Avusturya-Prusya Savaşı: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
AyberkG (mesaj | katkılar)
Hata düzeltildi
Etiketler: Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
AyberkG (mesaj) tarafından yapılmış 18 değişiklik geri alındı: Telif Hakkı içeren değişiklikler tamamıyla geri alındı (18 adet) VP:TH. (TW)
Etiket: Geri al
59. satır:
 
== Nedenleri ==
Avusturya ve Prusya arasında, Almanbu Birliği'nebirliğe liderlik konusunda rekabet ortaya çıkmıştı. İhtilâlin öncülüğünü yapan liberallerin liderlik için Prusya’ya şans vermesini Avusturya hazmedememişti. 1862 yılında Kral I. Wilhelm tarafından başbakanlığa getirilen Bismarck bu rekabetten ötürü Avusturya ile harbi kaçınılmaz görüyordu. Bismarck hatıralarında, vaktiyle Frankfurt’taki Federal Meclise ilk kez temsilci sıfatıyla katılırken Avusturya-Prusya devletlerinin birliği tasavvuru ile gittiğini belirtmektedir. Ancak daha sonra burada Avusturya’nın hilelerini gördükten sonra, onlara karşı müdafaada bulunmak gerektiğini tecrübe ederek bu tasavvurunun gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, hatta bu fikrin geçmişteki istiklal harpleri ve tahsil tesiriyle kendisinde meydana gelmiş bir gençlik hülyası olduğu sonucuna vardığını belirtmektedir.
Yüzyıllar boyunca, [[Orta Avrupa]], birkaç büyük devlet ve yüzlerce küçük yönetime bölünmüştü, her biri dış güçlerin yardımı ile bağımsızlığını muhafaza edebildi, özellikle [[Fransa]]. Avusturya, Habsburg İmparator kişisel toprakları geleneksel Alman devletlerinin lideri olarak kabul edildi ancak Prusya giderek güçlendi ve 18. yüzyılın sonlarında Avrupa'nın büyük güçlerinden biri oldu. Orta Avrupa'nın siyasi ortamı [[Napolyon Bonapart|Napolyon]] tarafından yeniden düzenlendiği zaman [[Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu]] resmen 1806 yılında dağıldı. [[Ren Konfederasyonu]] (Rheinbund) kapsamı içine çekilen, Alman devletleri Fransız İmparatorun yenilgisine kadar Fransız nüfuzunu kabul etmeye zorlandı. [[Napolyon Savaşları|Napolyon Savaşlarının]] 1815 yılında sona ermesinden sonra, Alman devletleri bir kez daha gevşek bir konfederasyon halinde yeniden örgütlendi: Avusturya önderliğinde [[Alman Konfederasyonu]].
 
Bu arada, kısmen Napolyon'un muzaffer Fransız milliyetçiliğine tepki ve kısmen [[Romantizm|romantik dönemin]] yücelttiği ortak hislerden dolayı Alman milliyetçiliği, bu dönemde etkili bir güç haline geldi. Çoğu Alman milliyetçisinin nihai amacı tek devlet altında Almanları toplamak oldu. Ulusal birlik konusunda, nihayetinde iki fikir ön plana çıktı. İlki, bütün Almanca konuşan toprakları içerecek ve çokuluslu imparatorluk Avusturya'nın dahil ve hakim olduğu "Büyük Almanya" (Großdeutsche Lösung); diğeri ise (Prusya tarafından tercih edilir) Avusturya ve diğer güney Alman devletleri (örn Lüksemburg ve Liechtenstein) dahil olmadığı ve Prusya hakimiyetinde olacak "Küçük (Lesser) Almanya" (Kleindeutsche Lösung).
 
