Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Clarityang (mesaj | katkılar)
"Depersonalization-derealization disorder" sayfasının çevrilmesiyle oluşturuldu.
Etiketler: İçerik Çevirmeni İçerik Çevirmeni 2
(Fark yok)

Sayfanın 22.43, 25 Nisan 2021 tarihindeki hâli

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu ( DPDR, DPD)[3][4], kişinin sürekli veya tekrarlayan depersonalizasyon veya derealizasyon duygularına sahip olduğu bir ruhsal bozukluktur. Duyarsızlaşma, kişinin kendisinden kopuk hissetmesi olarak tanımlanır. Bireyler, kendi düşüncelerinin veya bedenlerinin dışarıdan bir gözlemcisi gibi hissettiklerini ve sıklıkla düşünceleri veya eylemleri üzerinde kontrol kaybı hissettiğini bildirebilirler.[5] Derealizasyon, kişinin çevresinden kopması olarak tanımlanır. Derealizasyon yaşayan bireyler çevrelerindeki dünyayı sisli, rüya gibi / gerçeküstü veya görsel olarak çarpıtılmış olarak algıladıklarını bildirebilirler.

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu
depersonalizasyon veya kendine yabancılaşma
Olağan başlangıcıGenç yetişkinlik[1]
UzmanlıkPsikiyatri, klinik psikoloji
BelirtilerDepersonalizasyon, Derealizasyon
Sürechronic, episodic
TedaviPsikoterapi
Sıklık1–2% (genel nüfus)[2]

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğunun büyük ölçüde çocukluk çağı istismarı travmalarıyla ilişkili olduğu düşünülmektedir.[6] Olumsuz erken çocukluk deneyimleri, özellikle duygusal istismar ve ihmal, duyarsızlaşma semptomlarının gelişimi ile ilişkilendirilmiştir.[7] Tetikleyiciler, önemli stres, panik atak ve uyuşturucu kullanımını olabilir.

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu için tanı kriterleri, kişinin zihinsel veya bedensel süreçlerinden veya çevresinden sürekli veya tekrarlayan kopma duygusudur.[8] Dissosiyasyon kalıcı olduğunda ve günlük yaşamın sosyal veya mesleki işlevlerini engellediğinde tanı konur.[3][9]

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu bir zamanlar nadir görülürken, genel popülasyonun yaklaşık% 1-2'si bu durumu deneyimler.[10] Hastalığın kronik hali %0,8 ila 1,9 arasında bildirilen bir yaygınlığa sahiptir. [11][12] Genel popülasyonda kısa süreli duyarsızlaşma veya derealizasyon epizotları yaygın olabilirken, bozukluk yalnızca bu semptomlar ciddi sıkıntıya neden olduğunda veya sosyal, mesleki veya diğer önemli işleyiş alanlarını bozduğunda teşhis edilir.[9]

Belirti ve bulgular

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğunun temel semptomları, "kişinin kendi içinde gerçekdışı"[13] öznel deneyimidir veya kişinin çevresinden kopmasıdır. Depersonalizasyon teşhisi konan kişiler de çoğu zaman gerçekliğin ve varoluşun doğasını sorgulama ve eleştirel düşünme dürtüsü yaşarlar.[9]

