Lapseki: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Sabri76 (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
düzeltme AWB ile
106. satır:
=== Kuruluş ve Hellenistik dönem ===
 
Çok eski bir yerlesim olan ve Antik çagda Pityausa adi ile varligini sürdüren Lampsakos daha sonralarisonraları Fransa’da Marsilya kentini kuran FoçalilarinFoçalıların ve ondan sonra da MiletoslularinMiletosluların eline geçti. Miletos’lular M.Ö. 670 yillarindayıllarında koloni kurmak için harekete geçmisler ancak Ege kiyilarikıyıları daha önceleri koloniler haline geldigindengeldiğinden daha uzaklara Marmara ve Karadeniz kiyilarinakıyılarına gitmek zorunda kalmislardirkalmislardır. Çanakkale Bogazi’nda Sestos’un karsisindakarşısında Abydos’u (Nara Burnu) Kapidag YarimadasindaYarimadasında Kaykos (Erdek), Khios (Gemlik) ve Mirleia (Mudanya) sehirlerinişehirlerini koloni haline getirdikten sonra Lampsakos’u da (Lapseki) kolonilestirdiler.
Bu dönemde Lampsakos’un özellikle sarabi çok ünlüdür. O kadar ki Iran SahlariŞahları Darius ve Kserkes buradan sarap getirtirlerdi. Lapseki Marmara’nin girisinde Bogaz’in kilit noktasindanoktasında bulunmasi ve Trakya ile Anadolu’nun geçit yerinde olmasindanolmasından dolayi tarihinin her devrinde ya isgale ugradi, ya da sehrinşehrin düzenini bozan büyük göçlerin tesiri altindaaltında kaldi. Darius zamanindazamanında Anadolu Pers Imparatorlugu’na baglibağlı birinci derecede dört satraplik bulunmaktaydibulunmaktaydı. Satrapliklardan Daskilion (Tirilye) sehrineşehrine baglananbağlanan Lampsakos her yilyıl Pers Imparatorluguna gümüs tazminati vermeye mecbur kaldi. Perslerin bölgeden çekilmelerinden sonra Lampsakos Yunan site devletlerinin direkt tesiri altindaaltında kaldi. Ege Denizi tarihinin klasik çagindaçagında (M.Ö. 479-334) Lampsakos’un surlarla çevrilmemis oldugunuolduğunu Thoukydides’den ögreniyoruz. Lapseki, Atina-Isparta Savaslarisavaşları sirasindasırasında Atina’ya bas kaldirip Delos Birliginden ayrilmakayrılmak istedigiistedığı zaman; 24 gemiyle ayaklanmayi bastirmaya gelen Atina’li komutan surlarla çevrilmemis bu kenti ilk saldirida ele geçirmistirgeçirmiştir. Atina birlikleri 409 yilindayılında kenti tahkim etmisler ve üs olarak kullanarak bogazin kontrolünü ellerine geçirmislerdirgeçirmişlerdir. Atina’lilarinAtina’liların Lapseki’yi ele geçirip bogazi kontrol altina almalarialmaları üzerine Ispartali Komutan Lysandros, donanmasi ile Çanakkale Bogazi’na gelerek Lapseki’yi ele geçirmek ve çevredeki sehirlereşehirlere gözdagi vermek istemistiristemiştir. Atinali’larAtinalılar bu durum karsisindakarşısında; hemen harekete geçerek önlem aldilar. DonanmalariniDonanmalarını Avrupa sahilinden Khios istikametine yola çikardilar. Lysandros Abydos’tan sahili izleyerek Anadolu kiyisindakikıyısındaki Lapseki’yi kusatti. Sehre taarruz ederek sehrişehri ele geçirdi. Isparta’lilariIsparta’liları adim adim takip eden Atina’lilar hiç vakit kaybetmeden erzaklarinierzaklarını alip Lapseki’nin karsisinakarşısina düsen Aigos-Potamoi’e (Cumalidere) geldiler.Aigos-Potamoi muharebesi Isparta’li komutan Lysandros’un zaferi ile sonuçlandisonuçlandı ve Lapseki uzun süre Isparta’lilar hakimiyetinde kaldi. Hellenistik dönemde; Lampsakos sehrineşehrine ait bilgileri Pausanias’un yapitlarindanyapıtlarından ögrenmekteyiz. Pausanias Yunanistan’da, Olimpia’ya dikilmis komutanlarinkomutanların heykelleri üzerine bilgi verirken, Lampsakos sehrineşehrine de deginmistirdeginmiştir. Burada, Büyük Iskender’in Asya seferi sirasindasırasında Lampsakos’a dokunmadan kenarindankenarından geçerek Biga istikametinde yoluna devam ettigiettiği belirtilir. Bu olaylardan sonra Lapseki Büyük Iskender’in koruyuculugu altindaaltında var olmaya devam etmistiretmiştir.
 
