II. Mehmed: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Etiketler: Mobil değişiklik mobil uygulama değişikliği iOS uygulaması değişikliği
Değişiklik özeti yok
Etiketler: Mobil değişiklik mobil uygulama değişikliği iOS uygulaması değişikliği
79. satır:
[[Dosya:Kusatma Zonaro.jpg|küçükresim|sağ|280px|Fatih'in donanmaya emri ve gemilerin karadan yürütülmesi. [[Fausto Zonaro]]'nun eseri]]
{{Ana madde|İstanbul'un fethi}}
Mehmed kuşatma hazırlıklarına 1451 sonlarında başladı. [[İstanbul Boğazı|Boğaz]]’ın Anadolu yakasında büyük dedesi [[Yıldırım Bayezid|Bayezid]]’in yaptırmış olduğu [[Anadolu Hisarı]]'nın karşısına o dönemde Boğazkesen adı verilen [[Rumeli Hisarı]]’nın inşa emrini verdi. İmparator [[XI. Konstantinos|Konstantinos]] Mehmed’e hisarın yapımı için kendisinden izin alması gerektiğini bildirmek için elçiler gönderdi ancak Mehmed elçileri kabul etmedi. İmparator en son 1452’nin Haziran ayında barış görüşmeleri için bir kere daha elçilerini gönderdi ancak Mehmed elçileri yine reddetti. Bunun anlamı savaştı. Hisar 1452’nin Ağustos ayında tamamlandı. Böylece boğazın kontrolü Osmanlıların eline geçmiş oldu. Boğazdan geçecek gemiler bundan böyle geçiş parası ödemek zorundaydı. Aksi takdirde gemiler top atışıyla batırılacaktı. 1452 sonlarında ödeme yapmayı reddeden bir Venedik gemisi batırılmış, kaptanı ve tayfası tutuklanmıştı. Söz konusu toplar [[Erdel]]li Urban adında bir top dökümcüsü tarafından yapılmıştı. Mehmed kendisinden [[Konstantinopolis]]’in surlarını yıkabilecek güçte bir top yapıp yapamayacağını sormuş Urban da "Ne Konstantinopolis, ne de [[Babil]]’in surlarının karşı koyabileceği bir top yapabileceğini" söylemişti.<ref name="babinger82">Babinger, Franz ''a.g.e.'' s.82-84</ref>.
 
Öte yandan bu gelişmeler karşısında İmparator Konstantinos, Papa ve İtalyan şehirlerinden umutsuzca yardım talebinde bulundu ama bunlar sonuçsuz kaldı. Yalnızca [[Ceneviz Cumhuriyeti|Cenova]] 1452’nin Kasım ayında yardım göndermeye karar verdi ve [[Giovanni Giustiniani]] komutasında 700 asker taşıyan Ceneviz kadırgaları 26 Ocak 1453’te [[Konstantinopolis]]’e vardı. İmparator Konstantinos, Giovanni Giustiniani’yi kara kuvvetlerinin başkumandanı yaptı.<ref name="babinger82"/> Kostantinopolis’teki asker sayısı 8.000 bin civarındaydı, limanda 26 savaş gemisi bulunuyordu. Daha evvel 700 İtalyanı taşıyan yedi7 Girit ve Venedik gemisi Şubat ayında şehirden kaçmıştı. Osmanlı ordusundaki asker sayısı ise en az 50.000 idibindi. Ayrıca Mehmed yalnızca karadan kuşatmanın yeterli olmayacağını düşünerek bir donanma hazırlatmıştı. Bu donanma bahar aylarında boğazın [[Marmara Denizi|Marmara]] girişine vardı<ref name="Kinross, Lord.107-108">Kinross, Lord, ''a.g.e.'' s.100-101</ref>.
 
Osmanlı ordusu 23 Mart’ta [[Edirne]]’den hareket etti ve 2 Nisan’da [[Konstantinopolis]]’e vardı. Aynı gün [[Haliç]]’in girişi zincirle kapatıldı. Karargâhını [[Topkapı, Fatih|Romanus kapısının]] karşısına [[Maltepe, Zeytinburnu|Maltepe]]’ye kuran Mehmed son kez teslim çağrısında bulundu ama imparator reddetti.
89. satır:
[[Dosya:Zonaro GatesofConst.jpg|küçükresim|230px|Fatih'in İstanbul'a girişi. [[Fausto Zonaro]]'nun eseri]]
 
6 Nisan sabahı ilk saldırı başladı. Kuşatma, aralıklı çatışmalarla 53 gün sürdü. İmparator Konstantinos, Giustinani ile birlikte Romanus kapısını savunuyordu. Şehzade Orhan da Marmara kıyısındaki kıtalardan birini yönetiyordu. 20 Nisan günü Papa’nın gönderdiği üç3 Ceneviz gemisi ve [[Sicilya]]’dan gelen bir Rum yük gemisi şehrin açıklarında belirdi. Marmara denizinde yapılan savaşın sonunda akşam saatlerinde dört4 gemi [[Haliç]]’e girmeyi başardı. Donanmasını bir şekilde [[Haliç]]’e indirmesi gerektiğini anlayan Mehmed gemilerini karadan geçirmeye karar verdi. Bugünkü [[Dolmabahçe]]’den [[Kasımpaşa]]’ya uzanan güzergaha kalaslar döşendi ve 70 kadar gemi silindirler üstünde 22 Nisan sabahında [[Haliç]]’e indirildi. Böylece [[Haliç]]’in kontrolü Osmanlıların eline geçti. Öte yandan kuşatmanın yedinci7. haftasında Osmanlılar hâlâ kesin bir sonuç alamamıştı. Bu noktada [[Çandarlı (2.) Halil Paşa|Halil Paşa]] son bir kez Mehmed’i teslim çağrısı yapmaya ikna etti ancak imparator teklifi yine reddetti. Bunun üzerine Mehmed 24 Mayıs’ta ayın 29’unda karadan ve denizden büyük bir saldırı yapacağını duyurdu.<ref name="babinger87">Babinger, Franz ''a.g.e.'' s.87-94</ref>
 
