Kemaliye

Erzincan'ın ilçesi
(Kemaliye, Erzincan sayfasından yönlendirildi)

Kemaliye, eski adıyla Eğin, Erzincan ilinin dokuz ilçesinden biridir.[2]

Kemaliye
Erzincan'daki konumu
Erzincan'daki konumu
Harita
İlçe sınırları haritası
ÜlkeTürkiye
İlErzincan
Coğrafi bölgeDoğu Anadolu Bölgesi
İdare
 • Kaymakamİlhan Kayatürk[1]
 • Belediye başkanıMehmet Karaman (MHP)
Yüzölçümü
 • Toplam2354 km²
Rakım950 m
Nüfus
 (2018)
 • Toplam5,555
 • Kır
2,762
 • Şehir
2.082
Zaman dilimiUTC+03.00 (TSİ)
Posta kodu24600
İl alan kodu0446
İl plaka kodu24

Tarih değiştir

Doğu Anadolu Bölgesi’nin kuzeybatı sınırında ve Erzincan ilinin güneybatısında bulunan Kemaliye, Munzur dağlarının batısında kalan Karasu vadisinde kurulu bir yerleşimdir. İlçenin yüzölçümü 1.168 km²’dir.

İlçe kuzeyde İliç (Erzincan), güneyde Arapkir (Malatya) ve Ağın (Elâzığ), batıda Divriği (Sivas), doğuda Çemişgezek ve Ovacık (Tunceli) ilçeleri ile sınırlanmış olup, Kemaliye bu konumuyla doğal ve beşerî çevre özellikleri bakımından Erzincan, Elâzığ ve Malatya[3] illeri arasında bir geçiş sahası durumundadır. Yerleşim merkezi göl kıyısında 845 metreden başlamakta ve yamaç boyunca 1000-1100 metrelere kadar yükselmektedir. Kemaliye ulaşım yolları açısından Erzincan iline 152 km, Elazığ’a 144 km, Malatya’ya 185 km uzaklıkta yer almaktadır. Kemaliye’nin 1922 yılından önceki adı Eğin’dir. Eğin Göktürkçe ‘Cennet kadar güzel bahçe’ anlamındadır.

Bölge, M.Ö. II. binyıla uzanan tarihinde Asur,[4] Grek-Pers, Roma-Bizans hâkimiyetlerinde kalmıştır. Türk boylarının bölgeye yerleşmeleri ise 1058 yılına rastlamaktadır. Sonrasında Kemaliye’yi de içine alan bölgenin Anadolu Selçuklu Devleti, İlhanlı Devleti ve Akkoyunlular egemenliğine girdiği görülmektedir. Osmanlı padişahı Çelebi Mehmed[5] zamanında Osmanlı topraklarına katılmıştır. Çelebi Mehmed, Kafkasya’dan göç eden ailelerin bir bölümünü Eğin’e yerleştirmiş ve geçimlerini sağlamak için İstanbul et kethüdalığını (satış yönetimi) vermiştir. Daha sonra, IV. Murad döneminde ayrıca odun ve kömür kethüdalığı da verilmiştir. Özellikle 19. yüzyıl Halep ve Bağdat başta olmak üzere başka yerleşim bölgeleriyle ticari ilişkilerin arttığı bir dönemdir. Halkın tarım ve hayvancılıkla ilgilendiği, bunun yanında yemenicilik, halıcılık, ev yapıcılığı, taş duvar ustalığı gibi mesleklerin de bölgede ilerlediği bilinmektir. Sarı sahtiyari (boyanmış ve cilalanmış deri), el tezgâhlarında dokunan “manusa kumaşı”, boya, halı, ipek ihraç ürünleri olarak artarken, karşılığında altın gümüş, baharat ve kahve ithal ürünler olarak gelmekteydi.

1813'te, James Playfair'in "A System of Geography" kitabında Eğin'i "Fırat'a ulaşan bereketli bir yolda, bir dağın eteğinde, amfi tiyatro biçimli küçük bir kasaba olarak anlatır."[6] İngiliz kaşif Francis Rawdon Chesney 1835-1837 yılları arasında yaptığı araştırma gezisinde Fırat'ın rotasını takip etmiş ve Eğin'den "sağ yakada 2,700 hanelik bir kasaba" olarak söz etmiştir. Karşılaştırıldığında, Erzincan'da 3000 hane ve Malatya'da 2923 hane saymaktadır. Chesney, Eğin'in durumunu, "kasabayı aşıyormuş gibi görünen ve sanki kasabayı yok etmekle tehdit eder gibi görünen yüksek kireçtaşı uçurumları arasında bir köprüyle geçilecek kadar dar bu tekil yarıkların her iki tarafında yaklaşık 1219 metre (4000 fit) rakıma kadar yükselen dağların olduğu derin bir vadide olduğunu anlatır."[7]

İlçe uzun süre Diyarbekir ve Sivas eyaletlerine bağlı bir kaza merkezi olarak yönetilmiş, 1878‘ de Mamuratülaziz Vilayeti’nin Elaziz Sancağı’na bağlanmıştır. 1895'te İngiliz coğrafyacı Charles William Wilson Eğin'i Küçük Asya gezi rehberinde şu şekilde tarif eder.[8]

Gündüz çok kısa güneş ışığı alan, çok dik ve yüksek kayalardan oluşan bir tiyatroya asılı duran canlı ve ilginç (ingilizce:picturesque) bir kasabadır. Adından da anlaşılacağı gibi gür bir pınar, şehrin tepesinde yükselir ve havanın ağır, nemli bir karakter aldığı birçok bitki örtüsünü besler. Sokaklar sadece kaya merdivenlidir. Teraslı bahçeler ve meyve bahçeleri içinde yükselen taş evler Anadolu'nun en iyileri arasındadır. Çarşı iyidir ama dış ticaret çok azdır. Pamuklu kumaş (manusa) üretilir. Nezih bir “han” yoktur ve özel konaklama yeri aranmalıdır. Guatr ilçede sık görülen bir hastalıktır. 10,000 kişinin yarısı Ermeni'dir ve en büyük kilisesinde 11. yüzyıl MS. İncilleri korunur ki Sasun kralınca kızı için yazıldığı söylenen İnciller'dendir. Bazı iyi Pers çinileri de vardır. Yanındaki pınar başı ve cami görülmeye değer. Genç erkeklerin çoğu Konstantinopolis, Smyrna ve diğer şehirlerde iş arar. Bankacıları ve sarrafları çok ünlüdür ve ayrıca Stambûl'de aşçı, "kaïkji" ve "hammal" olarak bulunurlar. Yeterince para biriktirdiklerinde geri döner ve bir ev inşa eder ve yerleşirler. Eğin, 11. yüzyılda Senekherim ile birlikte Vasburagan'dan göç eden Ermenilerin yerleştikleri yerlerden biriydi.

Charles William Wilson (1895). Handbook for Travellers in Asia Minor, Transcaucasia, Persia, Etc. ss. 251-252. 