Depersonalizasyona sahip bireyler, fiziksel bedenlerinden kopuk hissettiklerini ifade ederler; örneğin sanki kendi bedenlerini tamamen doldurmuyorlarmış gibi hissetmek; konuşmaları veya fiziksel hareketleri kontrolden çıkmış gibi hissetmek; kendi düşüncelerinden veya duygularından kopuk hissetmek; ve kendilerini ve yaşamlarını uzaktan deneyimlemek.[14] Depersonalizasyon kişinin kendinden kopmasını içerirken, derealizasyonu olan bireyler sanki etraflarındaki dünya sisli, rüya gibi veya görsel olarak çarpıkmış gibi çevrelerinden kopuk hissederler. Bozukluğu olan bireyler genellikle bir duyguyu sanki zaman geçiyormuş gibi tanımlarlar ve şimdiki zaman kavramında değillerdir. Bazı durumlarda, bireyler kendi düşüncelerini kendilerininmiş gibi kabul edemeyebilir veya beden dışı deneyimler yaşayabilir. DPDR'li hastaların üçte biri ila yarısı aynı zamanda iç sesler de duyar.[15] Ek olarak, bazı kişiler konsantrasyon güçlüğü ve hafızayı geri getirme ile ilgili sorunlar yaşarlar. Bu bireyler bazen bir anıyı hatırlayabildikleri, ancak onu kişisel olarak deneyimlememiş gibi hissettiği bir anı "duygusundan" yoksundur.[16][17] Bir kişinin kimliğinin ve bilincinin özüne vuran bu deneyimler, kişinin tedirgin veya endişeli hissetmesine neden olabilir.[9] Bozukluğun yarattığı iç kargaşa da depresyona neden olabilir.[18]

Depersonalizasyon ile ilgili ilk deneyimler, kontrol kaybından, toplumun geri kalanından ayrılmaktan korkan hastalar için korkutucu olabilir.[12] Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu olan kişilerin çoğu, ciddi psikoz veya beyin fonksiyon bozukluğunun belirtileri olduğunu düşünerek semptomları yanlış yorumlamaktadır. Bu genellikle semptomların kötüleşmesine katkıda bulunan anksiyete ve takıntıda artışa yol açar.[19]

Semptomları azaltma eğiliminde olan faktörler, kişisel etkileşimler ve rahatlamadır.[20] Dikkatini dağıtmak (örneğin sohbet ederek veya film izleyerek) da geçici bir rahatlama sağlayabilir. Semptom şiddetini hafifleten diğer bazı faktörler diyet veya egzersizdir, alkol ve yorgunluk semptomlarını kötüleştirir.[21]

Ara sıra, genel nüfusun birçok üyesi tarafından kısa süreli hafif depersonalizasyon yaşanabilir;[22] ancak, depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu, bu duygular güçlü, şiddetli, ısrarcı veya tekrarlayıcı olduğunda ve günlük hayata müdahale ettiğinde ortaya çıkar. [18] DPDR epizotları geçici olma eğilimindedir, ancak süre oldukça değişkendir ve bazıları birkaç hafta kadar sürer.[23][24]

Sanal gerçekliğe katılan artan sayıda kullanıcı, kullanımdan sonra DPDR riskiyle karşı karşıyadır. Daha zayıf bir gerçeklik duygusu meydana gelebilir.[25] Sanal gerçeklik ayrıca kullanıcıların gerçek vücutlarını ve gerçek dünya ortamlarını ihmal etmesine neden olur.[26]

Nedenleri

Duyarsızlaşmanın kesin nedeni bilinmemekle birlikte, biyopsikososyal korelasyonlar ve tetikleyiciler tanımlanmıştır. Depersonalizasyonun tehlikeli veya yaşamı tehdit eden durumlara biyolojik bir tepkiden kaynaklanabileceği düşünülmektedir.[12]

Psikososyal

Erken istismar yaşı, artan süre ve ebeveyn istismarı, dissosiyatif semptomların şiddeti ile ilişkili olma eğilimindedir. [27] Travmatik deneyimlerin yanı sıra, bozukluğun diğer yaygın tetikleyicileri arasında şiddetli stres, majör depresif bozukluk, panik ataklar ve psikoaktif maddeler bulunur. Oldukça bireysel kültürlerde yaşayan insanlar, tehdide aşırı duyarlılık ve harici bir kontrol odağı nedeniyle depersonalizasyona karşı daha savunmasız olabilir.[28]

