Kullanıcı:SAİT71/Çalışma5: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
SAİT71 (mesaj | katkılar)
k düzen
SAİT71 (mesaj | katkılar)
72. satır:
Bayezid, Timur'a itaatini bildiren Erzincan emiri Mutahharten'e bir mektup yollayarak kendisine tabi olmasını ve vergisini göndermesini istedi; ancak Mutahharten buna yanaşmayarak durumu Timur'a bildirdi.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=303}}{{kdş|Şamî|1987|s=260}}{{kdş|Hoca Sâdeddin Efendi|1979|s=231}} Timur ise buna cevaben tehdit ve nasihatvari bir mektup yolladı. Mektupta özetle; Osmanlıların Avrupa sınırında [[Haçlı Seferleri|Hristiyanlarla]] savaşmaları nedeniyle onlara saldırmadığını, böyle bir savaşın Müslümanların aleyhine olacağını söyleyerek, Bayezid'in haddini bilmesini ve kendisini savaşa zorlamamasını tembih etti.{{kdş|Yezdi|2019|s=339}}{{kdş|Şamî|1987|ss=260-261}}{{kdş|Alexandrescu|1942|s=50}} Ancak Bayezid bu mektuba karşılık şu sözlerle cevap verdi: "Seninle ne zamandan beri muharebe etmek isterdim, şimdi bunu fiile çıkarmaya azmettim; eğer sen benim üzerime gelmezsen ben sana karşı Tebriz ve Sultaniye'ye geliyorum."{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=303}}{{kdş|Şamî|1987|s=261}}{{kdş|Öztuna|1946|s=10}}
 
Bayezid'in bu cevabını duyduktan sonra Timur ordusunu toplayarak [[Sivas]]'a doğru hareket etti ve Sivas Kalesi'ni ele geçirdikten sonra kaleyi yakıp yıktırdı.{{kdş|Şamî|1987|s=262}}{{kdş|Yezdi|2019|s=343}} Kendisine teslim olanları bıraktıktan sonra, yalnızca 4.000 [[sipahi]]yi direnmelerini gerekçe göstererek öldürttü.{{efn|Şami kalede büyük çoğunluğu Ermeni olan 4.000 askerin Timur tarafından kuyuya atıldığından bahsetmektedir,{{kdş|Şamî|1987|s=262}} aynı şekilde [[Şerafeddin Ali Yezdi|Yezdi]]'de kaledeki hristiyan ve Ermeni 4.000 askerin diri diri çukurlara atılıp üzerlerine toprak atıldığını yazmıştır.{{kdş|Yezdi|2019|s=343}} Buna karşın Öztuna ise askerlerin Ermeni oldukları iddiasını yalanlarken; Timur'un hiç kan dökmeyeceğine söz vermesi üzerine 4.000 askeri canlı olarak toprağa gömdürdüğünü ve bazılarını ise atların ayakları altında çiğnettini söylemektedir.{{kdş|Öztuna|1946|s=10}} [[Solakzade Mehmed Hemdemî|Solakzade]]'de Öztuna'nın iddialarını doğrulamaktadır.{{kdş|Solakzade|1989|s=91}} Ayrıca Bayezid'in oğlu [[Şehzade Ertuğrul]]'unda öldürüldüğü rivayet edilmiştir.{{kdş|Bıyıktay|1934|s=34}}}} Timur buradan [[Malatya]], [[Kâhta]] ve civar yerleri kontrolü altına aldı.{{kdş|Şamî|1987|s=263}} Buradan [[Gaziantep|Antep]], [[Halep]] ve [[Şam]]'a hareket ederek oraları ele geçirdi.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=304}}{{kdş|Neşrî|1949|s=347}} Daha sonra ise Mardin ve üçüncü kez [[Bağdat]]'ı ele geçirdikten sonra, Tebriz'e giderek [[Karabağ]]'da kışladı.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=304}}{{kdş|Neşrî|1949|s=348}} Bayezid ise Sivas'ı ele geçiren Timur'un batıya doğru yöneleceğini tahmin ederek Kayseri'ye hareket edip beklemeye geçti.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=305}} Ancak Sivas'ı ele geçirdikten sonra Osmanlı kuvvetleri hakkında yeterli istihbarat edinemeyen Timur buradan Suriye tarafına hareket etti.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=304}} Timur'un doğuya gitmesini fırsat bilen Bayezid ise Timur'un müttefiki olan Mutahharten'den Erzincan ve [[Kemah]]'ı geri aldı. Kendisinin hakimiyetini tanıması şartıyla Mutahharten'e geri verdi.