19. yüzyılın ilk yarısında sarraflık ve ticaretin, Eğin’in sosyal ve ekonomik yaşamında önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir. Müslüman olmayan cemaatlerin önemli bir kesiminin, iskân, mübadele ve kişisel göçle yurtlarını terk etmesi sonucu, Anadolu’nun birçok kentinde, kültür birikiminin, çözülme ve kopuş sürecine girdiği görülür. İzleyen sonraki on yıllarda, Kemaliye ve köylerinde, arazinin dağınık ve tarıma elverişiz olması nedeniyle, geçim sıkıntıları artmış ve erkekleri gurbete çıkmaya mecbur etmiştir. Kervanlarla insanlar Giresun’a, oradan da vapurla İstanbul’a gitmiş ve bu çetin yolculuk insanların sılaya dönüşünü zorlaştırmıştır. Yıllar süren ayrılıklar gurbet olgusunu artırmıştır. Ayrılık ve hasret kokan Eğin Manilerinin büyük bölümü daha ziyade bu dönemde yazılmıştır. Türk halk edebiyatında ’Eğin Ela Gözlüsü’ olarak da bilinen 11 hece düzenine göre yazılmış maniler daha çok Kemaliye’de kalan gelinlerin, ağasına (kocası) olan özlemiyle kaleme alınmıştır.

Kurtuluş mücadelesi[9] nde Mustafa Kemal Atatürk’e olan bağlılıkları nedeniyle Eğin kazasının (kasaba) ismi 21 Ekim 1922 yılında “Kemaliye” olarak değiştirilmiştir. Kemaliye 1926 yılına dek Elazığ’a bağlı iken 1926-1938 arasında Malatya’ya, 1938 sonrasında ise Erzincan’a bağlanmıştır.

1911'de Hogarth, Eğin'i Mamuretülaziz Vilayeti'nde önemli bir kasabadır der ve : "...batı Fırat'ın sağ kıyısında, ahşap bir köprüyle geçilen yüksek, sarp kayalardan oluşan tiyatroda pitoresk bir konumda yer alır. Taş evler teraslı bahçeler ve meyve bahçeleri içindedir ve sokaklar sadece kaya merdivenlidir." der.[10]

Türk Kurtuluş Savaşı'nın ardından 21 Ekim 1922'de, Eğin'in Mustafa Kemal Paşa onuruna Kemaliye (ve Selinti'nin Gazipaşa) adının değiştirildiği bir kararname çıkarıldı.

1926’ya kadar Elazığ'a bağlı olan Kemaliye, 30 Mayıs 1926'da çıkan 877 sayılı kanunla Malatya'ya bağlandı. 11 Mayıs 1938'de çıkan 3383 sayılı kanunla Erzincan'ın ilçelerinden biri oldu.[2][11]

 
Kemaliye, Erzincan

30 Ocak 1923 tarihinde Yunanistan ve Türkiye hükûmetleri tarafından İsviçre'nin Lozan kentinde imzalanan "Yunan ve Türk Nüfusunun Mübadelesine İlişkin Sözleşme"den kaynaklanan 1923 nüfus mübadelesi (Yunanca: Ἡ Ἀνταλλαγή, Türkçe: Mübâdele), Eğin'de yaşayan Ermenice konuşan Rum Ortodoks azınlık nüfusu'nun tahliyesiyle sonuçlandı. 8 ay ve bin kilometreden fazla zorlu bir yolculuktan sonra Ege kıyılarına ulaştılar ve Selanik yakınlarındaki Diavata'ya ve Yunanistan'ın Evia adasındaki Kastaniotissa'ya (yeni Eğin) taşındılar.

Etimoloji değiştir

İlçenin eski adı Ermenice Akn olup "göze, pınar" anlamındadır. Bu isim Türkçede Eğin şeklini almıştır. Eğin Göktürkçe "cennet gibi güzel bahçe" demektir.

1922 yılına kadar Eğin ismiyle bilinen ilçe, Kurtuluş Savaşı ‘nda Atatürk'e bağlılığını bildirmek için gönderdiği telgrafta 500 atlı ile yanında olacağını bildirmesi üzerine Atatürk'ün "Eğinliler, siz kemale ermiş insanlarsınız. Bu yüzden adımı size veriyorum." demesiyle Kemaliye adını aldı.[12]

Tanınmış Kişiler değiştir

Başbağlar katliamı ile adı duyulan Başbağlar köyü bu ilçeye bağlıdır.

Coğrafya değiştir

Fırat ırmağı Kemaliye ilçesinde Kadıgölü suyu ile Miran suyunu aldıktan sonra, ilçenin güneydoğusunda Başpınar yakınlarında Keban Baraj Gölü ile Elazığ il sınırına girer. Kemaliye’nin Kadıgölü adlı küçük bir gölü vardır. Doğal güzellikleri ve sahip olduğu su kaynakları dolayısıyla harika manzaralara ev sahipliği yapmaktadır [1][14][2][15][3][16]

Akarsular değiştir

Erzincan’ın en büyük akarsuyu Karasu Nehri'dir. Karasu Nehri Fırat’ın en önemli iki kolundan biridir. Karasu, Tercan ovaları ve Erzincan Ovası boyunca akar, Kemaliye ‘nin içinden geçerek Kemaliye‘nin güneydoğusundaki Başpınar yakınlarından il sınırlarını terkeder. Karasu Irmağı geçtiği yol boyunca Çayırlık Dere, Tuzla Suyu, Mercan, Kom, Cimin, Pahnik ve Sürperen Suları, Çardaklı Deresi, Kadıgölü Suyu ile Miran Suyunu toplar.[17]

Karanlık Kanyon ve Taşyol değiştir

Dünya'nın Grand Canyon 'dan sonra ikinci büyük kanyonu, yabancı turist akınına uğrayan ancak yerli turistler tarafından pek bilinmeyen Karanlık Kanyon buradadır.[4][18] Karanlık Kanyon Kemaliye şehir merkezinden Erzincan istikametinde 3. kilometre de başlar. Karanlık Kanyon, Karasu Vadisi’nin en görkemli bölümlerini oluşturur. Dünyanın sayılı büyüklük ve derinliğine sahip kanyonlardan biri olan Karanlık Kanyon, nehir yüzeyinden 750-800 metre yüksekliklerine ulaşmaktadır. Bir süredir Kemaliye Doğa Sporları Festivali her yıl burada düzenlenmekte ve Base Jump (Zeminden Atlayış), kaya tırmanışı, kano, bot safari gibi sportif etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır. Base Jump sporcuları buradan serbest düşüş yapıp ardından yamaç paraşütlerini açarak nehir kıyısında özel hazırlanmış zemine iniş yapmaktadırlar. Daha önce profesyonel dağcıların açtıkları tırmanış parkurlarında uluslararası yarışmalar da düzenlenmektedir. Son olarak 2019 yılında Kemaliye’nin sırtını dayadığı Eğin Kayası’na 517 basamaklı Via Farrata (Demir Yol) parkuru hizmete girmiştir. Rehberler eşliğinde sporcular bu yoldan güvenlikli teçhizatlarla tırmanış gerçekleştirilebilmektedirler.

