Akabi Hikâyesi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Gogolplex (mesaj | katkılar)
+ 5 kategori (HotCat)
k düzenlemeler ve imla
3. satır:
 
== Tarihçe ==
İlk olarak 1851 yılında [[İstanbul]]'da Mühendisoğlu matbaasında basılan Akabi Hikâyesi'nin açıklamalı bir transkripsiyonu ünlü [[Avusturyalılar|Avusturyalı]] [[Türkoloji|Türkolog]] [[Andreas Tietze]] tarafından 1991 yılında yeniden yayınlanmıştır. Tietze'nin ''"Türkiye'de yazılmış ve basılmış hakiki ilk modern roman"'' olarak nitelendirdiği Akabi Hikâyesi, [[Hacettepe Üniversitesi]] öğretim üyesi Dr. Gonca Gökalp'e göre, [[18. yüzyıl]] sonlarından başlayarak [[Divan edebiyatı]] ve [[Halk edebiyatı|Halk edebiyatından]]ndan farklılaşan ve romana yaklaşan yazılı anlatı anlayışının ilk beş örneğinden biridir. Bu anlamda, [[Şemsettin Sami]]'nin 1872 tarihli "[[Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat]]" romanı, çoğu kaynaklarda Türk edebiyatında Batılı anlamda romanın başlangıcı kabul edilir.
 
== Konu ==
9. satır:
 
== Analiz ==
Hagop tutkulu, fedakâr, hassas bir âşık kimliği ile, bir yandan [[Divan edebiyatı]] ve [[Halk edebiyatı]]'nın, örneğin [[Kerem ile Aslı]] hikâyesinin izlerini taşırken, bir yandan da [[Fransızlar|Fransız]] [[Şövalye|şövalyelikşövalye]]lik geleneğinin "amour courtois" (''kibar aşk'') anlayışı içinde yeni bir portreyi temsil etmektedir.
 
Her iki portre açısından da aşk merkezdedir ve belirli kuralları vardır: Sevilen hükmeder, seven acı çeker; âşık, sevgilisine ulaşmak için çok çaba göstermek ve acı çekmek zorundadır. Bu ilişkide Divan şiirindeki aşktan farklı olan yan, aşkın karşılıklılığıdır. Türk halk hikâyelerinin trajik sonuçlananlarında da aşk karşılıklıdır fakat engeller efsanevi boyutlara erişir. Hagop ile Akabi arasındaki aşk günlük hayattan kaynaklanan engellerin gücü yüzünden ümitsizdir.
15. satır:
Kendisi de bir [[Katolik]] olduğu halde, mezhep ayrılığından kaynaklanan bu trajik aşk hikâyesinde Vartan Paşa'nın taraf tutmadığı görülmektedir. Anlatımında düz bir çizgiyi benimserken, duygusal grafiği aşama aşama yükseltir. Şemsettin Sami'nin 20 yıl sonra yazılacak Ta'aşşuk-ı Tal'at ve Fitnat romanında dahi baş kişi erkek kahraman Tal'at iken, Vartan Paşa'nın baş kahramanı kadın Akabi'dir. Roman karakterlerinin yaşantıları, davranışları, tavırları çok dikkatli bir şekilde yansıtılır ve doğal halleriyle anlatılır. Kasvetli sahnelerin ardından eğlenceli sahneleri getirerek (örneğin Anna Dudu'nun trajik hikâyesinin arkasından İstanbul'da yazlıktaki gezinti) metnin tek yönlü olmamasını sağlar. Benzer şekilde Hagop-Akabi aşkının giderek hüzünlü bir hal alan havasına karşılık, gülünç, görgüsüz, cahil ve zengin Rupenig'in Fulik'e duyduğu aşk sadeliği içinde anlatılır.
 
Kullanılan [[Türkçe|Türkçenin]]nin çeşnisi de dikkat çekicidir:
 
''"Akabi, sana tarif idemem ne derece acı duyduk birbirimizden ayrıldığımızde, daha henuz rahatlığe düşece ikan böylece ayrılmamız zuhur itdikde, kendumi telef itmek hiç gözümde olmayacak idi eger seni düşünmemiş olsam idim, zira pek müşkildir bir kimseye sevdiyinden ayrılmak bir daha görebileceyine ümidi olmayarak."''
26. satır:
 
* [https://web.archive.org/web/20070927142830/http://www.edebiyatdergisi.hacettepe.edu.tr/700ozelGoncaGokalp.pdf Osmanlı dönemi Türk romanının başlangıcında beş eser] - Dr. Gonca Gökalp, [[Hacettepe Üniversitesi]]
 
* [http://links.jstor.org/sici?sici=0043-2539(199511)2%3A35%3A2%3C189%3ATMATOL%3E2.0.CO%3B2-4 The Millets and the Ottoman Language] (Osmanlı tebası Milletler ve Osmanlıca) - Johann Strauss, Die Welt des Islams, New Ser., Vol. 35, Issue 2 (Nov., 1995), pp. 189–249
 
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Akabi_Hikâyesi" sayfasından alınmıştır