İmtiyaz Madalyası: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Genel düzenleme sağlandı
Etiketler: Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği Gelişmiş mobil değişikliği nowiki içeriyor
Güncelleme
Etiketler: Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği Gelişmiş mobil değişikliği
1. satır:
'''İmtiyaz Madalyası''' veya '''İmtiyaz Nişanı''' ({{Dil|ota|‏امتياز نشانی|dil_adı=e}}), Sultan [[II. Abdülhamid]] dönemi olan 23 Eylül 1882 tarihinden itibaren, Osmanlı İmparatorluğu adına verilmeye başlanan sivil ve askerî madalyadır. Altın ve gümüş olmak üzere iki ayrı madenden imal edilen imtiyaz madalyasının bir yüzünde saltanat arması, diğer yüzünde, ''“[[Devlet-i Âliyye-i Osmâniyye|Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye]] uğrunda fevkalâde sadakat ve şecaat ibraz edenlere mahsus madalyadır”'' ibaresi ve altında iç kısmına verilen kişinin adının yazıldığı bir hilâl bulunmaktadır. Üzerindeki ibareden dolayı madalyaya ''“sadakat ve şecaat madalyası”'' da denilmiş, bu yüzden zaman zaman ikincisinin imtiyaz madalyasından ayrı olduğu zannedilmiştir. Genel olarak hizmeti görülenlere önce gümüş, ikinci defa verilmesi icap ettiğinde ise altın imtiyaz madalyası takılırdı. Ancak hizmete göre ilk defa altın olanı da ihsan edilebilir, bu durumda gümüşü de birlikte verilirdi. İmtiyaz madalyasının veriliş sebebi verilen kişinin adıyla birlikte madalya beratına kaydedilirdi.<ref>[[Osmanlı Arşivi|Başbakanlık Osmanlı Arşivi]], [[İstanbul]]. Meclis-i Tanzîmât Defteri, nr. 35, s. 18, 22-23, 36, 46-48, 56.</ref> Mülkiye memurları madalyalarını ancak resmî günlerde, askeriyeye mensup olanlar ise devamlı takarlardı. Madalyanın kurdelesi imtiyaz nişanı kurdelesiyle aynı renkte olup yarısı yeşil, yarısı kırmızı idi. Altın madalya savaşlarda en yüksek cesaret gösteren Osmanlı askerlerine verilirdi. [[I. Dünya Savaşı]] sırasında verilen madalyalarda çapraz kılıç ve üzerinde verildiği Rumî yılın bulunduğu toka bulunmaktadır. [[Mecidiye Nişanı]]'nda bulunan ''Sadakat'', ''Hamiyyet'', ''Gayret'' ve ''Şecâ'at'' kelimeleri bu madalyada da bulunurdu. Madalya, yabancı askerlere verilmezdi. Ancak bunun tek istisnası I. Dünya Savaşı sırasında Alman askerlere verilmesidir. Madalya bizzat sultan veya onun adına yüksek bir devlet adamı tarafından verilirdi. Sahibinin ölümüyle beraber madalya varislerine geçmezdi.<ref name="ottoman">{{Web kaynağı | soyadı = Tezer | ad = Tim | authorlink = |eşyazarlar= | başlık = Ottoman Decorations | eser = turkishmedals.net | url = http://www.turkishmedals.net/decorations.htm#Liyakat%20Medal | biçim = |doi= | erişimtarihi = 3 Eylül 2011 | arşivurl = https://web.archive.org/web/20150502135152/http://www.turkishmedals.net/decorations.htm#Liyakat%20Medal | arşivtarihi = 2 Mayıs 2015 | ölüurl = evet }}</ref>
 
{{Askeri ödül bilgi kutusu
|ad = İmtiyaz Madalyası<br>
‏امتياز نشانی
|resim = [[Dosya:Imtiyaz in goud voorzijde.jpg|130px145px]][[Dosya:Imtiyaz in zilver met gesp.jpg|133px153px]]
|resim yazısı = Altın ve Gümüş İmtiyaz Madalyaları
|ödülü veren = [[Dosya:Osmanli-nisani.svg|40px]] <br/> [[Osmanlı padişahları listesi|Osmanlı Padişahı]]
Satır 21 ⟶ 22:
|üst = Altın–Yok (En yüksek askerî madalya)<br>Gümüş–[[Liyakat Madalyası|Liyakat Madalyası (Altın)]]
|eşit =
|ast = Altın–Liyakat Madalyası (Altın)<br>Gümüş–Liyakat Madalyası (Gümüş)<br>[[Harp Madalyası]]
|resim2 = [[Dosya:Ribbon bar of the Ottoman Imtyaz medal.svg|140px|border]]
|resim yazısı2 =
}}
== Tarihçesi ==
Devlete ve ülkeye bağlılık gösterenlere, millet ve memleket yararına bir keşifte bulunanlara ve devletin verdiği görevleri başarıyla yerine getirenlere verilmek üzere 21 Zilkade 1300 (23 Eylül 18831882) tarihinde, Sultan [[II. Abdülhamid]] tarafından ihdas edilmiş, madalyanın bizzat padişah tarafından verileceği nizamnâmesinde belirtilmiştir. Genel olarak devlete karşı hizmeti görülenlere önce gümüş, ikinci defa verilmesi icap ettiğinde ise altın imtiyaz madalyası takılırdı. Ancak hizmete göre ilk defa altın olanı da takdim edilir, bu durumda gümüşü de birlikte verilirdi. İmtiyaz madalyasının veriliş sebebi verilen kişinin adıyla birlikte madalya beratına kaydedilirdi.<ref>[[Osmanlı Arşivi|Başbakanlık Osmanlı Arşivi]], [[İstanbul]]. Meclis-i Tanzîmât Defteri, nr. 35, s. 18, 22-23, 36, 46-48, 56.