Şahin Giray: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Kekibec (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Kekibec (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
47. satır:
}}
 
'''Şahin Giray''' (d. [[1745]]- ö. [[1787]]), 47. ve son [[Kırım]] hanıdır. Birinci hanlık dönemi [[1777]]-[[1781]] ve ikinci hanlık dönemi [[1782]]-[[1783]] yılları arasında gerçekleşti.<ref>Gayvoronskiy О. "Созвездие Гераев". [[Akmescit]]: Доля, 2003. – 107 saifesi</ref><ref>Halim Giray sultan "Gülbün-i hanan yahud Kırım tarihi" [[Akmescit]]: Доля, 2004</ref> Şahin Giray, Kırım’ın bağımsız bir idareye kavuşmasını benimseyerek Batı tarzında reformist düşüncelerle hareket etti. Eski [[Cengiz Han|Cengiz]] atalarının izinde Kırım ve çevresine tamamen hakim olarak büyük bir Karadeniz imparatorluğu kurmak gibi ideallere sahipti. Çariçe [[II. Katerina]] tarafından kendisine bağlı bir idareci durumunda olacağı düşünülerek uzun süre kollandı. Şahin Giray, [[Ruslar]]’ın yardımıyla Han olmakla birlikte Kırım'da bağımsız bir devlet kurma fikrine iyice inanmıştı ve başlangıçta Ruslar’ın bağımsızlık vaatlerinde samimi olduğunu düşünüyordu. Çeşitli meselelerle uğraşan ve [[Rusya]] ile giriştiği savaştan yenik çıkan [[Osmanlı Devleti]]ne bağlı kalarak Kırım’ın modern tarzda yeniden düzenleneceğine inanmıyordu. Bunun için mevcut kabile hiyerarşisini, iyice kökleşmiş mali ve toplumsal yapılanmayı hesaba katmadan hızlı bir şekilde reformlara girişti. Fakat izlediği siyasetin Kırım’ın Ruslar tarafından işgaline vasıtasebep olması, adının nefretle anılmasına yol açmış, gerek Kırım Tatarları gerekse buranın elden çıkmasını bir türlü hazmedemeyen Osmanlı Devleti idareci ve tarihçileri tarafından ''gâvur ortağı'', ''hain'', ''kâfir'' gibi ağır sıfatlarla anılmıştır. Devrin Osmanlı vakanüvislerinden Ahmed Vasıf, onun şeriata aykırı bulduğu davranışlarının, alışılmadık vergiler koymasının, askere Frenk elbiseleri giydirmesinin ve bunlara karşı çıkanları idam ettirmesinin meydana getirdiği büyük hoşnutsuzluğu çarpıcı bir şekilde anlatır.
 
==Hayatı==
===Gençlik yılları ve Osmanlı-Rus savaşı===
Şahin Giray, [[1745]] yılında [[Edirne]]'de doğdu. Kırım Hanı [[II. Devlet Giray]]’ın torunudur. Çocukluğu Edirne’de geçti, babası Ahmed Giray'ı küçük yaşta kaybedince annesinin gözetiminde öğrenim gördü. Bir süre [[Selanik]]’te kaldı. Gençlik yıllarında [[Venedik]]’e giderek burada batı tarzında eğitim aldı, [[İtalyanca]] ve [[Yunanca]] öğrendi. Batı kültürüne aşina oldu. Amcası [[Kırım Giray]]’ın hanlığı döneminde Kırım’a çağrıldı. 1770’ten itibaren [[Ruslar]]’ın Kırım’a yönelik saldırılarıyla başlayan karışıklıklar sırasında Rusya taraftarı grup içinde yer aldı. Kırım hanzadeleri adeta birbirlerine düşman vaziyette olup Han olan kimse rakibi olan Han ailesinin ezilmesini istiyordu. Bu nedenle son Kırım hanları kardeş ve kardeş çocukları olduğu halde birbirlerine düşmanlık derecesinde rakiptiler. Rusların birincil hedefi gizli propaganda ile hazırlık yaptıkları Kırım'ın istilası idi. 1770 yılında Kırım'a Rus prenslerinden Vasili Dolgoruki kumandasında sevk edilen ordu Kırım Seraskeri İbrahim Paşa'nın Orkapı'da aldığı tertibat üzerine mağlubiyetle neticelenmişti. Ruslar ertesi sene 1771'de Kırım üzerine hücumlarını tekrarladılar. Ruslar Kırım'ı kolayca ele geçirmek ve bazı Kırım hanzadelerini elde etmek amacıyla Kırım'ın ileri gelenlerini kendi taraflarına çektiler. Rus casusları bazı Kırım hanzadeleri ve mirzalarına gizlice mektuplar gönderip siz Osmanlı Devleti ile bizim savaşımıza müdahale etmeyip bir tarafa çekilin sonra biz sizin bağımsız bir devlet olmanızı sağlarız diyerek mirzaları etkileri altına