Atatürk Devrimleri: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Aybeg (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Görkem Yavuz (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
9. satır:
Kimi kaynaklara göre devrimler, 1919'da ülkenin [[İtilaf Devletleri|Müttefikler]]'e teslim olmasından sonra Anadolu'daki direniş hareketinin Mustafa Kemal tarafından örgütlenmesiyle başlamıştır.<ref name=ayse/> Kimileri ise [[Türkiye Büyük Millet Meclisi|millî bir meclis]]in toplanıp vergi ve vatana ihanete ilişkin kanunlar yayımlaması, sonrasında ise anayasal nitelikte [[Teşkilât-ı Esasîye]]'yi yayımlamasını devrimlerin başlangıcı kabul eder.<ref name=ayse/>
 
I. Dünya Savaşı'nın ertesinde ülkenin işgaline karşı direnmekle sınırlı bir kitle hareketi dışında eski rejimin yıkımını tetikleyen herhangi bir başkaldırı ya da kitle hareketi mevcut değildi. 1923'e kadar eski rejimin içerisindeki bir grup, ikinci bir iktidar merkezi yaratıp toplumsal dokuyu yavaş yavaş değiştirerek iktidara yerleşmiştir ve bundan ötürü 1919-1923 arası dönem "''pasif devrim''" olarak adlandırılır.<ref name=ayse>{{Web kaynağı | soyadı1 = Kılıç | ad1 = Ayşe Funda | başlık = Türk devrimi ve egemenlik anlayışındaki dönüşüm | url = https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=EEdeQgIdFRxX5NbvVau-AghqzuMi7h__Ji8kB-lGM6qTQiTiQvgx_u8HhtEl-_L- | website = https://tez.yok.gov.tr | yayıncı = Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü doktora tezi, 2011 | erişimtarihi = 10 Kasım 2016 | arşivurl = http://web.archive.org/web/20161111060804/https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=EEdeQgIdFRxX5NbvVau-AghqzuMi7h__Ji8kB-lGM6qTQiTiQvgx_u8HhtEl-_L- | arşivtarihi = 11 Kasım 2016}}</ref> İktidarın ele geçirilip geleneksel aristokrasinin ortadan kaldırılmasıyla merkezi millî devlet güçlendirilmiş; daha sonra sanayi başlatılmıştır.<ref name=ayse/>
 
Atatürk Devrimleri'nin tarihsel bir süreç olarak, Osmanlı Devleti'nde 1839 yılında başlayıp 1876'da [[I. Meşrutiyet]]'in ilanı ile son bulan [[Tanzimat Dönemi]]'ndeki yenilik ve modernleşme hareketlerinin devamı olduğu görüşü yaygındır.<ref name=yalcin>{{Web kaynağı | soyadı1 = Yılmaz | ad1yazar1 = Yalçın Yılmaz| yazar1yazar2 = Kaya, Mevlüt Kaya| başlık = Atatürk, Türk Kimliği ve Ötekileştirme | url = http://www.turkegitimsen.org.tr/lib_yayin/246.pdf | website = http://www.turkegitimsen.org.tr | yayıncı = Atatürk Devrimlerinde Yöntem I: Ortam ve Lider", Belgi Dergisi, PAÜ Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi, sayı:3 | erişimtarihi = 10 Kasım 2016 | arşivurl = http://web.archive.org/web/20160826184106/http://turkegitimsen.org.tr/lib_yayin/246.pdf | arşivtarihi = 26 Ağustos 2016}}</ref> Ancak Mustafa Kemal Atatürk, meşrutiyet aydınlarının hedefleriyle yetinmemiş; modernistlerin önerdiği Latin harflerine geçiş, Batı'dan yurttaşlık yasası alınması, medreselerin ve tekkelerin kapatılması önerilerinin ötesine geçerek cumhuriyetin ilanı, hilafetin kaldırılması, laiklik ve kadınlara siyasal haklar tanınması devrimlerini de hayata geçirmiştir.<ref name=yalcin/>
 
Atatürk rehberliğinde gerçekleştirilen birtakım devrimler, Müslüman toplumlardaki [[muhafazakârlık|muhafazakâr]] ve [[İslamcılık|İslamcı]] çevrelerce eleştirildi ve din aleyhtarı icraatlar olmakla itham edildi. [[Pakistan]]'ın ilk dışişleri bakanı Muhammed Zafirullah Han, 1951'de Pakistan başbakanının talimatı üzerine Türkiye'ye resmi bir ziyarette bulundu. Kendisi hatıralarında Atatürk sonrası Türkiye'yi şöyle anlatmaktadır: "''Atatürk devriminden sonra, İslam ülkelerinin genel kanısı, Türkiye'de dini değerlere saygısızlık ediliyor şeklindeydi. Ama benim gördüklerim bunun tam tersiydi ve söylentilerin sadece bir itham olduğunu gördüm.''"<ref>Sir Mohammad Zafrullah Han, Tahdis-i Ni’met, Tahir Composing Centre, Gaba Bilding, Railpark, Lahore, 1994. s. 594</ref>