Pön Savaşları: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
1. satır:
[[File:Hannibal3.jpg|250px|right|thumb|Hannibal [[Alp]] dağlarını geçerken]]
'''Pön Savaşları''', Kartaca Savaşları olarak da bilinir. [[Kartaca]] ile [[Roma İmparatorluğu|Roma Cumhuriyeti]] arasında, M.Ö. [[M.Ö. 264|264]]-[[M.Ö. 146|146]] yılları içinde, Akdeniz egemenliği için yapılan savaşlardır.
[[M.Ö. 272]] yılında Güney
Bir [[Fenike]] kolonisi olarak M.Ö. 9. yüzyıl ortalarında kurulmuş olan Kartaca, bugünkü [[Tunus]]'da, korunaklı bir liman kentidir. M.Ö. 260'lı yıllara gelindiğinde Kartaca, [[Batı Akdeniz]]'de kurduğu kolonilerde güçlü ve zengin bir ticari imparatorluk oluşturmuştu. Bölgede Kartaca ile güç, varlık ve nüfuz açısından rekabet edebilecek tek güç artık Roma Cumhuriyeti'dir.
Kartaca donanması, antik çağda Batı Akdeniz'de en büyük deniz gücüydü. Buna karşın Kartaca'nın sürekli, güçlü, düzenli bir kara gücü yoktu. Kara savaşları için, gerektiğinde silah altına alınan paralı askerlere dayanan bir askeri güç oluşturulma yolu seçilmişti. Yine de subayların çoğu varlıklı Kartacalılardı. Donanmada ise çoğunlukla, denizcilikteki ustalıklarıyla ünlenmiş orta ya da alt sınıftan Kartacalılar istihdam edilmekte idi.
Satır 13 ⟶ 14:
== I. Pön Savaşı ==
Roma Cumhuriyeti’nin Kartaca’nın kontrolündeki Akdeniz ticaretine karşı giriştiği bir yarma hareketidir. [[
[[M.Ö. 260]] yılında Sicilya’ya yönelen bir Roma donanması, Sicilya’daki Kartaca egemenliğine son veremediyse de [[Korsika]] adasını, Akdeniz’deki Roma etki alanına almayı başarmıştır.
[[M.Ö. 256]] yılında bir Roma donanması bu kez [[Afrika]] kıyılarına bir çıkartma yapmıştır. Her ne kadar Kartaca, bu tehdit karşısında teslim olmayı kabul etse de Roma’nın dikte etmeye çalıştığı anlaşma koşullarının ağırlığı karşısında, direnme yolunu seçti. Ertesi yıl, Afrika kıtasındaki Roma kuvvetlerine, ağır süvarinin ve savaş fillerinin desteğinde saldıran Kartaca kuvvetleri, Roma ordusunun kıtayı terk etmesini sağlamıştır.
Akdeniz egemenliğinin kilit noktası olan Sicilya için mücadele, ertesi yıl yeniden alevlendi. [[M.Ö. 241]] yılına değin taraflar belirgin bir üstünlük sağlayamadılar. 241 yılında 200 parçalık bir Roma donanması, Sicilya’daki Kartaca egemenliğine son vermiştir.
Satır 28 ⟶ 29:
Roma, I. Pön Savaşının getirdiği bu sınırlı başarıyla yetinmek niyetinde değildi, [[M.Ö. 238]] yılında [[Sardinya]] adasını istila etti. Hemen ardından Kartaca’yı, Akdeniz’in batı yarısından tümüyle çekilmeyecek ve ek savaş tazminatı ödemeyecek olursa, Kartaca kentine saldırmakla tehdit etti.
Kartaca’nın buna tepkisi [[İber Yarımadası|İber yarımadasında]] askeri organizasyonlarını güçlendirmek ve genişletmek olmuştur. Kartaca komutan ve devlet adamı
Hannibal [[M.Ö. 219]] yılında İber yarımadasının Akdeniz kıyısındaki Kartaca'nın müttefiki bugünkü [[Saguntum]]’u yerleşti. Ertesi yıl da yirmibin piyade, altıbin ağır süvari ve savaş fillerinden oluşan ordusuyla [[Pireneler|Pirene dağların]]ı aşıp güney [[Fransa]]’da ilerlemeye başladı.
Pek çok tarihçi tarafından
Roma, [[Afrikalı Scipio|Scipio]] komutasındaki bir orduyu, Hannibal’i karşılamak üzere güney Fransa’da [[Rhône Nehri|Rhone nehrinin]] kıyılarına göndermiştir. Rhone nehrinin kıyılarına geldiğinde Scipio, Hannibal’in çoktan bölgeyi geçtiğini fark etmiştir. Hannibal, ordusunun yönünü kuzeye çevirip Rhone nehrini daha yukarıdan bir bölümde geçmeyi tercih etmişti. Geniş bir kavis çizerek [[Alp dağlarının|Alpler]] eteklerine ulaştığında, son derece engebeli ve uzun bir yol izlemek zorunda kalmıştır ama, Scipio’nun kuvvetlerini de böylece pas geçmiştir.
