Hüsrev Paşa: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile
By erdo can (mesaj | katkılar)
k →‎Hayatı: Düzenleme AWB ile
24. satır:
Hüsrev Paşa'nın sadrazam olarak yaptığı ilk icraat Sultan İbrahim döneminde Erzurum Valisi iken 1622'de isyan etmiş ve bir Celali isyancı olarak devlet gücü ile o zamana kadar yıllardır bir türlü tenkil edilememiş olan [[Abaza Mehmet Paşa]]'ya karşı kendinin serdarı olduğu bir sefer tertip etme oldu. Hüsrev Paşa kurulan ordu ile Abaza Mehmet Paşa üzerine gitti ve onu [[Erzurum]] kalesinde buldu. Toplarla donatılmış Osmanlı ordusunun Erzurum kalesini kuşatmasından sonra Abaza Mehmet Paşa 18 Eylül'de teslim oldu. Sadrazam Hüsrev Paşa 9 Aralık 1628'de asi paşa ile İstanbul'a döndü ve büyük bir zafer alayı ile karşılandı. Bu alayda teslim olan Abaza Mehmet Paşa yanında Safevi hükümdarı [[Şah Abbas]]'ın [[Kars]] valisi olan ve aynı seferde esir edilen "Köse Sefer Paşa"'da halka gösterildi.<ref name="sakaoğlu">Sakaoğlu, Necdet (1999), Bu Mülkün Sultanları', İstanbul:Oğlak. ISBN 975-329-299-6 say. 238</ref> Sultan Murat ağabeyi II. Osman'ın intikamını almak hedefiyle isyan etmesi ve gösterdiği şecaat ve mertlik dolayısyla Abaza Mehmet Paşa'yı beğenmekteydi ve onu affedip [[Bosna]] Beylerbeyliği'ne atadı.
 
Hüsrev Paşa bu galibiyetinden manevi destek alarak Safevi hükümdarı Şah Abbas eline geçmiş olan [[Bağdat]]'ı geri almak hedefiyle 1629'da yeni bir doğu seferine çıktı. Ordu Üsküdar'dayken bir sağanak fırtına ve kabaran seller yüzünden çadırlı ordugah büyük zarar gördü ve ordudaki batıl [[itikat]]lara inanlar bunu yeni seferin başarısız olacağına işaret olarak gördüler. Doğu'da Konya ve Halep arasında ordu ilerken bu yerelerde bulunan yerel ahalinin ordunun arkasından ihanet yapmaması için, özellikle Alevilere ve Alevi olduğu şüphesi veren her yerli şehir, kasaba ve köy halkına büyük bir kırım uygulandı. Bu nedenle Husrev Paşa'nın ünü "vurucu" ve "lüzumsuz yere kandökücü" olarak yayıldı. "Cüzi bir şüpheden adam öldürttüğü", "öldüreceği kimseleri önüne getirerek otağında iskemle üzerinde oturup katillerini seyrettiği" bildirilmektedir.<ref name="uzunçarsılı"/> Modern yabancı tarihçiler bu icraatı ile Hüsrev Paşa'nın binlerce Anadolu sakinini ve bu arada protesto eden yerel Osmanlı idarecilerini de öldürttüğü ve halkı Merkezi devletten daha da gocundurduğunu belirtmektedirler<ref>Shaw, Stanford J. (1976), ''History of the Ottoman Empire and Modern Turkey Cilt 1:Empire of Gazis'', Cambridge: Cambridge U.P. ISBN 0-521-21280-4 say. 195 {{ingEn icon}}</ref> Fakat yerel Kürt şeyh ve aşiret liderlerinin desteğini sağladı ve Batı Irak'a yerel direniş görmeden girdi. 15 Ekim-15 Kasım 1629'da Bağdad'ı kuştama altına aldı. Fakat erzak ve levazım yetiştirilmesi zorlukları, Bağdad Safavi ordusunun ciddi direnişi ve zaman zaman çok etkili huruç hareketleri ve Osmanlı ordusunda olan disiplinsizlik dolayısıyla bu kuşatma başarılı olmadı. Hüsrev Paşa ordu ile [[Mardin]]'e çekildi ve o kış, 1630 yılı ve 1631 yılının büyük bir kısmında Mardin'de vakit geçirip tekrar Bağdad üzerine gitmekten kaçındı. Bu dönemde Hüsrev Paşa hakkında şikayetler İstanbul'a duyuruldu. Bu şikayetlere göre yerel halk ve hatta ta Anadolu içlerine kadar "yapmadığı kötülük bırakmayan ve en akla gelmeyen işkenceleri uygulamaktan" çekinmediği ve "Celalı başbuğlari gibi davrandığı" hakkında idi.<ref name="sakaoğlu"/> Bu kımıldamazlık ve gittikçe artan şikayetler İstanbul'daki Sultan IV. Murat ve merkezi devlet tarafından uygun görülmedi ve Eylül 1631'de Hüsrev Paşa sadrazamlıktan azledildi ve yerine ikinci defa Hafız Ahmed Paşa sadrazam oldu.
 
Hüsrev Paşa azlolunduktan sonra Tokat'a geldi. Yeni sadarazam Hafız Ahmed Paşa bu orduda bulunan kapıkulu ocak askerlerinin kış gelmeden ile biran evvel İstanbul'a dönmeleri için karar aldı. Hüsrev Paşa'nın İstanbul'a geri dönen kapıkulu "güçlerini İstanbul'a dönünce kendi lehinde ayaklanma çıkartmaya teşvik ettiği ve Deli İlahi, Rum Mehmed, Baba Ömer, Kınalıoğlu, Kör Ali, Köşe Şaban gibi sipahi zorbalarını Anadolu'da yaygın olarak soygunlara yapmaya gönderdiği haberleri İstanbul'a yetişti.<ref name="sakaoğlu"/>
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Hüsrev_Paşa" sayfasından alınmıştır