Son saldırı hazırlıklarını [[Zağanos Paşa]] düzenledi.<ref name="inalcık2s31">İnalcık, Halil (2008) ''a.g.e.'' s.31</ref> Osmanlı ordusu 29 Mayıs’ın ilk saatlerinde taarruza başladı. Osmanlılar son taarruzu üç dalga halinde gerçekleştirdiler. İlk iki saat boyunca başıbozuklar surlara saldırdılar, ardından Anadolu birlikleri onların yerini aldı. Son olarak öldürücü darbeyi vurmak üzere yeniçeriler devreye girdi. Bu sırada yaralanan Giustiniani'nin savaş alanından ayrılması şehri savunanların arasında büyük moral bozukluğuna neden oldu. Nihayet sabah saatlerinde Osmanlı askerleri ''Kerkoporta'' adlı kapıdan içeri girmeyi başardılar ve kapının üzerindeki burca [[Osmanlı sancağı]]nı diktiler.<ref name="Kinross, Lord.107-108"/> Mehmed fethin ilk günü öğleden sonra şehre girdi. [[Ayasofya]]’ya giderek namaz kıldı ve ''min-baʿd (bundan sonra) tahtım İstanbul'dur''<ref>bkz. Tursun Bey, Tarih-i Ebû ʾl-Feth:اوّلا وزرا و امراسنه و قولارنه اعلام و اعلان اتدی که من بعد تختم استنبولدر / Evvelâ vüzerâ ve ümerâsına ve kullarına iʿlâm ve iʿlân etdi ki min-baʿd tahtım İstanbuldur.</ref> diye buyurdu.<ref name="inalcık2s31"/>
95. satır:
''The Ottoman Centuries: The Rise and Fall of the Turkish Empire'' ve ''Atatürk'' kitaplarının yazarı [[Patrick Kinross|Lord Kinross]]'un İstanbul'un Fethi'yle ilgili düşünceleri:<blockquote>"İstanbul'un düşmesi sadece Bizans İmparatorluğu'nun sonunu ve son etkili imparatorun ölümünü belirler. Zira 150 yıldan beri devam edegelen Osmanlı akınlarıyla Bizans'ın bırakacağı boşluk, zaten yavaş yavaş doldurulmuş durumdaydı. Şehrin düşmesinden önce de Avrupa ile Asya birleştiği bu noktanın hakimi, zaten Osmanlılardı. Bizans'ın o günlerde İslam okyanusu içerisinde bir Hristiyan adacığından farkı kalmamıştı."<ref>Lord Kinross, The Ottoman Centuries: The Rise and Fall of Turkish Empire</ref></blockquote>
 
Şehir zorla alınmıştı, bu yüzden dinî hukuka göre yağmalanabilirdi.{{Kaynak belirt}} Yağma üç3 gün sürdü.{{Kaynak belirt}} İmparator Konstantinos'un akıbeti meçhuldür. Kimi kaynaklar cesedinin bulunamadığını söylerken, [[Franz Babinger|Babinger]] gibi bazı tarihçiler imparatorun cesedinin mor ayakkabılarından teşhis edildiğini yazar. [[Alphonse de Lamartine|Alphonse Lamartine]] eserinde imparatorun cesedinin bulunduğunu ve Fatih'in Konstantinos için Hristiyan usulü cenaze töreni düzenlediğini belirtir.<ref>Alphonse de Lamartine (Osmanlı Tarihi)</ref> [[Şehzade Orhan]] ise [[keşiş]] kılığında şehri terk etmeye çalışırken yakalanıp idam edildi.<ref name="Nicol, Donald M..418-420">Nicol, Donald M., ''a.g.e.'' s.418-420</ref><ref name="babinger">s.96-97</ref>
 
Fatih şehrin ticaret merkezi olan [[Galata]]’dan kaçmış olan [[Rum]]ların ve [[Cenevizli]]lerin dönmesini sağladı. [[Rum Ortodoks Patrikhanesi|Rum Patrikhanesi]]’nin yeniden açılmasına izin verdi; ayrıca bir [[Yahudiler|Yahudi]] [[haham]]başlığı ile bir [[İstanbul Ermeni Patrikhanesi|Ermeni Patrikhanesi]] kurdurdu. II. Mehmed [[İstanbul]]’u, farklı dinlerden insanların bir arada yaşadığı, ticaret ve kültür merkezi olan bir başkent yapmayı amaçladı.
"https://tr.wikipedia.org/wiki/II._Mehmed" sayfasından alınmıştır