Keçe: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Luckas-bot (mesaj | katkılar)
k Bot değişikliği Ekleniyor: ro:Pâslă
Khutuck Bot (mesaj | katkılar)
k Bot: Kozmetik değişiklikler
3. satır:
'''Keçe''', [[koyun]], [[tavşan]], [[deve]], [[lama]] gibi hayvanların [[yün]]leri ile [[tiftik keçisi]]nin kıllarının su, [[sabun]] ve [[ısı]] yardımıyla oluşturulan [[alkali]] bir ortamda [[lif]]lerinin birbiri arasına girmesi ile elde edilen atgısız-çözgüsüz sıkıştırılmış [[tekstil]] örneğidir.
 
== Kökeni ==
Keçe sözünü [[Türkçe]] [[etimolojik]] olarak inceleyen araştırmacılar, bu kelimenin Batı Türkleri ile [[Oğuzlar]] arasında gelişmiş ve yayılmış olduğuna inanmaktadırlar. Türkçe'de, keçe sözüne ilk kez XI. yüzyılda [[Kaşgarlı Mahmud]]'un [[Divân-ı Lügati't-Türk]] adlı eserinde rastlanmıştır. Keçe kelimesinin, ''geçme-geçmek'' (kaynaşıp birleşmek anlamında) kelimeleri arasındaki bir ilişkiden dolayı kullanılmaya başlanıldığı düşünülmektedir.
 
Türkçe'de, keçe kelimesinden çok eski zamanlara ait olan ve aynı anlama gelen başka bir sözcük daha bulunmaktadır. Bu '''Kidiz''' kelimesidir. Çeşitli kaynaklara göre keçe karşılığı kullanılan ve en eski aynı zamanda da en yaygın bir [[Türk]] kültür deyişi olan bu kelime çeşitli Türk topluluklarında bazı farklı şekillerde kullanılarak eski çağlardan günümüze kadar ulaşmıştır.
[[Dosya:Felt_cloth.jpg|thumb|200px|right|4 farklı renkte keçe]]
Kaşgarlı Mahmut'un ünlü divanında keçe kelimesinin yanında aynı anlama gelen Kidiz kelimesi de geçmektedir. Kidiz; keçe, [[Türkmenler]]in çadır örtüleri ve göç zamanı [[bürgü]]leri anlamında kullandığı görülmektedir. [[Göktürk]] alfabesi ile yazılmış ve IX. yüzyıla ait [[Irk Bitig]] adlı kitaptır . Bu eserde yaygın bir Türk kültür deyişi olan ''keçeyi suya salmak'' sözünün en eski haline; ''kidizig subka sokmuş'' bulunmaktadır. Anadolu Türkçe'sinde pek kullanılmayan bu kelime bazı farklı şekillere bürünerek; [[Kırgız]], [[Başkırt]], Karaçay-Malkar dillerinde kiyiz; Karaim Türkçesi'nde kiyiz ve kiyız; [[Kazakça|Kazak dilinde]] kiyiz ve keygiz; [[Tatarca]]da kigiz ve kiyez; Çağatay, Özbek, Uygur ve Tarançi lehçelerinde kigiz ve kiz; Tuva lehçesinde kidis; Altay (Oyrut) lehçesinde kiyis; Hakas, Altay, Teleüt, Şor, Lebed ve Küerik lehçelerinde kis (kiis) şeklinde geçmektedir.
 
== Diğer tanımları ==
[[Türk Dil Kurumu|TDK]] sözlüğünde üç anlamı vardır:
# [[Yapağı]] veya keçi kılının dokunmadan, yalnızca dövülmesiyle elde edilen kaba [[kumaş]].
# Bu kumaştan yapılmış olan: [[Keçe külah]], keçe [[çadır]].
# Yere serilen [[halı]], [[kilim]] gibi yünlü döşemelik.
 
* Keçe, yapağı veya keçi kılının dürülüp kuvvetlice basılması veya dövülmesi ile elde edilen, [[kepenek]], [[çarık]], [[külah]] ve döşeme örtüsü gibi şeylerin yapımında kullanılan dokunmamış kaba kumaştır.
 
* Hayvansal tekstil [[elyaf]]ı olan yün elyafının bükme ve dokuma işlemleri yapılmadan birbirine bağlayarak sağlam, bükülgen bir kumaş meydana getirme işlemi.
 
== Kaynak ==
* Ahmet Topbaş - Musa Seyirci, ''Keçe Sanatı ve Afyon'da Keçecilik''', Beldemiz, S.9, Afyon 1987, s.10.
{{tekstil sanatları}}
 
[[Kategori:Ev tekstili]]
Satır 31 ⟶ 32:
 
{{Link SM|hu}}
{{tekstil sanatları}}
 
[[ar:لباد]]
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Keçe" sayfasından alınmıştır