Bilirkişi
Bilirkişi, mahkemeler veya idari makamlar tarafından, uzmanlık gerektiren konularda teknik veya bilimsel görüşüne başvurulan kişidir.[1] Bilirkişilik, hukuk sistemlerinde genellikle tarafsız bir uzman tarafından yürütülmesi gereken bir süreç olarak değerlendirilir ve farklı ülkelerde değişen yasal düzenlemelere tabidir.[2]
Bilirkişiler konunun uzmanı kişiler olabileceği gibi, o konu ile ilgili resmi kurum veya özel kuruluşlar da olabilir.
Bilirkişiliğin genel esasları
değiştirBilirkişilik kurumu, hukuki süreçlerde uzman bilgisi gerektiren teknik veya bilimsel konuların açıklığa kavuşturulmasını amaçlar. Bilirkişiler; tıp, mühendislik, muhasebe, finans, adli bilimler gibi birçok alanda uzmanlaşabilir.[3] Bilirkişilik sisteminin temel esasları şunlardır:
Uzmanlık: Bilirkişinin, atanmış olduğu konuda akademik veya mesleki uzmanlığa sahip olması gerekir.[2]
Tarafsızlık: Bilirkişinin, raporlarını ve görüşlerini objektif ve bağımsız bir şekilde sunması beklenir.[1]
Yazılı rapor hazırlama: Çoğu hukuk sisteminde bilirkişinin görüşü, yazılı rapor şeklinde sunulmak zorundadır.[4]
Mahkemeye yardımcı olma: Bilirkişi, mahkemeye teknik konular hakkında bilgi vererek karar sürecini destekler. Ancak bilirkişi raporu bağlayıcı değildir; nihai karar, hâkime aittir.[1]
Bilirkişilik uygulamaları ve hukuki çerçeve
değiştirBilirkişilik, hukuk sistemlerine göre farklı şekillerde uygulanır. Anglo-Sakson hukukunda, ABD ve İngiltere’de taraflar, kendi uzman tanıklarını mahkemeye sunabilir. Tarafsız bilirkişi ataması genellikle nadirdir.[1] Kıta Avrupası hukukunda Fransa, Almanya ve İtalya gibi ülkelerde mahkemeler tarafsız bilirkişileri kendileri atar.[2] Uluslararası hukukta ve uluslararası mahkemelerde bilirkişi görüşleri, özellikle ticari davalar ve insan hakları davalarında önemli bir rol oynar.[3]
Bilirkişilikte Türkiye uygulamaları
değiştirTürkiye’de bilirkişilik, "6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu" ile düzenlenmektedir. T.C. Adalet Bakanlığı’na bağlı Bilirkişilik Daire Başkanlığı, bilirkişilerin yetkilendirilmesi ve denetlenmesinden sorumludur.[5] Adli Tıp Kurumu, ülke mahkemelerinin resmi bilirkişilik kurumudur.
Bilirkişinin görevleri
değiştirTürkiye’de bilirkişinin temel görevleri, mahkemenin belirlediği sorulara bilimsel ve teknik yanıtlar vermek, rapor hazırlamak ve mahkemeye sunulan delilleri teknik açıdan değerlendirmektir.[3]
Bilirkişinin hukuki sorumluluğu
değiştirBilirkişiler, verdikleri görüşlerden doğabilecek zararlardan sorumludur. Yanıltıcı veya kasıtlı olarak hatalı rapor sunan bilirkişiler hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 276. maddesi uyarınca ceza davası açılabilir.[4] Türkiye'de bilirkişiler kendilerine tevdi edilen dava dosyasına ilişkin sunacakları raporda hukuki değerlendirme yapamazlar.[6]
Eleştiriler ve tartışmalar
değiştirBilirkişilik sistemi, zaman zaman tarafsızlık, uzmanlık ve rapor kalitesi açısından eleştirilmektedir.[1] Başlıca eleştiriler arasında bilirkişilerin uzmanlık seviyesinin yetersiz olabileceği, raporların mahkemeye olan etkisinin fazla olabileceği, bazı durumlarda bilirkişi raporlarının objektifliğinin sorgulanabileceği vardır.[2]
Bu sorunları gidermek amacıyla birçok ülkede bilirkişilik eğitimleri düzenlenmekte ve etik kurallar sıkılaştırılmaktadır.[4]
Kaynakça
değiştir- ^ a b c d e Erdoğan, Erdem; Üçüncü, Hilal (2020). "Bilirkişilik Kurumu ve Bilirkişi Raporunun Delil Değerine Hakimin Serbestçe Değerlendirmesi". Hacettepe Hukuk Fakültesi Dergisi. 10 (1). ss. 354-387.
- ^ a b c d Kaya, Mehmet (2023). Medenî Usûl Hukukunda Bilirkişi Kurumu (PDF) (Yüksek Lisans Tezi).
- ^ a b c Koç, Sermet (2004). "Bilirkişilik ve Adli Tıp Kurumu". TBB Dergisi, 50.
- ^ a b c "Bilirkişi Raporlarının Hazırlanmasında Dikkat Edilmesi Gereken Bazı Hususlar". İzmir Bilirkişilik Bölge Kurulu. 2024.
- ^ "Bilirkişilik Daire Başkanlığı Resmi Web Sitesi".
- ^ "AYM" (PDF). Erişim tarihi: 22 Mart 2025.