=== Roma-Osmanlı Dönemi ===
 
Büyük Iskender’in ölümünden sonra; Makedonya KraliKralı V.Pilip, Yunanistan’i hakimiyeti altina almaya çalisirken Seleukos KraliKralı Antiochos III’de donanmasi ile Ege kiyilarinikıyılarını ve Çanakkale Bogazi’ndaki, Lampsakos’u zapdetti. Lampsakos’lular, Anadolu sehirlerişehirleri içinde bir ilk olarak Roma’ya gönderdikleri heyetle kendilerinin kurtarilmalarinikurtarilmalarını ve yardimyardım edilmesini istediler. (MÖ 197) Roma ile Selevkoslar arasindaarasında yapilanyapılan savassavaş sonunda MÖ. 188 yilindayılında Apamea Kibatos, sehrindeşehrinde baris antlasmasi yapildiyapıldı.Lapseki ve bogazlar RomalilarinRomalıların müttefiki Bergama KraliKralı Evmenes’in koruyuculuguna birakildi.
Sonraki dönemlerde Roma imparatorlugu Anadolu üzerindeki hakimiyetini daha da arttirarak Bergama ve Bitinya kralliklariniKrallıklarını da ortadan kaldirdi ve böylece bölgede tek güç olarak kaldi. Lapseki de kesin olarak Roma hakimiyeti altina girdi. Bizans dönemi: Roma Imparatorlugunun dogudoğu ve batibatı diye ayrilmasiayrılması ve Istanbul’unİstanbul’un DoguDoğu Roma’nin baskenti olmasi ile beraber Gelibolu’nun Bizans Döneminde ticaret ve liman bakimindanbakimından önem kazanmasi dolayisi ile Lapseki’nin eski durumunu muhafaza etmesine imkan kalmadi. MS. 471 yilindayılında Justinianus’un Gelibolu’yu bogazin kontrolü için tahkim etmesi, tersaneler kurmasi bu sehrinşehrin bölgede yeni bir merkez olarak ortaya çikmasini sagladisağladı. Lampsakos’un eski parlak durumunu koruyamamasinin bir nedeni de, yakinlarindayakınlarında bulunan Abydos(Nara Burnu) kentinin, Bizans döneminde Piskoposluk merkezi olmasi ve gümrük teskilatinin kurularak ticareti kontrol etmesi gösterilebilir. Bugünkü Lapseki sehrindeşehrinde eski devirlere ait eserler tam olarak gün isigina çikmamistirçikmamıştır. 19 yüzyılın sonlarindasonlarında özellikle mermer direkli Antuvan devrine ait eserler bulunmustu. Çikan buluntularinbuluntuların büyük kismi Roma egemenligi döneminden kalmadir. Ilkçag kenti Akropolisinin, burada olduguolduğu tahmin edilmektedir. Sözü edilen yerde sur izleri ile topraga karismis bol sayidasayıda çanak çömlek kiriklarikirikları görülmektedir. Lampsakos sehrişehri zamanla digerdiğer küçük site devletleri gibi eski durumunu kaybetmistirkaybetmiştir. Çünkü bu devirlerde küçük sehirşehir devletleri hemen her vakit düsman olan tarafin tuzagina düserek ortadan kalkarlar, aradan kisa bir süre geçince ya kendileri ya da kendilerine yardimayardıma gelen müttefikleri sayesinde tekrar özgürlüklerine kavusurlardi. Osmanli Imparatorlugu Dönemi: >>><<< Osmanlilar, Bursa dolaylarindadolaylarında devletlesme yolunda adimlar attigi siradasırada Çanakkale Bogazi’nin, Anadolu ve Rumeli yakalariyakaları da Bizans topraklaritoprakları içindeydi. AydinogullarindanAydinoğullarından Umurbey, Melik Ishak, Halil Ece, Saltik Bey, KaresiogullarindanKaresioğullarından Yahsi Bey ve Alaaddin Beyler Anadolu yakasindakiyakasındaki birçok yeri hakimiyetleri altina almislardiralmislardır. Bu esnada Gelibolu, Bizansli Tekfur Kantakuzen’in elinde bulunuyordu. Osman Bey zamanindazamanında bir asiret görünümdeki Osmanli Devleti, Orhan Bey zamanindazamanında devlet hüviyetine sahip olmus ve kuvvetleri ile Karesi ve Saruhan Beylikleri ortadan kaldirdiktan sonra Lapseki ve çevresini de ele geçirmisti. Orhan Gazi zamanindazamanında Süleyman Pasa önderligindeki Osmanli ordusu Rumeli’ye geçmeden az önce Lapseki’yi fethetmek için yürümüstür.O zaman Bizans’in elinde bulunan Lapseki’ye padisahin fermanini götürmek için üç tane Osmanli süvarisi görevlendirilmistirgörevlendirilmiştir.Bu süvarilerin atlariatları al(kirmizi)renklidir. Süvariler Lapseki’nin tam güneydogugüneydoğu istikametine geldikleri siradasırada takriben su anda ilçeye bir kilometre mesafede küçük bir tepe üzerinde Bizanslilar tarafından sehid edilmislerdiredilmişlerdir.Sehidin bir tanesinin cesedi bulunamamistirbulunamamıştır.Bu sehidlerin gömüldügü yer halk dilinde “IKI AL ATLI”seklinde söylenegelmistirsöylenegelmiştir.Bu sehidler için ayni yerde iki adet mezar mevcuttur.1356 yilindayılında ise Orhan Bey’in oglu Sehzade Süleyman Pasa, Ece Bey, Haci Ilbey, Gazi Fazil Bey ve Evranos Beyler Güreci ile Lapseki arasina gelerek ilk defa fetih amaciylaamacıyla Gelibolu’ya geçtiler. Bu arada Orhan Bey Umurbey’deki kiliseyi camiye çevirdi. Gazi Süleyman Pasa’da, Lapseki’de bugünkü camiyi yaptirdiyaptırdı.
 