Kemaliye Karanlık Kanyonu’nda Karasu Vadisi’ne paralel konumlanmış olan bir de tarihi ‘Taşyol’ vardır. Bu yolun yapımına 1860’lı yıllarda başlanmış olmasına rağmen, 300-400 metre kadar dar bir patika yapılabilmiş, 1949-1960 yılları arasında toplam yolun 1 km kadar kısmı devlet desteği ve toplanan yardımlarla açılsa da, sonrasında 1983 yılına kadar çalışmalar durmuştur. 1992’de döneminin Erzincan Valisi Recep Yazıcıoğlu’nun ve Kemaliyelilerin maddi-manevi özverili çalışmaları sonucunda, 1995 yılında şantiye tekrar açılmış ve 2002 yılında tamamlanarak ‘Taşyol’ resmen açılmıştır. 31 tünel ve 62 havalandırma ile yarma olmak üzere yolun yaklaşık 8 km kadarı tünel olmak üzere toplam 13 km uzunluğundadır. Her ne kadar karayolu özellikleri taşımasa da, ‘Taşyol’ neredeyse halen ilk yapıldığı gibidir. Ancak arabanızla veya yürüyerek içinden geçmek mümkündür. Türkiye’nin zor yolları arasında en merak edilen ve etkileyici olanlarından biridir. Birçok macera sever ‘Off-Road’ tutkunlarını kendine çekmeyi başarmıştır.

Kuru Duvar

Kemaliye’yi ziyaret edenlerin dikkatini çeken unsurlardan birisi de tüm kentte var olan yoğun taş duvar örgüsüdür. Bu tüm kentin dokusunda önemli bir etkiye sahiptir. Kent çoğunlukla zemini kayalık bir coğrafi konuma kurulduğundan ekip biçmek için uygun değildir. Ancak suyunun bolluğu ve ılıman iklimi bu bölgede yaşam kurmak için etki olmuş olmalı. Kemaliye halkı ekim alanları oluşturmak için taşlık ve eğimli araziyi teraslama yaparak küçük düz alanlar oluşturmuşlar. Yerel ağızla ‘seki’ de denilen bu ekilebilir alanlara dağlardan toprak taşıyarak verimli hale getirmişlerdir. Her seki bir diğerinden taş duvarlarla ayrılmıştır. Bu taş duvarlar ‘kuru duvar’ diye tabir edilen bir teklikle yani hiç bağlayıcı kullanmadan örerek oluşturmuşlar. Çimento gibi bağlayıcı kimyasalların kente çok sonraları girmesinden dolayı ‘kuru duvar’ tekniği günümüze kadar kullanılmaya devam etmiştir. Bu teknik bir zorunluluktan gelişmiş olsa da, bahçelerde örülen duvarlar için belki de olabilecek en iyi tekniktir. Bahçe de biriken suyun tahliyesi için zaruri olan taşların arasındaki doğal boşluğun bulunması kuru duvarların önemli özelliğidir. Aynı zamanda duvar içi boşluklar yaban hayatı destekler niteliktedir. Kemaliye’de yaşayan endemik bir tür olan ‘Anadolu Semenderi[19]’ yerel adıyla ‘Yağmur Bociği’ kuru duvarların içinde yaşayarak bugüne kadar popülasyonlarını korumayı başarmışlardır.

18. yüzyılda parlak günlerini yaşayan ve ‘İpek Yolu[20]’ üzerinde yer alan Kemaliye (Eğin) halkı, atalarından devraldığı gibi kervanlarla taşınan çeşitli meyve fidanlarını (ve/veya çeliklerini) bahçelerine ekmişlerdir. En gözde ürünü olan dutun bilinen 18 türünü, verik elması gibi 20’den fazla elma türünü, eşbabiyesi, inciri, cevizi, bademi, üzümü, koca yemişi ve daha birçok türünü yetiştirmişlerdir. Kısacası turunçgiller dışında bütün meyve türlerinin yetiştirmeyi başarmışlar. Eğin Dutu (kurusu) ve cevizi birlikte taş dibeklerde döverek Lök tatlısını üretmişlerdir.

Zincirlikaya ve Mani Yolu

Halk arasında Zincirlikaya olarak da bilinen bir kayanın üzerine, 2004 yılında bazı hayırseverler ve Kemaliye Belediyesi'nin desteğiyle bir merdiven yapılmıştır. Burası yoldan en az 530 adım (içinde 192 basamak bulunan bir yamaç boyunca) yürüyerek varılabilen turistik alana dönüştürüldü. Zincirlikaya üzerinden Kemaliye (Eğin) merkezi ve çevresi rahatlıkla görülebilmektedir. Kemaliyelilerin bu kayayı şehir merkezinin üzerine yuvarlanma tehlikesi nedeniyle zincirle bağlanmasından dolayı bu adı almıştır.

Kemaliyelilerin ortak özelliği memleketlerine olan bağlıklarıdır. Memleketlerini çeşitli sebeplerle fakat daha çok geçim sıkıntıları nedeniyle terk etmiş olsalar da onlar için ayrı bir sevdadır Kemaliye. Yaklaşık 50 yıldır, önceleri Halı Panayırı, daha sonraları Doğa Sporları ve Kültür Festivali adıyla her yıl tekrarlanan etkinlik sıla hasreti çeken gurbetçilerin buluşma nedenidir. Bu etkinliklerin önemli bir farkındalık yaratmasıyla 2000’li yılların başında Kemaliye sahip olduğu değerlerin farkına vardı. Kemaliye’yi keşfetmek isteyen bir potansiyel oluştu. Bu da Kemaliye’yi bir turizm kenti yapmaya yetti. Yeni oteller, pansiyonlar, kafe ve restoranlar, yeni mekânlar açıldı. Kent halkı, geçmişini korumak için harekete geçti evlerini restore etti ve ziyaretçilerine yerel değerlerini sunmak için kentin tepsinde Karasu vadisini yukardan gören manzara eşliğinde bir yolu ‘Mâni Yolu’ olarak düzenledi. Kemaliye’nin endemik bitki türleri gibi kendine özgü 11 hece düzeninde yazılmış manilerini tabelalara işledi. Bugün bu yolda 80 tanesi sergilenmektedir. Bu yol kısa sürede ziyaretçilerinin en çok ilgi gösterdiği yerlerden biri oldu. “Ela Gözlü” olarak da anılan Eğin manileri “Karşı Geçe”, “Venk”, “Apçağa” gibi yöresel ağızlarla dile gelmiştir.

Eğin folkloru, uzun yıllar Elâzığ kültürüyle etkileşme içinde kendine özgü bir birikim oluşturmuştur. Kemaliye (Eğin) hikâyeleri, türküleri, halk oyunları, edebiyatı, oyunları (köy seyirlik) ile özel ve benzersizdir. TRT arşivinde kayıtlı 40 kadar türküsü, 3000 adet derlenmiş 11 hece düzenine göre sıla hasreti ve sevilene özlemin dizelere döküldüğü manileri, 30 kadar halk oyunu ile Kemaliye büyük bir kültür birikimine sahiptir.

