mevcut. Kayda değer olması çiftçiliğinden değil, siyasetçiliğinden geliyor.--Abuk SABUK mesajlaş 17:25, 8 Ekim 2011 (UTC)

Bu arkadaş (Abuk SABUK) A. Menderes için "Kayda değer olması çiftçiliğinden değil, siyasetçiliğinden geliyor." demiş ve "çiftçi" diyerek konuyu saptırmaya çalışmış. A. Menderes'in politikadaki yükselişi dikkatle incelenirse, bu yükselişin yani politik kayda değerliğinin kökeninin "toprak ağası" olması olduğu görülür. A. Menderes toprak ağası idi ve bu çok önemlidir. "Çiftçi" değildi diye geçiştirilemeyecek kadar önemlidir. O kadar ki, politik yaşamını ya da yönelimi kesinkes bu zemin üzerinde yükselmiştir. Bu durum, çeşitli politik amaçlarla, milletten bugün de gizlenmeye çalışılmıyor mu? Çünkü, "halk kahramanı" bir toprak ağası olmaz! (88.227.236.78 04:09, 28 Ağustos 2012 (UTC))
Giriş cümleleri, bir kişinin neden ansiklopedik oladuğunu yansıtmalı ve mümkün olduğu kadar özlü olmalı - ki okurlar maddenin geri kalanını okumaya karar versin ve bu bilginin ışığında değerlendirsinler. Adnan Menderes'in toprak ağası veya çiftçi olması onun için çok önemli olabilir, bu siyasetini etkilemiş de olabilir. Ama ona bir madde açılmasının nedeni bu değil, önemli bir siyasetçi olması, dolayısıyla giriş cümlesinde ne kadar önemkli olursa olsun, çiftçiliğine, Müslüman olmasına, evli olmasına vs. yer verilmemeli. Bunlara maddenin içinde, yeri geldikçe değinmek ve önemini belirtmek yeterli. Ama ilk cümlede halen bir fazlalık var bence, o da İstiklal Madalyası sahibi olması. Filanca 20:37, 29 Ağustos 2012 (UTC)

IMF ile ilk stand-by anlaşmasını Adnan Menderes (veya hükümeti) yapmamıştır. değiştir

IMF ile bilinen anlaşma bilgisi şehir efsanesi niteliğindedir. (Kaynak: http://www.haber7.com/foto-galeri/26544-hangi-lider-imfden-ne-kadar-borc-aldi/p1#gallery )

Salim Başol'un Menderes'in idamındaki rolünü yakın zamanda bir konuşmasında sayın başbakan Ahmet Davutoğlu hatırlatmıştır.--Turkoglu Mustafa 003 (mesaj) 06:40, 7 Haziran 2015 (UTC)

Hukukçu ve İstiklal Madalyası değiştir

Selam Maurice. Ozete keske daha detayli bir seyler yazsaydin ben de anlamis olurdum ne demek istedigini, biraz kestirip atmak gibi olmus, senden beklemezdim dogrusu boyle bir ozeti. Oncelikle ben bir kez daha kendi gerekcelerimi yazayim, sen de kendi gerekcelerini yazarsan sevinirim. senin bakis acindan da bakmak isterim bu vesileyle konuya. oncelikle Hukukcu olmasinin neden yazilmasi gerektigini dusunuyorsun? belirttigim gibi sadece hukuk fakultesi mezunu, hayati boyunca hukukla ugrasmamis bir kimse. yani hukuga dair ne bir calismasi var ne de bir katkisi. hukukcu olmasi ile nerede on plana cikiyor? bilmedigim bir sey mi yapmis bu sifatla merak ediyorum. Istiklal madalyasi sahibi oldugu bilgisi ise diger maddelerde karsilasmadigim bir durum. sonucta sahis istiklal madalyasi sahibi diye kd degil, boyle bir seyle on plana cikmiyor. hele o donem, sahis bazinda neredeyse devletin tepesinde olan herkeste var. sayet istiklal madalyasi sahibi turk siyasetci yaziyorsak, bunun neden ansiklopedik olarak on plana ciktigini merak ediyorum ben. misal ben sana ansiklopedik bir ornek vereyim. amerikadada bircok baskanin cesitli madalyalasi vardir. hemen aklima gelen iki ornek kennedy ve baba bush. ikisi de savas gazisi ve iksiinin de madalyasi var. ne ana brittanica ansiklopedisinde (onumde duruyor) ne de history channel sitesinde, boyle bilgiler giriste mevcut (hatta neredeyse yok bile). biz neden istiklal madalyasi aldigini girisin ilk cumlesinde verelim? ben bahsettigim sebeplerden dolayi bu bilgiyi bu kadar onemli yapan sebebi anlamis degilim. fikir vermesi acisindan vitoyu da ekliyorum. sevgiler. @Maurice Flesier,@Vito Genovese.--Dakmor Tojira 19.56, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla

  • Kişi hiç hukukla uğraşmadı diyerek bu bilgiyi silmek gerekçe mi? Bence bunun için genel kabul olması daha uygun olur. 9. Başbakan bilgisi, kişi bilgi kutusunda veriliyor, maddenin giriş bölümünde de yazmak gerekir mi? Bence eski başbakan demek yeterli. Ama vikipediada bir standart yok gibi. J. Bush'un "Üstün Uçuş Nişanı" ile İstiklal Madalyasının mukayesesine girmeye gerek yok diye düşünüyorum. Şöyle kabaca bakınca İsmet İnönü maddesinde de İstiklal Madalyası bilgisi verilmiş. Celâl Bayar maddesinde verilmemiş. Silmek için gerekçe mi? Bu arada tartışmalarda Hizmetli arkadaşlara seslenmeler moda oldu herhalde. Sanki şikayet de ediyormuş gibi oluyor. Başka Devriye arkadaşlara da seslenilebilinir diye düşünüyorum. Ayrıca tartışma sayfasında maddeyi izleyen herkes görüş verebilir. --Muratero 20.33, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Kisi hukuk fakultesi mezunu ise ve hukukla ugrasmamasissa, evet bence silmek icin gayet yeterli bir neden. Tip fakultesi mezunu esnafa doktor demek gibi bir sey bu. Ben maddeden bir sey silmedim, giristeki tanimda olmamasi gerektigini dusundugum yerleri sildim. Istiklal madalyasi mukayesesi ile amerikada verilen madalyalarin mukayesesini eger evrensel ansiklopedi isek biz yapamayiz, yapmamaliyiz. vitonun da hizmetli fonksiyonunun benim icin bir onemi yok, kendisi aciklayici cevaplar veriyor diye etiketledim ben@Muratero. bu arada altini cizeyim, evet bence de eski basbakan yazmak yeterli. bu arada birini sikayet ettigim yok, bu tip cikarimlar yapmayin, acik acik fikir soruyorum.--Dakmor Tojira 20.42, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
Avukatlık yapmış olmaması veya hukuki bir görevde bulunmaması bu bilgiyi kaldırmak için kafi mi? Okuyucu şunu merak eder her zaman. Bir siyasetçinin asıl mesleği nedir, siyasete girmeden önce ne iş yapmıştır?? Bir editörden ziyade bir okuyucu olarak ben bile bunu merak ederim çoğu siyasetçi biyografisinde. Hukuk fakültesi mezunu olması “hukukçu” yazmak için yeterli. Ben burada bir tuhaflık göremiyorum. İstiklal madalyası konusuna gelirsek, son değişiklikler incelenirse bunu tepeye ben iliştirmedim ama kaldırmadım da. Madalya sahibi diye KD olduğunu iddia eden kim? :) bence Başbakanlık koltuğunda oturması KD’lik için yeterli. Girişte madalya bilgisinin yer alması öne çıkarma gibi durabilir, o ayrı ve tartışılabilir buluyorum gerçekten. Fakat giriş paragraflarından tamamen kaldırılmasını da doğru bulmuyorum. İyi geceler. --Maurice Flesier message 21.21, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Tesekkur ederim detayli yanitin icin @Maurice Flesier, senden de bekledigim buydu