almışlardı. İşte bunun üzerine Kırım halkı, Kırım Seraskeri İbrahim Paşa'ya soğuk davranarak orduyabize lazımOsmanlı olanaskerinin araçlüzumu gereciyoktur vermeyipdiyerek bizeorduya Osmanlılazım askerininolan lüzumuaraç yoktur demeyegereci başladıvermediler. Kırım ileri gelenleri Ruslarla anlaştıktan sonra 30,000 Rus, 60,000 Tatar ve Nogay kuvveti Kırım yarım adasını ana karaya bağlayan geçitte yer alan [[Perekop, Ukrayna|Orkapı'ya]] hücum ettiler. Kırım'ın kilidi olan Orkapı, Osmanlı topçu serdengeçtileri tarafından savunulduğu sırada Ruslarla birlik olan Tatarların kale kapılarını açıp Rusları içeri almasıyla 8 Temmuz 1771'de Ruslar Kırım'a ayak bastılar.<ref name="uzunçarsılı">Uzunçarşılı, İsmail Hakkı (2003 5. Baskı) ''Osmanlı Tarihi IV. Cilt 2. Kısım: XVIII. Yüzyıl'', Ankara:Türk Tarih Kurumu, ISBN 975-16-0016-2 s.385-389</ref> Kırım Hanı III. Selim Giray bir gemiye binerek İstanbul'a kaçtı. Ruslar Şahin Giray'ın abisi II. Sahib Giray'ı han ilan etti. Şahin Giray da büyük bir Tatar kuvvetiyle Kırım Seraskeri İbrahim Paşa'nın yanına gelerek Osmanlı askerinin derhal çekilmesini bildirdi. Osmanlı kuvvetleri kayıklara binerek, Kefe valisi Mehmed Paşa da bir gemi ile Kefe'yi terk etti. Şahin Giray'ın Ruslar ile olan bu işbirliğine hayrete düşen Kırım Seraskeri İbrahim Paşa ise Kefe'yi terk etmeme karaıkararı aldı ancak [[Taman Yarımadası]] tarafından gelen Ruslar'a esir düştü. [[Ruslar]], [[Kırım]]'da Osmanlı Devleti'nin elindekielinde bütünbulunan stratejik[[Kerç Boğazı]]'nın her iki tarafındaki [[Yenikale]] ve Kerç kaleleri ile [[Kefe]] limanı başta olmak üzere tüm stratejik noktaları ellerine geçirdiler.
 
Şahin Giray, 1771’de Kırım’aKırım'a giren ve buranın müstakilbağımsız bir hanlık olması yolunda propaganda yapan General Dolgorukij’in beyannamesini görüşmek üzere kurulan heyetin başında elli altmış kadar Mirzaylamirzayla beraber 1771 Kasımında gittiği [[Saint Petersburg|St. Petersburg]]’da bir taraftan anlaşmayla ilgili müzakerelere katılırken diğer taraftan Çariçe [[II. Katerina]] ve Rus ileri gelenleriyle tanışma fırsatı buldu. 4 Aralık 1771’de Çariçe [[II. Katerina]], Şahin Giray'ı resmen kabul etti ve büyük bir ayrıcalık olarak yanında oturttu. Bu diplomatik görevi Şahin Giray'ın hayatının dönüm noktası oldu. St. Petersburg’da Rus kültürünü tanıdı, tiyatroları, eğlence yerlerini, müzeleri, kütüphaneleri gezdi. Bu sıralarda Rus üniforması giyip çariçenin yaverleri arasında yer aldığı da belirtilir. Batı kültürüne olan yakınlığı sebebiyle Çariçe II. Katerina’nın takdirini kazandı. Çariçe II. Katerina, Fransız yazar [[Voltaire]]’e yazdığı mektupta Şahin Giray'dan çok zeki, kültürlü, yakışıklı ve sevimli bir Tatar genci diye söz etmiştir. Şahin Giray, Çariçeden sadece Rus menfaatlerine uygun hareket etmesi sebebiyle değil bu yönleriyle de büyük destek aldı. Çariçe, St. Petersburg’da hayli isim yapan ve bu arada epeyce borçlandığı anlaşılan Şahin Giray’a 10.000 ruble tahsis etti ve ayrıca 12.000 rubleyi bulan borçlarını da ödedi. 1773 yılında Kırım hanlığı için Ruslar’ın kuvvetli bir adayı olarak Kırım’a döndü. Ancak Kırım Hanı olan kardeşi [[II. Sahib Giray]], Osmanlı taraftarlarına katılmıştı. Şahin Giray, [[Kalgay]] olarak [[Simferopol|Akmescid]]’de oturdu. Burada iken Ruslar’la sürekli irtibat halindeydi. Bu sırada Rusya’da patlak veren Pugaçev isyanı II. Katerina’nın Kırım’a olan ilgisini bir süre için geri plana attı ve Şahin Giray’ı yeterince destekleyemediğinden onu [[Poltava]]’ya getirterek kendisine 1000 ruble tahsisat ayırdı.<ref>[http://www.runivers.ru/lib/book4555/54880/ А. А. Гирс. Россия и Ближний Восток. Материалы по истории наших сношений с Турцией. стр. 3]</ref>.
