Sasani İmparatorluğu: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Yzkoc (mesaj | katkılar)
düzeltme, yazış şekli: bir çoğu → birçoğu (4), birçoğunluğu → çoğunluğu (4), farkedi → fark edi AWB ile
109. satır:
'''Sasani İmparatorluğu''', ('''''Sasani Devleti''''' veya '''''Sasaniler''''' ya da ''İkinci [[Pers İmparatorluğu]]''; [[Orta Farsça|Farsça]]: '''ساسانیان''', ''Sāsānīyān''), dördüncü büyük İran Hanedanı ve ikinci [[Pers İmparatorluğu]]'nun adıdır ([[224]] - [[651]]). Sasani İmparatorluğu, son [[Partlar|Arşaklı hanedanı (Partlar)]] kralı [[IV. Artabanus]]'u yenmesinin ardından [[I. Ardeşir]] tarafından kurulmuş, son Sasani hükümdarı Şehinşah (Krallar kralı) [[III. Yezdigirt]]'in (632-651), erken [[Halifelik]]'le yani ilk [[İslam Devleti]] ile girdiği 14 senelik mücadeleyi kaybetmesiyle sona ermiştir. İmparatorluğun sınırları bugünkü [[İran]], [[Irak]],Azerbaycan,[[Ermenistan]], [[Afganistan]], [[Türkiye]]'nin doğu bölgesi ([[Büyük İran]] olarak bilinen bölge), [[Suriye]]'nin bir kısmı, [[Pakistan]], [[Kafkaslar]], [[Orta Asya]] ve [[Arabistan]]'ın bir kısmını kapsıyordu. [[II. Hüsrev]]'in hükümdarlığı (590-628) sırasında [[Mısır]], [[Ürdün]], [[Filistin]] ve [[Lübnan]] da kısa süreli olarak imparatorluğa dahil oldu. Sasaniler, imparatorluklarını 'İranşehr' '''ايرانشهر''' (''Iranshæhr'') 'İranlıların (Aryanların) memleketi' diye adlandırırlardı.<ref>Garthwaite, Gene R., ''The Persians'', p. 2</ref>
 
Sasani dönemi, Geç İlkçağ'ı kapsayarak İran Tarihi'nin en önemli ve etkili dönemlerinden biri olarak kabul edilir. Birçok yönüyle Sasani dönemi, Pers medeniyetinin en önemli başarılarına tanıklık etmiş ve İran'ın müslümanlar tarafından fethedilmesi ve İslamlaşmasından önceki son büyük İran İmparatorluğu olmuştur. İran, Roma medeniyetini Sasani döneminde farkedilirfark edilir şekilde etkilemiştir<ref name="ury">J. B. Bury, p. 109.</ref>. Kültürel etkisi imparatorluk sınırlarının çok ötesine, [[Batı Avrupa]]'ya<ref name="Durant">Durant.</ref>, [[Afrika]]'ya<ref>[http://www.transoxiana.com.ar/0104/sasanians.html Transoxiana 04: Sasanians in Africa]</ref>, [[Çin]]'e ve [[Hindistan]]'a<ref>Sarfaraz, pp. 329–330</ref> kadar ulaşmıştır. Ayrıca bu kültürel etki Avrupa ve Asya ortaçağ sanatının oluşmasında göze çarpan bir rol oynamıştır.<ref name="tera">[http://www.artarena.force9.co.uk/sass2.htm Iransaga: The art of Sassanians]</ref>
 
Bu etki erken dönem İslam dünyasına kadar taşındı. Hanedanın kendine has ve aristokratik kültürü, İran'ın fethini bir Pers Rönesansına dönüştürdü.<ref name="Durant"/> Daha sonra İslami olarak adlandırılan kültürün, mimarinin, yazımın ve diğer becerilerin çoğu Sasani İranlılarından daha geniş Müslüman dünyasına aktarılmıştır.<ref>Zarinkoob, p. 305.</ref>.
349. satır:
 
[[Dosya:Yazd fire temple.jpg|200px|thumb|left|Zerdüştçü ateş tapınağı, [[Yezd]], [[İran]].]]
Tarihinin bu noktasında İran'da yaşayan Hristiyanlar, Hristiyanlığın [[Nasturiler|Nestoryan]] ve Yakobit Ortodoks Kilisesi dallarına aittiler. Bu mezhepler, aynı sırayla, Doğu Assirian Kilisesi ve Syriak Ortodoks Kilisesi olarak da bilinirler. Bu kiliseler orijinal olarak Roma İmparatorluğu'ndaki Hristiyan kiliseleriyle bağıntılı olmalarına rağmen, aslında onlardan oldukça farklıydılar. Bunun en önemli nedenlerinden biri, [[Nasturi]]lerin ve Yakobitlerin kilise dilinin [[Aramice]] olmasıdır. İsa zamanında [[Yahudiye]] ve [[Celile]]'deki Yahudilerin dilleri de Aramiceydi. Bu dil Roma İmparatorluğunda yaşayan Hristiyanların büyük bir çoğunluğu tarafından kullanılmazdı. Onlar çoğunlukla [[Latince]], [[Koine Yunancası]] ve [[Kıpti dili|Kıpti]] dillerini konuşuyorlardı.
 
