Gücerât Sultanlığı

Müslüman devleti
(Gucerat Sultanlığı sayfasından yönlendirildi)

Gücerât Sultanlığı, 15. yüzyıl başlarında, günümüzde Hindistan'ın Gücerât eyaletinde kurulmuş bir Orta Çağ Müslüman Rajput krallığıdır.

ગુજરાત સલ્તનત (Gucaratça)
سلطنت گجرات (Farsça)
Gücerât Sultanlığı
Gücerât Sultanlığı bayrağı
Bayrak
Gücerât Sultanlığı haritadaki konumu
BaşkentAnhilwad Patan (1407–1411)
Ahmedabad (1411–1484, 1535–1573)
Muhammadabad (1484–1535)
Resmî dil(ler)Farsça

Diğer dillerKonuşma dilleri: Old Gujarati
Resmî din
Hinduizm
İslam
Jainizm
HükûmetMutlak monarşi
• (ilk) 1407–1411
I. Muzaffar Şah
• (son) 1561-1573, 1584
III. Muzaffar Şah
Muzaffarid dynasty 
Tarihçe 
• Kuruluşu: I. Muzaffer Şah tarafından Delhi Sultanlığı'ndan bağımsızlığını ilan etti
1407
• Yıkılması: Ekber Şah tarafından ilhak edilmesi
1573
Para birimiTaka
Öncüller
Ardıllar
Gujarat under Delhi Sultanate
Tughlaq dynasty
Gujarat under Mughal Empire
Portuguese India
Günümüzdeki durumuGujarat, Daman and Diu and Mumbai in Hindistan
Gucerat Sultanı Bahadır Şah'ın ölümü, Diu'da Osmanlı ittifakı 1537 yılında Portekiz önünde; (Akbarnama çizimi, 16. yüzyıl sonu).

Tarihi değiştir

Kuruluş değiştir

İktidardaki Muzaffarid hanedanının kurucusu Zafar Han (daha sonra I. Muzaffar Şah) 1391'de, o zamanlar Hindistan'ın kuzeyinde yer alan Delhi Sultanlığı'nın hükümdarı olan III. Nasreddin Muhammed Şah tarafından 1391'de Gücerât valisi olarak atandı.

Gücerât Valisi Zafer Han bu süre içinde Delhi'yle bağlarını kopararak bağımsızlığını ilân etti. 1407’de Muzaffer Şah unvanıyla Gücerât Sultanlığı'nın temellerini attı.

Muzaffer Şah'tan sonra tahta geçen Ahmed Şah Gücerât Devleti'nin gerçek kurucusu kabul edilmektedir. Ahmed Şah, Sûret’teki Girnâr reisi Çudasama’ya karşı mücadele etti. Ray Mandalik’i de mağlûp ettikten sonra Sindpûr Tapınağı’nı yıktırdı. Sultan Hûşeng Şah Gūrî (Alp Han, 1405-1435), Gücerâtlılar karşısında tutunamayarak yapılan savaşta mağlûp oldu. Narbada nehrinin kuzeyinde ve Dhâr civarındaki Mandû 1437’de kuşatıldı. 1442 yılında ölen Ahmed Şah ülkede istikrarı sağlamaya çalıştı, Hindular’ın müslüman olmasını sağlamak için büyük gayret sarfetti. Eski Asaval yakınında kurduğu Ahmedâbâd’ı Gücerât Sultanlığı’nın başkenti yaptı ve burayı birçok mimari eserle süsletti. Ahmed Şah’ın ölümünden sonra yerine oğlu Muhammed Şah geçti ve Gücerât’ta mücadelelerle dolu bir dönem başladı.

Muhammed Şah babasının başlattığı fetihlere devam ederek 1446’da İdâr, 1449’da Çâmpânîr seferlerine çıktı. Ancak ikinci sefer dönüşünde hastalanarak 1451’de öldü. Yerine geçen oğlu Kutbüddin II. Ahmed Şah (Celâl Han) yedi yıl tahtta kaldı. Daha sonra sırasıyla Dâvud Han ve Mahmud Şah hükümdar oldular (1458).

Yükseliş değiştir

Ebü’l-Feth I. Mahmud Şah (1458-1511) Gücerât sultanlarının öndegelenlerindendir. Sumra ve Kaç’ın Sodha reislerinin öldürülmesinden sonra Bhima’nın reisliğindeki Jagat (Dvarka) korsanlarını ortadan kaldırdı. Portekiz tehlikesine karşı güçlü bir dost arama yoluna gitti. İmar faaliyetleri başlatarak yeni eserler inşa ettirdi. Birtakım ziraî tedbirler alındı, bu arada birçok yeni ağaç ve meyve türleri yetiştirildi. Mahmud Şah’ın hükümdarlığının sonuna doğru Portekizliler bölgede etkilerini hissettirmeye başladılar. Vasco da Gama’nın 1498’de Kalküta'da (Horoz Kalesi) görünmesinden sonra Portekizliler hızla Hint Okyanusu ticaretine hâkim oldular. Bu yüzden Mısır ve Gücerât tüccarları ikinci plana düştü. Mahmud Şah, Memlûk Sultanı Kansu Gavri'yle ittifak yaparak Portekizliler’e karşı koymaya çalıştıysa da Portekizliler’in Goa’yı ele geçirmesi üzerine onlarla anlaşmak zorunda kaldı. Mahmud Şah’tan sonra yerine geçen II. Muzaffer Şah ise Portekizlilerle mücadeleye girişti ve onların Muzafferâbâd ile Diu’'yu alma teşebbüslerine engel oldu. Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu'yla diplomatik ilişkileri geliştirmeye çalışarak Yavuz Sultan Selim’e bir mektup gönderdi ve hem kendi başarılarını bildirdi hem onu Çaldıran zaferinden (1514) dolayı kutladı. Muzaffer Şah’ın 1526’da ölümü üzerine, yerine aynı yıl oğulları İskender Han, çocuk yaştaki II. Mahmud ve Bahadır Şah Gücerât tahtına geçtiler.