 
Osmanlı-Rus savaşının sonunda 1774’te iki taraf arasında imzalanan [[Küçük Kaynarca Antlaşması]]'nın üçüncü maddesi ile Osmanlı Devleti, kendisine ait olan ve savaş enasında Rusların eline geçen [[Kerç Boğazı]]'nın her iki tarafındaki [[Yenikale]] ve Kerç kaleleri ile bir Osmanlı sancağı olan [[Kefe]]'nin Ruslar'a ait olduğunu Kırım Hanlığının ise bağımsız olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. Küçük Kaynarca Antlaşması, Kırım Hanlığını bağımsız hale getirmişti ve artık kendi hanlarını kendileri seçeceklerdi. Fakat dini meselelerde Hilâfet makamına tabi olmaya devam edecektiedeceklerdi. Ancak antlaşmanın imzalanmasından sonra Kırım uleması veile Kırım mirzaları ve ileri gelenlerinden bazıları heyet halinde İstanbul'a gelerek asırlardır süren beraberlikten sonra yine Osmanlı DevleriDevleti tarafından himayelerini ve hanların padişah tarafından tayinini, hutbe ve sikkelerin padişah adına olmasını ve Kırım Hanı II. Sahib Giray'a hanlık menşuru gönderilmesini rica ettiler. Ruslarla barış antlaşması daha yeni imzalanmış olduğundan Kırım'ın Hanlığının Osmanlı Devletine bağlanması mümkün değildi. Ancak antlaşmada yer alan Kırım Tatarlarının dini işlerde Hilafet makamına taabi olması maddesinden istifade edilerek hanların seçilmesinde onlara hanlık menşuru gönderileceği, hutbelerde halife olan Osmanlı padişahının adının zikredileceği ve sikkelerin halifenin ismiyle kesileceği Rus orduları başkumandanı Mareşal Romanzov'a bildirilmişti. Mareşal bu teklifleri kabul ettikten sonrabildirilerek Kırım'dan gelen heyet ile II. Sahib Giray'a İstanbul'dan hanlık beratı gönderilmiştigönderildi. Kırım halkı, Osmanlı Devleti tarafından gönderilmiş olan teşrifatı iyi karşılamıştıkarşıladı. ancakAncak Kırım'ın bağımsızlığı işini kabul etmeyerek yine eskisi gibi Osmanlı Devletine bağlı kalmakkalması isteğiyleisteği ile tekrar harekete geçtiler. II. Sahib Giray'ı hanlıktan azlettirerek kendisiniKendisini Han yaptırmak isteyen [[IV. Devlet Giray]], mirzaları kendi tarafına çekerek Kırım'ın yeniden Osmanlı Devletine bağlanması, Kerç, Yenikale ve Kılburun kalelerinin Ruslardan alınması arzusuyla 1775 yılının Nisan ayında hanlığı ele geçirdi. II. Sahib Giray tahtı bırakarak İstanbul'a kaçtı. IV. Devlet Giray, Kırım'da bulunan Rus kuvvetleriyle mücadele etti ve Ruslardan Kefe Limanını geri almayı başardı. Yeni Kırım Han'ı IV. Devlet Giray tarafından İstanbul'a gönderilen ikinci bir heyet yine eskisi gibi Osmanlı Devletine taabi olmak istediklerini bildirdi. İstanbul'dan IV. Devlet Giray'a hanlık menşuru ve berat gönderilmesine rağmen yeniden Osmanlı Devletine taabi olma isteği Küçük Kaynarca Antlaşmasına aykırı olduğundan kabul edilmedi.
 
===I. Hanlık dönemi===
Ruslar, 1775'te Pugaçev isyanının bastırılması üzerine Kırım meselesini tekrar gündeme aldı. II. Sahib Giray’ın yerine han seçilen IV. Devlet Giray Rusya tarafından tanınmadı. 100.000 rubleyle desteklenen Şahin Giray önce Taman’daki Osmanlı kalelerine saldırdı. 1775-1776Çariçe kışındaII. Kırım’daki Osmanlı taraftarlarıyla çatışmaya girdiKaterina, fakatKırım'daki başarısızlığa uğradı, Nogaylar’ın bir bölümü yanından ayrıldı. YedisanTatar ve Yedicek kabileleri de onu terketti. Bunun üzerine devreye giren Çariçe II. KaterinaNogay kabile reislerini parayla elde etti ve yeniden Şahin Giray’a destek sağladı. 1775-1776 kışında Kırım’daki Osmanlı taraftarlarıyla çatışmaya girdi. Şahin Giray, [[Nogaylar]]'dan seçtiği 800 genci Avrupa usulünde eğitip yeni bir askeri sistem kurmaya çalıştı. ''Beşliler'' diye anılan bu hassa ordusu yeni Rus silahlarıyla takviye edildi. Hemen ardından 1776 Kasımında General Prozorovski, Orkapı’yı alıp Kırım’a girdi. Şahin Giray bu olayla birlikte iyice karışıklıklar içine düşen Kırım’da bir kısım halkın desteğini aldı.alarak 1777 Ocak ayı içinde Prozorovski’nin de yardımıyla halkhan tarafındanilan Han olarak tanındıedildi.
