Damad Ferid Paşa: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile
düzeltme AWB ile
26. satır:
|imza =
}}
'''Damad Mehmed Ferid Paşa''' (1853 - 6 Ekim 1923), Osmanlı diplomatı ve devlet adamı. [[VI. Mehmed]] saltanatında 4 Mart [[1919]] - [[30 Eylül]] [[1919]] ve [[5 Nisan]] [[1920]] - [[17 Ekim]] [[1920]] tarihleri arasında toplam bir yıl bir ay on beş gün [[sadrazam]]lık yapmıştır. [[Mustafa Kemal Atatürk|Mustafa Kemal Paşa]] önderliğindeki ulusal kurtuluş hareketine muhalefetinden ötürü savaştan sonra [[Yüzellilikler]] listesine alınmış ve [[vatan haini]] ilan edilmiştir. 1922 yılında yurt dışına kaçmıştır.
 
== Sadrazamlık öncesi kariyeri ==
44. satır:
Ferit Paşa, [[Ahmet Tevfik Okday|Tevfik Paşa]] kabinesinin 3 Mart [[1919]]’da istifası üzerine ilk defa sadarete getirildi. İhtiyar [[Ahmet Tevfik Okday|Tevfik Paşa]]'nın savaş sonrasında kurulan kabinesi galip devletlerin çeşitli baskıları karşısında etkisiz kalmış ve yalpalamıştı. Kabine değişimine yol açan kriz, savaş suçluları ve "[[tehcir]] ve katliam" sorumlularının yargılanması için kurulacak olan [[Âliye Divan-ı Harb-i Örfî]]'nin İtilaf Devletleri'nin ısrarına rağmen kurulamayışı idi. Fransız Generali [[Louis Franchet d'Espèrey|Franchet d'Esperey]]'in yaşlı sadrazama yönelik sert çıkışı, hükûmet değişikliğinin dolaysız nedeni oldu.
 
Ferit Paşa hükûmeti, İzmir'in Yunanlarca işgali üzerine [[15 Mayıs]]'ta istifa etti. Ancak aynı gün Ferit Paşa tekrar kabineyi kurmakla görevlendirildi. [[Paris Barış Konferansı]]'nda Türk delegasyonunun uğradığı şiddetli muamele üzerine 20 Temmuz'da tekrar istifa eden paşa, ertesi gün üçüncü kez başbakanlığa getirildi. Nihayet [[Sivas Kongresi]]'nde [[Müdafaa-yı Hukuk]] hareketinin Anadolu'da yönetimi ele geçirmesi üzerine [[30 Eylül]]'de Ferit Paşa kabinesi üçüncü kez istifa etti. Ertesi gün işbaşına gelen [[Ali Rıza Paşa (sadrazam)|Ali Rıza Paşa]] hükûmeti, [[Sivas Kongresi]]'nin isteği doğrultusunda genel seçimlerin yapılmasına karar verdi.
 
Ferit Paşa, yaklaşık yedi ay süren ilk üç hükûmeti döneminde bir yandan İstanbul'u işgal altında tutan İtilaf Devletleri'ni memnun edip yatıştırmaya, diğer yandan içte [[İttihat ve Terakkî]] rejiminin kalıntılarını temizlemeye yönelik bir politika izledi. İktidara gelir gelmez eski İttihat ve Terakkî liderlerinin birçoğu tutuklandı. Hemen ardından savaş suçları mahkemesi kurularak [[Ermeni tehciri]]ndeki görevinden ötürü yargılanan [[Kemal (Yenişehirli)|Boğazlıyan kaymakamı Kemal Bey]]'in idamına karar verdi. İzmir'in işgaline karşı oluşan geniş ulusal tepki karşısında hükûmet mesafeli durmayı tercih etti. Sivas Kongresi'nde başlayan ulusal isyana karşı [[Ahmet Anzavur]] adlı bir [[Çerkesler (Kuzey Kafkasyalılar)|Çerkez]] çetecisinin yönetiminde [[Kuvâ-yi İnzibâtiye]] adıyla derme çatma bir zabıta gücü oluşturulması, özellikle sırf [[İngiltere]]'ye yaranmak için tastamam 90.000 sandık cephaneyi denize döktürmesi<ref>Turgut Özakman "Şu Çılgın Türkler" sf. 267</ref> toplumun hemen her kesimince tepki gördü.
 
16 Mart [[1920]]'de [[Meclis-i Mebusan]]'ın işgal kuvvetlerince basılması ve iki gün sonra tatil edilmesiyle başlayan krizde Damat Ferit Paşa bir kez daha sadrazamlığa getirildi. [[5 Nisan]] [[1920]]’de kurulan ve [[17 Ekim]] [[1920]]’de sona eren bu son hükûmet döneminde Ferit Paşa, fiilen tükenmiş bir yönetime başkanlık etti. Osmanlı hükûmetinin bu dönemde gücü, sadece İtilaf Devletleri işgalinde bulunan İstanbul ve çevresiyle sınırlıydı. Mart ayında yapılan [[San Remo Konferansı]]'ndan sonra Paris'teki barış görüşmelerinde de Osmanlı delegasyonunun söz hakkı kalmamıştı. [[11 Nisan]] [[1920]]'de Mustafa Kemal ve arkadaşları aleyhine çıkarılan idam fetvası ve [[10 Ağustos]] [[1920]]'de [[Sevr Antlaşması]]'nın imzalanması, Damat Ferit Paşa'nın altı buçuk ay süren son sadrazamlık döneminin belli başlı olaylarıdır.
 
=== Şeyhülislam Dürrüzade Fetvası ===
{{Vikikaynak|Atatürk Hakkında Vahdettin Tarafından Verilen İdam Fermanı}}
İngilizlerin baskısı ile Şeyhülislam'dan [[Kuvâ-yi Milliye]] hareketine katılanların eşkıya olduğu ve öldürülmelerinin meşru ve farz olduğuna dair fetva çıkarmasını sağladı. Dışişleri bakanı olduğu dönemde İngiliz baskısı altında bu talebi kabul ve taahhüt ettiğini açıklamış ve sadrazam olunca da taahhütünü yerine getirmişti. Fetva [[Dürrizade Abdullah Beyefendi]] tarafından [[11 Nisan]] [[1920]] tarihinde yayınlandı.<ref>{{Kitap kaynağı
| yazar = Doğan Avcıoğlu
| yıl =