Nörobiyoloji

 
DPDR'de rol oynadığı düşünülen prefrontal korteksi gösteren animasyonlu görüntü

Prefrontal korteksin normalde duygusal deneyimin temelini oluşturan sinir devrelerini engelleyebileceğine dair kanıtlar vardır.[29] DPD hastalarında yapılan bir fMRI çalışmasında, duygusal açıdan caydırıcı sahneler sağ ventral prefrontal korteksi harekete geçirdi. Katılımcılar, duyguya duyarlı bölgelerde azalmış bir sinir tepkisi ve duygusal düzenlemeyle ilişkili bölgelerde artan bir tepki gösterdiler.[30] Benzer bir duygusal bellek testinde, depersonalizasyon bozukluğu hastaları, sağlıklı kontrollerle aynı şekilde duygusal olarak dikkat çekici materyali işlememiştir.[31] Hoş olmayan uyaranlara cilt iletkenliği yanıtlarının bir testinde, denekler duygusal işleme üzerinde seçici bir engelleyici mekanizma gösterdiler.[32]

DPDR hastalarından alınan beyin MRG bulgularını analiz eden birkaç çalışma, sağ orta temporal girusta azalmış kortikal kalınlık, sağ kaudat, talamus ve oksipital girusta gri madde hacminde azalma ve sol temporal ve sağ temporoparietalde daha düşük beyaz madde bütünlüğü bulmuştur. bölgeler. Bununla birlikte, amigdalada hiçbir yapısal değişiklik gözlenmemiştir.[33][34][35]

Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı, 5. Baskı (DSM-5)

DSM-5'te, "depersonalizasyon bozukluğuna "derealizasyon" kelimesi eklenmiş ve "derealizasyon bozukluğu" ("DPDR") olarak yeniden adlandırılmıştır.[3] Disosiyatif bir bozukluk olarak sınıflandırılmaya devam edilmektedir.

Hastaların DSM-5'e göre teşhis edilebilmesi için aşağıdaki kriterleri karşılaması gerekir:[3]

  1. Kalıcı / tekrarlayan depersonalizasyon / derealizasyon ataklarının varlığı
  2. Bir epizot sırasında gerçeklik ve dissosiyasyonu ayırt etme yeteneği (yani, hasta algısal bir rahatsızlığın farkındadır)
  3. Semptomlar sosyal, mesleki veya günlük yaşama müdahale edecek kadar ciddidir
  4. Semptomlar bir madde veya ilaçtan kaynaklanmamaktadır
  5. Belirtiler başka bir psikiyatrik bozukluktan kaynaklanmamaktadır

Önleme

Depersonalizasyon-derealizasyon bozukluğu, istismara uğramış çocukların profesyonel ruh sağlığı yardımı alması ile önlenebilir.[36] Bazı travma uzmanları, çocuklara kötü muameleden sorumlu kişilerin çoğunluğu (yaklaşık %80) çocuğun kendi ebeveynleri olduğu için, çocukların travma öyküsü ve şiddete maruz kalma hakkında daha fazla araştırma yapılmasını önermektedir.[37] Çocuklar için travmaya göre müdahale, gelecekteki semptomların önlenmesinde faydalı olabilir.[38]

Tedavi

DPDR'nin tedavisi genellikle zor ve dirençlidir. Bazı klinisyenler bunun, semptomların sabit ve tedaviye daha az yanıt verme eğiliminde olduğu tanıdaki gecikmeye bağlı olabileceğini düşünüyor.[10] Ek olarak, semptomlar diğer teşhislerle örtüşme eğilimindedir.[39] Bazı sonuçlar umut vericidir, ancak küçük boyutlu denemeler nedeniyle güvenle değerlendirilmesi zordur.[40] Bununla birlikte, semptomlar genellikle geçicidir ve tedavi olmaksızın kendiliğinden düzelebilir.[23]

Tedavi esas olarak farmakolojik değildir ve paradoksal niyet, kayıt tutma, pozitif ödül, sel, psikoterapi, bilişsel-davranışçı terapi, psikoeğitim, kendi kendine hipnoz ve meditasyonu içerebilir. [41] Beden odaklı meditasyon, DPD durumu tarafından bir kenara atılan veya etkisiz hale getirilen duygulara izin verdiği için öz farkındalığa ulaşmak için kullanılmıştır. Kendi kendine hipnoz eğitimi yardımcı olabilir ve hastaları disosiyatif semptomları indüklemek ve alternatif bir şekilde yanıt vermek için eğitmeyi gerektirir.[42] Psikoeğitim, bozuklukla ilgili danışmanlığı, rahatlamayı ve gerçek bir fiziksel deneyimden ziyade algısal bir rahatsızlık olarak DPDR'ye vurgu yapmayı içerir.[10] Klinik farmakoterapi araştırmaları, seçici serotonin geri alım inhibitörleri, benzodiazepinler, uyarıcılar ve opioid antagonistleri (örn: naltrekson) dahil olmak üzere bir dizi olası seçeneği keşfetmeye devam etmektedir.

