Carl Menger von Wolfensgrün (d. 28 Şubat 1840 - ö. 26 Şubat 1921), Avusturyalı iktisatçıdır. Klasik iktisat eleştirmeni ve Avusturya İktisat Okulu'nun kurucusudur. Marjinal fayda ve sübjektif değer kuramcısıdır.

Carl Menger
DoğumuCarl Menger von Wolfensgrün
28 Şubat 1840(1840-02-28)
Nowy Sącz, Galiçya, Avusturya İmparatorluğu
Ölümü26 Şubat 1921 (80 yaşında)
Viyana, Avusturya Cumhuriyeti
MilliyetiAvusturyalı
OkuluAvusturya İktisat Okulu
İlgi alanlarıPolitik ekonomi
Önemli fikirleriMarjinal fayda · Sübjektif değer teorisi

Yaşamı değiştir

Carl Menger 28 Şubat 1840’da Galiçya’da doğdu. Bohemya göçmeni soylu bir Avusturyalı aileden geliyordu. Babası avukattı ve annesi zengin bir Bohemya tüccarının kızıydı. Menger’in kardeşlerinden Anton, Viyana Üniversitesi’nde hukuk profesörü iken Max ise Avusturya Parlamentosu’ndan yer alan liberal dünya görüşünü benimsemiş bir mebustu. Carl ise oldukça erken bir tarihte “von” unvanını kullanmamayı tercih etmişti. 1859-1863 arasında Prag ve Viyana’da iktisat eğitimi alan Menger daha sonra ekonomi gazeteciliği yapmaya başladı, roman ve komedi türünde yazılar da yayımladı. 1865 yılı soylu ve entelektüel çevrelerle etkileşiminde bir başlangıç oldu. Öyle ki yıl içinde Avusturya’nın Liberal başbakanı Kont Richard Belcredi ile tanıştı ve kısa sürede onunla iyi bir iletişim tesis etti. Bir yıl soonra Wiener Zeitung’daki piyasa analistliği görevinden ayrılarak hukuk doktorası almak için çalıştı. Bu dereceyi Krakow Üniversitesi’nden 1867’de aldı, ekonomi gazeteciliğine de geri döndü. 1867 yılı Menger’in kendini tamamen politik ekonomiye adadığı bir yıldı. 1871’de opus magnumu olan Principles of Economics'i (Türkçe: Politik İktisadın İlkeleri) yayımlayana dek dört yıllık süreci klasik iktisatçıların yaygın görüşlerini tenkit edecek düşünsel altyapıya harcadı, fiyat teorisini yeniden değerlendirdi.[1]

1867 sonrasında fiyat teorisini yeniden kurma amacını taşıyan Menger, 1870’te liberal yoğunluklu Avusturya kabinesinin basın bakanlığında bir memuriyet elde etti. 1873’te Viyana Üniversitesi Hukuk ve Siyaset Bilimi Fakültesi’nde profesör unvanını aldı. Bakanlıktaki görevinden istifa ederek 1875’e kadar ekonomi gazeteciline devam etti. 1876’da Veliaht Prens Rudolf von Habsburg’a hoca tayin edildi, onunla birçok Avrupa ülkesini görme şansını yakaladı. Prensin babası İmparator Franz Joseph 1789’da Menger’e ordinaryüs ve en yüksek profesörlük unvanlarını verdi, Viyana Hukuk Fakültesi’ndeki Politik Ekonomi Kürsüsü’nde göreve başladı.[2] Artık 1871’de Principles'te ortaya koyduğu fikirlerin izahlarını geliştirip güçlendirmeye daha fazla zaman ayırmaya başladı, üstelik yüksek bir akademik göreve tayini onun pozisyonunu güçlendiriyordu.

 
Untersuchungen uber die Methode der Sozialwissenschaften und der politischen Ökonomie inbesondere (Sosyal Bilimler Yöntemine Dâir, İktisada Özel Referansla Birlikte Soruşturmalar) adlı 1883 tarihli eserinin 1933 yılına ait bir basımı.

