Dolandırıcılık: Revizyonlar arasındaki fark

birini aldatarak mal veya parasını alan kimse
İçerik silindi İçerik eklendi
Pinar (mesaj | katkılar)
taslak
(Fark yok)

Sayfanın 10.59, 2 Mart 2010 tarihindeki hâli

Dolandırıcılık, en genel anlamıyla aldatma amacı ile yapılan kasıtlı eylemdir. Sahtekârlık olarak da adlandırır.

Türkiye

Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesine göre, "hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan bir kişi" dolandırıcılık suçunu işlemiş olur ve bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına çarptırılabilir.[1] 158. maddeye göre dolandırıcılık suçunun aşağıdaki durumlarda işlenmesi hâlinde, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur:[1]

  • Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle.
  • Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle.
  • Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak.
  • Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle.
  • Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle.
  • Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında.
  • Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle.
  • Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla.
  • Sigorta bedelini almak maksadıyla.

Kaynakça

  1. ^ a b 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, TBMM, 2 Mart 2010 tarihinde erişildi.