Kadıgölü

Bir doğa harikası olan Kadıgölü, Taşdibi ve Orta Camii arasında yüzeye çıkan Sarıçiçek dağ silsilesinden beslenen, çok soğuk ve yüksek debili bir kaynak suyudur. Kemaliye’nin hayat kaynağı olan Kadıgölü gözesi içme suyu kaynağı olarak kullanıldığı gibi, bağ ve bahçelerin arklar vasıtasıyla sulanmasını da sağlar. Bahar aylarında köpükler saçarak gürül gürül aran Kadıgölü Deresi’nin seyri doyumsuz güzelliktedir. Kadıgölü Deresi üzerinde onlarca su değirmeninden günümüzde hâlâ faal durumda olan bir tanesi Tarihi Mederese binasının yanında yer alır. Bu değirmende üretilmiş kepekli un da satılmaktadır.

Doğası değiştir

Kemaliye ve çevresi sucul ve karasal olmak üzere iki büyük ekosistem bütünü ile temsil edilmektedir. Bu ekosistemleri oluşturan çok farklı habitat tipleri Kemaliye’de gözlenmektedir.

Bunlar; step, orman, çalı habitatı, kayalık alanlar, mağara ve yeraltı habitatları, daimî akan nehir ve dere habitatları, mevsimsel dere habitatları, bataklık-sazlık alanlar, daimî tatlısu göl habitatı, tatlısu kaynakları, insan eli ile oluşturulan sürdürebilir tarım alanları, plantasyon alanları, köylerdeki bahçeler ve kanallar şeklinde tanımlanmaktadır.

Kemaliye, jeolojik özellikleri itibarıyla Munzur Dağ silsilesi üzerinde yer alan ve çok farklı habitatları bünyesinde barındıran ve biyolojik olarak tespit edilebilmiş 4500’e yakın bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapan ve bu açıdan Türkiye'de ender niteliklere sahip bir bölgedir. Söz konusu bu bitki ve hayvan türlerinin 150’ye yakını endemik yani dünyada yalnızca Türkiye'de görülebilen canlılardır. Üstelik bunların en az 10 tanesinin tip türü Kemaliye’dir. Yani dünya literatürüne ilk kez Kemaliye’den bildirilen bitki ve hayvanlardır.

Böylesine küçük bir coğrafyada, bu kadar fazla habitat ve tür çeşitliliği dünyada sayılı alanlarda söz konusudur. Bu bağlamda Kemaliye ve çevresinin Doğal Sit Alanı ilan edilmesi için gerekli çalışmalar yapılmıştır.

Ulaşım değiştir

Kemaliye eskiden beri ticaret yollarının geçtiği bir yerdedir.

Yerel medya kuruluşları değiştir

Kemaliye'nin aylık “Hasret Gazetesi“ ve “Özden” adlı gazeteleri vardır.

Vali Recep Yazıcıoğlu Köprüsü değiştir

Eski Vali Recep Yazıcıoğlu'nun yaptırdığı ulaşımı kolaylaştıran "Vali Recep Yazıcıoğlu Köprüsü" dür. Tv’da yayınlanan “Köprü” dizisi Kemaliye’deki yaşananları konu alır. 2003'te Kemaliyelilerce çok sevilen ve sayılan eski Vali Recep Yazıcıoğlu'nun ölümü Kemaliyelileri çok üzmüştür.

Eğitim değiştir

Kemaliye’de “Hacı Ali Akın Lisesi” ve “Mukaddes Muhlis Cüher ilköğretim ve orta okulu” adlı okulları vardır. Yalnız bu okulların binaları depreme dayanıksız, çürük raporludur. Ayrıca “Erzincan Üniv. Kemaliye Haci Ali Akın Turizm Ve Otelcilik Yüksek Okulu” buradadır.

Sağlık değiştir

İlçe merkezinde sağlık bakanlığına bağlı “Bekir Tiryakioğlu ilçe devlet hastanesi” vardır.

Banka değiştir

İlçe merkezinde “Ziraat bankası” ve Atm” ‘si vardır.

Nüfus değiştir

Yıl Toplam Şehir Kır
Kemaliye ilçesi (Malatya)
1927[21] 22.907 3.488 19.419
1935[22] 18.689 3.545 15.144
Kemaliye ilçesi (Erzincan)
1940[23] 15.099 3.275 11.824
1945[24] 17.050 3.442 13.608
1950[25] 19.001 3.709 15.292
1955[26] 17.880 2.821 15.059
1960[27] 16.552 2.652 13.900
1965[28] 15.035 2.384 12.651
1970[29] 13.249 2.510 10.739
1975[30] 13.164 3.014 10.150
1980[31] 12.149 2.614 9.535
1985[32] 11.321 3.007 8.314
1990[33] 9.025 2.044 6.981
2000[34] 7.736 2.243 5.493
2007[35] 5.231 2.236 2.995
2008[36] 5.487 2.036 3.451
2009[37] 5.340 2.240 3.100
2010[38] 5.191 2.198 2.993
2011[39] 5.002 2.142 2.860
2012[40] 4.982 2.200 2.782
2013[41] 5.044 2.127 2.917
2014[42] 5.238 2.011 3.227
2015[43] 4.979 2.089 2.890
2016[43] 4.905 2.209 2.696
2017[43] 4.946 2.245 2.701
2018[43] 5.555 2.256 3.299
2019[43] 5.106 2.198 2.908
2020[43] 4.844 2.082 2.762

Kemaliye’nin, geçmişten günümüze ilçe nüfusu çok azaldı. Tarım arazisi ve iş imkânları da az olan ilçede geçinemeyen halk büyük şehirlere göç etti. İlçe ile ilgili ilk nüfus verileri 1518 ve 1523 yılına ait tahrir defterinde yer alır. 1518’de Eğin’deki hane sayısı 12 iken, bu sayı 1523’te 200 olmuştur. Bu da yaklaşık 1000 civarında nüfustur. Nüfus 17. yüzyılda yaklaşık 5,000, 19. yüzyıl ortalarında 15,000 civarı olmuştur. Bu dönemde ilçe nüfusunun yarısına yakını Ermeni’dir.[44] Ayrıca Egine'de bir cemaat ve 1770-1780'lerde dönüştürülmüş İslam olan 36 dağlık Müslüman Ermeni köyü vardı. Bu Müslüman Ermeni köylerinin en büyükleri şunlardı: Bahche, Yagublu(Yakuplu), Averak(Avarik), Tavuk, Hasa, Sergevil, Salahlu(Salahli), Aghelner(Aghillar), Dilli, Vankeagh(Vengük), Akrag, Arko/Ergiu(Ergü) ve Kendir Verin. Arabkir'in komşu kazasında, en büyüğü Kharpazug (Chanakchi) köyü olmak üzere dört Müslüman Ermeni köyü de vardı.[45]