Principles 1870’ler boyunca Alman Tarihçi Okul’un etkisinde kalan Almanya’da olağanüstü bir ilgi görmemişti. Ancak Menger’in 1883 tarihli Untersuchungen uber die Methode der Sozialwissenschaften und der politischen Ökonomie inbesondere (Sosyal Bilimler Yöntemine Dâir, İktisada Özel Referansla Birlikte Soruşturmalar) adlı eseri tam tersi bir durum yarattı ve Alman akademisinde refleks yarattı. "Avusturya Okulu" deyişi bu aralıkta, Alman iktisatçılar tarafından Menger ve takipçilerini mevcut ve geçerli iktisadî düşünceden dışlamak için kullanılmaya başladı. Menger daha refleksif bir tavırla 1884 yılında Irrthumer des Historismus in der deutschen Nationalökonomie (Alman İktisadında Tarihsiciliğin Hataları) adlı eseri yayımladı.[3] Menger ile Gustav von Schmoller’in başını çektiği ünlü Methodenstreit (yöntem anlaşmazlığı) bu şekilde başladı ve 10 yıldan fazla süre devam etti.

Yükselen ve daha refleksif davranan Menger’in takipçilerinin doğması da kaçınılmazdı. Eugen von Boehm-Bawerk ve Friedrich von Wieser gibi isimler Menger’in seminer ve eserlerinden etkilenmişti. 1870 sonrasında ondan etkilenenlerin artmasıyla birlikte gerçek manada bir Avusturya Okulu tesis edilmiş oldu. 1880’lerden sonra Menger’ci fikirler Fransa, Hollanda, Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık’ta ana dili Almanca olmayan iktisatçılar tarafından benimsenerek yayılmaya devam etti. Methodenstreit tartışmalarına aktif katılımdan el çekmesinden sonra teorik iktisadî yöntemler geliştirmeye devam etti. Sermaye teorisini ele aldığı Zur Theorie des Kapitals'i 1888’de yayımladı. Para politikaları ve teorilerini gözden geçirmesinde Avusturya ekonomisindeki bir dizi reform görevinde yer alması etkili oldu. Para teorisini ele aldığı Geld (Para) sonrasında dört yıl içinde bu konuyu ele alan birçok makale yayımladı. 1903’te profesörlükten emekliye ayrıldı ve 1921’deki ölümüne kadar olağanüstü etkisi olan bir çalışma yayımlamadı.[4]

İktisadi düşüncesi değiştir

Carl Menger 1871’de Principles'i yayımlamadan evvel David Hume, Adam Smith ve David Ricardo tarafından tesis edilip temelleri atılmış olan Britanya Klasik Okulu’nun etkisi Avrupa ve akademide yoğun bir etkiye sahipti. Ancak Menger bu düşünsel altyapıyı tamamıyla devirme amacını taşımıyor üstüne bundan beslendiği de oluyordu. Özellikle "kısa vadeli fiyat belirlenimi teorisi" ve laissez-faire düşüncesinin sonuçları onun için de geçerliydi. Onun nihai amacı tüketicinin (bireylerin) seçim ve eylemlerini anlama çabasıyla merkeze alan bir fiyat teorisini ortaya koymaktı. Klasik iktisadı bu sayede daha sağlam bir düzleme oturtmak amacındaydı. Ona göre fiyat teorisiyle dağılım teorisi arasında bir boşluk bulunmaktaydı. Bu onarım düşüncesini Principles'in önsözünde duyurmuştu.[5] Israel Kirzner’e göre ise Menger, bu eserinde Ricador’cu iktisadî sisteme radikal boyutlarda tezat oluşturan bir bakış açısını sadece "göz ucuyla" yakalamıştı.[6]

Menger’in iktisadi teorisinde insan (tüketici) merkezi bir rol oynuyordu. İhtiyaç tatminlerini neden-sonuç ilişkisiyle açıklama eğilimdeydi. Onun fikriyatında insan eylemleri (seçimleri-tatmin yoğunluğu) referans alınacak bir parametreydi. Bu düşüncelerini "İnsanın kendisi her ekonominin başlangıcı ve sonudur." ve "Bizim bilimimiz bir insanoğlunun kendi ihtiyaçlarının icabına bakma marifetinin teorisidir" sözleriyle Principles'te vurgulamıştı.[7] Onun bu düşüncesi daha sonra felsefi bir hâl alarak Ludwig von Mises’le "praksiyoloji" kavramıyla hayat buldu ve kavram Avusturya Okulu’nun temel ilkelerinden biri haline geldi.

