Hacı Bayrâm-ı Velî
Bu maddenin içeriğinin Türkçeleştirilmesi veya Türkçe dilbilgisi ve kuralları doğrultusunda düzeltilmesi gerekmektedir. Bu maddedeki yazım ve noktalama yanlışları ya da anlatım bozuklukları giderilmelidir. (Yabancı sözcükler yerine Türkçe karşılıklarının kullanılması, karakter hatalarının düzeltilmesi, dilbilgisi hatalarının düzeltilmesi vs.) Düzenleme yapıldıktan sonra bu şablon kaldırılmalıdır. |
Bu maddedeki bilgilerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklar gerekli. (Ekim 2020) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Hacı Bayrâm-ı Velî (d. 1352, Ankara, Ahiler Yönetimi - ö. 1430, Ankara, Osmanlı İmparatorluğu), Türk mutasavvıf ve şair. Safevî tarikatı büyüklerinden Hoca Alâ ad-Dîn Ali Erdebilî'nin öğrencilerinden olan Şeyh Hamid-i Veli'nin öğrencisi ve Bayramiyye tarikatının kurucusudur. Türbesi, Ankara'da Hacı Bayram Câmii'nin bitişiğinde bulunmaktadır.
Hacı Bayrâm-ı Velî | |
---|---|
Doğum | Numan bin Ahmed 1352 Solfasol Köyü, Ankara, Ahiler Yönetimi |
Ölüm | 1430 Ulus, Ankara, Osmanlı İmparatorluğu |
Mahlas | Bayramî |
Takma ad | Hacı Bayram |
Meslek | Şair |
Dil | Türkçe |
İkamet | Anadolu |
Milliyet | Türk |
Vatandaşlık | Osmanlı İmparatorluğu |
Etkilendikleri | |
Hayatı
değiştirDoğum ismi, Numan bin Ahmed, lakabı "Hacı Bayram"dır. 1352'de Ankara’nın Çubuk Çayı üzerinde Zülfazıl (Solfasol) köyünde doğdu. Hacı Bayrâm-ı Velî, 14. ve 15. yüzyıllarda Anadolu’da yetişti. Eserlerini diğer Hacı Bektaş-ı Veli yoldaşları gibi Türkçe olarak yazdı ve dönemdeki Türkçe kulanımını Anadolu'da önemli şekilde etkiledi.[kaynak belirtilmeli]
II. Murad verdiği ünlü bir fermanda, Hacı Bayrâm-ı Velî'nin ve talebelerinin, yalnız ilim ile meşgul olmaları için, onların vergi ve askerlikten muaf tutulduğu bildirmiştir.[kaynak belirtilmeli]
Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethedeceğini II. Mehmed'in babası II. Murad'a bildirdiği rivayet olunur.[kaynak belirtilmeli]
Birgün medreseye birisi gelerek; “İsmim Şüca-i Karamani’dir. Hocam Hamideddin-i Veli’nin selamı var. Sizi Kayseri’ye davet ediyor. Bu vazife ile huzurunuza geldim.” dedi. O da, Hamideddin ismini duyunca; “Baş üstüne, bu davete icabet lazımdır. Hemen gidelim.” diyerek müderrisliği bıraktı. Birlikte Kayseri'ye yöneldiler ve Somuncu Baba diye bilinen Hamideddin-i Veli ile Kurban Bayramı'nda buluştular. O zaman Hamideddin-i Veli; “İki bayramı birden kutluyoruz!” buyurdu ve ona Bayram lakabını verdi ve kendisini talebeliğe kabul etti. Din ve fen ilimlerinde yüksek derecelere kavuşturdu.[kaynak belirtilmeli]
1412 yılında Hacı Bayrâm-ı Velî, hocası Şeyh Hâmideddin-i Veli'nin Aksaray'da ölümünden sonra Ankara'ya dönüp irşad faaliyetlerine başlar. Bu tarih, Bayramiye tarikâtının kuruluşu kabul edilir.[kaynak belirtilmeli]
Ankara'ya dönüşü
