Stalingrad Muharebesi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile
düzeltme AWB ile
142. satır:
3 Eylül 1942 günü Kızıl Ordu birlikleri mevzilerini terk ederek kentin varoşlarına çekilmek zorunda kaldılar. 4 Eylül günü panzer birliklerinin taarruzu, kentin güney varoşlarına girmiştir. Sovyet [[24. Ordu (SSCB)|24. Ordu]]su ve [[66. Ordu (SSCB)|66. Ordu]]su ve [[1. Muhafız Ordusu]] 5 Eylül'de [[14. Panzer Kolordusu]]'na karşı genel bir karşı taarruz başlattı. Bu karşı taarruzda amaç, Volga'ya ulaşan Alman koridorunun ortadan kaldırılmasıydı. General Yeryomenko, Stalin'e kuzeyden bir karşı taarruz yapılmadığı takdirde Alman kuvvetlerinin ilk girişimde kenti alacaklarını rapor etmişti. General Jukov'un yönettiği bu karşı taarruz, yetersiz topçu desteği yüzünden daha başlarda zayıf gelişmiştir.<ref name="ref991">Harryson E. Salisbury, ''Kitle Savaşının Üstadı Mareşal Jukov'' Sh: 203</ref> Luftwaffe, Sovyet topçu bataryalarına ve taarruza karşı yoğun hava akınlarına girişmiştir. Birkaç saat sürdürülen Sovyet karşı taarruzu gün ortasında geri çekilmek zorunda bırakıldı. Muharebeye giren 120 Sovyet tankından 30'u hava akınlarıyla imha olmuştur.<ref>Christer Bergström, '' Stalingrad – The Air Battle: 1942 through January 1943'' Sh: 75</ref> Taarruz ertesi gün yenilendi ve 10 Eylül'e kadar süren Sovyet taarruzlarından istenen sonuç elde edilemedi.<ref name="ref991" /> Bu arada, 7 Eylül'de kentin havaalanı Almanların eline geçti. 9 Eylül'de ise Almanlar, Moskova - Astrahan demiryolu hattını kesimişlerdir. Müttefik yardımlarını taşıyan ana arter bu şekilde kesilmiş oldu.
 
Sovyet karşı taarruzlarının sona ermesinin hemen ardından Alman kuvvetleri kente yönelmiştir. Sovyet savunması 12 Eylül'de kentin varoşlarından da çekilmek zorunda kaldı. Bu tarihte 62. Ordu 90 tank, 700 havan ve 20 bin kişiden oluşan bir kuvvettir.<ref>Beevor (1998) Sh:. 128</ref> General Jukov bu günleri, "''13,14 ve 15 Eylül günleri Stalingrad için zor, hem de pek zor günlerdi… Bize sanki düşmanı durduramayacakmışız gibi geliyordu.''" diye anlatmaktadır.<ref name="ref672">Harryson E. Salisbury, ''Kitle Savaşının Üstadı Mareşal Jukov'' Sh: 215</ref> Bu son derece kritik durumu önlemek üzere Stavka ihtiyatından ayrılarak bir karşı taarruz göreviyle gönderilen General [[Aleksandır Rodimtsev]] komutasındaki [[13. Muhafız Piyade Tümeni]] karşı taarruzu durumu dengelemeyi başardı.<ref name="ref672" /> Tümen, 16 Eylül'de Mamayev Kurgan'ı ve 1 no'lu demiryolu istasyonunu ağır kayıplarla da olsa geri aldı. Tümen, ilk 24 saatte mevcudunun yüzde otuzundan fazlasını kaybetti. Muharebe sonunda 10 bin mevcudundan geriye sadece 320 kişi kalmıştı. Tüm bu kayıplara karşın Tümen'in ele geçirmekle görevlendirildiği bu iki yer, kısa süre sonra Alman kuvvetlerince geri alındı. Demiryolu istasyonu altı saat içinde ondörton dört kez el değiştirmiştir. Çatışmalar o denli şiddetliydi ki Alman kayıpları da Sovyet kayıplar kadar olmuştur. Kente hakim bir yükseltideki [[Mamayev Kurgan]] son derece şiddetli çatışmalara sahne oldu ve birçok kez el değiştirdi.<ref>William Craig, ''Enemy at the Gates: the Battle for Stalingrad'' New York: Penguin Books - 1973 (ISBN 0-14-200000-0 & ISBN 1-56852-368-8).</ref> 14 Eylülde bir Alman piyade tümeni kentin merkezine iyice yaklaşmıştır. Yine de General Rodimtsev muhafızlarının çabaları, en kritik günlerin aşılmasını sağladı. Kenti savunmakla görevli Sovyet 62. Ordu’sunun direnişi de son derece yırtıcı ve ölümünedir, bu birliğe gönderilen her askerin Stalingrad'daki ortalama olası yaşam süresi 24 saatten azdır.
 
Aynı gün Stalin, Mareşal Jukov’a bir savaş planı hazırlamasını emretmiştir. Savaşı ve Stalingrad’ı kastederek, “'''Bu iş, Volga kıyılarında bitmeli''” der. Jukov ve [[Vasiliyevski]], böyle bir emre hazırlıklıdırlar, ertesi gün Stalin’e bir savaş planı taslağı sunmuşlardır. Ancak istihbarat raporları, Alman kuvvetlerinin bir iki gün içinde Stalingrad'da genel bir saldırı başlatacağı yönünde bilgiler içermektedir, savaş planı bu durum karşısında askıya alınmıştır..Gerçekten de 14 ve 15 Eylül'de 6. Ordu’nun saldırıları başlamıştır. Bu taarruzlar, karşılaştıkları hazırlıklı direnişin önünde kayda değer bir ilerleme kaydedemedi. General Jukov ve General Vasiliyevski'nin üzerinde çalıştıkları plan, Eylül ayı sonlarında nihai şeklini bulacak ve [[Uranüs Harekâtı]] olarak onaylanacaktır.