 
Şahin Giray, aslındaKırım’ın Ruslar’ınancak Rusların yardımıyla Kırım’ı ele geçirmiş olmakla birlikte burada bağımsız bir devlet kurma fikrine iyice inanmıştı ve başlangıçta Ruslar’ın bağımsızlık vaatlerinde samimi olduğunu düşünüyordu. Çeşitli meselelerle uğraşan ve yaptığı savaşlardan yenik çıkan Osmanlı Devletine bağlı kalarak Kırım’ın modern tarzda yeniden düzenleneceğine inanmıyorduinanıyordu. Bunun için mevcut kabile hiyerarşisini, iyice kökleşmiş mali ve içtimai yapılanmayı hesaba katmadan süratle reformlara girişti. Bu işi zamana yayıp dengeleri gözeterek gerçekleştirmek yerine tıpkı vaktiyle Çar [[I. Petro]]’nun yaptığı gibi keskin biçimde ve hızla yapmak istiyordu. Öncelikle devlet idaresinde bazı değişiklikler yaptı, divandaki üye sayısını değiştirdi ve ulemayı dışarıda bıraktı. Yönetim merkezini [[Bahçesaray]]’dan [[Kefe]]’ye taşımaya teşebbüs etti ve yeni bir saray inşaatını başlattı. Askeri reformlara girişerek doğrudan hanlığa bağlı Batı tarzında ve Rus askeri sistemine göre 20.000 kişilik bir tümen teşkil etti. Bunlara yeni üniformalar giydirdi. Mirza ve beylerin feodal haklarını kaldırıp herkesi vergiye bağladı, bir kısım toprakları köylülere dağıttı, vakıf topraklara el koydu. Kendi adına para bastırmayı da ihmal etmedi, bütün bu işler için yüklü miktarda borç aldı. Ruslar onun bu hareketlerini dikkatle izliyor ve menfaatlerine aykırı bazı hareketlerini tasvip etmemekle birlikte müdahale etmiyorlardı. Ulemayı toplayıp Osmanlı Devletine tâbi olmadan Kırım hanı tayin edilebileceğine, onlara karşı savaşılabileceğine ve bu yolda Ruslar'dan yardım alınabileceğine dair fetva aldı. Ancak Kırım halkı bunları büyük bir tepkiyle karşıladı. Osmanlı Devletinin de desteğiyle Şahin Giray’a karşı büyük bir nefret oluşmaya başladı. Hoşnutsuzluk ortamı 1777'de Kefe'de bir isyana yol açtı. Şahin Giray'ın isyanı bastırmak için Kefe’ye yolladığı 2000-3000 kişilik birlik de isyancılara katıldı. Şahin Giray hayatını zorlukla kurtararak Ruslar’a sığındı.<ref name="uzunçarsılı">Uzunçarşılı, İsmail Hakkı (2003 5. Baskı) ''Osmanlı Tarihi IV. Cilt 2. Kısım: XVIII. Yüzyıl'', Ankara:Türk Tarih Kurumu, ISBN 975-16-0016-2 s.385-389</ref> Fakat Osmanlı Devleti'nin han olarak Kırım’a yolladığı III. Selim Giray’ı yine Ruslar’ın desteğiyle başarısızlığa uğratmayı başardı. Bu durum pek çok Kırımlının Osmanlı idaresi altındaki topraklara göç etmesine yol açtı, Ruslar onlardan boşalan yerlere Rusları yerleştirmeye başladı. Ruslar'ın asıl amacının Kırım’da hakimiyet kurmak olduğunu anlamaya başladı. Osmanlı etkisinin öneminin iyice farkına vardığından hanlığının tanınması için İstanbul’a bir heyet gönderdiyse de bundan bir sonuç çıkmadı. Kırım'daki istikrarsızlık neticesinde savaş eşiğine gelen Rusya ve Osmanlı Devleti, 1779'da Fransa'nın arabuluculuğu ile [[Aynalıkavak Antlaşması]]nı imzaladı. Aynalıkavak Antlaşmasıyla Osmanlı Devleti, sonraki hanların seçimi için padişahın halife olarak onayı alınması ve Kırım'daki Rus