değiştirHocası Hamideddin-i Veli'nin vefatından sonra Ankara'ya gelerek doğduğu köye yerleşti. Yeniden talebe yetiştirmekle meşgul oldu. Sohbetleriyle hasta kalplere şifa dağıttı. Talebelerini daha çok sanata ve ziraate sevk ederdi. Kendisi de geçimini ziraatle sağlardı. Açtığı ilim ve irfan ocağına, devrinin meşhur alimleri, hak aşıkları akın etti. Damadı Eşrefoğlu Rumi, Şeyh Akbıyık, Bıçakçı Ömer Sıkinî, Göynüklü Uzun Selahaddin, Edirne ve Bursa ziyaretlerinde talebeliğe kabul ettiği Yazıcızade Ahmed (Bican) ve Mehmed (Bican) kardeşler ile Fatih Sultan Mehmed Han'ın hocası Akşemseddin bunların en meşhurlarıdır.[kaynak belirtilmeli]
Fatih'in babası Sultan İkinci Murad Han, Hacı Bayrâm-ı Velî'yi Edirne'ye davet edip, ilim ve manevi derecesini anlayınca, fevkalade hürmet göstermiş, Eski Cami'de vazettirmiş, tekrar Ankara'ya uğurlamıştır.[kaynak belirtilmeli]
Sultan İkinci Murad Han kendisinden nasihat isteyince; İmam-ı Azam’ın, talebesi Ebu Yusuf’a yaptığı uzun nasihatı yaptı: “Tebean içinde herkesin yerini tanıyıp bil; ileri gelenlere ikramda bulun. İlim sahiplerine hürmet et. Yaşlılara saygı, gençlere sevgi göster. Halka yaklaş, fasıklardan uzaklaş, iyilerle düşüp kalk. Kimseyi küçümseyip hafife alma. İnsanlığında kusur etme. Sırrını kimseye açma. İyice yakınlık peyda etmedikçe kimsenin arkadaşlığına güvenme. Cimri ve alçak kimselerle ahbablık kurma. Kötü olduğunu bildiğin hiçbir şeye ülfet etme. Bir şeye hemen muhalefet etme. Sana bir şey sorulursa ona herkesin bildiği şekilde cevap ver. Seni ziyarete gelenlere faydalanmaları için ilimden bir şey öğret ve herkes öğrettiğin şeyi belleyip tatbik etsin. Onlara umumi şeyleri öğret, ince meseleleri açma. Herkese itimad ver, ahbablık kur. Zira dostluk, ilme devamı sağlar. Bazen de onlara yemek ikram et. İhtiyaçlarını temin et. Onların değer ve itibarlarını iyi tanı ve kusurlarını görme. Halka yumuşak muamele et. Müsamaha göster. Hiçbir şeye karşı bıkkınlık gösterme, onlardan biri imişsin gibi davran.”[kaynak belirtilmeli]
Türk tasavvufundaki yeri
değiştirYetiştirdiği müritleri
değiştirHacı Bayrâm-ı Velî, ömrünün sonuna kadar İslamiyeti yaymak için çalıştı. 1429'da Ankara'da öldü. Türbesi kendi ismiyle anılan Hacı Bayram Camii'ne bitişik olup, ziyarete açıktır. Ayrıca İzmit'te kendi ismini taşıyan bir sokak vardır. Ölümünden sonra tarikat, müritleri üzerinden Akşemsettin’e atfedilen (Şemsîyye-î Bayramîyye Tarikâtı), Bıçakçı Ömer Dede (Şeyh Emir Sıkkinî)’ye atfedilen (Melâmetîyye/Melâmîyye-î Bayramîyye Tarikâtı)[1] ve Akbıyık Sultan’a atfedilen (Celvetîyye-î Bayramîyye Tarikâtı) olmak üzere üç ayrı kola ayrılarak devam etmiştir. Hacı Bayrâm-ı Velî, Yunus Emre gibi Hacı Bektaş-i Veli'den etkilenmiş ve aynı tarz şiirler söylemiştir. Şiirlerinde Bayramî mahlasını kullanmıştır.[kaynak belirtilmeli]
Hacı Bayram-ı Velî'nin Ankara'daki Camii
değiştir-
Ankara Hacı Bayram Camii - Sağda Augustus Tapınağı.
-
Hacı Bayram Camii ve yanındaki Augustus Tapınağı, Ulus.
-
Binanın dıştan görünümü.
-
Hacı Bayram Camii namazgahı.
-
Türbesinin kapısı.
-
2015'te meydan düzenlemesi ardından
-
Yeni yapılan meydan
-
Augustus Tapınağı tarafından
-
Augustus Tapınağı tarafından
Popüler kültürdeki yeri
değiştirTRT 1'de yayınlanmakta olan Aşkın Yolculuğu: Hacı Bayram-ı Veli dizisinde kendisini Burak Sevinç canlandırmaktadır.