dogrusu. Merakini anliyorum, fakat bir seyin altini cizmem gerek, kisinin meslegi hukukculuk degil. Kisi siyasete atilmadan evvel toprak agaligi yapiyor (topraklari var, ve bunlari isletiyor), sadece hukuk fakultesi mezunu (hukuga dair tek emera bu). Istiklal madalyasi aldigi giris paragrafinda dursun mu? olur dursun. buna karsi cikmam, ilk tanim cumlesinde durmasini dogru bulmuyorum sadece (sonucta bu madalyayi almasi senin de dedigin gibi kisiyi kd kilan sey degil, ayrica yukarida da bahsettigim gibi bir savasta verilmis madalya, ki her ulke icin kendi madalyasi onemlidir). hukuk fakultesi mezunu olmasi, hukukcu oldugu anlamina nasil geliyor ben halen ikna olmadim ama. amerikan baskanlarindan ornek vereyim, bu sefer ogul bush olsun. kendisi savas pilotu egitimi alip mezun olan bir sahis. fakat ne evdeki ne de okullarimin online veritabindaki ansiklopedilerde meslegi pilotluktur diye bir bilgi var (okudugu ve mezun oldugu yaziyor sadece). sonucta onun vasfi ve one cikmasi siyasi kimligi ile. ben, bizim turkce vikimiz de bu sekilde olsun istiyorum dogrusu, yazmam ve fikir sormam bu yuzden. umarim seni sikayet ettigimi filan dusunmedin. tekrar acik olmasi icin belirteyim, bence sadece turk siyasetci, veya eski turkiye basbakani yazsa yeterli. net olarak, direkt evrensel bir giris cumlesi yazmak daha dogru olacaktir diye dusunuyorum.--Dakmor Tojira 21.34, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Ben şu anki durumun VP:BEK'e uymadığı kanaatindeyim. Abdullah Gül örneğinde olduğu gibi önem sırasıyla yazılması gerekiyor. Menderes her şeyden önce bir siyasetçi ve girişte doğrudan verilen ilk bilgi bu olmalı. Hukukçuluğu zayıf kalmış gözüküyor ama bunun girişte yer almasında bir mahsur görmüyorum. Kişilerin mesleki mahiyetleri Vikipedi'de önem sırasına göre verilmeli, genel teamül bu. İstiklal madalyası sahibi olmasının girişte (ilk cümlede) yer alması bana kalırsa aşırı önem vermeye giriyor. "Adnan Menderes (dt-öt), Türk siyasetçi ve hukukçu, Türkiye'nin 8. Başbakanı." girişini uygun buluyorum. İstiklal Madalyası bilgisi sonra gelebilir, kronolojik olarak verebiriz. -Kafamdan sıralıyorum-: "İstiklal Madalyası sahibiyken Halk Fırkasından şu tarihte Aydın temsilcisi oldu, daha sonra partinin Aydın mebusu olurken Dörlü Takrir sonrası Demokrat Parti'nin kurucuları arasında yer aldı ve parti genel başkanlığını üstlenerek 1950-1960 arasında TR başbakanlığında bulundu..." Girişe önerim bu çerçevede. Özetlersem önce "önem sırası" sonra kronolojik şekilde maddenin özetlenmesi. @Uncitoyen'i de sesleneyim. --Kingbjelica (mesaj) 22.04, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla

Bir mini görüş: 95.261 kişiye verilmiş bir madalya tanım tümcesinde yer alacak önemde gelmedi. Marie Curie'nin enwiki maddesine bile 2 Nobel aldığını yazmamışlar tanımdan. Kişinin çok daha önemli özellikleri var bu madde özelinde de.

Vito Genovese 22.08, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla

Flesier'in madalyalar konusunda bizdeki eksikliği gidermede ilgili olduğunu biliyorum önceden ama bunun ilk cümlede yer almayacak oluşuna kuvvetli bir itirazı olmayacağını düşünüyorum. Hukukçuluğunun girişte yer alması konusunda ise mutabık olmalıyız, olmaması için desteklenmiş kuvvetli bir gerekçe (Dakmor biraz kendinden örnek vermiş) gözüme çarpmadı.--Kingbjelica (mesaj) 22.18, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
Hukukculugunun ilk cumlede yer almasi konusunda mutabik kalirsak, Erdogan'a da iktisatci diye eklememiz gerekecek, esada goz doktoru...--Dakmor Tojira 22.59, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
Hiç avukatlık yapmadıysa tanımda bunu vermenin en ufak bir mantığı yok.
Vito Genovese 23.30, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
Katılıyorum. Bildiğim kadarıyla bu yönden bir tanınırlığı da yok... Dakmor'un son kıyası oldukça makul görünüyor. Dr. Coalmesaj 23.32, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
Bir bölümü okuyan o bölümün kazandırdığı vasıfa sahip oluyor mu tartışması bu madde özelinde konuşup netleştireceğimiz bir konu degil. Menderes'in hukukculuğu ise YÖK TEZ'den taradığım kaynaklara göre kariyer sahibiyken "sonradan edinilmiş" bir şey. Mebus iken aynı zamanda okula devam etmiş (3 yılmış o dönem) ve mezun olmuş. Bu mezunlukla bir çalışma eylemi, öne çıkma, eser verme olmamış. Menderes'in hukukcu olup olmaması konusu giriş için kafa karıştırıcı gibi geliyor bana ama aksi yönde bir sürü kullanımımız var. Birkaç dizide rol almış bir şarkıcının maddesine bile "oyuncu" yazılıyor kimi zaman. Menderes hukuk eğitimini erken bir tarihte alsaymış siyasi kariyerine etkisini kestiremeyeceğimizden tartışma başka bir yöne evrilirdi tabii. Giriş için fazla kafa karıştırıcı düşüncesi ağır basıyor bende de. Basılı ansiklopediler gibi siyasetçi diyip geçmek en makulu.--Kingbjelica (mesaj) 23.48, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Öncelikle şunu belirtelim. Biyografi maddelerinin girişine, kişinin kayda değer olmasını sağlayan ya da kayda değer faaliyetler sergilediği occupation (anlamına geleceğim) ve/veya kayda değer olmasını sağlayan husus eklenir. Occupation dedim, zira bu ifade bizde genellikle "meslek" kavramıyla karıştırılıyor. Aslında occupation kavramı, "uğraş" anlamını taşıyan, daha geniş bir anlama sahip bir kelime. Dolayısıyla burada "meslek" değil, "uğraş" verilmesi lazım. Bunu cebimize koyalım. İkinci husus, kendisinin "kayda değer" bir hukukçu (hukukçu derken ne kastedildiği de muallakta; avukat mı hâkim mi savcı mı başka bir hukuk çalışanı mı?) uğraşı olup olmaması hususu. Bunu irdeleyecek kadar kendisi hakkında bilgi sahibi değilim, yorum yapamıyorum. Üçüncü husus da bu uğraşın kayda değer/ansiklopedik değerde olması. 