Avusturya ve Prusya arasında, Alman Birliği'ne liderlik konusunda rekabet ortaya çıkmıştı. İhtilâlin öncülüğünü yapan liberallerin liderlik için Prusya’ya şans vermesini Avusturya hazmedememişti. 1862 yılında Kral I. Wilhelm tarafından başbakanlığa getirilen Bismarck bu rekabetten ötürü Avusturya ile harbi kaçınılmaz görüyordu. Bismarck hatıralarında, vaktiyle Frankfurt’taki Federal Meclise ilk kez temsilci sıfatıyla katılırken Avusturya-Prusya devletlerinin birliği tasavvuru ile gittiğini belirtmektedir. Ancak daha sonra burada Avusturya’nın hilelerini gördükten sonra, onlara karşı müdafaada bulunmak gerektiğini tecrübe ederek bu tasavvurunun gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, hatta bu fikrin geçmişteki istiklal harpleri ve tahsil tesiriyle kendisinde meydana gelmiş bir gençlik hülyası olduğu sonucuna vardığını belirtmektedir.
Öte yandan Avrupa’da Alman Birliği’ni Prusya’nın kendisi dışında, Alman kökenli Avusturya da dâhil hiçbir ülke desteklemiyordu. Prusya’nın otuz altı Alman devletini sınırları içerisine alması Avrupa’da hiçbir devletin kabul edebileceği bir durum değildi. Çünkü bu devletlerin birçoğu komşu ülkelerin egemenlikleri altında bulunuyordu. Prusya’dan bile çekinen ülkelerin, Birleşik Almanya’ya tahammül etmeleri mümkün değildi. Zaten Bismarck da bunu bildiği için, hiç kimseden yardım isteme yoluna gitmemiş, konjektürel durumdan yararlanarak, tek başına bu ülkelerle savaşma yolunu seçmişti.
 
=== Danimarka-Prusya ve Avusturya Savaşı ===
1863 yılına gelindiğinde bir süredir Danimarka ve Prusya arasında Elbe dükalıkları da denilen Schleswig, Holstein ve Lauenburg dükalıkları üzerindeki anlaşmazlık şiddetlenmiş bulunuyordu. Bu dükalıklar Danimarka kralının şahsına bağlı idi.Ancak nüfusunun çoğunluğunu Almanlar teşkil ediyordu. Bismarck Alman Birliği’nin ilk adımı olarak bu toprakları Prusya’ya katma niyetindeydi. Ayrıca bu sayede kuzey denizine çıkarak donanma gücüne sahip olabilecekti. Bismarck’ın bir fırsat bulup harekete geçmesi gerekiyordu. Danimarka’da kralın yeni bir anayasa kabul edip bunun Schleswig’te uygulamak istemesi bu fırsatı vermişti. Alman Konfederasyonu bu duruma itiraz etti ve Elbe dükalıklarının başına bir Alman Prensi tayin etti. Sorun kısa sürede gergin bir hal aldı. Bismarck’ın bu konuda konfederasyonu desteklemesinin Prusya’nın etkinliğini artıracağından Avusturya Prusya’yı bu meselede yalnız bırakmak istemedi.
Satır 71 ⟶ 66:
 
Gastein Antlaşması ile gelecekteki Prusya-Avusturya savaşının tohumları ekilmiş oluyordu. Yaşanan gerginlik süresince Bismarck, Avusturya ile bir savaşın kaçınılmaz olduğunu çok daha kesin bir şekilde anlamış, ancak böyle bir savaş neticesinde Avusturya’nın Alman Konfederasyonu’ndan çıkarılmasının mümkün olabileceğine kanaat getirmişti. O nedenle hemen bu savaşın diplomatik hazırlıklarına girişti. Bunun için Fransa’nın tarafsızlığını ve Prusya-İtalya ittifakını onaylamasını sağlamalıydı.III. Napolyon ile görüşmesinde Avusturya ile yapacağı savaşın milli birlik davası uğrunda olduğunu söyleyerek onun zayıf yanına hitap etmişti. Ayrıca müphem bir şekilde toprak vaatlerinde bulunmuştu. İtalya’ya ise Venedik’i vaat etmiş ve yanına çekmeyi başarmıştı. Bismarck, İtalya ile ittifakı o derece önemsemekteydi ki “İtalya mevcut olmasaydı, onu yaratmak gerekecekti” demekteydi.
 
 
{{Quote|''Siyasi bir coğrafya söz konusu Almanya değil. Krallıklar ve Büyük dükalıklar ve Düklükler ve Beylikler; Almanların yaşadığı, her biri ayrı bağımsız bir hükümdar tarafından devlet aygıtı ile yönetilen. Ancak doğal bir akım var milli bir duygu oluşumuna ve Alman birliği arzusu, büyük bir millet oluşturmaya ve ortak bir lider tarafından yönetilen ulusal birliğe.''}}
 
1 Temmuz 1866 tarihinde, New York Times'ta yayınlanan bir makale<ref>''[http://query.nytimes.com/mem/archive-free/pdf?res=F10F10F73D551A7493C3A9178CD85F428684F9 The Situation of Germany.]'' ([[Portable Document Format|PDF]]) - [[The New York Times]], July 1, 1866</ref>[[Dosya:Austro-prussian-war-1866.png|thumb|Avusturya-Prusya Savaşının haritası]]
 