=== Türklerin Rumeli’ye Geçişi ===
 
Osmanlilar’in Rumeli’ye geçiş olayi tarih kitaplarindakitaplarında farklifarklı sekillerde anlatilmaktadiranlatılmaktadır.BatiliBatıli kaynaklar ve bazibazı tarihçilerimiz”Orhan Bey’in,düsman saldirilarisaldiriları ile iyice bunalanBizans imparatoru Kantekuzenos’a(kayinpederi) yardimyardım ettiginiettiğini ve Sirp ve Bulgar kuvvetlerini Dimetoka meydan savasindasavaşında yenerek Edirne’yi Bizans adina kurtardiginikurtardığını(1352) Türklerden çok memnun kalan imparator da bu memnuniyetini belirtmek için Rumeli’de,Gelibolu yakinlarindayakınlarında Çimpe kalesini Türklere üs olarak verdiginiverdiğini yazarlar.(1354) Böylelikle Türk kuvvetleri, Bizans imparatorlugu sıkıştıgında,Çanakkale bogazi’ni geçmek zorunda kalmadan hemen yardımına kosacakti.Bu rivayetete Türklerin Rumeli’ye geçişinin fetih seklinde olmayip,Çimpe kalesinin yardimyardım karsiligikarşıligi verilmesiyle gerçeklestigi iddia edilmektedir.
Hoca Sadettin Efendi,Asikpasazade gibi Osmanli tarihçileri ise Rumeli’ye geçiş olayini,fetih seklinde anlatmaktadirlaranlatmaktadırlar.Türk ressamlarininressamlarının meydana getirdigigetirdiği konu ile ilgili yagli boya tablolarda görüldügü üzere;Türkler,Rumeli’ye sallar üzerinde geçtiler. Orhan Gazi’nin oglu Gazi Süleyman Pasa ve maiyeti denizden geçişi kolaylastiracak bir yer ararlar iken Marmara denizinin giris çikis kapisikapısı niteligindekiniteliğindeki Lapseki(Çardak) mevkiine geldiler. Gazi Süleyman Pasa, Bugünkü Çardak beldesinde bir mescit yaptirdiyaptırdi. Silah arkadaslariarkadaşları,bölgede kesif yapipyapıp,hareket planlariniplanlarını hazirladilarhazırladılar. Çardak- Salbas mevkiindeki, SALBAS AGACI’nin,(fethin tek canli tanigi,650-700 yillikyıllık mese agaci 2002 yilindayılında esen sert rüzgarlara dayanamayip yikilmistiryıkılmıştır.) altindaaltında mese agacindanagacından yaptiklariyaptıkları bir salla dualar okuyarak karsikarşı kiyiyakıyıya vardilar.Burasi Gelibolu ile Bolayir arasindaarasında,Bolayir’a daha yakinyakın olan Çimpe Kalesi yakinlaridiryakınlarıdır.Bu hisarin disindadışında bagda çalismakta olan bir Rum’u esir alip, hiç beklemeden ayni salla geri döndüler. Sehzade Süleyman Pasa bu basariya çok sevindi.Rum esire çok iyi davrandi. Armaganlarla donatti.Basina sapka ,beline kusak ve ayagina da ayakkabi verdi.Ona: “Sizin hisarinizda yer varmi dir,kimse duymadan,görmeden içeri girelim? dedi.O da:”Sizi kimse görmeden hisara koyarim.”dedi. Sur duvarlarininduvarlarının harap halini,askerlerin pek çok seyden mahrum olduklariniolduklarını bir bir anlatti.Nöbetçi muhafizlarimuhafizları gafilane basmak için hizmet edeceginiedeceğini arz etti.Esir Rum’dan istedigiistedığı tüm bilgileri alan Gazi Süleyman Pasa derhal emir verip,deniz kiyisindakıyısında bulunan yerlesim yerlerinden sigirlar toplatti.BunlarinBunların derilerinden yaptirdigiyaptırdığı saglamsağlam kösele kayislarla,kalin agaç kütüklerini baglatarakbağlatarak iki sal yaptirdiyaptırdi. Ertesi gün en cesur silah arkadaslariarkadaşları,Kara Timurtas Pasa,Balabancikoglu,Kara Oglanoglu;Aksungur,Kara Hasanoglu,Akça Kocaoglu’nun da aralarindaaralarında bulundugubulunduğu 39 kisi ile birlikte sala bindi. Dger salda da Evranos Bey,Ece Bey,Fazil Bey,Haci Il Bey gibi 40 bahadir bulunuyordu.Ayrica savassavaş için gerekli bütün silahlar, askerlerin agirliklariagirlikları ve ne kadar agirlik varsa hepsi sallara yüklendi.Rahat bir deniz yolculugundan sonra karanlik bir gecede”seksen dilaver”den meydana gelen bir birlik ile Çimpe Kalesi’ne yakinyakın yerden kiyiyakıyıya çiktilar.Hemen orada sükür namazi kildilar.Kilavuzluk eden Rum esirin gösterdigigösterdiği yoldan sessizce giderek hisarin dibine geldiler.