Kânûn-ı Esâsî: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
YBot (mesaj | katkılar)
k düz.
LuCKY (mesaj | katkılar)
k Yazım hatası düzeltildi: hükümet → hükûmet AWB ile
116. satır:
Memurlar kanuna aykırı hareket etmedikçe ve devletçe zorunlu bir neden görülmedikçe azlolunamayacak, değiştirilemeyeceklerdi. Her memur görevinden sorumluydu. Kanuna aykırı emirler verilmesi durumunda memur amire itaat ederse sorumluluktan kurtulamayacaktı.
 
Ülkenin bir tarafında isyan çıkacağını gösteren kanıtlar görülürse, hükümethükûmet, o yerde geçici olarak sıkıyönetim ilan etme hakkına sahipti. (113. Madde).
 
42. madde ile, [[Meclis-i Mebusan]] ve [[Heyet-i Ayan]]'dan oluşan bir [[Meclis-i Umumî]] kuruluyordu. Meclis-i Umumi her yıl 1 Kasım - 1 Mart tarihleri arasında toplanacaktı. Meclis üyeleri meclis tüzüğünü çiğnemedikçe düşüncelerini söylemekte ve oylamaya katılmakta özgürdüler. Bu eylemlerinden dolayı haklarında kovuşturma açılamazdı. Üyeler hıyanet, Kanunuesasi’ye karşı hareket ya da rüşvet ile suçlanırlarsa, hapis ve sürgün gibi bir ceza ile mahkûm olurlarsa üyelikleri düşerdi.
134. satır:
 
== 1908 Devrimi ve Anayasanın Yeniden İlanı ==
[[Selanik]]'te başgösteren ihtilal üzerine II. Abdülhamit 24 Temmuz 1908'de yayımladığı bir tebliğle 1876 Anayasası'nı yeniden yürürlüğe soktu. '''[[Hürriyetin İlanı]]''' adıyla anılan bu olayın yıldönümleri, 1930'lu yıllara dek Türkiye'de resmi bayram olarak kutlandı. Büyük bir heyecan ve özgürlük ortamında yapılan genel seçimlerden sonra 17 Aralık 1908'de Meclis-i Mebusan toplandı. Mecliste çoğunluğu oluşturan '''[[İttihat ve Terakki]] Cemiyeti''' yanlısı mebuslar, 13 Şubat 1909'da [[Kâmil Paşa]] hükümetinihükûmetini istifaya zorlayarak, [[Hüseyin Hilmi Paşa]] başbakanlığında Osmanlı tarihinin ilk parlamenter tabanlı hükümetininhükûmetinin kurulmasını sağladılar.
 
Kanûn-ı Esâsî Tadil Komisyonu'nun hazırladığı '''anayasa değişiklikleri''' 8 Ağustos 1909'da saat 10:30 da kabul edildi. Yapılan değişikliklerle padişahın tahta geçişinde "vatan ve millete sadakat" yemini etmesi zorunluğu kondu, padişaha yargısız sürgün hakkı veren 113. madde değiştirilerek "Hiç kimse yasanın belirlediği sebep ve suretten başka bir bahane ile tutuklanamaz ve cezalandırılamaz" hükmü kondu, basından sansür kaldırıldı, sadrazamın yetkileri artırıldı, meclisin güvensizlik oyu ile hükûmeti düşürme yetkisi tanındı, padişah tarafından veto edilen kanunların mecliste üçte iki çoğunlukla yeniden kabulü ilkesi benimsendi, posta evrakının mahkeme kararı olmadan denetlenemeyeceği kabul edildi.