Yüzyıllar boyunca, [[Orta Avrupa]], birkaç büyük devlet ve yüzlerce küçük yönetime bölünmüştü, her biri dış güçlerin yardımı ile bağımsızlığını muhafaza edebildi, özellikle [[Fransa]]. Avusturya, Habsburg İmparator kişisel toprakları geleneksel Alman devletlerinin lideri olarak kabul edildi ancak Prusya giderek güçlendi ve 18. yüzyılın sonlarında Avrupa'nın büyük güçlerinden biri oldu. Orta Avrupa'nın siyasi ortamı [[Napolyon Bonapart|Napolyon]] tarafından yeniden düzenlendiği zaman [[Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu]] resmen 1806 yılında dağıldı<ref>Peter H. Wilson, ''The Holy Roman Empire, 1495–1806'' (Basingstoke: Macmillan, 1999) p. 1.</ref>. [[Ren Konfederasyonu]] (Rheinbund) kapsamı içine çekilen, Alman devletleri Fransız İmparatorun yenilgisine kadar Fransız nüfuzunu kabul etmeye zorlandı<ref>Charles Ingrao, ''The Habsburg Monarchy, 1618-1815'' (Cambridge: [[Cambridge University Press]], 2000) pp. 229–30.</ref>. [[Napolyon Savaşları|Napolyon Savaşlarının]]nın 1815 yılında sona ermesinden sonra, Alman devletleri bir kez daha gevşek bir konfederasyon halinde yeniden örgütlendi: Avusturya önderliğinde [[Alman Konfederasyonu]]{{Kdş|Wawro|2003|p=16}}.[[Dosya:Austro-prussian-war-1866.png|thumb|Avusturya-Prusya Savaşının haritası]]
 
[[Dosya:Battle of Koniggratz.png|thumb|Königgrätz Muharebesi sırasında Prusya ve Avusturya askerleri (1866)]]Bu arada, kısmen Napolyon'un muzaffer Fransız milliyetçiliğine tepki ve kısmen [[Romantizm|romantik dönemindönem]]in yücelttiği ortak hislerden dolayı Alman milliyetçiliği, bu dönemde etkili bir güç haline geldi. Çoğu Alman milliyetçisinin nihai amacı tek devlet altında Almanları toplamak oldu. Ulusal birlik konusunda, nihayetinde iki fikir ön plana çıktı. İlki, bütün Almanca konuşan toprakları içerecek ve çokuluslu imparatorluk Avusturya'nın dahil ve hakim olduğu "Büyük Almanya" (Großdeutsche Lösung); diğeri ise (Prusya tarafından tercih edilir) Avusturya ve diğer güney Alman devletleri (örn Lüksemburg ve Liechtenstein) dahil olmadığı ve Prusya hakimiyetinde olacak "Küçük (Lesser) Almanya" (Kleindeutsche Lösung).
 
Savaşı tetiklemek için bahane [[Schleswig-Holstein]] yönetimi üzerinde Prusya ve Avusturya arasındaki anlaşmazlıkta bulundu. Avusturya, Alman Diyetine ([[Reichstag]]) anlaşmazlığı getirmeden önce ve Holstein Diyeti (Meclis)'ni toplamaya karar verdiğinde, Prusya Gastein Sözleşmesi'nin geçersiz olduğunu ilan etti ve böylece [[Holstein]]'ı işgal etti. Alman Diyet'i Prusya'ya karşı kısmi seferberliği oylayarak, yanıt verdiği zaman, [[Bismarck]] Alman Konfederasyonunun sona erdiğini iddia etti. Veliaht Prens Frederick "Augustenberg Dükünün haklarının korunmasını isteyen ve Avusturya ile bir savaş fikrine karşı olan Prusya Kraliyet Konseyinin tek üyesiydi, o bunu kardeş katilliği olarak nitelendirdi." O (Alman) birliğini ve Ortaçağ imparatorluğunun restorasyonunu desteklemesine rağmen, "Fritz, savaşın Almanya'yı birleştirmek için doğru bir yol olduğunu kabul edemezdi."{{Kdş | Balfour | 1964 | pp = 67-68}}
 