Çimpe Hisari’nin önünde,sol tarafta büyük bir gübrelik vardivardı.Onun üzerinden uzun merdivenlerle hisarin burcuna tirmandilar.Anadolu yakasindanyakasından gemi olmadan Rumeli’ye geçmenin imkansizligina inanan kale halkinin bir kismi rahat döseklerinde ,bir kismi da kale disindadışında baglardabağlarda uykuya dalmisken,Çimpe kalesi kolaylikla ele geçirildi(1354). Padisah I.Mehmet(Çelebi) döneminde(1413-1421) Çali Bey kumandasindakikumandasındaki Osmanli donanmasi ile Pietro Loredano kumandasindakikumandasındaki Venedik donanmasi arasindaarasında mayis.1416 tarihinde Marmara adasiyla Gelibolu arasindaarasında büyük bir deniz savasisavaşi meydana gelmistirgelmiştir. Yapilanyapılan çarpismalarda Çali Bey sehit olmusturolmuştur. Savasisavaşi kazanan Loredano,ertesi yilyıl yeniden gelerek Emir Süleyman’in Lapseki’de yaptirmisyaptırmis olduguolduğu kaleyi isgal için topa tutmustur.Karada Hamza Bey’in kumandasindakumandasında 10 binden fazla bir kuvvetin bulunmasi sebebiyle basarili olamamistirolamamıştır.Yildirim Bayezit’in bogaz muhafizligini Gelibolu’da kurup basina da Sarica Pasayi vermesi (1390) ve Kanuni Sultan Süleyman zamanindazamanında buranin Kaptan Pasa eyaleti olmasi dolayisiyla Gelibolu’nun askeri ve ticari yönden önemi her geçen gün daha da artmistirartmiştir. Evliya Çelebi (1611-1682),seyahatnamesinde Osmanli dönemindeki Lapseki’yi söyle anlatmaktadiranlatmaktadır.”Deniz kenarindakenarında olup hakimi vardir. 150 akçelik kazadir. Halki Rum ve Ermenidir. 1300 adet baglibağlı bahçeli,kiremit örtülü yan yana evleri vardir. Bir camii,hanlarihanları ve bir hamami vardir. Çarsisi çok az ise de bag ve bahçeleri çoktur.Karpuzu,üzüm tursusu,bulamasibulaması ve sirasisırasi ünlüdür.”Bu yüzyılda Lapseki’de Yeniçeri serdari,sipahi kethüda yeri,subasisi,bacdari,muhtesibi vardivardı.Ayani azdi. 1831 de Sultan II. Mahmud zamanindazamanında Sahap Efendi’nin yaptigiyaptığı nüfusNüfus sayiminaSayımına göre Lapseki’de 2442 Müslüman halkin yasadigiyasadığı tespit edilmistiredilmiştir. Semseddin Sami’nin Kamus-ül-Alam’indaAlam’ında (1888-1900 yillariyılları arasindaarasında yazilmisyazılmış tarih ve cografya alanindaalanında bilgiler veren bir lügat-sözlüktür) Lapseki için su bilgiler verilmektedir.”Biga bagimsizbağımsız mutasarrafligina baglibağlı ilçe merkezi bir kasabadir. Bu ilçe öteden beri bag ve bahçeleriyle ,dolayisiyla sarabiyla da ünlüdür.Baslica ürünleri :Bugday ,arpa, yulaf,misir, çavdar, susam ,nohut ,bakla, anason ,zeytin ,ceviz ve kestanedir. Hayvan türünden mal varligi :44.000 koyun ,keçi, 4.000 sigir,5.300 esek ,250 deve ,120 beygirdir.Tüm ilçe ve köylerinde : 40 mescit ve camii, 36 okul, 5 medrese,2kilise ,165 dükkân ve magaza , 8 hamam, 25 firin, 1 un fabrikasi , 4 dalyan ve 128 çesmesi vardir.”denilmektedir.
Dosya:|
[[Dosya:Deniz Kızı Heykeli.JPG|thumb|right|Deniz Kızı Heykeli]]
=== I.Dünya Savasinda Lapseki ===
 