Tekrarlayan Transkraniyal Manyetik Stimülasyon (rTMS)

Bazı çalışmalar, tekrarlayan transkraniyal manyetik stimülasyonun (rTMS) yardımcı olduğunu bulmuştur.[43][44] [45] Bir çalışma, sağ temporoparietal bağlantı (TPJ) rTMU ile tedavi edilen DPD'li 12 hastayı inceledi ve %50'sinin üç haftalık tedaviden sonra iyileşme gösterdiğini buldu. Katılımcılardan beşi ek üç haftalık bir tedavi aldı ve semptomlarında genel olarak %68'lik bir iyileşme bildirdi. RTMS'li hastaları özellikle TPJ'de tedavi etmek alternatif bir tedavi olabilir.

Prognoz

DPDR tipik olarak kronik ve süreklidir, ancak bazı kişiler remisyon dönemleri yaşadığını bildirir. Alevlenmeler, psikolojik olarak stresli durumlardan kaynaklanabilir.[24] Michal vd. (2016), DPDR'li hastalarla ilgili 2 vaka serisini analiz etti ve durumun kronik olma eğiliminde olduğunu kabul etti.[46]

Epidemiyoloji

Erkek ve kadınlara eşit sayıda depersonalizasyon bozukluğu teşhisi konur. [21] Winnipeg, Manitoba'dan bir örneklem üzerinde 1991 yılında yapılan bir çalışma, nüfusun %2,4'ünde duyarsızlaşma bozukluğunun yaygınlığın olduğuunu söylemektedir.[47] Çeşitli çalışmaların 2008 yılında gözden geçirilmesi, yaygınlığın % 0,8 ile%1,9 arasında olduğunu tahmin etmektedir. [48] Bu bozukluk, bireylerin yaklaşık üçte birinde epizodiktir ve her bölüm bir seferde saatlerden aylara kadar sürer. Depersonalizasyon, epizodik olarak başlayabilir ve daha sonra sabit veya değişen yoğunlukta sürekli hale gelebilir.

Diğer psikiyatrik bozukluklarla ilişkisi

Depersonalizasyon hem birincil hem de ikincil bir fenomen olarak var olur, ancak klinik bir ayrım yapmak kolay görünse de mutlak değildir. En yaygın komorbid bozukluklar depresyon ve anksiyetedir, ancak her ikisinin de semptomu olmayan depersonalizasyon bozukluğu vakaları mevcuttur. Eştanılı obsesif ve kompulsif davranışlar, semptomların değişip değişmediğini kontrol etme ve semptomları şiddetlendiren davranışsal ve bilişsel faktörlerden kaçınma gibi duyarsızlaşma ile başa çıkma girişimleri olarak var olabilir. Şizoid kişilik bozukluğu, şizotipal kişilik bozukluğu ve borderline kişilik bozukluğu gibi kişilik bozukluğu olan birçok insanın, depersonalizasyon bozukluğuna sahip olma ihtimali yüksek olacaktır.