===Bismarck===
 
[[Bismarck]]'ın Avusturya-Prusya savaşı öncesindeki davranışları üzerine, "Demir Şansölye"nin savaş sonunda esas olarak Kuzey Almanya Konfederasyonu ve Almanya'nın birleşmesi için bir master planı olup olmadığı konusunda yoğunlaşan birçok yorum vardır. Bismarck'ın, Kuzey Almanya Konfederasyonu, Fransa-Prusya Savaşı ve Almanya'nın nihai birleşmesini hayata geçirmek için çatışmayı düzenlediği ileri sürülmüştür. Ancak, [[A.J.P. Taylor|J. P. Taylor]] gibi tarihçiler bu yoruma itiraz eder ve Bismarck'ın bir master planı olduğuna inanmaz ama oldukça elverişli durumlardan yararlanan bir oportünist olduğunu vurgularlar. Taylor, Bismarck'ın Prusya için mümkün olan en faydalı sonuçlar için olayları manipüle ettiğini düşünüyor.
 
Ulaşılabilir kanıtlar sayesinde, [[Danimarka]]'ya karşı [[İkinci Schleswig Savaşı]] sırasında, Bismarck'ın diplomasisini kazandığı Avusturya ittifakı nedeniyle "ustaca" görülebilir. Taylor ayrıca bu ittifakın "Avusturya için bir tuzaktan ziyade bir test" olduğuna inanmaktadır
 
ve hedef Avusturya ile savaş yapmamaktı, Bismarck, ittifak kurulmasının ana sebebi olduğu konusunda, daha sonra anılarında çelişti. Bu Avusturya ile bir müttefik olarak Danimarka'yı yenmek ve hiç bitmeyen Schleswig ve Holstein sorununu çözmek için ilgiliydi. İttifak Avusturya'ya karşı bir savaş provokasyonu olmaktan çok bunun yerine Prusya'yı genişletmek için bir fırsat olduğu kabul edilebilir. Birçok tarihçi, Almanya'nın birleşmesine çabalayan bir Alman milliyetçisi yerine Bismarck'ın Prusya'yı sadece genişletmek istediğine inanır. Avusturya ittifakı, Gastein Sözleşmesi ile Avusturya'yı savaşa cezbetmek için yapılmış oldu.
 
Bismarck'ın, İtalya ile yaptığı ittifak, Prusya'nın üç ay içinde Avusturya'ya karşı bir savaşa girmesi taahhüdünü içeriyordu, bu Bismarck için üç ay içinde Avusturya ile savaşa girmesi için bariz bir teşvik oldu; Avusturya gücünü Prusya'dan uzak tutabiliyordu. Deklarasyonun zamanlaması mükemmeldi, çünkü diğer tüm Avrupa güçleri ya çatışma girmesini yasaklayan ittifaklara bağlıydı veya yerel sorunlarının önceliği vardı. İngiltere'nin ise Prusya ve Avusturya arasındaki savaşta ekonomik veya siyasi hiçbir çıkarı yoktu. [[Rusya]]'nın, anti-Rus ittifakının [[Kırım Savaşı]] sırasında Avusturya desteği üzerinde rahatsız iradesi ve [[Polonya Ocak Ayaklanması]] sırasında Prusya, Rusya tarafında dururken Avusturya'nın olmaması nedenleriyle Avusturya tarafında savaşa girmesi mümkün değildi.
 
===Fransa===
Fransa'nın da Avusturya tarafında savaşa girmesi pek mümkün değildi.
 
İddia edildiğine göre, Bismarck ve [[III. Napolyon]], Biarritz'de buluşup Fransa'nın potansiyel Avusturya-Prusya savaşına müdahale edip etmeyeceğini tartıştılar. Tartışma detayları bilinmese de birçok tarihçi Bismarck'ın savaş durumunda Fransız tarafsızlığını garanti ettiğini düşünüyor. İtalya zaten Prusya ile müttefikti, bu Avusturya'nın büyük bir müttefiki olmadan her ikisiyle mücadele etmesi anlamına geliyordu. Bismarck, sayısal üstünlüğünün farkındaydı ama yine de "tavsiye için hazır olmasa bile yatırımını uluslararası durumun olumlu olmasına yaptı."
 