Nüfus, 1892 yılında 30,000’e yaklaşır. Nüfus artışında yerleşmenin ticaret yolları üzerinde bulunmasının etkisi fazladır (Aksın 2003: 96-104). İlçe nüfusu çevre köyleriyle birlikte 1894 yılındaki Mamuratü’l Aziz salnamesine göre toplam 42,560 kişidir. Ahmet Aksın’ın “XIX. Yüzyılda Eğin” adlı çalışmasında yıllara ait nüfus ve istatistiki bilgiler vardır. Kendisi: “ Yukarıdaki sonuçlara dayalı olarak Eğin ve çevresindeki yerleşim birimlerinin 15. yüzyıldan 19. yüzyıl ortalarına kadar oldukça fazla miktarda nüfus barındırdıklarını ve önemli birer ticaret merkezi niteliğini taşıdıklarını söyleyebiliriz(Aksın 2003: 115)” der. Cumhuriyetin ilanı sonrası nüfusta azalma sebebi sosyo-ekonomiktir. Kemaliye’de Cumhuriyet Dönemi’nde bütün senelerde kırsal nüfus kent nüfusundan fazladır. İlçe göç sebebiyle hızla nüfus kaybetti. 1950 yılındaki nüfusu 3,709, 1960'ta 2,652, 1970’te 2,510, 1980’de ise 2,614 idi.(Yurt Ans. 1982: 2636). Kemaliye nüfusuna kayıtlı yakl. 202,000 kişi vardır.

Ekonomi değiştir

İlçe, 1900'lü yıllarda önemli bir ticaret merkezdi. Kaynaklar, o dönemde bütün çevre illerden, ticaret için Kemaliye'ye gidildiğini aktarır. 1940'lara kadar halk geçimini halıcılık, bez dokumacılığı, ayakkabıcılık, bakırcılık gibi el sanatlarıyla sağlamıştır.

Hayvancılık ve Tarım değiştir

İl merkezindeki gibi, Kemaliye ilçe merkezinde de sanayi pek gelişmemiştir. Bir zamanlar irili ufaklı fabrikalar olsa da bunlar zaman içerisinde kapandı. Bu sebeple halk geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlar. Genelde Kemaliye'de kasaplık ve hayvancılık sektörü meslekler tercih edilir. Tarım arazilerinin azlığı, yöre halkını daha çok bağ-bahçe tarımına yöneltmiştir. Geçimini sağlayamayan kimi yöre halkı da büyük şehirlere ve sanayi merkezlerine göç etmiştir.[46] Kemaliye’de yaşayan halk çoğunlukla ürettiği tarım ürünlerini kendi ihtiyacını karşılamak için kullanır. Arazisi daha çok olanlarsa bir kısmını satarak gelir elde ederler. Yörede bolca yetişen dut ve ceviz gibi ürünler önemli birer ihracat ürünüdür. Dut kurusu, dut pekmezi ve duttan yapılan ürünler satılarak kazanç elde edilir. Kemaliye’de tarım alanlarının azlığı buğday, arpa gibi tarım ürünlerinin üretimini kısıtlar. İlçe halkı çoğunlukla ihtiyacı olan buğdayı dışarıdan alır. Arpa ve yulaf da hayvan yemi olarak yetiştirilirken, bazen de dışarıdan alınır.

Turizm değiştir

Nüfusu kışın 2,500'lere inen, yazın ise doğa sporları sayesinde nüfusu 5,000'lere çıkan ilçe yazın turist çeken bir bölgedir.

Doğa Sporları değiştir

Kemaliye' nin tarihi ve doğal güzelliklerini tüm dünyaya tanıtmasına katkı sağlayan şenliklere katılım her yıl artar.

Kemaliye'de her yıl geleneksel doğa sporları şenliği düzenlenir.

Karanlık Kanyon'da 2008 yılından beri Uluslararası Doğa Sporları kapsamında “BASE jumping” atlayışları yapılır. Rafting gibi su sporlarına elverişlidir.

Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi değiştir

Erzincan Üniversitesi Hacı Ali Akın Turizm ve Otelcilik Yüksekokulu Kemaliye kampüsü bünyesinde kurulan Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009‘da kuruldu.

Sergilen örneklerin çoğu “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi için bölgeden toplanan şu örneklerden oluşur: - Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, kristal, kayaç, ve her türlü jeolojik malzeme örnekleri,

- Kemaliye’nin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata fosilleri, bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop görüntüleri, likenler, karayosunları, omurgasızlar, böcekler, balıklar, amfibiler, zehirli yılanlar, kuşlar, - Türkiye’deki yırtıcıların çok bir kısmını barındıran yörede soyu tehdit altındaki ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri, bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenir ve tanıtıcı bilgiler verilir.

- Kemaliye ve çevresinden yaklaşık 500 bitkinin (özellikle soğanlı bitkiler) görselleri sunulur.

Dünya Mirası Listesi değiştir

Kemaliye, 2021 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil edildi.[47]

Kültür değiştir

Şive değiştir

Kemaliye'de geleneksel olarak kullanılan pek çok sözcük vardır ve bunların anlamları akademik olarak araştırılmaktadır. Kemaliye’de kullanılan Türk şivesinin Doğu Anadolu ağızları içindeki konumu Prof. Dr. Leyla Karahan'ın Anadolu Ağızlarının Sınıflandırılması (Türk Dil Kurumu yayınları: 630, Ankara 1996) adlı çalışmasına göre şöyledir:

1. Doğu Anadolu ağızları

1.1.1. Ağrı, Malazgirt
1.1.2. Muş, Bitlis
1.1.3. Ahlat, Adilcevaz, Bulanık, Van
1.1.4. Diyarbakır
1.1.5. Palu, Karakoçan, Bingöl, Karlıova, Siirt

1.2.1. Kars (yerli)
1.2.2. Erzurum, Aşkale, Ovacık, Narman
1.2.3. Pasinler, Horasan, Hınıs, Tekman, Karayazı, Tercan (kısmen)
1.2.4. Bayburt, İspir (güney), Erzincan, Çayırlı, Tercan (kısmen)
1.2.5. Gümüşhane
1.2.6. Refahiye, Kemah
1.2.7. Kars (Azeriler ve Terekemeler)

1.3.1. Posof, Artvin, Şavşat, Ardanuç, Yusufeli
1.3.2.1. Ardahan, Olur, Oltu, Şenkaya; Ahıska (Gürcistan)
1.3.2.2. Tortum
1.3.2.3. İspir (kuzey)

1.4.1. Kemaliye, İliç, Ağın
1.4.2. Tunceli, Hozat, Mazgirt, Pertek
1.4.3. Harput
1.4.4. Elazığ, Keban, Baskil

Müzeler değiştir

Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi[48] değiştir

Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı tarafından 2009 yılında eğitim hizmet ödülüne layık görülen Sayın Hacı Ali Akın, ilçeye kapalı alanı yaklaşık 15.000m² olan bir yüksekokul yaptırmıştır. Erzincan Üniversitesi Senatosu yaklaşık 1.000m²’lik bir kısmının “Doğa Tarihi Müzesi” olarak ayrılmasına ve “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi” ismi verilmesini oybirliğiyle kabul etmiştir.

