Nesir: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
JAnDbot (mesaj | katkılar)
k Bot değişikliği Ekleniyor: an, be, bo, hr, kn, krc, mn, vi, war Değiştiriliyor: da, he
Değişiklik özeti yok
1. satır:
'''Nesir''', edebiyatta düzyazı sanatı. [[Dil]] kurallarından başka hiç bir ölçüye bağlı olmayan düz ve tabu anlatma yolu.
 
"Yunanlıların ve bilhassa Latinlerin nesir dedikleri nesir, hulasa bugün aydınlığının hudutsuzluğuyla insanları insan eden nesir araplar'da da yoktu, acemler'de de yoktu. Biz zavallı Türkler, Arap ve Acem'in tilmizleriAcemden olduğumuzetkilendiğimiz için, ayrıca da, kendi milli kusurumuz olarak, az yazdığımız için nesirsiz kaldık. Asıl edebiyat nesirdir" ([[Yahya Kemal]], edebiyata dair, İstanbul Fetih Cemiyeti 1984, s.70.)
 
Eski nesir, “sade nesir” ve “süslü nesir” olmak üzere başlıca iki koldan yürümüştür. Sade nesir, konuşma dilinde yazılan, açık, tabiî nesirdir. Bu nesirle halkla ilgili eserler ve bazı tarihler yazılmıştır. Süslü nesir ise, yabancı kelime ve dil kurallarıyla yüklü, çeşitli söz sanatlarıyla ve kelime oyunlarıyla süslü nesirdir. Bu nesirle, aydın kimselere hitap eden eserler yazılmıştır. Yeni nesir'de, yazı dili konuşma dili ile birleştirilmeğe çalışılmıştır. Yazı dilinin konuşma dili haline getirilmesi hareketi, 1911 de Selanik'te çıkarılmaya başlanan “[[Genç Kalemler]]” dergisinde, [[Ömer Seyfettin]], [[Ziya Gökalp]] gibi sanatçılar ve fikir adamları tarafından ileriye sürülmüş ve bu hareket, bugünkü yazı dilinin ayırıcı vasfı olmuştur. Yeni nesrin başlıca özellikleri şu noktalar üzerinde toplanabilir. Konuşma dilinde karşılığı bulunan yabancı kelimeler dilden atılmıştır.
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Nesir" sayfasından alınmıştır