1950-60'lardan önceki birçok Türk futbolcu mesela, amatör olarak futbol oynamaktaydı, benden bir farkları yoktu teoride :) Gündüz fabrikada çalışıp akşam maça çıkanlar var, hemen hemen hepsi hatta böyle. Ama bu maddelere, "futbolcu ve banka çalışanı" şeklinde bir meslek (uğraş) bilgisi girmemekteyiz. Uçan Adam Sabri mesela, girişi yanlış ("Türk elektrikçidir" şeklinde), elektrikçi olmasından dolayı kayda değer değil, bundan girişte bahsetmek de uygun değil. Usame bin Ladin'in ilk cümlesinde, örgütüne atıfta bulunuluyor, inşaat ya da ziraat mühendisi olmasına değil... Bu hususlar göz önüne alınarak, ilgili ifadenin -ki "hukukçu" kavramının zaten muallak olduğuna dikkat çekmiştim- olup olmamasına karar verirsiniz artık :)--NanahuatlEfendim? 23.41, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Vikipedi:Biçem el kitabı/Giriş bölümü sayfası da "kişinin ne yaptığı, meşgalesi" ve "kişinin neden kayda değer olduğu" demekte, güzel ve olması gerektiği bir şekilde "meslek" vurgusu yapmamış. Bu konunun doğal bir sonucu olarak da Kategori:Mesleklerine göre Türkler tarzı kategorilerin de yeniden adlandırma zorunluluğu doğuyor :) Mesela orada "aktivistler" var, bir meslek değil o. "Sanatçı" var, meslek midir? Her zaman değil. Filozof? Uzar gider.--NanahuatlEfendim? 23.45, 22 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Madalya da varmış girişte, tabi onun da kaldırılması lazım. Madalyası ile kayda değerliği arasında bir ilişki yok :) İlerleyen kısımlara eklenebilir.--NanahuatlEfendim? 00.23, 23 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Konu dışı bir yorum, bu tartışma sayfası çok hor kullanılmış; kopyalayıp bir foruma atsanız olur derecesinde. Maddedeki özel bir noktanın gelişmesine yönelik olmayanları temizleyelim derim.--Sayginerv-posta 06.14, 23 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
Dediğim gibi ne “hukukçu” tanımını ne de İstiklal madalyası sahibi olduğunu ilk giriş cümlesine ben dahil etmedim. Hukukçu tanımı en son bakabildiğim kısım olan 2012’den beri girişte var. Sadece Hukuk Fakültesi mezunu olarak hukukçu tanımlamasının yapılmasının ansiklopedik olmadığı argümanına katılmıyorum ve bu yüzden itiraz edip tartışmaya müdahil oldum. Etraflıca bir araştırma yapmadım açıkçası ama şu kitap yayınında mesela “devlet adamı ve hukukçu” denmiş Menderes için. İstiklal madalyasının konumu için diğer kullanıcılarla paralel düşünüyorum. İlk girişte “yersiz önem verme” gibi durduğunun farkındayım. Bu yüzden konsensus ile o bilgiyi kronolojik sırasına göre uygun bir cümle ile güncelleyeceğim. @Vitruvian’ın son geri almasını da yapıcı bulmadım. Yeni bir tartışma başlığı açılmışken ve sekiz kullanıcının yorumu burada dururken hiç bir yorum yapmadan geri al butonunu kullanmakta ne kadar doğru bilemiyorum. Burada bir karar verilir tartışma sonunda ve o uygulanır. Zaten hep bu yapılmaz mı? --Maurice Flesier message 08.57, 23 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
  • Geri alma işlemim "vakit, nakittir" sözü ile açıklanabilecek bir eylem. @Maurice Flesier, linkini paylaştığınız kitaba(?) bir baktım da komplo teorileriyle dolu eseri yazan şahıs mesleği onlara öğreten David Icke'in adını bile doğru yazamamış, ayrıca kitap bir başka komplo teorisi meraklısının eserinin çalıntı hali anladığım kadarıyla. :) Konu dışı yazma nedenim; bunlara kaynak, kitap demeyelim lütfen. İyi çalışmalar. Vitruvian (mesaj) 16.40, 26 Ağustos 2020 (UTC)Yanıtla
"Adnan Menderes" sayfasına geri dön.