Anadolu sığla ağacı

bitki türü

Anadolu sığla ağacı (Liquidambar orientalis), Altingiaceae familyasındandır. Türkiye'de Güney Ege ve Batı Akdeniz bölgelerinde sınırlı alanlarda yetişir. Yerel dilde "Günlük ağacı" olarak bilinen sığla, 20 metreye kadar boylanabilir ve görünüş olarak çınara benzer. 200-300 yıla kadar yaşayabilir.[1] Marmaris ve Datça bölgelerinde dere boylarında, Köyceğiz ve Fethiye civarında ise taban suyu yüksek olan düzlüklerde korulukları vardır. Köyceğiz'de bulunan doğal yayılış alanlarının, portakal bahçelerine dönüşmesi ile daraldığı belirtilir. Orman Genel Müdürlüğü tarafından korunan alanlarda yeni korulukları tesis edilmektedir. Türkiye dışında sadece Rodos Adasında bulunur. Subtropikal iklim özellikleri görülen sıcak, nemli ve suyu bol yerlerde yetişir.

Anadolu sığla ağacı
Biyolojik sınıflandırma
Âlem: Plantae
Bölüm: Magnoliophyta
(Kapalı tohumlular)
Sınıf: Magnoliopsida
(İki çenekliler)
Takım: Saxifragales
Familya: Altingiaceae
(Acıfındıkgiller)
Cins: Liquidambar
Tür: L. orientalis
Liquidambar orientalis
Mill.
Anadolu Sığlası doğal yayılım aralığı

Anadolu Sığla ağacı, 30–35 m (98–115 ft) yüksekliğinde ve 100 cm (39 inç) çapında bir gövdeye sahip yaprak döken bir ağaçtır. Tek eşeyli çiçekler Mart'tan Nisan'a kadar çiçek açar. Meyveler Kasım-Aralık aylarında olgunlaşır ve tohumlar rüzgarla dağılır. Anadolu sığla ağaçları 0–400 m (0-1,312 ft) arasında bir yükseklik, 1.000-1.200 mm (39-47 inç) yıllık ortalama yağış ve 18 °C (64 °F) yıllık ortalama sıcaklığı tercih eder. Ağacın optimal büyümesi bataklıklar, nehir kıyıları ve kıyı bölgeleri gibi zengin, derin ve nemli topraklardadır, ancak yamaçlarda ve kuru topraklarda da büyüyebilir.

Özellikleri değiştir

Kabuk değiştir

Kabuk gençken çatlaksız yaşlıyken çatlaklıdır. Kabuklar gençken rengi grimsi, yaşlanınca grimsi kahverengi veya kahverengiye döner. Kabuk ve odunundaki kokuya "Buhur" adı verilir. "Buhurcular" adlı Yörük Obasına da adını vermiştir.

Sürgünler değiştir

Genç sürgünler önce yeşilimtrak, sonra kırmızımsı-kahverengi olup, incedir. Çıplak ve parlak olan sürgünler üzerindeki lentiseller küçüktür ve çıplak gözle görülebilir. Yan tomurcuklar sürgünlere çok sıralı sarmal dizilmiştir ve sürgüne az çok yatıktır. Tepe tomurcuğu yan tomurcuklardan biraz daha büyüktür. Yumurta şeklinde, elipsoid ve sivri uçlu olan tomurcuklar parlak olup pulların kenarı hafif kirpikli, kahverengi sürmeli ve çıplaktır. Pulların rengi elma yeşili-kahverengidir. Ovuşturuldukları zaman aromatik olup, üzerinde 3 adet iletim demeti izi taşır.

Yapraklar değiştir

Beş loplu ve ışınsal damarlı olan yapraklarda her bir lop genellikle ikincil olarak loplara ayrılır. Ucu küt veya sivri olan lopların sayısı ender olarak 3 veya 7'dir. Yaprakların kenarı ince ve muntazam dişlidir. Yaprak ayasının tabanında, ana damarların birleştiği yerde tüy demetleri saplanmış olup, bazı yapraklarda söz konusu tüyler yok denecek kadar azdır. Üst yüzleri tamamen çıplak ve parlak yeşildir. Yaprağın sapı ince ve oldukça uzundur. Erkek çiçekler kurul şeklinde ve tomurcukların üst ekseninde bulunanlar sık ve sapsız, alt tarafında bulunanlar ise daha seyrek olarak yerleşmiştir.

Çiçekler değiştir

Çiçekler küre şeklinde, üzerleri küçük kırmızımsı çiçeklerle bezenmiştir. Çiçek olgunlaşınca dikenli kozalağa dönüşür ve grimsi-yeşil renk alır. Dişi çiçekler ilk oluştukları zaman renkleri yeşil olup daha sonraları kırmızımsı renk alır. Üzerleri hafif tüylü olup, meyve içinde dökülmeden kalırlar ve sertleşip odunsu bir yapı kazanırlar.