kuvvetlerinin geri çekilmesi koşuluyla Şahin Giray'ı hayatta olduğu sürece Kırım hanı olarak tanımayı resmen kabul etti. Bu antlaşma, Şahin Giray için önemli başarı oldu. Çünkü Osmanlı Devleti onun hanlığını tanımış Ruslar da anlaşmaya göre Kırım’dan askeri kuvvetlerini çekmişlerdi. Şahin Giray, duruma hakim olduktan sonra reformlarını sürdürmeye çalıştı, ancak Ruslar’ın tesiriyle Kırım’daki Urumlu denilen ve Türkçe konuşan Hıristiyanlar Rus topraklarına göç etmeye başladı. Şahin Giray ülke ekonomisini derinden sarsan bu olayı önlemeye gayret etti, fakat başarılı olamadı. Harcamaları hesapsızdı, Ruslar'dan yine para desteği aldı ve [[Polonya]]’dan yeni silahlar getirtti. 1781 Nisanında Nogaylar isyan ederek Soğucak’taki Osmanlı güçlerinden yardım talebinde bulundu. Şahin Giray'ın kardeşleri Aslan Giray ve Bahadır Giray isyan eden güçlerin başına geçti. Şahin Giray’ın etrafında kimse kalmadı. Halim Giray adlı bir kişi asilerin başında Kefe’ye saldırdı ve Şahin Giray’ın 300 kişilik beşli askerini yendi. 14 Mayıs 1781'de Şahin Giray maiyetiyle birlikte Ruslar’a sığındı. Kırımlılar Bahadır Giray’ı han seçti. Çariçe II. Katerina, 4 Ağustos 1782'de General Potemkin’e bir emir yollayarak Şahin Giray’ın korunmasını istedi. General Potemkin ise artık Kırım’da Rus idaresinin kurulma vaktinin geldiği görüşünü bildirdi. 1782 Ekiminde Kırım’a giren General Potemkin Rus işgalini başlattı. Rus ordusu, 30.000 Kırım Tatar'ının hayatına mal olduğu belirtilen bu askeri harekat sonucu Kırım’da tam anlamıyla hakimiyet kurdu. Bu arada Azak’ın kuzeyindeki Petrovski Kalesi’nde bulunan Şahin Giray Kefe’ye getirildi ve Kerç’teki Rus birliğine sığındı. Ruslar’ın harekâtı üzerine Tatar ve Nogay kabilelerinin bazıları onu yeniden han olarak tanıdı. Ancak Ruslar artık Şahin Giray’ı tamamen gözden çıkarmıştı. Nitekim Samailof’un çabalarıyla bazı vaadler alıp hanlıktan ayrılmak zorunda kaldı. Ruslar da 8 Nisan 1783’te Kırım’ın ilhakını resmen ilan ettiler.
 
==II. Hanlık dönemi sürgün=Sürgün hayatı ve ölümü===
Şahin Giray, 1778'de Osmanlı Devleti'nin han olarak Kırım’a yolladığı III. Selim Giray’ın yaptığı teşebbüsleri yine Ruslar’ın desteğiyle başarısızlığa uğrattı. Bu durum pek çok Kırım Tatarının Osmanlı idaresi altındaki topraklara göç etmesine yol açtı, Ruslar onlardan boşalan yerlere Hıristiyanları yerleştirmeye başladı. Asıl amaçları doğrudan Kırım’da hakimiyet kurmak olan Ruslar’ın da onun reformlarından rahatsız olduğunu anlamaya başladı. Osmanlı etkisinin öneminin iyice farkına vardığından hanlığının tanınması için İstanbul’a bir heyet gönderdiyse de bundan bir sonuç çıkmadı. Kırım'daki istikrarsızlık neticesinde savaş eşiğine gelen Rusya ve Osmanlı Devleti, 1779'da Fransa'nın arabuluculuğu ile [[Aynalıkavak Antlaşması]]nı imzaladı. Aynalıkavak Antlaşmasıyla Osmanlı Devleti, sonraki hanların seçimi için padişahın halife olarak onayı alınması ve Kırım'daki Rus kuvvetlerinin geri çekilmesi koşuluyla Şahin Giray'ın hanlığını resmen tanıdı.
