Mantıksal pozitivizm: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
VolkovBot (mesaj | katkılar)
k Bot değişikliği Ekleniyor: sk:Neopozitivizmus
Khutuck Bot (mesaj | katkılar)
k Bot: Otomatik metin değişimi, Resim etiketleri düzenlendi
4. satır:
== Felsefi konum ==
 
[[ResimDosya:Ernstmach.jpg|thumb|right|100px|Mantıksal pozitivizme fikir babalığı yapmış olan [[Ernst Mach]]]]
Mantıksal pozitivizm, 19. yüzyıl sonlarında belirginleşen [[pozitivizm]]in yeniden değerlendirilerek devam ettirilmesidir. Sonradan etkisi kaybolmakla birlikte [[20. yüzyıl felsefesi]]nde çok etkili olmuş, bilim ve felsefe eksenli tartışmalarda belirleyici bir konum elde etmiştir. Pozitivizm, bilindiği gibi deneyci (Ampirist) bilgi anlayışını temel alan, deney ve gözleme dayalı olgulardan hareketle bilginin kaynağını ve geçerliliğini kabul eden bir yaklaşım biçimidir. Bilginin kaynağı duyu verileri olmakla kalmaz, aynı zamanda bu duyu verilerinden kalkarak tümevarımsal bir yöntemle ulaşılan genellemelerle de yasa'lar oluşur ve bu yasalar pozitivist düşüncede, belirli bir olay ve olgunun açıklanabilmesi için gerekli olan yasalardır. Bilgi dış-dünya kaynaklıdır ve bu anlamda dış-gerçekliğe tabidir; buna göre bilgi ile gerçeklik arasında bir tekabüliyet ilişkisi vardır. Mantıksal pozitivizme gelindiğinde [[dil]] ve [[mantık]] alanlarının öne çıktığı görülür. Mantıksal pozitivizm bu anlamda pozitivizmin bilim/bilimsellik iddialı felsefi statüsünü devam ettirir; felsefenin deney dışı kalan niteliğini yadsıyarak, metafizik ilan ederek kendilerine göre felsefeyi doğru bir temel oturtma iddiasındadırlar. Bilim ve felsefe ikiye ayrı bölüm olarak ele alınır ve felsefenin görevi ''dil'' olarak belirlenir. Buna göre felsefe dil çözümlemeleriyle sınırlı kalmalı, onlara dayanarak olguları dile getirdiğimiz ''önermeler'' üzerine ve bu önermelerin dilsel bağlamları üzerine açıklama yapmakla görevlidir. Bu görüş özellikle Wittgenstein mantıksal pozitivist sayıldığı yaklaşımda belirgin olarak görülür. Mantıksal pozitivizm, bunlardan hareketle, ikili bir görevi yerine getirmeyi üstlenir; birincisi, dünyanın bilimsel kavranışında ''metafizik ögelerin ve teolojik unsurların kuramsal olarak arındırılması'' ve ikincisi felsefeye ''bilimsel bir nitelik'' kazandırılması.
 
==Felsefi tezleri==
[[ResimDosya:Witgenstein.jpg|thumb|150px|left|Tamamen örtüşmese de bir dönemi itibariyle mantıksal pozitivistler arasında sayılan [[Wittgenstein]]]]
Mantıksal pozitivizmin temel fesefi sorununu ya da konumunu [[anlam]] ve [[anlamsızlık]] meselesi bağlamında ileri sürmek mümkündür. Buna göre anlamlı önermeler doğrulanabilirlikleriyle belirlenen önermelerdir. [[Doğrulama]] denilen kavram bu filozoflar için temel önemdedir, çünkü bir dilsel ifadenin doğru olup olmadığı ve buna bağlı olarak anlamlı olup olmadığının belirlenmesi bu doğrulama işlemiyle belirlenmektedir. Bir anlamda bu düşünce akımının öncüsü sayılan Schlick, bir önermenin anlamının onun doğrulama yöntemi olduğunu belirtir. Doğrulamada öncelikli olan ise duyusal veriler, yani [[deney]] ve [[gözlem]]le elde edilen verilerdir. Böylece mantıkçı pozitivistlere göre, doğrulanabilir olmayan her şey ''anlamsızdır'', yani [[metafizik]]tir. Anlamsız önermeler iki türlüdür; birinciler cümle yapısı itibariyle düzgün olmalarına rağmen anlamsız olanlardır ([[mutlak]], [[hiçlik]], [[koşulsuz olan]], [[gerçekte olan]] gibi kullanıldığı cümlelerin yapısı doğru fakat anlamca doğrulanabilir olmayan önermeler). İkinci türdekiler ise cümle kuruluşları itibariyle anlamsız olanlardır (kuşlar sebzedir gibi tümceler). Metafizik olarak belirtilen ve yadsınan önermeler asıl olarak birinci tür önermelerdir. Bunlar ''sözde-sorunlardır'', çünkü anlamsızdırlar, deney ve gözlem alanının dışında kalırlar. Mantıksal pozitivizm, [[sentetik önermeler]]i ve [[mantıksal önermeler]]i kabul eder, ancak felsefenin görevini metafizik önermeleri cözümlemek olarak belirtir. Felsefeden ''metafizik arındırmalı'' ve ''dünyanın bilimsel kavranışı'' ortaya konulmalıdır. Mantıksal pozitivizmin felsefi tezleri bu iki temel yaklaşım üzerinden geliştirilmektedir. ''Dünyanın bilimsel kavranışı'' yaklaşımınında ikili niteliği vardır; yukarda söylenenlere bağlı olarak bunlar, ilkin bilginin temelinde ''gözlem ve deneye dayalı olguların bulunması'' ve ikinci olarak da ''kesin bir mantıksal çözümleme'' ile meydana gelmesidir. Bilimsel etkinlik, bu noktada, deneysel verileri mantıksal analiz yoluyla çözümlemek ve ortaya koymaktır.
 
