Ertuğrul Oğuz Fırat: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k 85.96.232.75 tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, Nihan tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
Lazprens (mesaj | katkılar)
Hayatı eklendi.
1. satır:
 
[[1923]]'te [[Malatya]]'da doğdu. Eğitim yaşamı boyunca sanatın tüm dallarıyla ilgilendi. Edebiyat, plastik sanatlar, çoksesli müzik dallarında çağın son akımlarını gözönünde tutarak kendini yetiştirmeye çalıştı. [[1948]]’de [[İstanbul Hukuk Fakültesi]]'ni bitirdi. Önce avukatlık yaptı. [[1959]] yılında, yargıçlığa atandı. 1959-1964 arasında [[Reyhanlı]] Sorgu Yargıçlığı, [[1964]]-[[1973]]’de [[Alanya]] Ceza Yargıçlığı, [[1973]]-[[1975]]’de [[Denizli]] Yargıçlığı, [[1975]]-[[1979]] [[Adana]] Ceza Yargıçlığı görevlerinde bulundu. [[1979]]’da emekliliğini istedi, [[Ankara]]’ya yerleşti.
'''Ertuğrul Oğuz Fırat''', [[1923]] doğumlu çağdaş Türk besteci, şair, yazar ve ressam.
 
Müzikte [[1944]]’de [[Karl Berger]]’den aldığı birkaç ay süren armoni dersleri ve [[1947]] yılında tanışmış olduğu [[İlhan Usmanbaş]]’la olan, temeli tüm sanatsal görüşleri irdelemeye dayanan düşün alış-verişinin kazandırdığı bilgiler dışında akademik bir eğitim görmedi. İlk müzik çalışmalarını, annesinin yirminci yaşgünü nedeniyle aldığı piyano aracılığıyla gerçekleştırmeye çalıştı. İlk müzik yapıtı '''Dördül- Fa, Op. 1''''i [[1945]]'de taslak olarak ortaya koyabildi. 1951’e dek üzerinde çalıştı.
 
Yeniklasikçi anlayışa yatkın bu ilk yapıttan sonra gelen, dizisel yöntemle yazılmış '''üçül- Op.2''''nin taslaklarına, [[1950]] yılında [[Ankara]]’da bulunduğu sırada, Usmanbaş’ın özendirmesi ve onu gözlemlemesiyle başladı, [[1951]]’de bitirdi.
 
Fırat, sonraki çalışmalarının gelişim yönünün 1953-1954 yılları arasında yazdığı '''Üçlü Sonat Op. 3''''de çıkmış olduğu ve asıl kişiliğini de ilkin bu yapıtında göseterebildiği kanısındadır. [[1979]]'da yazdığı bir mektupta amacını şöyle belirlemektedir: "Kuşkusuz ilk yapıtlarımda bugün ortaya koyduğum yapıtlarda görülen yığın-ses anlayışına varan çokseslilik sözkonusu değildir. Varmış olduğum aşamanın en belirgin, kesin ilk örneği, 1968 yılında yazdığım '''Kanıtsız Günlerin Oldusu - 2. Viyola Konçertosu, Op.35''''le ortaya çıkmıştır. Ama, bu aşama veya dönemden önce de "klasik" anlayışa yatkın yapıtlar verdiğim söylenemez. Klasik ses uyumu, hem de biçim anlayışına uygun sayılabilir tek yapıtım '''Op.1 Dördül''''de bile, çoğun her biri bağımsızmış gibi çalışan dört çalgının varlığı hemen dikkati çeker. Çok eksenli bir küğü gerçekleştirmekti amaç. Her çizgi tek başına alındığında, yoğrumsal bir bütünlük taşıdığı gibi, her tınaşın tartımlar içinde gelişen bir değer kazanması ve katmanların birlikteliğinin her kezinde yeni bir hava, yeni bir devinim yaratması çabası...”
 
Fırat, bugün de önemsediği ilk şiir ve övkülerini [[1944]] yılında yazmaya başlamış ve sürdürmüştür. Ancak erken bir çağda, bunların tutulan şiir ve öykü anlayışına uymadığı yolundaki yanıtlar ve tepkiler karşısında, çoğunun yayınlanmaları isteğinden vazgeçerek, sınırlı bir çevrede bilinir olma yolunu yeğlemiştir.
 
Resim yapmaya ise 1960 yılında yitirdiği annesinin yokluğunun etkisiyle başlamış, ilk resimleri annesinin portreleri ya da bu ölümle ilgili görünüler olmuştur. Fırat’ın resimlerini ilkin, [[Almanya]]'nın [[Wuppertal]] kentinde bulunan “Galerie-Palette-Röderhaus” [[1970]] yılında sergilemiş, bundan sonra Türkiye'deki galerilerde de sergileme olanağı sözkonusu olabilmiştir.
 
Fırat’ın müzik, resim, şiir alanlarında çalışabilmesinin getirdiği bir sonuç olarak, kimi yapıtlarının değişik dallarda özdeş adları taşıdığı görülmektedir. Örnek olarak; '''Gerçek-Simge-Oyun''' hem [[1968]]-[[1974]] yılları arasında yaptığı büyük boyutlu (135x100sm.) bir resminin, hem [[Polonya]]'daki MW2 Topluluğu için [[1977]]-[[1978]]’de yazdığı Sahneküğü’nün (Op.53) adıdır. Bunun gibi '''Umursanmamış''' adı da yazdığı bir şiirin, Op.25’in, hem de bir resminin adıdır.
 
Fırat, Türk bestecilerinin yapıtlarının bir an önce seslendirilmesi amacıyla [[1967]] yılında bir yarışma açtı. Leda Cenaz - Banu Perk ikilisince çalınan, onun '''Yokluk Evreninde Dönüşüm''' adlı yapıtı bu yolla seslendirilmiş oldu. [[1968]]’de yapılan ikinci yarışmada çalınması zorunlu sayılan piyano yapıtları; [[İlhan Usmanbaş]]’ın '''Soruşturma''', [[Cengiz Tan]]’ın '''İmge II''', Fırat’ın '''Atatürk Savaşta ve Barışta''''sıydı. Yarışmaya yalnız Kamuran Gündemir katılarak sözkonusu yapıtları ilk kez seslendirmiş oldu.
 
Fırat’ın "Işığı Kavrayan Göz, yahut Bela Bartok’un Getirdiği” başlıklı, Türkiye’de Bartok üzerine yazılmış geniş kapsamlı ilk inceleme yazısı, 1962 yılında '''Forum''' dergisinde yayınlandı. [[1961]]-[[1983]] yılları arasında, Küçük Dergi, Pazar Postası, Türk Dili, Yücel, Opus, Forum, Küğ, Eflatun, Güney, Orkestra, Filarmoni, Ankara Sanat, Oluşum dergilerinde sanatla ilgili bazı yazıları ve şiirleri yayınlanmıştır.
 
Fırat 1999 yılına gelinceye kadar 380 cıvarında Resim yapmış olup bunlardan 250 kadarı özel kolleksiyonlardadır
 
{{tbt}}