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=305}} Ancak Kemah Kalesi'ni iade etmeyen Bayezid, buraya muhafızlar yerleştirip Mutahharten'in ailesini rehin alarak Bursa'ya göndertti.{{kdş|Hoca Sâdeddin Efendi|1979|s=242}}{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=305}} Timur'a tabi olan Mutahharten'e karşı yapılan bu muamele, Bayezid ile Timur'un arasının büsbütün bozulmasına yol açtı.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=305}} Timur, Suriye seferi esnasında Bayezid'e kendi başarılarını saydıktan sonra itaat etmesini bildirirken, Bayezid ise neslini ve üstünlüklerinden bahsederek, karşısına çıkacak düşmana karşı hazır olduğunu bildirdi. Timur bu cevaba karşılık Bayezid'a, aralarında oluşacak birliğin düşmanlara karşı İslâm'ın kuvvetini artıracağını belirtip, oğullarından birini kendisine göndermesini isteyerek Bayezid'ı nüfuzu altına almaya niyetlendi.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=306}}{{kdş|Aka|2000|s=27}}
 
Bu gelişmeleri takiben başta [[Sadrazam]] [[Çandarlı Ali Paşa]] olmak üzere Osmanlı devlet erkânı Bayezid'ı barış yapması konusunda ikna etmeye çalıştılar. Bu sebeple Timur'a bir kez daha elçi gönderen Bayezid, aradaki huzursuzluğun hiç bir sebebinin olmadığını ve bütün ecdadı gibi kendisinin de [[kâfir]]lerle [[gaza]] halinde olduğunu belirterek anlaşma teklif etti.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=306}} Timur ise Bayezid'dan Kemah'ın Mutahharten'e teslim edilerek ailesinin serbest bırakılmasını, şehzadelerinden birisinin kendisine rehin olarak verilmesini, kendisine külâh ve kemer göndererek tabi olduğunu kabul etmesini, Anadolu beylerinin topraklarının geri iade etmesini, Kara Yusuf'un gitmiş olması sebebiyle ailesinin teslim edilmesini talep ederek;{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=307}} bunları kabul ettiği takdirde aralarında baba oğul ilişkisi olacağını ve kâfirlere karşı kendisine yardım edileceğini bildirdi.{{kdş|Neşrî|1949|s=297}} Ayrıca ordusunun kışı burada geçireceğini, ilk baharda Anadolu sınırına gelerek Bayezid'in cevabını bekleyeceğini belirterek kendi elçileriyle birlikte Bayezid'in elçilerini tekrar gönderdi.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=306}}{{kdş|Alexandrescu|1942|s=51}} Timur ısrarla Kara Yusuf'un kendisine ölü veya diri olarak teslim edilmesini şart koşarken, Bayezid ise onun zaten gittiğini ve tekrar kendisine sığınsa bile teslim etmeyeceğini belirtiyordu.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=306}}{{kdş|Aka|2000|s=27}} Timur elindeki kuvvetle Bayezid'a karşı başarılı olamayacağını düşüncesiyle, Orta Asya'dan kuvvet takviyesi yaparak kışı Karabağ'da geçirdikten sonra Anadolu'ya hareket etmeyi plânlıyordu.{{kdş|Uzunçarşılı|1998|s=306}}
 
Timur Karabağ'da kışı geçirdikten sonra 1402 yılının Mart ayında kurultayını toplayarak Mirza ve emirlerinin fikirlerini aldı. Emirlerinin bir çoğu iki İslâm ve Türk devletinin savaşmasına karşı fikirdeydiler.{{kdş|Öztuna|1946|s=18}} Ancak bu tarihlerde Timur'un oğlu [[Şahruh]]'un [[Semerkant]]'ta bir oğlu dünyaya geldi, ayrıca gökyüzünde bir [[kuyruklu yıldız]] batıdan doğuya doğru hareket ederken görüldü. Timur'un [[Astroloji|müneccim]]leri bunu Timur'un batıda zafer elde edeceğinin bir belirtisi olarak yorumladılar{{efn|Timur, yıldız biliminde maharetli olan Abdulah-i Lisan adlı kişiden bu yılın doğuş özelliklerinden ve kuyruklu yıldızın getirdiği hükümler hakkında bilgi istemiş, bu kişinin de onun bahtının çok güçlü olduğunu ve Hamel burcunda, batı yönüne doğan kuyruklu yıldızın Bayezid'in yenilgisine delil olduğunu açıklamıştır. Söylediklerini [[Muhyiddin el-Mağribî]]'nin yazdığı eserlerle destekleyince Timur kafasındaki kuşkulardan kurtularak savaş hazırlıklarının yapılmasını emretmiştir.