Kara Murad Paşa: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
31. satır:
Çocuk yaşta [[IV. Mehmed]] tahta geçirildikten sonra, Aralık 1648'de Kara Murad Ağa [[Yeniçeri Ağası]] olmuştur. Bir müddet sonra sadrazam [[Sofu Mehmet Paşa]] ile Kara Murad Ağa'nın arası bozulmuştur. O yıl donanmanın Venediklilere mağlup olmasının kusuru sadrazama bağlandığı için [[Sofu Mehmet Paşa]] sadrazamlıktan azledilmiş ve kendisine vezirlik verilen Kara Murad Paşa 21 Mayıs 1648'de sadrazam olmuştur.<ref name="uzunçarsılı"/>
Kara Murad Paşa o dönemde çok sorunlarla dolu olan devletin içişleri ve dışişleri idaresini yürütecek eğitimde ve tecrübede değildi.<ref>Kara Murad Paşa'nın tecrübesiz, hatta safdil, devlet icraatına örnek olarak bir akıl hastası olan kadının komşu duvarında geceleri mumlar yandığını iddia etmesi dolayısıyla sadrazamın duvarı güçlükle yıktırtıp duvar altında define aratması Sakaoğlu tarafından gösterilir.</ref> Sadrazamlığının başlangıç döneminde devlet işlerini diğer ocak ağalarıyla ve kendi menfaatleri için çalışan diğer devlet ricali ile birlikte yürütmek zorunda kalmıştır. Uğraşmak zorunda kaldığı ilk sorun Celali ayaklanmacılarından olan Gürcü Abdunnebi'nin İstanbul'a yürüyüp ta [[Üsküdar]]'a kadar gelmesi olmuştur. Sadrazam'ın komutasında ocak ve kulluk güçleri Üsküdar'a geçirilmiş ve 17 Temmuz' 1649'da yapılan bir çarpışmada Celali Gürcü Abdunnebi yenilip Anadolu'ya kaçmak zorunda kalmıştır. Sultan İbrahim'in tahttan indirilmesinde önemli rol oynayan Şeyhülislam [[Abdurrahim Efendi]] (ve oğlu Galata kadısı Mehmet Çelebi)'nin servet toplamak için sayısız yolsuzluğu ve kendi menfaatleri için devlet işlerine karışmaları yaygınca dedikodu konusu olmaya başlamıştır. Bu baba-oğul zorla Hicaz'a hacca gönderilip İstanbul'dan uzaklaştırılarak bu soruna bir çare sağlanmıştır. 15 Ekim 1649'da ulufe alamayan sipahiler isyan etmişlerdir ve verilmesi gereken bu ulufelerin finansmanı için İstanbul ve Galata tüccarlarından [[avârız]] akçesi toplanarak bu ödemeler yapılmıştır. Divan toplantılarında ilmiye mensupları ile diğer vezirler arasında protokol sorunları yaşanıp bu toplantılar itiş kakış kavgalarına sahne olmuştur. Sadrazamın göreve
İstifasından sonra Budin valisi tayin olunan Kara Murad Paşa 1653'te bu görevden ayrılarak İstanbul'a dönmüştür.
|