Rauf Yekta: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
By erdo can (mesaj | katkılar)
k →‎Kaynakça: Düzenleme AWB ile
InternetArchiveBot (mesaj | katkılar)
Rescuing 6 sources and tagging 0 as dead.) #IABot (v2.0
3. satır:
 
== Yaşam öyküsü ==
İstanbul [[Aksaray, Fatih|Aksaray]]'da doğdu. Babası Harbiye Nezareti Mektubi Seraskeri Kalemi birinci mümeyyizlerinden Ahmed Arif Bey, annesi ise İkbal Hanım'dır. Rauf Yekta'nın asıl adı Mehmed Rauf'tur ve Relsülküttabzadeler olarak geçen bir aileden gelmektedir. Küçük yaşta anne ve babasını kaybetti ve kendisinin bakımını İstanbul'un tanınmış ailelerinden<ref>{{Web kaynağı | başlık = Efsane Aileler | url = http://www.milliyet.com.tr/-magazin-1427144/ | yayıncı = Milliyet | arşivurl = httphttps://web.archive.org/web/20170217065954/http://www.milliyet.com.tr/-magazin-1427144/ | arşivtarihi = 17 Şubat 2017 | erişimtarihi = 16 Şubat 2017 | ölüurl = no }}</ref> Altunizadeler üstlendi. Simkeşhane İbtidai Mektebi'ni ve Mahmudiyye Rüşdiyesi'ni bitirdikten sonra [[Dîvân-ı Hümâyun]] Kalemi'nde katip yardımcılığı görevine başladı. Nisan 1895'te Kayıtlar Odası'na tayin edildi. [[Fransızca]] öğrenmek için Lisan Mektebi Alisi'ne girdi ve dört yıl sonra mezun oldu. Kısa bir süre Halep vilayetine gitti. Dönüşünden katip yardımcılığı görevine tekrar başladı. Burada hat derslerine de devam etti ve icazet aldı. Hacası Nasih (Nasühi) Efendi tarafından kendisine "'''Yektâ"''' unvanı verildi. Bu yıllarında özel ders alarak [[Arapça]] ve [[Farsça]]sını geliştirdi. 13 Mart 1895 tarihinde sâlise rütbesini aldı, ardından 29 Kasım 1897 başmüsevvidliğe; bir ay sonra da sâniye sınıf-ı sânisine yükseldi. Bu terfileri ilerleyen yıllarında da devam etti. 1922'de Dîvân-ı Hümâyun'dan emekli edildi. 1913 yılında  Istılâhât-ı İlmiyye Encümeni üyeliğinde bulunan Rauf Yekta 1917 yılına gelindiğinde [[Dârülelhan]]'ın kurucıları arasında yer aldı. Buranın Alaturka Bölümünün kapatılmasına kadar geçen süreçte Türk ve Şark müsükisi üzerine dersler verdi. Medresetü'l-eimme ve'l-hutaba'da da görev alan isimlerden biri oldu. 1926'dan ölüm yılı 1935'e kadar İstanbul Konservatuvarı Tarihi Türk Müsikisi Eserlerini Tasnif ve Tesbit Heyeti başkanlığını yürüttü. [[Mısır]]'ın başkenti [[Kahire]]'de toplanan Arap Müsikisi Kongresi'ne [[Mesut Cemil]] ile beraber katıldı. 8 Ocak 1935 tarihinde yakalandığı [[tifo]] hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti ve Kuzguncuk'taki Nakkaştepe Mezarlığı'na defnedildi. Ölümü sonrasında [[Zuhuratbaba, Bakırköy|Bakırköy, Zuhuratbaba]]'da bir sokağa adı verildi. Bazı söylentiler 1934 yılı sonlarında radyolardan Türk müsikisinin kaldırılmasına çok üzüldüğünü ve bu sebepten hastalığının şiddetlendiği, defini sırasında ise [[Cemal Reşit Rey]] tarafından "Müsiki şehidi" olarak nitelendirildiği yönündedir.<ref name=":0">{{Web kaynağı | başlık = Rauf Yekta Bey | url = http://www.islamansiklopedisi.info/dia/pdf/c34/c340330.pdf | yayıncı = TDVİA | arşivurl = httphttps://web.archive.org/web/20170217062944/http://www.islamansiklopedisi.info/dia/pdf/c34/c340330.pdf | arşivtarihi = 17 Şubat 2017 | erişimtarihi = 16 Şubat 2017 | ölüurl = no }}</ref> Kendisi aynı zamanda ünlü Türk ressam [[Feyhaman Duran]]'ın eşi ve ilk Türk kadın ressamlarından biri olan [[Güzin Duran|Güzin Hanım]]'ın dayısıydı.<ref>{{kitap kaynağı|soyadı1=Toros|ad1=Taha|başlık=İlk Kadın Ressamlarımız|tarih=1988|yayıncı=Akbank|isbn=9757630004|sayfa=53-56}}</ref>
 