Prusya zaferi netleştiği zaman, Fransa [[Lüksemburg]] ve [[Renanya-Palatina]]'dan toprak tavizleri koparmak için çalıştı. 2 Mayıs 1871'deki Reischtag'taki konuşmasında Bismarck şöyle söyledi:
[[Dosya:Battle of Koniggratz.png|thumb|Königgrätz Muharebesi sırasında Prusya ve Avusturya askerleri (1866)]]
 
{{quote|6 Ağustos 1866 iyi bilinmelidir. Hangi pozisyonda olduğumu gözlemlemek amacıyla Fransız elçisi, kısa ve öz ültimatomunu ortaya koydu: "ya Mainz'dan vazgeçin ya da hemen gelecek savaş ilanını bekleyin". Doğal olarak bir saniyeliğine bile cevabımdan şüphe etmedim. Onu cevapladım: "İyi, o halde savaş!". Paris' bu cevapla gitti. Birbirini izleyen günler, Paris'te farklı düşünceler ve bu talimatın bir hastalık sırasında İmparator Napolyon tarafından yırtılmış olduğunu anlamına yordum. Lüksemburg'a ilişkin daha ileri girişimleri bilinmektedir.{{Kdş | Hollyday | 1970 | p = 36}}}}
== Savaş ==
Savaşın diplomatik hazırlıklarını tamamlayan Bismarck, Avusturya’nın yönetiminde blunan Holstein dükalığındaki bazı karışıklıkların Prusya’nın güvenliğini tehdit ettiğini ileri sürerek Avusturya’dan bu duruma çare bulmasını istedi. Avusturya ise Prusya’nın Holstein’daki yönetime karışamayacağını bildirmesi iki devlet arasındaki gerginliği giderek artırarak Alman Konfederasyonu üzerinde görünür bir mücadele haline getirdi. Bu gelişmeler Bismarck’ın akıllı bir diplomasi sonucu Fransa ve Rusya’nın da tarafsızlığını sağlayarak 14 Haziran 1866’da Avusturya’ya savaş ilan etmesiyle neticelendi. Avusturya’ya nazaran sayıca az olmasına karşın, Prusya ordusunun gösterdiği süratli hareket kabiliyeti tahminlerin aksine zaferi Prusya’ya kazandırdı.Prusya, 3 Temmuz 1866’da Sadova’da Avusturya’yı büyük bir bozguna uğratırken, Nikolsburg’da imzalanan bir ateşkes antlaşmasının ardından 23 Ağustos 1866 tarihinde Prag’da iki ülke arasında bir barış antlaşması imzalandı.
 
===Sevilmeyen yöneticiler===
== Sonuç ==
Prusya, bu sayede Avusturya’nın Alman içişlerine karışmasının önüne geçmiş oldu ve önce 1866’da askeri birliğini ardından 1867 yılında kendi denetiminde Kuzey Almanya Konfederasyonu’nu kurdu.Bu yeni konfederasyon bir devletler federasyonu (Staatenbund) değil federal bir devletti (Bundesstaat). Main Nehri’nin kuzeyindeki Alman devletleriyle Prusya önderliğinde kurulan bu devlet sadece Avusturya’yı değil, Bavyera, Baden, Württemberg, Hessen-Darmstadt gibi güney Alman devletlerini de dışlıyordu. Bunun yanında Schleswig-Holstein, Hannover, Hessen-Kassel, Frankfurt ve Nassau’nun eklenmesiyle Prusya daha da genişlemiş oluyordu. Devletin başkenti Berlin, devlet başkanı Prusya kralı, başbakanı ise Prusya başbakanıydı. Bismarck’ın tasarladığı anayasaya göre bölge hükümdarları kendi içişleriyle, Konfederasyon başkanı olan Prusya Kralı ise dış işleri ve askeri konularda sorumluydu.Bu anayasa daha sonra 1871 tarihli Alman İmparatorluğu’nun anayasasının temelini teşkil edecekti.
 
Sevilmeyen yöneticiler, popülerlik kazanmak ve kavgalı siyasi hizipleri birleştirmek amacıyla savaşı tercih etti. Prusya Kralı [[II. Wilhelm]] Berlin'de liberal parlamento ile tam bir açmaz içindeydi, İtalya'da ise Kral [[II. Vittorio Emanuele]] solun artan reform talepleri ile karşı karşıyaydı. Avusturya İmparatoru [[Franz Joseph]], çok uluslu halkını yabancı düşmana karşı birleştirerek, büyüyen etnik çatışmaları azaltma gereğini görüyordu<ref>Geoffrey Wawro, "The Habsburg 'Flucht Nach Vorne' in 1866: Domestic Political Origins of the Austro-Prussian War," ''International History Review'' (1995) 17#2 pp 221-248.</ref>.
1866’daki Prusya Avusturya savaşı, aynı zamanda, Germen ırkının dünyada hangi ülke ve hanedan tarafından temsil edileceğini de belirleyeceğinden, iki ülkenin arasında olmaktan çok, Habsburg-Hohenzollern hanedanları arasında cereyan etmişti.Bismarck bu süreçte Avusturya ile harbi bir kardeş kavgası gibi telakki eden Pancermanist hissiyat ile mücadele etmek durumunda kalmıştı. Alman birliği taraftarları arasında Avusturya’yı da ihtiva eden bir “Büyük Almanya” isteyen ve Avusturya’yı dışarıda bırakmak isteyen iki grup vardı. Fakat Avusturya ile birlik sağlamak zordu. Zira Avusturya’nın Alman olmayan yerleri vardı. Bismarck birçok Alman vatanperverine muhalif olarak bu durumu anlayıp 1866 yılında harbe girişmeden önce bulabileceği bütün destekleri temine çalışmıştı.
=== Askeri Faktörler ===
 