Bu müze, canlı türleri içeriği bakımından Türkiye’nin en zengin müzesidir. Tek hücreli canlı koleksiyonlarından memelilere, bitkilere, fosillere ve jeolojik kayaçlara kadar uzanan çok geniş bir kapsama sahiptir. Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesinde aşağıda verilen geniş içerik diğer müzelerden farklı olarak Türkiye'nin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden örnekler barındırır;

⦁Mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri

⦁Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri,

⦁Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler ve karayosunu örnekleri

⦁Omurgasızların bir kısmı ve kabuklular,

⦁Böcek örnekleri

⦁Herbaryun (bitki) örnekleri

⦁Tatlısularda ve denizlerde yaşayan balık örnekleri

⦁Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri

⦁Birçok zehirli yılın türünün de bulunduğu sürüngen örnekleri

⦁Kuş örnekleri

⦁Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, birkaç çeşit sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri, ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri

Başta Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA), çeşitli araştırıcılar, üniversiteler, amatör kişiler olmak üzere 50 farklı bilim insanının katılımı ile üç yıl boyunca çevrede yürüttüğümüz ve Tübitak tarafından desteklenen “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesinden ve özellikle yöreyi yansıtan örneklerden oluşmaktadır.

Türkiye’nin en küçük kurbağası olan Yaprak Kurbağası’ndan Türkiye’nin en zehirli yılanı olarak kabul edilen Macrovipera lepetina’ya (Koca Engerek), Kemaliye ve çevresinden 200’e yakın kuş türü ile teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle de soğanlı bitkiler, sergilenen örnekler arasında bulunur.

Kemaliye Eğin Etnografya Müzesi[49] değiştir

Bugün Kemaliye ilçe merkezinde yer alan müzenin bulunduğu yapı Surp Kevork Kilisesi’dir. 1876 yılında inşa edilmiş olan bu kilise, 1900 lu yılların başında satın alınmıştır. İç düzenlemesi tamamen değiştirilerek Eğin Halıları dokuma atölyesi olarak yıllarca el tezgâhlarında Eğin halıları dokunmuş, ancak genç nüfusun büyük şehirlere göçü sonucunda bu çok ortaklı şirket lağv edilmiştir.

Ocak 1999’da dönemin Kemaliye kaymakamı Uğur Kolsuz yönetiminde ve ÇEKÜL Vakfı gözetiminde 8 ay süren restorasyonu sonunda 29 Ağustos 1999 tarihinde dönemin Başbakanı Bülent Ecevit tarafından, ikinci katı müze haline dönüştürülen binanın açılışı yapılmıştır.

Girişten küçük bir merdivenle müzenin ana bölümüne geçilir. Doğu yönünde kalan odalarda ve ana bölümde, başlangıç tarihinden 25 gün gibi kısa bir süre içerisinde halkın bağışları sonucunda toplanan etnografik eserlerle müze bugünkü haline ulaşmıştır. Müzenin ana giriş bölümü Kemaliye (Eğin) Kültür, Turizm ve Folklor Derneği tarafından haftada bir gün fasıl ve folklor gösterisi geceleri yapılırken bugünlerde bu kültür faaliyeti sürekliliğini yitirmiştir. Çift kanatlı kapı ile geçilen doğu yönünde ki odalarda Kemaliye halkının günlük yaşamında ve özel günlerde giydiği kıyafetlerden oluşan örnekler ile metal ve ahşap materyallere ve bölgeden elde edilen arkeolojik eserlere yer verilmiştir.

Zamanının başbakan yardımcısı Erdal İnönü ve eşi Sevinç İnönü, müzeyi gezdikleri sırada dikkatlerini çeken yöresel ismi ‘’Helalîye’’ olan kadın geceliği görmüş; ipeğinin üretilmesi, işlenmesi ve dikilmesinin tamamıyla Kemaliye’de yapıldığını öğrenmeleri üzerine Erdal Bey ‘’Kemaliye’nin tam bir Kültür başkenti’’ olduğunu dile getirmiştir. Bu sözleri hâlâ hafızalardaki yerini korumaktadır.

Ocak Köyü Özel Ali Gürer Müzesi[50] değiştir

Ocak Köyü Özel Müzesi 1994 yılında köy halkından Mustafa Gürer'in şahsî girişim ve katkılarıyla kurulmuştur. Hıdır Abdal Ocağı'nı süsleyen bu özel müze, bir trafik kazasında yaşamını yitiren Mustafa Gürer'in oğlu Ali Gürer'in anısına yaptırılarak köye armağan edilmiştir. 07.02.1996 tarihinde özel müze statüsüne kavuşmuştur. Yöredeki etnografik nitelikli eserlerin korunması ve gelecek kuşaklara tanıtımının yapılması amaçlanmıştır. Bu müze Kültür Bakanlığı'nın denetiminde Erzincan'da kurulmuş tek özel müzedir.

 Müze binası müstakil iki katlı olup, 220m2 olarak inşa edilmiştir. Yangın ve hırsızlığa karşı alarmlı güvenlik sistemiyle donatılmıştır. Hem müze binası hem de iç tefrişatı-vitrin düzeniyle modern bir görünüme sahiptir. Müzede Mustafa Gürer'in özel koleksiyonundan, Ocak Köyü ve çevre köylerden bazı insanlar ile köyde bulunan Hıdır Abdal Türbesine ziyarete gelenlerin bağışladıkları eserler sergilenmektedir. Bugüne kadar yaklaşık 1300 adet eser, eserleri verenlerin isimleri ile birlikte müzede teşhir edilmektedir.
 Müzenin açık hava bölümünde Atatürk büstü ile Türk büyüklerinin kabartmalı resimleri ve harman makinesi, kağnı arabası ve tarihi taşlar yer almaktadır. Giriş katında yöresel bakır el sanatları örnekleri, müzeye bağış yapılan günlük kullanım eşyaları ve paralar sergilenmektedir. Üst katta tarım aletleri, ocak, eyer, giyim, dokuma ürünleri ve ev eşyaları vb. etnografik nitelikli eserler sergilenmektedir.
 Müzenin ikinci katında çok sayıda kitabın yer aldığı bir kütüphane bulunmaktadır.

Apçağa Köyü Ahmet Kutsi Tecer Kültür Evi[51] değiştir

Ahmet Kutsi Tecer[52] Kültür Evi, Apçağa köyünün girişinde ziyaretçilerini karşılar. Babasının görevi nedeniyle 1901 Kudüs doğumlu olan şair, yazar ve siyasetçi Ahmet Kutsi Tecer’in, “Orda Bir Köy Var Uzakta o Köy Bizim Köyümüzdür” isimli şiirini ata memleketi olan Apçağa köyü için yazdığı bilinmektedir.

Geleneksel Eğin mimari dokusuna uygun olarak projelendirilen Ahmet Kutsi Tecer Kültür Evi, 2014 yılında faaliyete geçmiştir. Giriş katı Eğin halıları ve sedirleriyle donatılarak yaşam alanı olarak tasarlanmıştır. Kültür Evi’nin üst katı ise müze olarak dekore edilmiş; ev ve tarım üretim araçlarından, oyuncaklara, fotoğraf makinelerinden geleneksel kıyafetlerine kadar, çok sayıda etnografik objenin yanı sıra, Ahmet Kutsi Tecer’in kişisel eşyaları, kitapları, bazı belgeleri ve mektubu sergilenmektedir. Ayrıca eski el yazması Kuran-ı Kerim de Kültür Evi’nde sergilenen önemli eserlerdendir.