Ç anakkale savaslarisavaşları tüm siddetiyle sürerken Lapseki’nin savassavaş menzili disindadışında kalmasi ve stratejik bir konumunun olmayisindanolmayisından ötürü fazla tahribat görmemis ve bilfiil savasinsavaşin içinde olmamistirolmamıştır. Bu savassavaş boyunca Lapseki bir idari lojistik merkez olarak üzerine düsen görevi yerine getirmistirgetirmiştir. 2 Mayis 1915 yilindayılında Ingiliz Agemennon savassavaş gemisiyle Monica adli balon gemisi Saroz körfezine girerek Gelibolu ilçe merkezini bombalamislar ve bu bombardimanda ordu karargâhi isabet almis ilçede bir cami yanmis, bir han ve bazibazı evler yikilmisyıkılmış, halktan yaralananlar olmusturolmuştur
Bu durumda halk sehrişehri terk etmeye baslamisbaşlamis bu arada da 5. ordu karargâhinin yerinin degistirilmesideğiştirilmesi zorunlulugu ortaya çikmistirçikmiştir.Gelibolu’da bulunan Ordu Menzil müfettisligi bu suretle Lapseki’ye tasinmistirtasinmiştir.Ayrica Gelibolu’daki erzak ve cephane depolaridepoları da Lapseki’ye nakledilmistirnakledilmiştir.Bu arada Gelibolu’da bulunan askeri hastane Tekirdag’a tasinmis ve ayrıca Lapseki’de 300 yatakli bir hastane kurulmusturkurulmuştur. Savassavaş sirasindasırasında degisikdeğişik yerlerde yem ve gida ambarlariambarları kurulmus ve 23 temmuz 1915 tarihi itibarı ile Lapseki ambarlarindaambarlarında askerlerin ihtiyaciihtiyacı için 8.5 ton ekmeklik un ,36 ton çeşitli erzak ve 8 ton hayvan yemi stoklanmistirstoklanmıştır.1914 yilindayılında baslayanbaşlayan savassavaş sonucu kurulan menzil hastanelerine ilaveten Çanakkale muharebelerinin baslamasiylabaşlamasıyla bölgede iki hayvan hastanesi teskil edildi. Bu hastanelerden birisi Gelibolu’nun 8&nbsp;km. güneyinde Münip Bey çiftliginde,digeri ise Anadolu tarafindatarafında Çanakkale Lapseki yolu üzerinde SULUCA köyünde idi.Bu hizmetler yapilirkenyapılırken ayrıca 5. ordu menzil müfettisligi bünyesinde Lapseki’de iskele komutanligikomutanlığı ile bir hizmet bölügü de görev yapmakta idi.
 