Pers İmparatorluğu'ndaki kiliselerin Roma İmparatorluğu'ndaki muadilleri ile bu tür yakın bağlar kurmamasının bir nedeni de bu iki büyük imparatorluk arasında sürekli devam eden bir rekabetin yaşanmasıydı; ve sık sık, İran Hristiyanları (çoğunlukla yanlış yere), Romalılara karşı yakınlık göstermekle suçlanırdı. Bu, özellikle Roma İmparatoru I.Theodosius'un Hristiyanlık'ı Romalıların devlet dini olarak deklare etmesinin ardından yaşandı.
 
431 yılındaki [[Efes Konsulü]]'nin ardından, İran'daki Hristiyanların büyük bir çoğunluğu Roma İmparatorluğu'ndaki kiliselerle bağlarını tamamen kopardı. Bu konseyde, Suriye/Assirian kökenli bir ilahiyatçı ve [[Konstantinopolis]]'un patriği olan [[Nestorius]], Hristoloji'den farklı bir bakış açısı ortaya koydu. Bu yeni bakış açısı, Rum, Romalı ve Koptik Hristiyanların çoğu tarafından reddedildi ve dinden çıkmaya sebep sayıldı. Nestorius'un öğretisindeki farklılıklardan bir tanesi, Meryem'i İsa Mesih'in "Theotoks" annesi ya da Tanrı'nın Annesi olarak kabul etmeyi reddetmesiydi. Assirian Kilisesi, yine de, diğer kiliselerle görüş ayrılığına düştü ve Nestorius'un öğretilerini kınamayı reddetti.
 
Nestorius en sonunda tartışmayı kaybetti ve patriklikten azledildi. Takipçilerinden bir kısmıyla Sasani İran Krallığı'na kaçmaya zorlandı. Burada İran topraklarına yerleşmesine izin verildi. Kendisi ve takipçileri Mezopotamya'daki Assirian Kilisesi'ne kabul edildiler. Birkaç İran imparatoru, İran'daki katoliklik yanlısı ruhban sınıfının en önemlilerini elimine ederek ve yerlerine Nestoryanların geçmesini sağlayarak Nestorius'un Assirian Kilisesi içindeki pozisyonunu, ki Fars İmparatorluğu'ndaki Hristiyanların büyük bir çoğunluğu bu kiliseye aitti, kuvvetlendirip bu fırsatı değerlendi. Bu, bu Hristiyanların yegane bağlılıklarını İran İmparatoru'na göstermelerini temin etmek içindi.
 
[[Dosya:Faravahar.png|thumb|200px|right|[[Faravahar]], [[Fravaşi]]'nin tasviri olduğuna inanılır, [[Zerdüştlük|Zerdüştlüğün]] en önemli sembolüdür.]]
Sasani İmparatorluğu'nun Hristiyanlarının büyük bir çoğunluğu özellikle Mezopotamya olmak üzere imparatorluğun batı sınırlarında yaşıyordu. Fakat, [[Tylos Adası]]'nda (günümüz [[Bahreyn]]'i), [[İran Körfezi]]'nin güney sahili, Arap krallığı olan Lakhmidler'in bölgesi ve Ermenistan'ın İran'a dahil olan kısmında da önemli topluluklar vardı. Bu bölgelerin bazısı en önce Hristiyanlaşacak olanlardı. 301 yılında, Ermenistan dünyadaki ilk bağımsız Hristiyan devleti oldu. Aslında Assirian topraklarının bir kısmı daha önce 3. yüzyıl süresince Hristiyanlaşmıştı fakat hiçbir zaman bağımsız ulus olmadılar.<ref name="iranologie" />
 
Pers İmparatorluğu'nda yaşayan Hristiyanların büyük bir kısmı, çoğunluğu oluşturan Hristiyan etnik gruplarının birkaçına aittiler. Bu gruplardan bazıları, Assirianlar, güney Mezopotamya'nın Arapları, Ermeniler, ve ek olarak Monofisite Syriakları gibi daha küçük bazı etnik gruplardı. Bu sonuncu grup, Roma İmparatorluğu ile girişilen çok sayıda mücadele neticesinde İran'a savaş esirleri olarak getirildiler. Etnik Farslılar ve imparatorlukta ikamet eden diğer etnisiteler arasında din değiştirmeler da yaşandı. Bunlardan bir kısmı, Hristiyanlığa dönen bazı küçük Kafkas kabileleridir.