Üç Şerefeli Cami: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Sanatanadolu (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
2ulus (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
1. satır:
'''Üç Şerefeli Cami''', [[Edirne]]'deki [[Osmanlı]] döneminden kalma camidir. Kimin tarafından hangi tarihte yaptırıldığı tartışmalıdır. Bazı iddialara göre [[I. Bayezid|Yıldırım Bayezid]]'ın oğullarından [[Musa Çelebi]] tarafından [[1410]] yılında yaptırılmıştır. Diğer bir iddiaya göre ise [[II. Murat]] tarafından [[1437]]'de yaptırılmıştır. Bazı kaynaklar yapım tarihi olarak [[1447]] yılını da vermektedir. Mimarı [[Mimar Sinan|Sinan]]'ın ustası [[Müslihiddin Ağa]]'dır.<ref name="Edirne Şehir Haritası">Edirne Şehir Haritası</ref>
{{düzenle|Ocak 2009}}
 
'''EDİRNE ÜÇ ŞEREFELİ CAMİİ'''
('''Dikkat :''' Arkadaşlar konu ödevimdi paylaşmak istedim herzaman wikipedia bize yardım etti birazda ben yardım etmek istedim vaktim yok kaynaklar doğrudur düzenleyebilirseniz sevinirim)
Edirne’de, Sultan II. Murat’ın 1437-1447 arasında, on yılda yaptırdığı Üç Şerefeli Cami, Osmanlı mimarisinin normal gelişme imkânlarını aşıp beklenmeyen, şaşırtıcı bir sanat eseri olarak karşımıza çıkmaktadır.
 
Üç Şerefeli Cami, enlemesine tertiplenmiş bir harem, çepeçevre revaklı şadırvan avlusu ve dört minareden oluşan, dıştan dışa 66.50 m.x 64.50 m. ölçülerinde kareye yakın bir yapıdır. Caminin haremi avluya göre daha küçük tutulmuştur. Avlunun iç ölçüleri 60.00 m. x 35.50 m. ; harem ise 60.00 m. x 24.25 m. dir. Bu tertipte , mihrap mihveri üzerinde caminin merkezi, cümle kapısının üstündeki kubbenin merkezine rastlar . [[Resim:Edirne_üç_şerefeli_cami.jpg‎ ]]
 
 
 
Avluya girişte sağda ve solda üçer küçük kubbe dörder sutun üzerine oturmakta ve bu kubbelere nazaran daha büyük birer kubbede köşelerde bulunmaktadır. Kuzey yönündeki son cemaat revakı ve yan revaklar ise birbirine eşit olmayan kubbeler ile örtülmüştür. Avlu simetrik olmayıp güney kısmı revakı 5 , kuzey kısmı revakı yedi kemerlidir . Güneydeki son cemmat revakının açıklıklarıda eş değildir. Orta bölmenin açıklığı mihverden mihvere 10.10m., yandakiler 9.30 m. ve 8.00. m. dir. Bu yüzden dış bölmelerin dış bölmelerin kubbeleri sıkışmıştır. Avlunun güney-batı köşesi kubbe ile, güney-doğu köşeside tonozla örtülüdür. Diğer bölmeler, daha muntazam bir düzen içerisinde , üç ayrı büyüklükte kubbelere sahiptir. Mihverler avlunun ortasında kesişmezler ve şadırvanda avlunun tam orta yerinde olmayıp mihrab mihveri üzerinde biraz kuzeye kaçıktır. Avlunun kuzeyde batıda bulunan iki girişi vardır. Dikdörtgen yapıya sahip avlunun ortasındaki şadırvan sekizgen şeklindedir.
 
Yanlarda ağır altıgen payelere , giriş ve kıble tarafında duvar boyunca sıralanmış altı sivri kemer üzerine oturan 24.10 m. çapındaki kubbenin yanlarında enlemesine mekanın uçlarını dört tane kubbe örter , aradaki üçgen boşluklara mukarnas konsollarla birer küçük kubbe yerleştirilmiştir . Dıştan 24 köşeli kaynağa oturan büyük orta kubbeyi destekleyen altı payanda kemeri bulunmaktadır.Kare tabana oturan yan kubbeler ile altıgen tabana oturan orta kubbe arasında kalan üçgen boşluklara da stalaktikli konsollar üzerine birer küçük kubbe yerleştirilmiştir. Ancak bu kubbeler süs mahiyetinde olup kalın kemerler arasında ve ince , sivri bir üçgen boşluk içerisinde kaybolup gitmektedir. Kubbe orta mekana tam manasıyla hakimdir.24.10 m. çapında bulunan bu kubbe güney ve kuzey’de beden duvarlarına , yanlarda ise sivri kemerler ile 6 m. kalınlığındaki altı köşeli ağır taş ayaklara biner. Orta kubbe oniki pencereli bir kasnağa oturur. Dönemine kadarki yapılarda ilk olarak kubbenin açılma tehlikesine karşı sekiz adet payanda bu yapıda kullananılmıştır.
 