Çit Köyü Enver Gökçe Müzesi[53] değiştir

Enver Gökçe[54] Müzesi, Kemaliye Kaymakamlığı’nın ve köylülerinin katkılarıyla 26 Haziran 2008’de açılmıştır. Şairin bazı kişisel eşyaları köyünde, anısına kurulan müzede sergilenmektedir. Kapısında çerçevelenmiş ‘Köylülerime’ şiiri asılıdır.

Enver Gökçe, 1920’de Erzincan’ın Kemaliye ilçesi, Çit Köyü'nde doğdu. Enver Gökçe 9 yaşındayken ailesiyle birlikte, bir kağnı arabasıyla zor koşullarda Ankara'ya göç etti. Yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde tamamladı. İstanbul Kadırga Öğrenci Yurdunda yöneticilik yaptığı sırada tutuklandı, hüküm giydi. 7 yıl hapis, ardından 3 yıla yakın Çorum'da sürgün cezası çekti. Hapis ve sürgün yıllarından sonra Ankara'ya döndü ve gazetelerde düzelticilik ve serbest yazarlık yaptı. Hastalığı nedeniyle şartlı tahliye dönemini doğduğu köyde köylülerinin desteğiyle geçiren Gökçe (Çeçe), 1977'de tedavi için Bulgaristan'a gitti. Dönüşünde tekrar Ankara'ya yerleşip çeviriler yaptı. Son günlerini geçirdiği Ankara Seyran Bağları Huzurevi’nde 19 Kasım 1981'de öldü.

Yeşilyurt Köy Müzesi değiştir

Yeşilyurt Köy Müzesi köy tüzel kişiliğine ait bir odada kurulmuş mütevazı bir müzedir. Köylülerinin bağışladığı etnografik objelerin yanı sıra Keban Baraj Gölü'nün altında kalan Arnavut Han’ın (döneminin kervanların konakladığı günümüzün otelleri olan yapılar) mülkiyetinin ve bakımının Yeşilyurt Köyüne verildiğini belirten bir Osmanlı Fermanı da mekânda sergilenen en önemli eserlerdendir.

Tarihî ve Turistik Yerler değiştir

Orta Camii:

Kadı Gölünün kıyısındaki Orta caminin, 17. ve 18. yüzyıla ait bir Osmanlı eseri olduğu sanılmaktadır.

Tek kubbeli caminin yapımında sarı renkli kesme taş kullanılmıştır. İbadet mekânına, son cemaat yerinden üç âdet kapı açılır. Kapıların üzerinde ve mermer şebekeli, yuvarlak kemerli pencereleri vardır.

Minare kaidesi oldukça yüksek, gövdesi ince yapılıdır.

Dört ayak üzerine oturan kubbesi caminin tüm tabanına hakimdir.

İlçenin en güzel eserlerinden olan camii dikdörtgen planlıdır ve dışı taş içi ise ahşaptır.

Lökhane:

Kemaliye'ye gelen turistlerin uğrak noktası olan Lökhane’de Kemaliye'ye özgü Lök ve Beşateş tatlıları sunulur.

Turistler Lök ve Beşateş’in tadına bakmadan gitmezler.

Lök çok lezzetli bir tatlıdır.

Lök, dut ile ceviz dövülerek hazırlanır ve hiçbir katkı eklenmez ve pişirilmez. Hem doğallığı, hem pişirilmemesi onu eşsiz bir tatlı yapar. Lezzeti ise gerçekten çok özeldir.

Zincirlikaya:

Halkın Zincirlikaya dediği kaya, Kemaliye'nin yamaçlarına yapılmış ve insanoğlunun doğaya hükmedeceği zihniyetine dayanan bir yapıdır. 2004 yılında bazı hayırseverler ve Kemaliye Belediyesi'nin desteğiyle bir merdiven yapılmış olup yoldan en az 530 adım (192 basamaklı bir yamaç boyunca) yürüyerek varılan turistik alandır.

Zincirlikaya üzerinden Kemaliye merkezi ve çevresi rahatlıkla görülebilir.[55] Kemaliye merkezinden bakanlar, kayanın düşmesini kayayı çevreleyen zincirin engellediğini düşünürken bazılarıysa Yaratıcı'nın kayanın düşmesini engellediğine inanır.

Ocak köyü: Hıdır abdal sultan tekkesi

Kışlacık Köyü Camii: 1005 yılında Melik Ahlet Paşa tarafından yaptırılmış, hâlen cami olarak kullanılır.

Salihli Köyü Camii: 1305 tarihli ve hâlen kullanılan bir camidir.

Taşdibi Cami: İlçe merkezinde 1051 yılında yapılmıştır.

Yeşilyamaç Köyü Camii: 1213-1275 tarihli cami, Padişah Abdülmecit tarafından yaptırılmıştır.

Başpınar Köyü Camii: Caminin kitabesinde “(Rumi 1025 El hacı Hüseyin Abdullah) IV Murat zamanında 1111-1112 Bekçiler Başı Müdürü Başpınar'lı Salim Ağa yazar.

Kadıgölü: Güzel bir tabiat köşesi olan Kadıgölü, çeşitli efsanelere de konu olan bir su kaynağıdır.

Ala Mağarası: İlçenin kuzeydoğusunda bulunan ala mağarasının içinde dehliz ve kanallar bulunur. Girişinde sızıntı olarak akan suyun, ala ve sedef hastalıklarına iyi geldiği bilinir.

Kırkgöz Mesire Alanı: İlçe merkezine yaklaşık 8 km uzaklıkta yer alan mesire alanıdır. Kemaliye, çevre il ve ilçelerden ziyaretçilerin piknik yapmak amacıyla geldiği bir alandır.

Taş Yol değiştir

Erzincan'da, dünyanın en zorlu yolları arasında gösterilen ve yapımı 132 yılda tamamlanan, Kemaliye ile Divriği ilçeleri arasındaki Taş Yol, geçit vermeyen Karanlık Kanyon’un kayalıklarının yöre halkınca ilkel aletlerle oyulmasıyla yapılmıştır. Yol, çok sayıda tünel, viraj ve keskin uçurumlarıyla hem yaya hem de araçla gezinti yapmak isteyen macera tutkunlarını kendine çeker.[56]

Kemaliye ile Erzincan arasındaki (İliç-Kemaliye yolu) D877 yolunun yaklaşık 8 km “Kemaliyeliler taş yolu” birbirine çok yakın 38 tüneldir ve zemini gevşek taşlıdır. Tünelin açık kesimlerinden Fırat nehrinin ve Karanlık Kanyonun güzellikleri görülebilir. Tünelin yapımı 132 yıl sürmüş ve merhum Recep Yazıcıoğlu’nun destekleriyle bitirilmiştir.