== Çalışmaları ve etkileri ==
[[Dosya:Rauf Yekta Bey.jpg|küçükresim|Rauf Yekta Bey]]
Rauf Yekta Bey yaptığı araştırma ve çalışmalarıyla Türk müzikolojisi ve günümüz [[Türk müziği]]nin temellerini atmıştır. Müzikolog, bestekâr ve neyzen sıfatlarıyla Türk müziğinde en öne çıkan isimlerden biridir. Eğitimine 1885'te [[Zekai Dede Efendi]]'nin yanında başladı ve yedi yıl gibi bir süre onun öğrencisi oldu. [[Beylerbeyi Camii]] başmüezzini olan Osman Efendi'den dini eserler ve [[na't]]lar neşretti. Batı notası üzerine eğitim verdiği [[Ahmet Irsoy (Zekaizade)|Zekaizade Hafız Ahmed]] ve [[Bolahenk Nuri Bey]]'den aldığı derslerle beraber repertuvarını zenginleştirdi. Müsiki nazariyatı eğitimine ise 1889'da [[Galata Mevlevihanesi]] şeyhi [[Atâullah Dede]], [[Yenikapı Mevlevihanesi]] şeyhi [[Mehmed Celâleddin Dede]] ve [[Bahariye Mevlevihanesi]] şeyhlerinden [[Hüseyin Fahreddin Dede]]'den aldı. Akkustik konusunda ise Salih Zeki Bey'den faydalandı ve Şeyh Celaleddin Dede'den [[tambur]] öğrendi. Sonraki yıllarında [[Hüseyin Sadeddin Arel]] ve [[Suphi Ezgi|Mehmet Suphi Ezgi]] ile beraber çalışmalarını genişleterek yayımladı. Bu çalışmalar Türk müsiki sisteminin ilk yapı taşları oldu.<ref>{{Web kaynağı | soyadı1 = Erguner | ad1 = Süleyman | başlık = Rauf Yekta Bey ve Türk musikisi üzerindeki çalışmaları | url = https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezSorguSonucYeni.jsp | yayıncı = '''81130''' | tarih = 1997 | arşivurl = httphttps://web.archive.org/web/20170113015323/https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezSorguSonucYeni.jsp | arşivtarihi = 13 Ocak 2017 | erişimtarihi = 16 Şubat 2017 | ölüurl = no }}</ref><ref>{{Web kaynağı | soyadı1 = Vardemir | ad1 = Kenan | başlık = Cami'ye ait Risale-i Musiki'nin Rauf Yekta Bey tarafından çevirisi | url = https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezSorguSonucYeni.jsp | yayıncı = '''72162''' | tarih = 1998 | arşivurl = httphttps://web.archive.org/web/20170113015323/https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezSorguSonucYeni.jsp | arşivtarihi = 13 Ocak 2017 | erişimtarihi = 16 Şubat 2017 | ölüurl = no }}</ref>
 
Rauf Yekta Bey 10. yüzyıldan beri İslam dünyasında ve 15. yüzyıldan sonra [[Osmanlı müziği]]ne dair verilmiş eserlerini ve Batu müziği literatürlerini inceleyip ele aldı. Günümüzde Türk müziğinde kullanılan 8'li içerisinde 24 eşit olmayan aralığın bulunduğu 25 perdeli sistemin ilk teorik çalışmalarını gerçekleşti. 1886'da Mevleviyye tarikatına girdi. Daha sonra Mehmed Ataullah Dede'den ikinci sikkesini giydi. Uzun süre [[mevlevihane]]lerde neyzenlik yaptı. 1922'de Hilmi Dede'nin ölmesi sonrasında Yenikapı Mevlevihanesi'nde baş neyzen oldu ve [[Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması]]na kadar bu görevinde kaldı. Rauf Yekta müziğin farklı konularında ele aldığı 400'e yakın makalesi ile kendisini müzik dünyasında kabul ettirdi. 6 Nisan 1898 tarihli ''[[İkdam]]'' gazetesinde yayımlanan Osmanlı Müsikisi Hakkında Birkaç Söz" adlı makalesi ile müzik yazarlığına başladı ve akademik üslubunu geliştirdi. [[Ahmed Midhat Efendi]], [[Zati Arca]], Nuri Şeyda Bey ve [[Mahmut Ragıp Gazimihal]] gibi isimlerle girdiği kalem kavgaları dönemin ciddi polemikleri arasında yer aldı.<ref name=":0" /><ref>{{Web kaynağı | soyadı1 = Yüksel | ad1 = Halil İbrahim | başlık = Rauf Yekta Bey'in Esatiz-i Elhan adlı eseri ve incelenmesi | url = https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezSorguSonucYeni.jsp | yayıncı = '''108570''' | tarih = 2001 | arşivurl = httphttps://web.archive.org/web/20170113015323/https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezSorguSonucYeni.jsp | arşivtarihi = 13 Ocak 2017 | erişimtarihi = 16 Şubat 2017 | ölüurl = no }}</ref><ref>{{Web kaynağı | soyadı1 = Karaduman | ad1 = İrfan | başlık = Rauf Yekta Bey'e dair bilinmeyen birkaç belge | url = http://www.johschool.com/Makaleler/1072750393_17.%20irfankaraduman368.pdf | yayıncı = Tarih Okulu Dergisi | arşivurl = httphttps://web.archive.org/web/20170217063503/http://www.johschool.com/Makaleler/1072750393_17.%20irfankaraduman368.pdf | arşivtarihi = 17 Şubat 2017 | erişimtarihi = 16 Şubat 2017 | ölüurl = no }}</ref>
 
== Kaynakça ==
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Rauf_Yekta" sayfasından alınmıştır