{{kdş|Hoca Sâdeddin Efendi|1979|s=258}}}} ve bu sebepler Timur'un savaşma azmini arttırdı.{{kdş|Hammer|2014|s=124}} Timur Bayezid'a bir kez daha elçi gönderip; Kara Yusuf'un Osmanlı topraklarından gitmiş olduğunu varsayarak ailesinin kendisine teslim edilerek aralarında barışın sağlanmasını, Kemah'ın tekrar kendisine bırakılmasını talep etti ve bunların sağlanması halinde Bayezid'a din muhalifleriyle yaptığı savaşlarda yardım etme sözü verdi.{{kdş|Neşrî|1949|s=299}} Timur bu esnada Kemah Kalesi'ni kuşatarak burayı tekrar ele geçirdi ve Mutahharten'e verdi. Timur burayı aldıktan sonra artık Osmanlı'ya karşı harekete geçmeye karar verdi.{{kdş|Neşrî|1949|s=300}} Kemah Kalesi'ni ele geçirdikten sonra Bayezid'in yolladığı elçiler beraberinde hediyeler ve mektupla geldiler.{{kdş|Hammer|2014|s=124}} Ancak getirilen hediyelerin adetleri ve mektubun üslubu Timur'u kızdırdı. Anadolu beyliklerini kontrolü altına alan ve kendine güvenen Bayezid, Timur'a gönderdiği mektupta; diplomatik teamüle uymayan hakaret içerikli ve meydan okuyan bir üslup kullandı.{{kdş|İnalcık|2017|s=72}}{{kdş|Hammer|2014|s=124}} Timur'a "kudurmuş köpek" (''kelb-i akur''){{efn|Bazı kaynaklarda "ihtiyar köpek" ifadesi geçmektedir.{{kdş|Yezdi|2019|s=341}}}} yakıştırması yaparken, yolladığı mektubu aldıktan sonra savaş meydanına gelmediği takdirde "üç [[İslam'da boşanma|talak]] ile zevcelerin boş olsun" (''in len ta't fezevecâtike tewâlik selâsâ''), kendisinin de onun karşısına çıkmadığı takdirde "zevcelerim üç talak ile boş olsun" cümlelerini kullandı.{{efn|Ankara Muharebesi öncesinde Bayezid ve Timur arasındaki mektuplaşmalar hakkında detaylı bilgi için Abdurrahman Daş'ın ''[[#Ek okumalar|Ankara Savaşı Öncesi Timur İle Yıldırım Bayezid'in Mektuplaşmaları]]'' adlı makalesini inceleyiniz.}}{{kdş|İnalcık|2017|s=72}} Bayezid, ayrıca gönderdiği hediyelerin sayısını adet olduğu üzere dokuzar değil onar adet olarak gönderip, mektupta kendi adını yaldızlı ve büyük harflerle yazarken, Timur'un adını da küçük ve siyah mürekkeple yazdı.{{kdş|Bıyıktay|1934|s=55}}{{kdş|Hammer|2014|s=125}} Timur elçilere; kendisinin verdiği nasihatlerin Bayezid'a fayda etmediğini imâ ederek, Kemah Kalesi'ni Osmanlılara ihtiyaç duymadan ele geçirdiğini, Kara Yusuf'un ailesi ile Kemah Kalesi'nin kendisine teslim edilmemesi nedeniyle, bundan sonrasında mertçe sabrederek kendisinin intikamına hazır olmalarını söyledi.{{kdş|Neşrî|1949|s=301}} Daha sonra Timur, Osmanlı elçilerinin de bulunduğu Sivas'ta ordusunun geçit töreni yapmasını emretti. Şafak vaktinden öğleye kadar süren bu geçidin ardından Timur elçileri yollarken kendi askerlerinin safları arasından geçirerek ordusunun ihtişamını gösterdi.{{kdş|Alexandrescu|1942|s=57}}{{kdş|Hammer|2014|ss=125-126}} Daha sonra ise elçilere; tüm dargınlığına rağmen Bayezid ile barış yapmak niyetinde olduğunu belirterek, Mutahharten'in ailesi ile Bayezid'in oğullarından birinin kendisine getirilmesini şart koştu.{{kdş|Neşrî|1949|s=301}}{{kdş|Bıyıktay|1934|ss=55-56}}{{kdş|Solakzade|1989|s=97}}{{kdş|Alexandrescu|1942|s=58}} Ancak daha sonra Bayezid'in kalabalık bir ordu ile geldiğini haber aldıktan sonra savaş hazırlıklarına başladı.{{kdş|Neşrî|1949|s=301}}