Tarihi

Depersonalizasyon kelimesinin kendisi ilk kez The Journal Intime'da Henri Frédéric Amiel tarafından kullanılmıştır. 8 Temmuz 1880 yazısında şöyle demektedir:

Kendimi varoluş konusunda mezarın ötesinden, başka bir dünyadan buluyorum; hepsi bana tuhaf. Ben, olduğu gibi, kendi bedenimin ve kişiliğimin dışındayım; Ben kişiliğimden uzaklaştım, koptum, kesildim. Bu çılgınlık mı?[49]

Depersonalizasyon ilk kez 1898'de Ludovic Douglas tarafından "düşüncelerin ve eylemlerin benlikten kaçıp tuhaf hale geldiği hissinin veya hissinin olduğu bir duruma; kişiliğin yabancılaşmasının, diğer bir deyişle bir depersonalizasyonun olduğu bir duruma atıfta bulunmak için klinik bir terim olarak kullanılmıştır.[50]

Ayrıca bakınız

  • Anosognozi

Referanslar

 

Dış bağlantılar

Sınıflandırma
  1. ^ Baker, Dawn; Hunter, Elaine; Lawrence, Emma; Medford, Nicholas; Patel, Maxine; Senior, Carl; Sierra, Mauricio; Lambert, Michelle V.; Phillips, Mary L. (1 May 2003). "Depersonalisation disorder: clinical features of 204 cases". The British Journal of Psychiatry (İngilizce). 182 (5): 428–433. doi:10.1192/bjp.182.5.428. ISSN 0007-1250. PMID 12724246.  Geçersiz |doi-access=free (yardım)
  2. ^ Hunter, EC; Sierra, M; David, AS (January 2004). "The epidemiology of depersonalisation and derealisation. A systematic review". Social Psychiatry and Psychiatric Epidemiology. 39 (1): 9–18. doi:10.1007/s00127-004-0701-4. PMID 15022041. 
  3. ^ a b c d Diagnostic and statistical manual of mental disorders : DSM-5. 5th. Arlington, VA: American Psychiatric Association. 2013. ss. 302–306. ISBN 9780890425541.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "DSM5" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  4. ^ "ICD-11 - Mortality and Morbidity Statistics". icd.who.int. Erişim tarihi: 15 September 2020. 
  5. ^ "Depersonalization derealization disorder: Epidemiology, pathogenesis, clinical manifestations, course, and diagnosis". 18 May 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  6. ^ Simeon (2004). "Depersonalisation disorder: a contemporary overview". CNS Drugs. 18 (6): 343–54. doi:10.2165/00023210-200418060-00002. PMID 15089102. 
  7. ^ Thomson (2018-03-15). "Depersonalization, adversity, emotionality, and coping with stressful situations". Journal of Trauma & Dissociation. 19 (2): 143–161. doi:10.1080/15299732.2017.1329770. ISSN 1529-9732. PMID 28509616. 
  8. ^ Depersonalization Disorder, (DSM-IV 300.6, Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, Fourth Edition)
  9. ^ a b c d Sierra (1 May 2012). "Depersonalization disorder and anxiety: A special relationship?". Psychiatry Research. 197 (1–2): 123–127. doi:10.1016/j.psychres.2011.12.017. PMID 22414660.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "Sierra 123–127" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  10. ^ a b c Kaplan & Sadock's comprehensive textbook of psychiatry. Tenth. Philadelphia. 11 May 2017. ISBN 978-1-4963-8915-2. OCLC 988106757.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: ":2" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  11. ^ Hürlimann (2012). "Cannabis-induced depersonalization disorder in adolescence". Neuropsychobiology. 65 (3): 141–6. doi:10.1159/000334605. PMID 22378193. Although depersonalization disorder has a low prevalence, with a reported prevalence ranging from 0.8 to 1.9% 
  12. ^ a b c Blevins (1 October 2012). "Construct Validity of Three Depersonalization Measures in Trauma-Exposed College Students". Journal of Trauma & Dissociation. 13 (5): 539–553. doi:10.1080/15299732.2012.678470. PMID 22989242.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "Blevins 539–553" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  13. ^ Feelings of Unreality: A Conceptual and Phenomenological Analysis of the Language of Depersonalization. Philosophy, Psychiatry, & Psychology. 2002. ss. 9: 271–279. 