Bahadır Şah’ın hükümdarlığı sırasında Mâlvâ zaptedilerek Mâlvâ Halacîleri ortadan kaldırıldı (1531). Racpût’taki Ücceyn müstahkem mevkileri Bhilsa ve Raisin ele geçirildi (1532-1533), Çitor (Çitavr) alındı (1534). Ancak bu başarılar Bâbürlü Sultanı Hümâyun’un askerî harekâtına yol açtı. Mandasor’da Hümâyun’un güçlü ordusunun önünden çekilerek sahile inip Portekizliler’den yardım isteyen Bahadır Şah, buna karşılık onlara Diû’da bir kale inşa etme iznini verdi (1535). Hümâyun tehlikesi geçtikten sonra bu defa Portekizliler’e karşı bir siyaset takip etti. Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’a elçi göndererek yardım talebinde bulunduysa da (1536) Diû ile ilgili olarak görüşmek için yanlarına gittiği Portekizliler tarafından öldürüldü (13 Şubat 1537).

Gerileme ve Babürlü işgali değiştir

Bahadır’ın katlinden sonra Gücerât siyasî ve askerî gücünü yitirmeye başladı. Hânedan üyeleri ve ileri gelen zümreler arasında iktidar mücadelesi başladı; ülke bu gruplarca taksim edildi. Bu sırada Gücerât’a yardım için gelen Mısır Beylerbeyi Hadım Süleyman Paşa idaresindeki Osmanlı donanmasının Diu Kuşatması, iç çekişmeler içinde çalkalanan Gücerât’tan yeterli destek alınamadığı için başarılı olmadı (Eylül 1538). Osmanlı donanmasının buraya yönelik seferinin asıl gayesi mukaddes bölgeleri, hac yollarını ve baharat ticaretini korumak ve Portekiz varlığına son vermekti.

Bahadır Şah’ın ardından tahta çıkan III. Mahmud Şah ikametgâhını 1546’da Mahmudâbâd’a taşıdı. Onun 1554’te öldürülmesinden sonra devletin ileri gelenleri sultanlığı kendi aralarında paylaştılar. Bunların en güçlüsü ihtida etmiş bir Hindu olan İ‘timâd Han’dı. Bu arada Dâmân Limanı da Portekizliler’e terkedilmiş, Timur soyundan gelen birçok şehzadenin Gücerât’a sığınması durumu daha da zorlaştırmıştı. Karışıklıkların artması üzerine İ‘timâd Han, Gücerât’ı istilâ etmesi için Bâbürlü Hükümdarı Ekber Şah’ı davet etti. Ekber Kasım 1572’de Gücerât’a vardı. Ona karşı koymak için asilzadelerin yaptığı bütün teşebbüsler başarısızlıkla sonuçlandı ve Gücerât Bâbürlü Devleti’nin bir eyaleti haline getirildi. Ekber Şah’ın geri dönmesinden kısa bir müddet sonra Gücerât’ın ileri gelenleri Bâbürlüler’e isyan ettiler. Bunun üzerine Ekber Şah derhal Gücerât’a hareket etti; dokuz günde Ahmedâbâd’a ulaşarak isyanı bastırdı ve Bâbürlü hâkimiyetini sağlamlaştırdı. Böylece yaklaşık iki asır hüküm süren Gücerât Sultanlığı’nın bağımsızlığına son verilmiş oldu.

Bu iki asır boyunca on üç sultan tarafından idare edilen Gücerât en parlak devrini Bahadır Şah zamanında yaşadı. Hint deniz yolunun Avrupalılar tarafından keşfi ülkenin baharat ticaretini geliştirdiyse de Portekiz tehlikesine de yol açmış; Portekizliler’in kurduğu Diû, Dâmân, Bassain ve Bulsar gibi askerî üs ve koloniler Gücerât Sultanlığı için büyük bir tehlike teşkil ederek daha sonraki yıllarda ticareti olumsuz yönde etkilemiştir.[1]

Kaynakça değiştir

  1. ^ "İslam Ansiklopedisi, "Gücerât" maddesi, Türk Diyanet Vakfı, İstanbul (1996), c.14, s.173". 10 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2023. 

Dış bağlantılar değiştir