[[Dosya:Baterie-Mrtvých.jpg|thumb|Memorial to Battery of the Dead Clum'da bulunan [[Königgrätz Muharebesi]]'ndeki en ağır çarpışmalardan birine adanmış anıt (3 Temmuz 1866)]] Bismarck, Avusturya İmparatorluğu'na karşı Prusya ordusunun avantajları sebebiyle savaşa gitmek için olumlu yaklaşmış olabilir. Taylor'ın yazdığına göre ise "karar verme yeteneklerine güvenmediği generallere kontrolü bırakmakta" isteksizdi. (Prusya Ordusu içinde en önemli iki kişi Genelkurmay Başkanı [[Helmuth von Moltke]] ile Savaş Bakanı [[Albrecht von Roon]] idi.) Taylor, savaşa kışkırtmak yerine Bismarck'ın Avusturyalı liderleri Almanya için tavizlere zorlamayı umduğunu ileri sürer. Gerçek, bundan daha karmaşık olabilir, basitçe bu "Siyaset mümkünatın sanatıdır" diyen Bismarck'tı; başlangıçta Avusturya ile savaşı aramış veya Avusturya ile savaşa gitme fikrine başlangıçta karşıydı.
Alman Şansölyesi Bismarck çok kısa bir sürede zaferle çıktığı bu savaş sonrasında milli bir kahraman olmuştu. Ancak Bismarck, kazandığı bu zaferle dünyaya gösteri yapıp Avusturya’nın duyduğu utancı büyütmek ve bunu bir ulusal gurur konusuna dönüştürmek istemiyordu. Prusya ordusunun Viyana’ya muzaffer bir şekilde girmesinin elbette Prusya askerleri için hoş bir hatıra olacağını, ancak Avusturya ile ileride yeniden kurulacak münasebetleri düşünerek gücendirici hatıralardan mümkün olduğu kadar kaçınmak istiyordu.Bununla birlikte kazanan kazandığını kaybeden de kaybettiğini bilmeliydi. “Grossdeutschland” (Büyük Almanya) projesi defterden silinmiş, “Kleindeutschland” (Küçük Almanya) projesi büyüyerek devam ediyordu.
==== Rakip askeri sistemler ====
 
1862 yılında, von Roon üm Prusya vatandaşlarının zorunlu askerlik sorumluluğunu sağlayan birçok ordu reformunu hayata geçirdi. Bu tarihten önce, nüfus artışını dikkate almayan önceki kanunlarla, ordunun büyüklüğü sabit kalmıştı. Bu nedenle zorunlu askerlik adaletsiz bulundu ve sevilmedi. Bazı erkekler Prusya ordusuna katıldığında veya yedeklere alınırken kırk yaşında idi, üç erkekten biri(ya da daha fazla, bazı bölgelerde nüfus endüstrileşmenin bir sonucu olarak büyük gelişim göstermişti) Landwehr'de (Vatan Bekçisi/Korucusu) asgari hizmete atandı. Üç yıllık genel zorunlu askerlik tanımı, muvazzaf askeri birlik arttırmıştır ve bu boyuta eşit bir yedek ordu, Moltke'nin Avusturya'ya karşı konuşlandırabileceği büyüklükte. III. Napolyon altında Fransa, Prusyalılara karşı müdahale girişiminde bulunduğunda, eşit veya üstün sayıda askere sahip olmalıydı.
Kuzey Alman Federasyonu ile sanayi merkezi olan Ruhr bölgesi büyüyen Prusya’yakatılıyor, bu bölge Alman Birliği sonrasında da Almanya’da sanayileşmenin merkezi oluyordu.
 
== Notlar ==