  14. ^ Simeon D (2004). "Depersonalisation Disorder: A Contemporary Overview". CNS Drugs. 18 (6): 343–354. doi:10.2165/00023210-200418060-00002. PMID 15089102. 
  15. ^ Coons (September 1998). "The dissociative disorders. Rarely considered and underdiagnosed". The Psychiatric Clinics of North America. 21 (3): 637–648. doi:10.1016/s0193-953x(05)70028-9. ISSN 0193-953X. PMID 9774801. 
  16. ^ Lambert (March 2001). "Primary and secondary depersonalisation disorder: a psychometric study". Journal of Affective Disorders. 63 (1–3): 249–256. doi:10.1016/s0165-0327(00)00197-x. ISSN 0165-0327. PMID 11246104. 
  17. ^ Sierra (March 2011). "Depersonalization: a selective impairment of self-awareness". Consciousness and Cognition. 20 (1): 99–108. doi:10.1016/j.concog.2010.10.018. ISSN 1090-2376. PMID 21087873. 
  18. ^ a b "Symptoms and causes - Mayo Clinic". www.mayoclinic.org. Erişim tarihi: 2019-11-20.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "Symptoms and causes - Mayo Clinic" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  19. ^ Sacco (December 2010). "The Circumplex Structure of Depersonalization/Derealization". International Journal of Psychological Studies. 2 (2): 26–40. doi:10.5539/ijps.v2n2p26. 
  20. ^ "Feeling unreal: a depersonalization disorder update of 117 cases". Journal of Clinical Psychiatry. 64 (9): 990–7. 2003. doi:10.4088/JCP.v64n0903. PMID 14628973. 
  21. ^ a b "Depersonalisation disorder: clinical features of 204 cases". The British Journal of Psychiatry. 182 (5): 428–33. May 2003. doi:10.1192/bjp.182.5.428. PMID 12724246.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "Baker 03" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  22. ^ Feeling Unreal: Depersonalization Disorder and the Loss of the Self. Oxford University Press. 7 November 2008. s. 3. ISBN 978-0-19-976635-2. 
  23. ^ a b The American Psychiatric Association Publishing textbook of psychiatry. Seventh. Washington, D.C.: American Psychiatric Association Publishing. 2 May 2019. ISBN 978-1-61537-256-0. OCLC 1090279671.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: ":1" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  24. ^ a b Introductory textbook of psychiatry. Sixth. Washington, DC. 2014. ISBN 978-1-58562-469-0. OCLC 865641999.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "Black" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  25. ^ https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/20712501/
  26. ^ https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/28942536/
  27. ^ Vonderlin (November 2018). "Dissociation in victims of childhood abuse or neglect: a meta-analytic review". Psychological Medicine (İngilizce). 48 (15): 2467–2476. doi:10.1017/S0033291718000740. ISSN 0033-2917. PMID 29631646. 
  28. ^ "Depersonalization and individualism: the effect of culture on symptom profiles in panic disorder". J. Nerv. Ment. Dis. 195 (12): 989–95. December 2007. doi:10.1097/NMD.0b013e31815c19f7. PMID 18091192. 
  29. ^ "Understanding and treating depersonalisation disorder". Advances in Psychiatric Treatment. 11 (2): 92–100. 2005. doi:10.1192/apt.11.2.92. 16 July 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  30. ^ "Depersonalization disorder: thinking without feeling". Psychiatry Research: Neuroimaging. 108 (3): 145–160. 2001. doi:10.1016/S0925-4927(01)00119-6. PMID 11756013. 
  31. ^ "Emotional memory in depersonalization disorder: A functional MRI study" (PDF). Psychiatry Research: Neuroimaging. 148 (2–3): 93–102. December 2006. doi:10.1016/j.pscychresns.2006.05.007. PMID 17085021. 26 September 2007 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. 
