Bektaşîlik: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
k Bot destekli düzenleme: Kaynak tarihleri |
Alevîlerin aleyhinde edilen "ibahilik" iftirası silindi ve tarafsız ve kaynaklı bilgiler eklendi. Kaynaklar Vikipedi'den eklendi. Alevîler edilen katliamlar ve zulümler. Alevî Ocakları ve soyu. Vilayet-î Fakih (Alevîlerin destekledikleri ve soyundan geldikleri 12 imam imameti) Vikipedi'den Kaynaklar: (1. Kaynak) https://tr.wikipedia.org/wiki/Alev%C3%AE_ocaklar%C4%B1#cite_note-1 - (2. Kaynak) https://tr.wikipedia.org/wiki/Velayet-i_fakih (3. Kaynak) https://tr.wikipedia.org/wiki/Bal%C4%B1m_Sultan |
||
1. satır:
{{Alevilik}}
[[Dosya:Tempulli i bektashinjve ne vlore.jpg|thumb|245px|[[Arnavutluk]]-[[Avlonya]] Kuzum Baba Tepesi'ndeki Bektâşî [[tekke]]si.]]
'''Bektâşîlik''', adını [[13. yüzyıl]] [[Anadolu]]'sunun [[İslâm]]laştırılması sürecinde etkin faaliyet gösteren ve [[Hoca Ahmed Yesevî]]'nin öğretilerinin [[Anadolu]]'daki uygulayıcısı konumunda olan [[Hacı Bektaş-ı Veli]]'den alan, daha sonra ise 14.
<ref>{{kitap kaynağı | editör1-soyadı = Rado | editör1-ad = Şevket | başlık = Hayat Türkiye Ansiklopedisi: Nevşehir: Bektaşi Tarîkatı'nın tarihî merkezi | biçim = kitap | erişimtarihi =19 Ekim 2013| tip = ansiklopedi | basım = | cilt = 1 | tarih =1965| yayıncı = Hayat Dergisi | dil = Türkçe | sayfalar = 212-213}}</ref>
31. satır:
=== Anadolu Selçukluları devrinde “Şîʿa-i Batıni” hareketleri ===
{{ana|Anadolu Selçuklu Devleti}}
Bu devirde Anadolu’da Bâtınîliğin en önemli propaganda merkezini Sultan Mes’ud evvel tarafından yaptırılmış olan Mes’udiye tekkesi temsil ediyordu. [[Anadolu Selçukluları]]’nın nüfuz ve hâkimiyet sahaları tamamen Moğollar’ın denetim ve müsaadesine tâbi bulunuyordu. Birçok şehirlerde [[İlhanlılar]]’ın himâyesi altında [[Şiî]]liği neşreden “Bâtın’ûl-Mezhep Babalar” tarafından açılan zâviyelerin sayıları da gün geçtikçe artmaktaydı. Moğollar’ın nüfuzuyla Mes’udiye Medresesi müderrisi [[
==== Bâtınîliğin Türkler arasında yayılması ====
''“Horasan Erenleri”''<ref>[[Tahir Harimî Balcıoğlu|Balcıoğlu, Tahir Harimî]], ''Türk tarihinde mezhep cereyanları – Yedinci ve Sekizinci Hicret asırlarında Anadolu’da [[Şiî]]lik,'' Sayfa 161, Ahmet Said Baskısı, 1940.</ref> nâmıyla Oğuz boyları arasında kendilerine yer edinen ''“[[Şia]]-i [[Bâtıni]]yye dâîleri”'' ve millî lisân ile konuşarak halkın ruhiyatına pek uygun telkinlerde bulunan ''“[[Bâtınî]]-Babalar,”'' iptidaî bir şer’ait içerisinde yaşamlarını idâme ettirme mücadelesi sürdüren, ve şehirliğin ince yaşam tarzını bilmeyen ''“Türk Özleri”'' yanında kendilerini birer ''“Veli”'' olarak tanıtmayı başarıyla becermişlerdi. Batıniler, süslü nâzım lisanından bir şey anlamayan bu aşîretler arasında düzenledikleri sazlı ve şaraplı meclislerde geçmişin tüm hurafe ve efsanelerini halka nakletmek suretiyle insanların gönüllerinde ilâhi duygular uyandırmaktaydılar.