=== Kurtulus Savasinda Lapseki ===
 
Birinci Dünya Harbinde kendi topraklarindatopraklarında ve digerdiğer cephelerde çarpisan Türk ordulariorduları 30 Ekim 1918 de Mondros Ateskesini imzalamak zorunda kalmisti. Bu antlasmanin kendilerine verdigiverdiği yetkilere dayanarak isgal devletleri yurdumuzun degisikdeğişik noktalarinanoktalarına asker çikarmaya ve gerekli gördükleri stratejik konumda olan yerleri isgal etmeye baslamislardirbaşlamislardır. Bogazlarda isgalde ele geçen yerler arasindaarasında kalmisti. Lapseki, YunanlilarinYunanliların isgal yürüyüsleri sirasindasırasında 22 Haziran 1920′de toplu saldiriya geçen Yunanlilar tarafından ele geçirildi.
Bu devrede Trakya Bölgesinde Kuva-i Milliye teskilatimiz tam örgütlenmemisti. Biga ve Lapseki dolaylarindadolaylarında da yeterli bir teskilat yoktu. Amaç,Fransizlar’in kontrolündeki Gelibolu Akbas Iskelesi depolarindadepolarında bulunan silah cephane ve mühimmati Lapseki yoluyla, Kuva-i Milliye Birliklerine göndermekti. Bu mühimmat, Fransizlardan kaçirilmakkaçirılmak suretiyle gönderilmistirgönderilmiştir. Olayin duyulmasindanduyulmasından sonra Lapseki’ye gelen Fransiz harp gemisinin bütün çabalariçabaları bosa gitmis, sadece mühimmatin kaçirilmasikaçırılması sirasindasırasında esir alinarak, Lapseki’ye getirilmis olan 20 kisilik Fransiz müfrezesi geri verilmistirverilmiştir.Içinde bulunulan olaganüstü kosullar nedeniyle elde edilen bu basarinin önemi çok büyüktür.
<ref>[http://www.lapseki.bel.tr/lapseki-rehberi/tarih/] T.C. Lapseki Belediyesi - Lapseki Rehberi</ref>
[[Dosya:Gazi Mustafa Kemal Atatürk Parkı ve Meydanı Batı Sahili.JPG|thumb|left|Batı Sahili]]
138. satır:
=== 1-Günlük Yasam(Çocukluk Çagi) ===
 