Scipio, bölgede küçük bir [[müfreze]] bırakıp ordusunun büyük bir bölümünü deniz yoluyla kuzey İtalya’ya nakletmek zorunda kalıyor, Hannibal ordusunun [[Alp dağları]]nı aşıp [[
Hannibal’in ordusunun Alp dağlarını geçerek [[Po
Başarısızlığı göze alamayan Romalı komutan, pozisyonunu bozarak Hannibal’i izlemek zorunda kalmıştır. Hannibal’in de istediği budur. Düşmanının oluşturduğu bir pozisyona karşı savaşa girmek yerine onu, pozisyonunu bozarak, kendi düzenlediği bir pozisyonda savaşa girmek zorunda bırakmak. Nitekim, [[M.Ö. 217]] yılının baharında, Hannibal’i izleyen Roma ordusu, Tresimen gölü çevresinde tuzağa düşürülerek kılıçtan geçirilmiştir.
Satır 44 ⟶ 45:
Ard arda kazandığı bu zaferlere karşın Hannibal, Roma üzerine yürümemiştir. Pek çok tarihçi Hannibal’in bu tutumunu, kuşatma silahlarının olmamasına bağlamaktadır. Hannibal’in bu tutumunun esas nedeni ne olursa olsun sonuçta, üstün süvari gücüne güvenerek İtalya topraklarında kalabilmiş ve Roma ile İtalyan müttefikleri arasıdaki dayanışmayı zorlamaya çalışmıştır.
Tresimen yenilgisinin ardından Roma, bugün ‘’’Fabian Strateji’’’ olarak bilinen ve tarihte pek çok olayda izlenen ya da izlenmeye çalışılan bir strateji izlemiştir. Romalı komutan ve devlet adamı Fabius’un izlediği bu strateji, kabaca yıpratma savaşı ya da oyalama savaşı olarak da bilinir. Fabius, sürekli olarak bir meydan savaşından kaçınmış, çeşitli vur-kaç taktikleriyle, erzak tedariki için hareket halindeki ikmal birliklerine, yayılmış kuvvetlerine saldırarak Hannibal’i yıpratmaya çalışmıştır. Hannibal ordusundaki süvari birliklerini etkisiz hale getirebilmek için dağlık bölgelerde harekatı tercih etmiş, Hannibal kuvvetlerine sürekli saldırılar düzenlemiştir. Ne var ki yıpratma savaşı, uzun sürede sonuç alınabilecek bir stratejidir ve bu yüzden de iki yanı keskin bir kılıçtır. Fabius’un bu tutumu, Roma’da kısa bir süre sonra sorgulanmaya, eleştirilmeye başlanmıştır. Trasimen yenilgisinin ardından Diktatör seçilmişti ve görev süresinin sonlarına doğru Roma süvari komutanı Rufus’la aralarındaki fikir ayrılığı giderek derinleşmekteydi. Hannibal’in
Böylece Roma’yı es geçen Hannibal İtalya’nın güneyine doğru, ikinci büyük kent olan
Merkezde bunlar olurken Hannibal’in sol kanatdaki ağır süvarisi karşısındaki Roma süvarisini dağıtmış, Roma birliklerinin gerisi boyunca hızla ilerleyerek sağ kanattaki Roma süvarisine arkadan saldırmıştır. Bu kanatdaki Roma süvarisinin ezilmesinin ardından ağır süvari bu kez merkezdeki piyadenin gerisinden taarruza girişmiştir. O güne kadarki en kalabalık Roma ordusunun 76 bin mevcudundan ancak 6 bini izleyen katliamdan kurtulabilmiştir.
Roma, Fabius’u tekrar konsül seçmiştir. Ard arda konsüllük süresi yenilenen Fabius, [[M.Ö. 209]] yılında, Hannibal’in üç yıldır elinde tuttuğu Tarentum’u –bugünkü [[Taranto]]- geri almıştır. Fabius’un bu stratejisi, Hannibal’in oyununu bozmuştu, Roma’nın müttefiklerinin ona sırt çevirmesini önlemişti.
Hannibal’in kardeşi Hasdrubal, [[M.Ö. 207]] yılında Hannibal’i takviye edecek bir ordu ile kuzey İtalya’ya girmiştir, ancak Metaurus ırmağı kıyılarında karşılaştığı Roma ordusu karşısında yenilgiye uğradı ve bu savaş sırasında tüm askerleriyle birlikte hayatını kaybetti.
|