Şahin Giray, Ruslar’a güvenmenin hata olduğunu çok daha önce anlamıştı ancak olaylar kontrolden çıktığı için yapacak bir şey yoktu. Bu yeni durum karşısında Ruslar’ınRusya'mın, İran’dan[[İran]]’dan alınan yerlerde kurulacak bir tampon devlete han olması veya general unvanıyla Rus ordusunda görev alması yolundaki tekliflerini kabul etmedi. İlk olarak [[Abaza]] ve [[Çerkezler]]’in yardımını sağlamak üzere Taman yöresine gitti. Daha burada iken Soğucak Valisi Ferah Ali Paşa’ya mektup yollayarak Osmanlılar’a sığınmak istediğini bildirdi. Fakat Çariçe II. Katerina, ne olursa olsun onun kontrol altında tutulmasını ve St. Petersburg’a nakledilmesini istiyordu. Hatta ona gönderdiği mektupta Osmanlı Devletine ilticasının hayatına mal olacağı uyarısında bulundu. Bölgedeki Osmanlı idarecileri de Taman’daki Şahin Giray’ın asıl niyetinin bu kesimden Tuna’ya kadar olan yerlerde bir idare kurmak ve buradaki Tatarlar’ı kendisine bağlamak olduğu yolunda bilgiler gönderiyorlardı. Ancak Şahin Giray Taman’da fazla duramadı, buradaki kabilelerin tepkisini çekti. Tam bu sırada Ruslar onu 1784 baharında Çariçenin emriyle St. Petersburg’a götürdüler. St. Petersburg’da Çariçeyle buluşan Şahin Giray, general unvanı ve yıllık 20.000 ruble tahsisatla [[Don Nehri]] üzerinde bulunan Voronej kasabasına gitmeyi kabul etti. Burada kötü şartlarda sıkı gözetim altında tutulunca etrafa adamlar yollayarak Osmanlı Devletine sığınmak için teşebbüse geçti. Bunlardan Ahmed Efendi, 1786 yılı sonlarında Veziriazam [[Koca Yusuf Paşa]] ile görüşüp hanın iltica isteğini bildirdi. Şahin Giray, eski Kırım hanlarına yapıldığı gibi kendisine Rumeli taraflarında bir çiftlik tahsisini istiyordu. Ardından hayatından endişe duyduğunu bildirerek itimatname verilmesini talep etti. Bu arada Osmanlı topraklarına ilticasının bazı siyasi yararlar sağlayacağını hesap eden Ruslar’dan gerekli izni almış bulunuyordu. Sultan [[I. Abdülhamid]], Şahin Giray’ın taleplerini kabul ettiğini belirten bir mektup yolladı. Burada ayrıca Hotin’den Osmanlı topraklarına girmesi ve gönderilecek bir mihmandarı beklemesi bildirildi. Yanında 150 kadar silahlı adamı bulunan Şahin Giray bir süre Hotin’de oyalandı, bu arada Bucak Tatarları’yla temas kurmaya çalıştı. [[Boğdan]] Voyvodası da onun [[Deşt-i Kıpçak]] ve [[Buhara Hanlığı|Buhara Hanlıklarını]] istediğini merkeze bildiriyordu. Yine asıl amacının Ruslar’ın adamı olarak [[Özi]] ’yi ele geçirmek olduğu yolunda dedikodular İstanbul’a ulaştırılmaktaydı. Şahin Giray’ın gerçekten bu niyette olup olmadığı bilinmemektedir. Muhtemelen hayatından endişe ettiği için gönderilen itimatnameye rağmen ağır davranıyor ve etrafa haberler yollayarak durumunu sağlama almaya, ayrıca Osmanlı hükümetinin gerçek niyetini anlamaya çalışıyordu. Sonunda Osmanlı topraklarına girdi ve adamlarının sıkı koruması altında [[Silistre]]’den Edirne’ye sevkedildi. Şahin Giray’a büyük bir kin besleyen ve Kırım’ın kaybının bütün sorumluluğunu ona yükleyen Sultan I. Abdülhamid, onun yolda bir şekilde ortadan kaldırılması için gizli talimat vermişti. Fakat ilgili görevliler buna fırsat bulamadı. Edirne’de bir hafta bekleyen Şahin Giray’ın ailesi ve eşyaları burada kaldı. Kendisi [[Gelibolu]]’ya götürülüp buradan sürgün edildiği [[Rodos]]’a