Tarihi Kemaliye Evleri değiştir

Kemaliye’nin tarihi evlerinin kendine özgü ve güzel mimarileri vardır. Kemaliye Evleri, özgün mimari dokularıyla dikkat çeker. İki, üç ve dört katlı örnekleri bulunan Kemaliye Evleri’nin ilk katları taştan yapılmış. Evlerin en önemli simgelerinden biri kapı tokmakları. Evlerin dış kapısında işlemeleri ve ebatlarıyla iki farklı tokmak dikkat çeker. Bunlardan biri erkek misafirler, diğeriyse kadın misafirler içindir. Kadınlar için olan tiz bir ses çıkarırken erkekler için olan tok bir ses çıkarır. Gelen misafir, tokmak sesine göre evin erkeği veya hanımı tarafından karşılanır. (https://goerzincanturkiye.com/tr/gor 22 Temmuz 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.)

Kaynakça değiştir

  1. ^ "Kaymakam". 24 Ocak 2004 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2023. 
  2. ^ a b "Resmi Gazete - Kanun No. 3383" (PDF). 18 Mayıs 1938. 22 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 18 Ocak 2015. 
  3. ^ "Malatya". 8 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  4. ^ "Asur". 21 Mart 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  5. ^ "I. Mehmed". 10 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  6. ^ Playfair, James (1813), A System of Geography, Ancient and Modern, 5, s. 136, 15 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 2 Haziran 2011 
  7. ^ Chesney, Francis Rawdon (1850). The Expedition for the Survey of the Rivers Euphrates and Tigris. Longman, Brown, Green, and Longmans. s. 42. 
  8. ^ Wilson, Charles William (1895). Handbook for Travellers in Asia Minor, Transcaucasia, Persia, Etc. J. Murray. ss. 251-252. 
  9. ^ "Türk Kurtuluş Savaşı". 18 Mart 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2022. 
  10. ^   Bu madde artık kamu malı olan bir yayından alınan metni içeriyor: Hogarth, David George (1911). "Egin". Chisholm, Hugh (Ed.). Encyclopædia Britannica. 15 (11. bas.). Cambridge University Press. 
  11. ^ Karadeniz, Vedat; Altınbilek, M. Samet (2018). "Erzincan İlinin Topografik Analizi ve İdari Sınırlar İlişkisi, Bazı Sorunlar". Erzincan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. XI (I). Erzincan Üniversitesi. ss. 283-304. 2 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mart 2020. 
  12. ^ "En büyük dalga Eğin'de". 2 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Nisan 2016. 
  13. ^ "Index Anatolicus Apçağa köyü". 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Temmuz 2021. 
  14. ^ "AŞK-I KEMALIYE". Ömer Gökçen BAYRAKCI. 17 Ağustos 2019. 23 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2022. 
  15. ^ "KEMALIYE'DEN". Ömer Gökçen BAYRAKCI. 19 Ağustos 2019. 23 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2022. 
  16. ^ "KEMALIYE / ERZINCAN #Vol.1". Ömer Gökçen BAYRAKCI. 6 Ağustos 2019. 23 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2022. 
  17. ^ "Erzincan İl Çevre Durum Raporu s. 3" (PDF). 16 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2014. 
  18. ^ "Kemaliye Karanlık Kanyon". Serdar Şen. 2020. 31 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Nisan 2022. 
  19. ^ "Neurergus strauchii". 9 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  20. ^ "İpek Yolu". 9 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2022. 
  21. ^ "Fasikül I: Mufassal Neticeler İcmal Tabloları" (PDF). 28 Teşrinevvel 1927 Umumî Nüfus Tahriri. DİE. Erişim tarihi: 28 Mayıs 2021. 
  22. ^ "1935 Genel Nüfus Sayımı" (PDF). 20 İlkteşrin 1935 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 2 Haziran 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021. 
  23. ^  . "Vilâyetler, kazalar, Nahiyeler ve Köyler İtibarile Nüfus ve Yüzey ölçü" (PDF). 20 İlkteşrin 1940 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 20 Ekim 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ekim 2016. 
  24. ^  . "1945 Genel Nüfus Sayımı" (PDF). 21 Ekim 1945 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 15 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021. 
  25. ^  . "Vilayet, Kaza, Nahiye ve Köyler itibarıyla nüfus" (PDF). 22 Ekim 1950 Umumi Nüfus Sayımı. DİE. 15 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021. 
  26. ^  . "1955 Genel Nüfus Sayımı" (PDF). 23 Ekim 1955 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 2 Haziran 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021. 
  27. ^  . "İl, İlçe, Bucak ve Köyler itibarıyla nüfus" (PDF). 23 Ekim 1960 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 15 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Şubat 2021. 
  28. ^ "1965 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  29. ^ "1970 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  30. ^ "1975 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  31. ^ "1980 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  32. ^ "1985 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  33. ^ "1990 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  34. ^ "2000 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  35. ^ "2007 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  36. ^ "2008 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  37. ^ "2009 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  38. ^ "2010 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  39. ^ "2011 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012. 
  40. ^ "2012 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 20 Şubat 2013 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2013. 
  41. ^ "2013 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 15 Şubat 2014 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat 2014. 
  42. ^ "2014 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 10 Şubat 2015 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2015. 
  43. ^ a b c d e f
    • "Merkezi Dağıtım Sistemi" (html) (Doğrudan bir kaynak olmayıp ilgili veriye ulaşmak için sorgulama yapılmalıdır). Türkiye İstatistik Kurumu. Erişim tarihi: 13 Nisan 2016. 
    • "Kemaliye Nüfusu - Erzincan". nufusu.com. Erişim tarihi: 5 Şubat 2021. 
    • "Erzincan Kemaliye Nüfusu". nufusune.com. 
  44. ^ Arıkan, Zeki (2001). "Eğin Kasabasının Tarihsel Gelişimi" (PDF). Ankara Üniversitesi Osmanlı Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, 12. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2021. 
  45. ^ Hewsen, Robert H (2000). Armenia: A Historical Atlas. Chicago: University Of Chicago Press. s. 186. ISBN 978-0-226-33228-4. 
  46. ^ Yurt Ans. 1982, s: 2612)
  47. ^ "Historic Town of Kemaliye" (İngilizce). UNESCO. 30 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2021. 
  48. ^ "Müze Hakkında". 8 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  49. ^ "Kemaliye Eğin Etnografya Müzesi". 18 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  50. ^ "Müzesi ve tiyatro salona olan Ocak köyü 30 bin turist ağırlıyor". 14 Eylül 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  51. ^ "Apçaga Köyü, Şair Ahmet Kutsi Tecer Kültür Evi". Demircioğlu Kemaliye Otantik Kapı Tokmakları. Erişim tarihi: 23 Nisan 2023. 
  52. ^ "Ahmet Kutsi Tecer". 6 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  53. ^ "Belgeler". 21 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2022. 
  54. ^ "Enver Gökçe". 10 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2022. 
  55. ^ "Zincirlikaya, Kemaliye". Erişim tarihi: 29 Temmuz 2015. [ölü/kırık bağlantı]
  56. ^ "gör Erzincan". T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı. 22 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Temmuz 2021. 

Dış bağlantılar değiştir

2 Mart 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.