46. satır:
===== Anadolu Selçuklu Devleti’nin yıkılması ve Alevi-Bâtınî Babaların Anadolu’ya yayılması =====
Anadolu Selçuklu Devleti’nin çöküşünün başlangıcı olan [[II. Gıyaseddin Keyhüsrev|Gıyas’ed-Dîn-i Key-Hüsrev-i Sâni]]’nin Kösedağ yenilgisi ( H. 640 / M. 1243 ) üzerine Anadolu’nun tamamı Moğollar’ın denetim alanı içerisine girdi. Anadolu’nun tamamı Aksaray’da ikâmet eden ve barışı tesis etmek ile görevlendirilmiş bir Moğol valisi tarafından yönetilmekteydi. İşte bu fetret devrinde, [[Celaleddin Harezmşah|Celâl’ed-Dîn Harzem Şâh Menküberti]]’nin ordularıyla Orta Asya’dan Anadolu’ya gelen Bâtınîye dervişleri de devletin takibatından kurtulmuş olarak fa’aliyetlerini serbestçe sürdürmekteydiler. Anadolu’nun her tarafında [[Şiî]] ve [[Bâtınî]]-
{{Ayrıca bakınız|Kösedağ Savaşı}}
58. satır:
=== Hacı Bektaş-ı Veli Dönemi ===
{{ana|Hacı Bektaş-ı Veli|Horasan Melametîliği|Dört Kapı Kırk Makam|Kaygusuz Abdal|Balım Sultan}}
Bu [http://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0mamiyye#Alev.C3.AEler ''Alevilik Tarikatı''’nın] kurulmasında etkin görev üstlenmiş olan kişi [[Hacı Bektaş-ı Veli]]’dir. [[Hacı Bektaş-ı Veli]], [[Horasan Melametîliği]]’nden aldığı “Dört Kapı” anlayışının her kapısına “onar makam” eklemek suretiyle, “[[Dört Kapı Kırk Makam]]”’dan oluşan Tarikat altyapısını kurar. Buna, “Bektaşi [[Seyru Süluk|Seyr-î Sülûğü]]” de denir. [[Kaygusuz Abdal]], Bektaşi erkannâmesi üzerinde bazı düzenlemeler yaparak Bektaşiliğin ilk "erkannâmesini" yazar. Böylece Bektaşi Tarikatı’nın ilk “tüzük yapıcısı” [[Kaygusuz Abdal]] olmuş olur. [[Balım Sultan]]’sa bu erkannâmeyi sonradan geliştirmiş ve kurumlaştırmıştır. [[Hacı Bektaş-ı Veli]]’den sonra Tarikatın başına Abdal Musa geçmiştir. Bektaşilik; [[Horasan Melametîliği
==== Hacı Bektaş Veli'nin hüviyeti ====
66. satır:
==== Hacı Bektaş'ın Tarikatın oluşumundaki rolü ====
[[Hacı Bektaş-ı Veli]] dağınık [[Alevilik|Alevi]] ve [[Alevilik]] türevi akımları ve toplulukları içine almış, yeniden kalıba dökmüş, [[Alevilik|Alevi]]liği yeniden derneştirmiş ve [[Alevilik|Alevi]]-Bektaşiliğin yolunu çizmiştir. Bunu da doğallıkla kurduğu tarikatıyla yapmıştır. Çevresine bir takım görevliler almış, bunların bir bölümünü kimi yerlere görevlendirerek göndermiş, oralarda “aydınlatma/irşat” çalışmaları yaptırmış, Anadolu’daki diğer [[Alevi ocakları]] ile ilişki kurarak kendine bağlamış ve onları yönlendirmiştir. Bu nedenlerle [[Hacı Bektaş-ı Veli]], [[Alevilik|Alevi]]-Bektaşi toplumunun gözünde yolun-yolağın “[[Pir]]i” ve Tarikat kurucusudur. [[Anadolu]]'ya gelmeden önce [[hac]]ca gittiği söylenir. [[Hoca Ahmed Yesevi]]’nin müritlerinden olan [[Hacı Bektaş-ı Veli]] Anadolu’nun [[Türkler|Türk]]leşmesinde ve [[Müslümanlık|müslüman]]laşmasında büyük bir rol oynamıştır. Kendileri denildiği gibi farklı bir din getirmemiş, aksine [[İslam]]’ın daha iyi tanınmasına vesile olmuştur. Öyle ki, [[Rumeli]]’nin tamamı mezhepte [[
==== Anadolu’da Bektaşi nüfuzu ====
196. satır:
== Yeniçeri Ocağı ve Bektaşilik ==
[[Dosya:Ralamb Janissary 1.jpg|thumb|235px|1657 yılından evvel bir yeniçeri.]]
[[Yeniçeri Ocağı]]na vurucu asker yetiştirecek ilk [[Acemi Ocağı]] [[Gelibolu]]’da kuruldu. Bu ilk teşkilatlanma ile orduya bin kadar nefer alındı. Bunlardan her yüz kişisinin başına ise, "Yayabaşı" adıyla bir kumandan tâyin edildi. Bilâhare, [[Yeniçeri Ocağı]]’na gönüllülük esasına dayalı olarak Hıristiyan tebaanın çocukları da dahil edildi. [[Yeniçeriler]] ''(yeni askerler)'', küçük yaşlardan itibaren İslam örf ve âdetlerine göre yetiştiriliyor, ardından da acemi oğlan kışlalarında askeri eğitime tabi tutuluyordu. Onlar, emekli oluncaya kadar evlenmeleri ve şehir gibi mahallerde oturmaları yasaktı. Kışlalarda yaşarlardı. Kabiliyetlerine göre de subay veya general (paşa) olurlardı. Ocağın üst düzey kumandanlarına ise "[[Yeniçeri Ağası]]" ismi verilirdi. Teşkilât merkezi İstanbul'da olurdu. Ocak, Ağadan nefere kadar giden bir hiyerarşik düzen içinde çalışırdı. Dinî terbiye ve hatta tarikat bağlılığı, [[Yeniçeriler]] arasında bilhassa teşvik ve terğib edilirdi. Bilhassa Bektaşi tarikatına girmeleri çok yaygın bir gelenek halindeydi. Bununla beraber, [[Melamilik|Melâmetî]], [[Mevlevî]],
=== Bektaşilik Tarikatı, Yeniçeri ve Ahi Ocaklarının kapatılması ===
216. satır:
=== Balkanlarda etkin faaliyet gösteren tek Tarikat olması ===
[[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]] döneminde Özellikle [[Balkan]] topraklarında Bektaşi Tarikatı'ndan başka Tarikat tutunamamıştır. Fakat [[II. Mahmud]] dönemiyle birlikte Bektaşilerin dışında [[Sünnilik|Sünnilerin]] benimsedikleri, [[Nakşibendilik|
== Ayrıca bakınız ==
|