Ortaya koyduğu mal teorisinin izahına Principles'te 25 sayfa ayırmıştı. Önce "iktisadî olmayan mallar" ve "iktisadî mallar" olmak üzere iki ayrıma gitmişti. Buna göre iktisadi olmayan mallar, eğer ihtiyaca nazaran fazla durumdaysa insanlar bunun için belirgin bir eylemde bulunmazlardı. İktisadi mallar ise daha sınırlı olduğundan bireyler bunları daha tasarruflu kullanmak için eylemli olurlardı çünkü bireyler ihtiyaçlarını olabildiğince tatmin etme gayretinde olurlardı. Buna içilebilir suların kullanımdaki değişkenlikler örnek gösterilebilir.[8] Değer teorisini ise insanların bilinciyle ölçmekten yanaydı.[9] Böylece değer kavramına tatminden hareketle sübjektif bir açıdan yaklaşıyordu. Örneğin birey için herhangi bir metanın değeri ihtiyaçlarını karşılama arayışıyla ilintiliydi.

Her somut durumda, iktisatlı kullanımda bulunan bireyin tasarrufundaki bir malın bütün miktarı vasıtasıyla temin edilen tatminlerin hepsinin arasından, sadece onun için en az öneme sahip olanları, bütün miktarın verili bir kısmının mevcudiyetine bağlıdır. Bu yüzden, malın bütün mevcut miktarının herhangi bir kısmının bu kişi için değeri, bütün miktarca temin edilenler arasında en az önemli, ve eşit bir kısım ile kazanılan, tatminlerin onun için önemine eşittir.” – Carl Menger[10]

Menger’in fiyat teorisi bir metanın kullanım değeri ila mübadele değeri arasındaki farkı açıkça ortaya koyuyordu.[11] Bunu yaparken tüketici değerlendirmesi ve tercihlerine sıkı bir atıfta bulunuyordu. Bu düşüncede üretim maliyetlerine göre belirlenen "fiyatı" tüketici tercih ve şartlarına göre çürütüyordu. Menger ve takipçileri insanların ihtiyaç duyduğu tatminlerin (metaların) farkındaydılar ve bağımlılıklarının bilincindeydiler. Fiyat değişen şartlara göre "isnat edilen" ürüne biçilen değerdi. Bu, marjinal fayda teorisinin de bir yansıması ve emek-değer teorisinin aksiydi. William Stanley Jevons, Leon Walras ve Menger gibi Marjinalist Devrimin öncülerinin fikriyatında "emek" kavramının yeri çok daha azdı ve "emek" ağırlıkla tüketici tercihlerine göre şekillenen bir türev olarak görülüyordu. Bu düşüncede sübjektif bir kavrama indirgenen emeğin değerini, ücretini, tüketicinin tercih ve fayda algısı (tatmin yoğunluğu) belirliyordu.[12] Menger’in malları alt-üst olarak kategorize etmesi bundan ileri geliyordu.

Menger için üretim ve tüketim süreçlerinde kullanılan malları alt ve üst olmak üzere ikiye ayırmak mümkündü. Alt düzey mallar tüketicinin ihtiyacını (tatminini) doğrudan karşılamaktaydı. Kapital ve üretim malı mahiyetine sahip üst düzey mallar ise alt düzey malları üretirdi. Üst düzey mallar birbirleri için tamamlayıcı (kompleks) bir yapıya da bürünürlerdi, bu nedenle üretimde gerekli olan bütün üst düzey malların teminiydi. Bir malın üst düzey oluşunu koruyan da bu birbirine bağlılık ve izlenen girift süreçten ileri geliyordu. Menger bunu temel bir ihtiyaç maddesi olan ekmek üzerinden anlatma gayretine girmişti. Ekmek üretiminde mayanın eksikliğini diğer malzemelerin kullanımını engellemesi örneğini vermişti.[13] Eş-marjinal fayda prensibini de tüketici ihtiyaçlarının önemine göre dizmişti.

Menger’in sübjektivistliğini sistematik bir hale getiren başlıca isim onun takipçilerinden Mises’di. Onun "tüketici egemenliği doktrini" Menger vizyonunun bir yansıması ve aldığı son şekildi. Bu doktrinde özel mülkiyet kavramı ferdiyetçi bir bakışla ele alınıyordu. Sermaye ve üretim araçlarının sahibi ile tüketici arasındaki çıkar uyumu sistematize ediyordu.[14] Mises’in takipçisi olan ve New York Üniversitesi’nde ekonomi profesörlüğü görevinde bulunan Israel Kirzner’in aktarımına göre, Menger’in sübjektivistliğinin özgünlüğüne ilişkin kuşkular da bulunmaktadır. Öyle ki Kirzner 19. Yüzyılın başlarında hemen hemen aynı fikriyatta olan Alman ekonomistlerin olduğu bilgisini Erich W. Streissler’e atfen paylaşmaktadır.[15]