  32. ^ "Autonomic response in depersonalization disorder". Archives of General Psychiatry. 59 (9): 833–8. September 2002. doi:10.1001/archpsyc.59.9.833. PMID 12215083. 
  33. ^ Sierra (2014-10-30). "A structural MRI study of cortical thickness in depersonalisation disorder". Psychiatry Research. 224 (1): 1–7. doi:10.1016/j.pscychresns.2014.06.007. ISSN 1872-7123. PMID 25089021. 
  34. ^ Sierk (2018). "White matter network alterations in patients with depersonalization/derealization disorder – Journal of Psychiatry & Neuroscience". Journal of Psychiatry & Neuroscience (İngilizce). 43 (5): 347–357. doi:10.1503/jpn.170110. PMC 6158023 $2. PMID 30125247. Erişim tarihi: 2020-10-27. 
  35. ^ Daniels (2015). "Grey matter alterations in patients with depersonalization disorder: a voxel-based morphometry study – Journal of Psychiatry & Neuroscience". Journal of Psychiatry & Neuroscience (İngilizce). 40 (1): 19–27. doi:10.1503/jpn.130284. PMC 4275327 $2. PMID 25285875. Erişim tarihi: 2020-10-27. 
  36. ^ "Symptoms and causes - Mayo Clinic". www.mayoclinic.org. Erişim tarihi: 2019-11-20. 
  37. ^ Kolk (2017-08-15). "Developmental Trauma Disorder: Toward a rational diagnosis for children with complex trauma histories". Psychiatric Annals (İngilizce). 35 (5): 401–408. doi:10.3928/00485713-20050501-06. ISSN 0048-5713. 
  38. ^ Approaches to Psychic Trauma: Theory and Practice (İngilizce). Rowman & Littlefield. 2018-10-16. ISBN 978-1-4422-5815-0. 
  39. ^ Salami (2020-11-01). "Symptoms of depersonalisation/derealisation disorder as measured by brain electrical activity: A systematic review". Neuroscience & Biobehavioral Reviews (İngilizce). 118: 524–537. doi:10.1016/j.neubiorev.2020.08.011. ISSN 0149-7634. PMID 32846163. 
  40. ^ Hunter (2017). "Depersonalisation and derealisation: assessment and management". BMJ. 356: j745. doi:10.1136/bmj.j745. PMID 28336554. 
  41. ^ A Guide to Treatments that Work, 2nd Edition. Oxford University Press. 2002. ss. 463–496. 
  42. ^ Trance and treatment : clinical uses of hypnosis. 2nd. Washington, DC: American Psychiatric Publishers. 2004. ISBN 1-58562-190-0. OCLC 54001039. 
  43. ^ Mantovani (2011-03-30). "Temporo-parietal junction stimulation in the treatment of depersonalization disorder". Psychiatry Research. 186 (1): 138–140. doi:10.1016/j.psychres.2010.08.022. ISSN 0165-1781. PMID 20837362. 
  44. ^ Christopeit (January 2014). "Effects of repetitive transcranial magnetic stimulation (rTMS) on specific symptom clusters in depersonalization disorder (DPD)". Brain Stimulation. 7 (1): 141–143. doi:10.1016/j.brs.2013.07.006. ISSN 1876-4754. PMID 23941986. 
  45. ^ Rachid (March 2017). "Treatment of a Patient With Depersonalization Disorder With Low Frequency Repetitive Transcranial Magnetic Stimulation of the Right Temporo-Parietal Junction in a Private Practice Setting". Journal of Psychiatric Practice. 23 (2): 145–147. doi:10.1097/PRA.0000000000000214. ISSN 1538-1145. PMID 28291041. 
  46. ^ Michal (December 2016). "A case series of 223 patients with depersonalization-derealization syndrome". BMC Psychiatry (İngilizce). 16 (1): 203. doi:10.1186/s12888-016-0908-4. ISSN 1471-244X. PMC 4924239 $2. PMID 27349226. 
  47. ^ Ross CA (1991). "Epidemiology of multiple personality disorder and dissociation". Psychiatric Clinics of North America. 14 (3): 503–17. doi:10.1016/S0193-953X(18)30286-7. PMID 1946021. 
  48. ^ Sierra M (2008). "Depersonalization disorder: pharmacological approaches". Expert Rev Neurother. 8 (1): 19–26. doi:10.1586/14737175.8.1.19. PMID 18088198. 
  49. ^ Henri Frédéric Amiel's The Journal Intime Retrieved June 2, 2007
  50. ^ "Depersonalization: a conceptual history". Hist Psychiatry. 8 (30 Pt 2): 213–29. June 1997. doi:10.1177/0957154X9700803002. PMID 11619439.