Yöremizde bir çocuk dünyaya geldigigeldiği zaman logusaloğusa serbeti ikram edilir. Ziyarete gelenler çeşitli hediyeler getirir .Sünnet yatagi gibi yatak hazirlanirhazırlanir.DogumdanDoğumdan 15-20 gün sonra mevlüd yapiliryapılır.
Dogan çocuk kiz çocugu ise alti aylikken, alti ay kinasi yapiliryapılır. Bebege beyaz kiyafet giydirilir, dümbelekli çalgili eglenceeğlence düzenlenir, gelenler çeşitli hediyeler getirir.
Çocuklar dis çikardigiçikardığı zaman; dis bugdayi kaynatilir ve misafir çocuklara yedirilir. Hisim ve akrabalardan çocugun disini çiktigini ilk gören kisi,çocuga giyim hediyesi alir.
Çocuk ilk adim atmaya basladigindabaşladıgında; adim lokumu yapiliryapılır. Büyük çocuklara yedirilir ve çocuk kosturulur. Burada adim atmaya çalisan çocugun sagliklisağlıkli bir sekilde yürümesi ve kosmasi amaçlanmaktadiramaçlanmaktadır.
Erkek çocuklariçocukları 7-9 yaslarindayaslarında sünnet ettirilir. Sünnet çocugu ata bindirilerek akrabalariakrabaları serbet içmeye giderler. Serbet içince bardak kirilir. Çocugun bardagi kirmasindakikirmasındaki amaç, onun artik delikanli olacagiolacağı, güçlü olacagiolacağı inancidirinançidir. Sünnet çocugu attan inmek için büyüklerinden hediye ister.
 
=== 2-Dini Bayramlar. ===
 
Ramazan ayi arifesi, Ramazani karsilamakkarşılamak üzere aksam ezanindanezanından sonra, çocuklar evleri ziyaret ederek, asagidakiaşağıdaki “Naklava” deyisini hep bir agizdan söyleyerek evlerden çerez, seker, çikolata gibi hediyeler toplarlar.
“Oy naklava naklava, simdi çikti baklava
Baklavanin içi yok, sari kizin saçi yok,
152. satır:
Hanim abla geliyor, koz dibine iniyor,
Kozlar bize geliyor.”
Buna “Naklavaya Çikma”denir. Amaciamaçi, Ramazan ayini coskuyla karsilamaktirkarşılamaktır. Günümüze kadar ulasmis bir gelenektir.
 
=== 3-Hidrellez ===
 
Hidrellez senlikleri.6 Mayisi takip eden ilk Pazar günü yapilmaktadiryapılmaktadır. Senlikler üç taslar denilen mevkide topluca yapildigiyapıldıgi için üçtaslar olarak da anilmaktadiranılmaktadır. Hidrellez gününden bir gün önce, aksam ezanindanezanından sonra, bir gülün dibine, ev, araba, okul ve bebek dilekleriyle ilgili resimler çizilir. Ayni sekilde 6 mayis günü ,sabah günes dogmadan önce, deniz kenarindakenarında kum üzerine bu tür dilek resimleri çizilir. Sabah namazi zamani geçecek olan Hizir AS.’in bu istekleri kabul edecegineedeceğine inanilir.
Hidrellez aksami ise büyük bir ates yakilarak üzerinden atlanir. Burada ise bir yilyıl boyunca her türlü dert ve hastaliktanhastalıktan korunulacaginakorunulacağına inanilir.
Hidrellez günü yüzük atma adı verilen bir eglencedeeğlencede yapilmaktadiryapılmaktadır. 6 Mayis günü bir gülün altina yerlestirilen su dolu bir çömlege evlenme çagina gelmis her kizin bir esyasi (genellikle yüzük) atilmaktaatılmakta ve agzi sikica kapatilmaktadirkapatılmaktadır. Önceden sirasisırasi belirlenen maniler hazirlanarakhazırlanarak hidrellez günü çömlek açilmaktaaçılmakta ve okunan manilerle çömlekten çikarilan esyaya göre belirlenen kizlarinkizların kismeti ve gelecegigeleceği eslestirilmektedir.
<ref>[http://www.lapseki.bel.tr/lapseki-rehberi/kultur-ve-gelenek/] T.C. Lapseki Belediyesi - Lapseki Rehberi</ref>
 
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Lapseki" sayfasından alınmıştır