</ref> [[Mülkiye]] memurları madalyalarını ancak resmî günlerde, askeriyeye mensup olanlar ise devamlı takarlardı. Madalyanın kurdelesi [[İmtiyaz Nişanı|imtiyaz]] nişanı kurdelesiyle aynı renkte olup yarısı yeşil, yarısı kırmızı idi. Altın madalya savaşlarda en yüksek cesaret gösteren Osmanlı askerlerine verilirdi. [[I. Dünya Savaşı]] sırasında verilen madalyalarda çapraz kılıç ve üzerinde verildiği Rumî yılın bulunduğu toka bulunmaktadır. [[Mecidiye Nişanı]]'nda bulunan ''Sadakat'', ''Hamiyyet (din-aile-vatan-mukaddes olan şeyleri koruma duygusu)'', ''Gayret'' ve ''Şecâ'at (cesaret)'' kelimeleri bu madalyada da bulunurdu. Madalya, yabancı askerlere verilmezdi. Ancak bunun tek istisnası I. Dünya Savaşı sırasında Alman askerlere verilmesidir. Madalya bizzat sultan veya onun adına yüksek bir devlet adamı tarafından verilirdi. Sahibinin ölümüyle beraber madalya varislerine geçmezdi.<ref name="ottoman">{{Web kaynağı|url=http://www.turkishmedals.net/decorations.htm#Liyakat%20Medal|başlık=Ottoman Decorations|erişimtarihi=3 Eylül 2011|arşivtarihi=2 Mayıs 2015|arşivurl=https://web.archive.org/web/20150502135152/http://www.turkishmedals.net/decorations.htm#Liyakat%20Medal|eşyazarlar=|ölüurl=evet|biçim=|eser=turkishmedals.net|ad=Tim|soyadı=Tezer|doi=|authorlink=}}</ref> İmtiyaz madalyası, nizamnâmesinde bu madalyanın askeriye mensuplarına tek tek veya toplu olarak verilebileceği ifade edildiğinden; ''savaş madalyası'' özelliği de taşıyordu. 16 Kasım 1914’te, savaş sırasındaki başarılarından dolayı askeriye veya [[mülkiye]] mensuplarına verilecek imtiyaz ve [[Liyakat Madalyası|liyakat]] madalyaları kurdelelerine madalya ile aynı madenden yapılmış iki kılıçla bir levha asılması kararlaştırıldı. Bu levhada savaşın ismi de belirtilir ve madalyaya sahip olan kişinin hizmetinin her tekrarlanışında yenisi verilerek aynı madalya kurdelesi üzerine sıralanırdı. Böylece savaşta verilen imtiyaz ve liyakat madalyaları normal zamanda verilenlerden ayırt edilmiş olurdu. 1 Mart 1915 tarihi sonrasında; savaş esnasında askerî erkâna verilecek imtiyaz ve [[Liyakat Madalyası|liyakat]] madalyaları harçtan muaf tutuldu. Ayrıca rütbe ve unvan farkı gözetmeksizin, Osmanlı Devleti ve müttefiklerinin [[Osmanlı ordusu|ordu]] ve [[Osmanlı donanması|donanma]]<nowiki/>larında görevli veya gönüllü olarak bulunan ve savaş sırasında yararlılık gösterenlere verilmek üzere tek rütbeli ve tunçtan yapılmış savaş madalyası ihdas edildi.<ref>[[Osmanlı Arşivi|Başbakanlık Osmanlı Arşivi]], [[İstanbul]]. Teşrifat Kalemi, nr. 240/99/3; 263/100/4-5, 9, 12; 268/20; 280/28/2-4, 7, 9.</ref> Bu madalyanın tahsis edilmesi ile birlikte, imtiyaz ve liyakat madalyalarının savaşa mahsus olarak ancak savaş madalyasına sahip olanlara verilmesi kararlaştırıldı. Daha önce savaşa mahsus olarak verilen imtiyaz ve liyakat madalyaları için uygulanan usul, 3 Mart 1917 sonrasında oluşan yasa ile esasen savaşa mahsus olmayan, fakat savaş sırasında da verilebilen bütün madalya ve nişanlar için geçerli kılındı. Böylece savaş madalyaları dışında savaş sırasında verilen bütün madalyaların şeritlerine çift kılıçla bir levha ve nişanların üzerine de çift kılıç ilâve edilmeye başlandı.
 
Nizamnâmede imtiyaz madalyasının mirasçılara intikali konusunda bir açıklık bulunmamaktadır. Bununla birlikte madalyalar genel olarak sahibinin ölümünden sonra büyük evlâdına intikal ederdi. Fakat şahsa mahsus olmaları sebebiyle taşıma hakkı ancak padişahın izniyle verilebilirdi. İmtiyaz madalyasının ihdasından bir süre sonra da bu husus, 24 Eylül 1887 tarihinde bir nizama bağlandı. Buna göre; sahibinin ölümü halinde madalya, taşıma hakkı olmaksızın sadece bir iftihar vesilesi olarak veresesine intikal ederdi. Ölen kişinin güzel ahlâkı ile tanınmış ve devlet tarafından iyi hizmetleri görülmüş erkek evlâdı bulunması durumunda bir beratla kendisine taşıma hakkı da verilebilirdi. Bir ara imtiyaz madalyasının evlâda intikal ettirilmemesi ve kullandırılmaması konusunda 22 Ekim 1900 tarihinde bir irade çıkmışsa da; mevcut usul, bir süre daha yürürlükte kaldı. Nihayet 1920 yılında taşıma hakkı verilmeksizin iftihar vesilesi olmak üzere veresesine intikali kabul edildi.