yollandı. Deniz yolculuğu sırasında herhangi bir suikasta karşı yine yanındaki adamlarının sıkı koruması altındaydı. Rodos’ta kale dışında bir bağ evinde ikameti tercih etti. Bu arada hayatından iyice endişe ettiğinden Avrupa’ya kaçma yolları aramaya başladı. Rodos kadısı [[Sünbülzade Vehbî]] ve Rodos muhafızları merkezden aldıkları emir uyarınca çiftlik evini basıp onu kale içine girmeye zorladılar. Şahin Giray son bir gayretle Rodos'taki Fransız konsolosluğuna sığındı. Fakat Sünbülzade Vehbî 1 Ağustos 1787’de 1000 kadar askerle burayı kuşatıp onu ele geçirdi ve iç kalede gözetim altına aldı. Ağustosun ikinci haftasında hapis tutulduğu yerde idam edildi. Cesedi bilinmeyen bir yere atılırken başı İstanbul’a gönderildi.<ref>Sakaoğlu, 2005.s.422.</ref> Mallarına el konulmayıp sayımı yapılarak Edirne'deki ailesine teslim edildi ve aile fertlerinin Osmanlı topraklarında ikametine izin verildi.<ref>Документы Крымского ханства из собрания Хусейна Фейзханова / сост. и транслит. Р. Р. Абдужемилев; науч. ред. И. Миргалеев. – Симферополь: ООО «Константа». – 2017. – 816 с. ISBN 978-5-906952-38-7</ref><ref>Сагит Фаизов. Письма ханов Ислам-Гирея III и Мухаммед-Гирея IV к царю Алексею Михайловичу и королю Яну Казимиру, 1654-1658: крымскотатар. дипломатика в полит. контексте постпереяслав. времени - Москва : Гуманитарий, 2003. - 166 с. ISBN 5-89221-075-8</ref>
 
Bu antlaşma, Şahin Giray için önemli başarı oldu. Çünkü Osmanlı Devleti onun hanlığını tanımış Ruslar da anlaşmaya göre Kırım’dan askeri kuvvetlerini çekmişlerdi. Sahin Giray, duruma hakim olduktan sonra reformlarını sürdürmeye çalıştı, ancak Ruslar’ın tesiriyle Kırım’daki Urumlu denilen ve Türkçe konuşan Hıristiyanlar Rus topraklarına göç etmeye başladı. Şahin Giray ülke ekonomisini derinden sarsan bu olayı önlemeye gayret etti, fakat başarılı olamadı. Harcamaları hesapsızdı, Ruslar’dan yine para desteği aldı ve [[Polonya]]’dan yeni silahlar getirtti. 1781 Nisanında Nogaylar isyan ederek Soğucak’taki Osmanlı güçlerinden yardım talebinde bulundu. Şahin Giray'ın kardeşleri Aslan Giray ve Bahadır Giray isyan eden güçlerin başına geçti. Şahin Giray’ın etrafında kimse kalmadı. Halim Giray adlı bir kişi asilerin başında Kefe’ye saldırdı ve Şahin Giray’ın 300 kişilik beşli askerini yendi. 14 Mayıs 1781'de Şahin Giray maiyetiyle birlikte Ruslar’a sığındı. Kırımlılar Bahadır Giray’ı han seçti.
 
==II. Hanlık dönemi sürgün hayatı ve ölümü==
Ruslar’ın harekâtı üzerine Tatar ve Nogay kabilelerinin bazıları onu yeniden han olarak tanıdı. Çariçe II. Katerina, 4 Ağustos 1782'de General Potemkin’e bir emir yollayarak Şahin Giray’ın korunmasını istedi. General Potemkin ise artık Kırım’da Rus idaresinin kurulma vaktinin geldiği görüşünü bildirdi. 1782 Ekiminde Kırım’a giren General Potemkin Rus işgalini başlattı. Rus ordusu, 30.000 Kırım Tatar'ının hayatına mal olduğu belirtilen bu askeri harekat sonucu Kırım’da tam anlamıyla hakimiyet kurdu. Bu arada Azak’ın kuzeyindeki Petrovski Kalesi’nde bulunan Şahin Giray Kefe’ye getirildi ve Kerç’teki Rus birliğine sığındı. Ruslar artık Şahin Giray’ı tamamen gözden çıkarmıştı. Nitekim Samailof’un çabalarıyla bazı vaadler alıp hanlıktan ayrılmak zorunda kaldı. Ruslar da 8 Nisan 1783’te Kırım’ın ilhakını resmen ilan ettiler.
