Cehmîlik: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
burada cebriye anlatırken tam tersi olan kaderiyye anlatılmış.
Etiket: Elle geri alma
1. satır:
{{İtikadî mezhepler}}
'''Cebriyye''', [[kader]] ve [[irade]] konusunda [[Kaderiyye]] fırkasının tam aksi görüşler ileri sürmüştür. İslâm âleminde kader konusunu tartışma gündemine getiren ilk şahsın [[Ma'bed bin Hâlid el-Cühenî]] (öl. 85/704) olduğu nakledilir. Onu [[Geylân el-Dimaşkî]] takip etmiş ve kaderle ilgili görüşlerini daha da geliştirmiştir. Ma'bed, Allah tarafından önceden tayin edilmiş bir kaderin bulunduğunubulunmadığını, insanın fiil ve tavırlarında tamamen serbest olmadığınıolduğunu savunmuştur.
 
Muhtemelen o, [[Emevîler]]in zulüm ve haksızlıklarına karşı [[kader]]ci bir tevekküle saplanmış kimselere bakarak Emevî zulmünün bir kader olmadığını söylemekle işe başlamış ve nihayet kaderi inkâr etmeye kadar varmıştır. Nitekim Emevî iktidarına muhalefeti sebebiyle Haccac tarafından öldürülmüştür. Onun kaderi nefyetmesine karşı bir reaksiyon olarak [[Cehm bin Safvan]] (öl. 128/745) da cebr akidesini, yani insanın yaptığı işlerde bir ihtiyarînin olmadığını; yaptığı işleri zorunlu olarak yaptığı görüşünü ileri sürmüştür. Cehm'in ileri sürdüğü bu akîdeye göre insan mecburdur; ihtiyarî kudreti yoktur. Yaptığından başkasını yapmaya asla gücü olmaz. Kul, rüzgârın önünde sürüklenen yaprak gibidir. Yaprağın yönünü kendisi değil, rüzgâr belirler. Onun için insanın yaptığı işleri Allah takdir etmiştir. Allah geleceği bildiğinden meydana gelecek olayları da tamamen ve önceden kendi iradesine göre tespit etmiştir. Allah, cansız bitkinin hareketlerini yarattığı gibi insanın fiillerini de yaratır. Yukarıya fırlatılan bir taş nasıl düşmeye mahkûmsa, insan da yaptığını yapmaya mahkûmdur. Kul ibadeti de, günahı da elinde olmaksızın işler. Bu görüşte olan Cebriyyeye ''[[Cebriye-i hâlisa]]'' denir ve zümrenin mümessili Cehm bin Safvân olduğundan '''Cehmiyye''' diye de isimlendirilir. ''[[Cebriye-i mutavassita]]'' diye adlandırılan ikinci zümreye gelince bunlar, kulda bir kudretin olduğunu kabul etmekle birlikte bu kudretin insanın fiilleri üzerinde bir etkisinin bulunmadığını kabul ederler.<ref>Şehristânî, el-Milel ve'n-Nihal, Beyrut 1975, I, 85.</ref>
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Cehmîlik" sayfasından alınmıştır