Meyveler değiştir

Meyve uzun bir sapın ucunda, aşağıya doğru sarkık olarak durur. Olgunlaştıkları zaman sertleşir, kapsüller açılır ve tohumlar dökülür. Çok küçük kanatlı olan tohumun rengi koyu kahverengidir, basık, dip tarafı yuvarlak, uç kısmı sivridir. Tohum kabuğu parlak, ince ve serttir.

Sığla yağı değiştir

 
Kavakarası'nda
 
Kavakarasındaki kadın

Sığla yağı iyi bir antiseptiktir. Eczacılıkta, parfümeride ve ayrıca buhur olarak kilise vb. yerlerde kullanılır. Kuru yongaları çeşitli ayinlerinde tütsü olarak kullanıldığından ağaca "günlük ağacı" denir.

Ağacın kabuğunun yaralanmasıyla, özünden elde edilen bir çeşit balsam olan "Sığla yağı" özellikle parfüm sanayinde kullanılan önemli bir hammaddedir. Ağacın önemi, elde edilen bu yağdan kaynaklanmaktadır.

Eskiden Türkiye'de 20 ton dolaylarında sığla yağı elde edilirken, günümüzde ormanların azalmasıyla yılda ancak 3-4 ton sığla yağı elde edilebilmektedir. Yağa, yurt içinden ve yurt dışından yoğun talep olmakla beraber, yeterli miktarda üretim olmadığı için bu talep karşılanamamaktadır. 2000'li yıllarla birlikte artık parfümeri sanayinde sentetik fiksatörler kullanıldığından eskiden olan talepler azalmış ve sığla yağı üretimi 1 tona kadar düşmüştür.

Tarihte değiştir

Geçmişte Mısır Kraliçesi Kleopatra'nın "aşk iksiri" ve parfüm olarak kullandığı sığla yağı, Hipokrat döneminden beri ilaç olarak da kullanılmıştır. Eski Mısırlılar sığla yağını mumyalama işlemleri sırasında da kullanmışlardır. Batmış Fenike gemilerinden çıkarılan içi sığala yağı dolu amforalar geçmişte sığla yağının Akdeniz ticaretinde önemli bir yer tuttuğunu göstermektedirler.

Eldesi değiştir

Özsuyunun hasadı ve yağının hazırlanması, mayıs ayından kasım ayına kadar süren ve birkaç ayrı aşamadan oluşan oldukça meşakkatli işleri içerir. Kalın özsu, Haziran-Eylül döneminde, toplam gövdenin ¼'ü kademeli olarak uzunlamasına sıyrılarak elde edilir. Gövdenin yaralanması, gövdeye dokunularak daha fazla uyarılabilen özsuyun ortaya çıkmasına neden olur. Muğla'nın Köyceğiz ilçesine bağlı Kavakarası köyünde vatandaşlar, plastik şişelerin keskin kenarlarını kullanarak yaralı ağaç gövdelerinden özsuyu sıyırır. Soyulmuş özsu, yumuşaması için kaynar suya konur, ardından preslenir. Styrax daha sonra ¼ su ile inceltilir, yumuşak kalır ve aroması korunur. Buhar damıtma ile açık sarı bir yağ elde edilir.

Bileşimi değiştir

Sığla yağının bileşiminde kokusunu veren sinnamik asit, uçucu yağlar ve reçine bulunur.

Yağ, antiseptik özelliğe sahiptir. Parazitlere karşı etkilir. Ciltte yumuşatıcı, rahatlatıcı, iltihap giderici ve yara iyi edici etkileri bulunmaktadır. Halk tarafından özellikle mide rahatsızlıklarında ve yaraların iyileştirilmesinde kullanılmaktadır. Aynı zamanda temizleyici ve ter kokularını giderici olarak da kullanılır.

Kullanımı değiştir

Bu yağ, parfümeride sabitleyici olarak kullanılmaktadır. Yani parfüm içerisindeki güzel kokuların uçmamasını sağlar. Bu nedenle sığla yağı parfüm sanayinde önemli bir hammaddedir. Bunun yanı sıra sığla yağıyla yapılan sabunlar cilt yumuşatıcı etkiye ve güzel kokuya sahiptir.

Dağılımı değiştir

Türkiye'de doğal olarak bulunan Anadolu sığla ağacı, Marmaris ve Fethiye ilçelerinin kıyı düzlükleriyle Köyceğiz ve Dalaman deltasında mesçereler halinde bulunur.[2] Denizli-Acıpayam-Alcı Orman İşletme Şefliği sınırları içinde, Dalaman Çayı boyunca yayılışı görülür. Isparta ve Burdur arasında da dar bir yayılışı bulunmaktadır. Türkiye'de iki alt türü bulunmaktadır. Bu bölgelerde eskiden ormanlar oluşturan ağaçlar, günümüzde küçük korular halinde bulunmaktadır.

Galeri değiştir

Ayrıca bakınız değiştir

Kaynakça değiştir

  1. ^ tvk.csb.gov.tr. "Anadolu Sığla Ağacı Tür İzleme projesi - Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü". tvk.csb.gov.tr. 24 Mayıs 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mayıs 2023. 
  2. ^ "Anadolu Sığla Ağacı Tür İzleme projesi". 27 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Eylül 2022. 

Dış bağlantılar değiştir