==Eleştiriler==
[[ResimDosya:Fayerabend.jpg|thumb|100px|Pozitivizmin, Mantıksal pozitivizmin ve genel olarak ayrıcalıklı bilim anlayışının eleştiricisi Feyerabend]]
Mantıksal pozitivizm, öncelikle bilgi konusunda empirik felsefenin aldığı eleştirileri alır. Deney ve gözlemlerin kuram-dışı, her tür kavramın başlangıç noktası olarak alınması, bazı deney-dışı teorik kavramların ele alınmasıyla empirizmin bir dogması olarak eleştirilmiştir ve bu mantıksal pozitivizmi ya da empirizmi de içine alır. [[Lenin]], [[Ampriokritisizm]] olarak adlandırarak Mach'a ve onun geliştirdiği ''duyumculuk'' anlayışına itiraz eder; [[diyalektik materyalizm]] anlayışını doğrulama çabası içinde ortaya konulan bu itiraz, genel çerçevesi bakımından tartışmalı argümanlarla yürütülmüş olsa da Lenin'in bu geleneğin ilk eleştiricilerinden biri saymak gerekir. Öte yandan bilim felsefecisi [[Karl Popper]], bir zamanlar mantıksal pozitivizmin içindeki isimlerden biri olarak anılmış olmakla birlikte ve ayrıca halen geliştirdiği bilim görüşünün pozitivist düşünceyle ilişkisi tartışılır olmakla birlikte, temel ilkeyi, yani bilginin temelindeki [[doğrulanabilirlik ilkesi]]nin dışında başka bir yol ortaya koymuş, buna karşı [[yanlışlanabilirlik ilkesi]]ni formüle etmiştir. Yine [[bilim felsefesi]] içinde [[Thomas Kuhn]] bilimsel etkinliğin tarihselliğini ve kuram-yüklü niteliğini ortaya koyarak saf deney ve gözlem eksenli bilim anlayışının kırılmasında önemli bir alan oluşturmuştur. [[Paul Feyerabend]] ise gözlem ve deneyin sanıldığı kadar saf olamadıklarını hem kuramsal hem tarihsel örnekleriyle ortaya koymuş, yanlışlanabilirlik ilkesine rağmen pozitivist bilgi anlayışı içinde duran hocası Popper'i eleştirmiştir. Feyarebend, [[bilimsel bulgu]] denilen şeylerin kendi başına herhangi bilgiye ayrıcalıklı bir kuramsal statü kazandırmadığını, bilimsel yöntemin tek ve biricik yöntem olarak kutsanmasının olanaksız olduğunu öne sürmüştür. [[Willard Van Orman Quine]]'ın empirizme yönelttiği [[analitik önermeler]] ile [[sentetik önermeler]]in ayrımı konusundaki eleştiri de ayrıca mantıksal pozitivistler için geçerlidir. [[Yapısalcılık]] ve [[Postyapısalcılık]] felsefeleri ise empirizmi, pozitivizmi ve dolayısıyla mantıksal pozitivizmi bir bütün olarak kabul edilemez yaklaşımlar olarak eleştirmişlerdir.