 
Şahin Giray, Ruslar’a güvenmenin hata olduğunu çok daha önce anlamıştı ancak olaylar kontrolden çıktığı için yapacak bir şey yoktu. Bu yeni durum karşısında Ruslar’ın, İran’dan alınan yerlerde kurulacak bir tampon devlete han olması veya general unvanıyla Rus ordusunda görev alması yolundaki tekliflerini kabul etmedi. İlk olarak [[Abaza]] ve [[Çerkezler]]’in yardımını sağlamak üzere Taman yöresine gitti. Daha burada iken Soğucak Valisi Ferah Ali Paşa’ya mektup yollayarak Osmanlılar’a sığınmak istediğini bildirdi. Fakat Çariçe II. Katerina, ne olursa olsun onun kontrol altında tutulmasını ve St. Petersburg’a nakledilmesini istiyordu. Hatta ona gönderdiği mektupta Osmanlı Devletine ilticasının hayatına mal olacağı uyarısında bulundu. Bölgedeki Osmanlı idarecileri de Taman’daki Şahin Giray’ın asıl niyetinin bu kesimden Tuna’ya kadar olan yerlerde bir idare kurmak ve buradaki Tatarlar’ı kendisine bağlamak olduğu yolunda bilgiler gönderiyorlardı. Ancak Şahin Giray Taman’da fazla duramadı, buradaki kabilelerin tepkisini çekti. Tam bu sırada Ruslar onu 1784 baharında Çariçenin emriyle St. Petersburg’a götürdüler. St. Petersburg’da Çariçeyle buluşan Şahin Giray, general unvanı ve yıllık 20.000 ruble tahsisatla [[Don Nehri]] üzerinde bulunan Voronej kasabasına gitmeyi kabul etti. Burada kötü şartlarda sıkı gözetim altında tutulunca etrafa adamlar yollayarak Osmanlı Devletine sığınmak için teşebbüse geçti. Bunlardan Ahmed Efendi, 1786 yılı sonlarında Veziriazam [[Koca Yusuf Paşa]] ile görüşüp hanın iltica isteğini bildirdi. Şahin Giray, eski Kırım hanlarına yapıldığı gibi kendisine Rumeli taraflarında bir çiftlik tahsisini istiyordu. Ardından hayatından endişe duyduğunu bildirerek itimatname verilmesini talep etti. Bu arada Osmanlı topraklarına ilticasının bazı siyasi yararlar sağlayacağını hesap eden Ruslar’dan gerekli izni almış bulunuyordu. Sultan [[I. Abdülhamid]], Şahin Giray’ın taleplerini kabul ettiğini belirten bir mektup yolladı. Burada ayrıca Hotin’den Osmanlı topraklarına girmesi ve gönderilecek bir mihmandarı beklemesi bildirildi. Yanında 150 kadar silahlı adamı bulunan Şahin Giray bir süre Hotin’de oyalandı, bu arada Bucak Tatarları’yla temas kurmaya çalıştı. [[Boğdan]] Voyvodası da onun [[Deşt-i Kıpçak]] ve [[Buhara Hanlığı|Buhara Hanlıklarını]] istediğini merkeze bildiriyordu. Yine asıl amacının Ruslar’ın adamı olarak [[Özi]] ’yi ele geçirmek olduğu yolunda dedikodular İstanbul’a ulaştırılmaktaydı. Şahin Giray’ın gerçekten bu niyette olup olmadığı bilinmemektedir. Muhtemelen hayatından endişe ettiği için gönderilen itimatnameye rağmen ağır davranıyor ve etrafa haberler yollayarak durumunu sağlama almaya, ayrıca Osmanlı hükümetinin gerçek niyetini anlamaya çalışıyordu. Sonunda Osmanlı topraklarına girdi ve adamlarının sıkı koruması altında [[Silistre]]’den Edirne’ye sevkedildi. Şahin Giray’a büyük bir kin besleyen ve Kırım’ın kaybının bütün sorumluluğunu ona yükleyen Sultan I. Abdülhamid, onun yolda bir şekilde ortadan kaldırılması için gizli talimat vermişti. Fakat ilgili görevliler buna fırsat bulamadı. Edirne’de bir hafta bekleyen Şahin Giray’ın ailesi ve eşyaları burada kaldı. Kendisi [[Gelibolu]]’ya götürülüp buradan sürgün edildiği [[Rodos]]’a yollandı. Deniz yolculuğu sırasında herhangi bir suikasta karşı yine yanındaki adamlarının sıkı koruması altındaydı. Rodos’ta kale dışında bir bağ evinde ikameti tercih etti. Bu arada hayatından iyice endişe ettiğinden Avrupa’ya kaçma yolları aramaya başladı. Rodos kadısı [[Sünbülzade Vehbî]] ve Rodos muhafızları merkezden aldıkları emir uyarınca çiftlik evini basıp onu kale içine girmeye zorladılar. Şahin Giray son bir gayretle Rodos'taki Fransız konsolosluğuna sığındı. Fakat Sünbülzade Vehbî 1 Ağustos 1787’de 1000 kadar askerle burayı kuşatıp onu ele geçirdi ve iç kalede gözetim altına aldı. Ağustosun ikinci haftasında hapis tutulduğu yerde idam edildi. Cesedi bilinmeyen bir yere atılırken başı İstanbul’a gönderildi.<ref>Sakaoğlu, 2005.s.422.</ref> Mallarına el konulmayıp sayımı yapılarak Edirne'deki ailesine teslim edildi ve aile fertlerinin Osmanlı topraklarında ikametine izin verildi.<ref>Документы Крымского ханства из собрания Хусейна Фейзханова / сост. и транслит. Р. Р. Абдужемилев; науч. ред. И. Миргалеев. – Симферополь: ООО «Константа». – 2017. – 816 с. ISBN 978-5-906952-38-7</ref><ref>Сагит Фаизов. Письма ханов Ислам-Гирея III и Мухаммед-Гирея IV к царю Алексею Михайловичу и королю Яну Казимиру, 1654-1658: крымскотатар. дипломатика в полит. контексте постпереяслав. времени - Москва : Гуманитарий, 2003. - 166 с. ISBN 5-89221-075-8</ref>
 
== Kaynakça ==
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Şahin_Giray" sayfasından alınmıştır