İlk defa dört minareli olarak yapılan camide, avlunun köşelerinde burmalı, kaval yivli, baklavalı ve üç şerefeli zikzaklı minareler birbirinden farklıdır. Caminin dört minaresi avlunun dört köşesine dikiliştir. Minarelerden en büyüğü camiye ismini veren üç şerefeli minare olup avlunun güney-batı köşesine konulmuştur. 67.65 m. yüksekliğindedir. Güney-doğu minaresi daha alçak ve iki şerefeli, kuzey köşelerinde bulunan minareler en kısa ve tek şerefelidirler.
 
Üç şerefeli minare gövdesi beyaz taş üzerine kırmızı taştan zizak kuşakla çevrilmiş, oniki köşeli kaidenin dışa bakan sekiz kenarı Bursa kemerli sağır nişlerle teşkilatlandırılmıştır. Beyaz mermer ve granitten hepsi monolit olan sütunlar üzerindebirbirinden farklı, köşeli damla veya sarkıtlı mukarnas başlıklar beyaz mermerden işlenmiştir. İki renkli taştan yivlerle burmalı minarede ise sekizgen kaidenin her kenarında uzun sivri kemerli sağır dilimli 14 revak kubbesinin içini ve göbeklerini dolduran kalemişleri kırmızı, beyaz, sarı ve lacivert renklerin hakim olduğu kıvrık dallı rumiler ve geometrik süslemelerle göbek yazılarındaki erişilmez istif bakımından bir şaheserdir. Bunlar Bursa Yeşil Cami’den ve Edirne Muradiye camii’nden sonra, üçüncü sırada gelen en eski örneklerdir. Dıştarafta portallerin ve revaklı avlunun bu zenginliği ve göz kamaştıran ihtişamı yanında caminin içi sönük kalmaktadır.
Sade mermerden üç dilimli mihrap nişinin köşe sutunları koyu yeşil porfirdendir. Minber de tamamen mermerden fakat sade, işlemesizdir. Büyük kubbedeki kitabe kuşağı ile yan kubbelerdeki bazı kalıntılar dışında eski kalemişleri de yok olmuştur.
 
Avlu revaklarındakilere bakarak bunlarında en az aynı zenginlikte cami içini süslemiş olması lazım gelir. Bu durumda inanılmaz güzellikte pencere ve kapı kanatları yegane süslemeler olarak kalmaktadır. Çoğu cevizden ve kündekari olarak yapılmış kanatların her biri üçer panoludur. Üstteki küçük pano sülüs ve kufi yazılı, ortadaki büyük pano ile alt pano daima değişen geometrik yıldızlar, grift seçmeler, bazen palmet, kıvrık dal ve hayati motifleri ile çok kaliteli bir işçilik gösteriyor .
 
Her üç tarafında selçukluları hatırlatan gösterişli portaller açılmış olmakla beraber son cemaat yerine açılan daha yüksek ve büyük cümle kapısı bütün diğer portalleri gölgede bırakmıştır.
Ortası büyük sarkıtlı zengin mukarnaslı portal yaşmağının altında bir kufi, bir sülüs ve kıvrık dal süslemeli girift kitabe başlıbaşına bir abidedir.Sade mukarnas yaşmaklı yan nişlerin üsttarafında mermer oyma kıvrık dal süslemeli değişik istifli ayet ve hadis kitabeleri birer tablo kadar güzeldir.
 
Minarelerin hepsi tam yerine oturmuş ve cami mimarisi ile ahenkli bir bütün haline getirmiştir.İçerde, büyük kubbenin mavirenkte zevksiz süslemeleri XVIII. Yüzyıl sonundan, dahada çirkin olan mihrap duvarındakiler 1935’den kalmadır.
 
Üç Şerefeli Cami, Osmanlı mimarisinde, çok büyük bir atılış olmakla beraber, henüz toplu bir mekan birliğinden uzaktır. Büyük kubbeyi taşıyan kemerlerin çok aşağı, mekan etkisini azaltıyor.
 
Daha önce yapılan camilerden ayrı olarak geniş bir [[şadırvan]] avlusu vardır. Orta kubbesi yüksek ve büyüktür. Açılma gücüne karşı sekiz payandası vardır. Caminin dört [[minare]]si avlunun dört köşesindedir. Bu minarelerden en yüksek ve üç [[şerefe]]li olanı, camiye adını vermiştir. Bu şerefelerin her birine ayrı merdivenle çıkılır.<ref name="Edirne Şehir Haritası"/>
 
== Kaynak ==
* {{Kitap belirt| son =Ortaylı | ilk =İlber | yazarurl = | yardımcıyazarlar= | yıl =2006 | başlık =Son İmparatorluk Osmanlı | yayımcı=Timaş Yayınları | yer=İstanbul | id =ISBN 975 263 490 7 s.182}}
* "Üçşerefeli Cami".''A'dan Z'ye TARİH ANSİKLOPEDİSİ''.(1984).Serhat Yayınevi.1025
* Aslanapa Oktay, Osmanlı Devri Mimarisi, İnkılap Yayınları, 2004 s 73-80
* Öz Tahsin, İstanbul Camileri, Ankara Türk Tarih Kurumu, 1997, c:1 , s 10-11
* Abdullah Kuran, ilk devir Osmanlı Mimarisinde Cami, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Anakara , Mimarlık fakültesi Yayınevi, 1964, s 50-56
 
== Notlar ==