Menger’in iktisadî düşüncelerinde ve iktisadî analizlerinde Aristo’nun iktisat ve bilime ilişkin görüşlerinin izleri de görülür. Onun Arisito’cu eğilimleri iktisadi olayların özünü ortaya koyma ve bunların içsel fragmanlarının olduğunu savunmasında belirgindi. Doğal süreç savunusu da bu eğilimin bir başka yansıması idi. Menger’i etkisi altına alan düşünürler arasında Franz Brentano’nun da ayrı bir yeri vardı. Brentano Hegelci yaklaşıma karşıtlığı ile tanınıyordu.[16]

Avusturya İktisat Okulu’na Etkisi değiştir

 
Menger'in onuruna yapılmış Viyana Üniversitesi merkez kampüsünde yer alan bronz rölyef.

Menger klasik iktisat yöntemlerini sorgularken ayrı bir iktisat okulunu kurma amacında değildi.[17] Ancak Menger’in Principles'i Avusturya İktisat Okulu’nun temel noktası oldu. Okulun ortaya çıkışı Menger’in klasik iktisada olan reformist bakışının Alman Tarih Okulu tarafından reddedilmesi sonrasında oldu ve Menger’in tecride uğraması belirleyici bir etki yarattı. Menger eserini dört cilt olarak düşünmüştü ve Alman Tarih Okulu’nun ilgisine mazhar olacağını ummuştu. Ancak niyetlenmediği bir sonuçla karşı karşıya kalınca diğer ciltlere vakit ayırmaya son verdi. Daha refleksif bir tavırla iktisadî teorik kitaplar yayımladı. Gustav von Schmoller’le düştüğü yöntem anlaşmazlığı ve süregelen tartışmaları 1870-1880 arasını Avusturya Okulu için hazırlık dönemiydi. Takipçileri Friedrich von Wieser ve Eugen von Boehm-Bawerk okulun ilk kuşak; Böhm-Bawerk'in öğrencileri Hans Mayer, Ludwig von Mises ve Joseph Alois Schumpeter ise ikinci kuşak mensupları oldu. İkinci kuşağın en etkili ismi Mises idi. Okul zaman içerisinde birçok değişime uğradı, özellikle 1930’larda klâsik iktisattan ayrışılan nüans noktalarının görünür olmadığı özeleştirisi bile yapılıyordu.[18]

Kaynakça değiştir

  1. ^ Joseph T. Salerno, "Carl Menger: Avusturya Okulu’nun Kuruluşu 28 Aralık 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.", çev. Ünsal Çetin, Liberal Düşünce Dergisi, Sayı: 61, 2016: 49.
  2. ^ Salerno, 50.
  3. ^ Salerno, 51.
  4. ^ Salerno, 51-52.
  5. ^ Salerno, 55.
  6. ^ Israel M. Kirzner, Mises ve Onun Kapitalist Sistem Anlayışı 28 Aralık 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., çev. Turan Yay, Liberal Düşünce Dergisi, Cilt: 15, Sayı: 60, 2010: 11.
  7. ^ Salerno, 56.
  8. ^ Salerno, 58-59.
  9. ^ Salerno, 61.
  10. ^ Menger’in değeri belirleyen tatmini ele alışı hakkında bir pasaj, Principles'ten aktaran Salerno, 62.
  11. ^ Salerno, 62-63.
  12. ^ Ersan Bocutoğlu, "İktisat Teorisinde Emeğin Öyküsü: Değerin Kaynağı Olan Emekten Marjinal Faydanın Türevi Olan Emeğe Yolculuk 18 Mart 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.", Emek ve Toplum, Sayı: 1, 2012: 146, 148.
  13. ^ Yeliz Keskin Korkmaz, "Avusturya İktisat Okulu’nun Temelleri ve İktisadi Düşünceye Katkıları 28 Aralık 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.", Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Sivas: Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2011: 47.
  14. ^ Kirzner, 12, 14.
  15. ^ Kirzner, 11.
  16. ^ Fatma Esra Görmez, “Değer Kavramı’na Yeni Bir Bakış: Carl Menger”, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2008: 58-59, 63.
  17. ^ Loasby’den aktaran: Turan Yay ve Coşkun Can Aktan (haz.), Avusturya İktisat Okulu içinde Turan Yay, "Avusturya İktisat Okulunun Tarihsel Gelişimi ve Metodolojisi", İzmir, Sosyal Bilimler Araştırmaları Derneği, 2019: 6.
  18. ^ Yay, 13.

Dış bağlantılar değiştir