Harun: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
YBot (mesaj | katkılar)
57. satır:
 
== İslam'a göre ==
İslam'a göre [[Allah]], [[Musa]] peygamberin isteği üzerine abisi Harun'u kendisine yardımcı tayin etmiş ve böylece [[İsrailoğulları]]na peygamber olarak gönderilmiştir.
 
[[Kur'an|Kur’ân-ı Kerîm’de]] yirmi yerde adı geçmekle birlikte hayatı ve faaliyetiyle ilgili fazla bilgi bulunmayan Hârûn umumiyetle [[Musa]] ile beraber zikredilmektedir.
 
==== '''[[Musa]]’nın dilinde hafif bir pelteklik vardı. Ve Allah’a kendinin sahip olduğu bu durumundan dolayı kardeşi veya abisi olan Harun’u kendisine yardımcı olarak göndermesini istemiştir.''' ====
   Ve Allah’a şöyle seslenmiştir:
 
==== - Ey yaratıcı Rabbim, kardeşim Harun’u bana vezir olarak gönder. ====
 
==== [[Musa]]’nın bu duası üzerine [[Allah]], Harun’u ona vezir ve yardımcı olarak göndermiştir. ====
 
==== Harun, çok güzel ve beyaz yüzlü, konuşması açık-seçik, karakter olarak ise yumuşak huylu bir zat idi. ====
[[Musa]], [[Firavun]]’a gitmekle görevlendirilince kardeşi Hârûn’un kendisine yardımcı olarak verilmesini, görevine onun da ortak edilmesini Allah’tan istemiş, bu isteği kabul edilerek ona peygamberlik verilmiştir. ([[Tâhâ Suresi|Tâhâ]] 20/29-36; el-[[Furkan Suresi|Furkān]] 25/35; [[Meryem Suresi|Meryem]] 19/53)
 
''Andolsun biz Musa'ya kitabı verdik. Kardeşi Harun'u da ona yardımcı yaptık.''
 
Harun'un adı [[Meryem suresi]]nde de geçer:
 
27- Sonra Meryem onu (İsa'yı) yüklenerek kavmine getirdi. Onlar (hayretler içinde şöyle) dediler: "Ey Meryem! Doğrusu sen görülmemiş bir şey yaptın."
 
28- "Ey Harun'un kızkardeşi! Senin baban kötü bir adam değildi, annen de iffetsiz bir kadın değildi."<ref>{{Web kaynağı |url=http://tr.wikisource.org/wiki/Meryem_Suresi |başlık=Arşivlenmiş kopya |erişimtarihi=25 Mayıs 2012 |arşivurl=https://web.archive.org/web/20120527142612/http://tr.wikisource.org/wiki/Meryem_Suresi |arşivtarihi=27 Mayıs 2012 |ölüurl=evet }}</ref>
 
[[İsrailoğulları|İsrâiloğulları]] Mısır’dan çıktıktan sonra [[Musa]], ilâhî vaad gereği kırk günlük bir süre için [[Sina Dağı|Sînâ’ya]] giderken, “Yerime geç, ıslah et, bozguncuların yoluna uyma” diyerek kendi yerine Hz. Hârûn’u vekil bırakmıştır. ([[A'raf Suresi|el-A‘râf]] 7/142)
 
[[Musa]] [[Sina Dağı|Sînâ’da]] iken kavminin, [[Sâmirî|Sâmirî’nin]] kavmini ayartması ile ([[Tâhâ Suresi|Tâhâ]] 20/85) buzağı heykeli yapıp ona tapmaya başlaması üzerine Hârûn [[Tevrat|Tevrat’ta]] kaydedildiğinin aksine, “Ey kavmim! Andolsun siz bununla fitneye düşürüldünüz. Rabbiniz çok esirgeyendir, siz bana uyun, emrime itaat edin” diyerek onları uyarmış ([[Tâhâ Suresi|Tâhâ]] 20/90) fakat sözünü dinletememiştir. Hatta kavmi'nin ileri gelenleri Harun'u tehtid bile etmişlerdir.
 
[[Musa]], [[Sina Dağı|Sînâ]] dönüşü kavminin buzağıya taptığını görünce Hârûn’a, “Ey Hârûn, onların saptıklarını gördüğün zaman sana ne engel oldu? Neden bana uymadın? Emrime karşı mı geldin?” demiş, saçından sakalından tutarak onu çekip sarsmış, bunun üzerine Hârûn, “Ey anamın oğlu, saçımı başımı tutma! Ben senin, [[İsrailoğulları|İsrâiloğulları]] arasında ayrılık çıkardın, sözümü tutmadın diyeceğinden korktum” diyerek gerekçesini açıklamış ([[Tâhâ Suresi|Tâhâ]] 20/92-94), daha sonra [[Musa]] [[Sâmirî|Sâmirî’ye]] kızarak onu kovmuştur. ([[Tâhâ Suresi|Tâhâ]] 20/95-98)
 
== Kaynakça ==
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Harun" sayfasından alınmıştır