Musul: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
k inşaa → inşa |
|||
42. satır:
'''Havlan''' ya da ''' Mavsil''' de denilen Musul, [[El Cezire bölgesi]]nde, Dicle Nehri kıyısında, eski [[Ninova]] şehrinin batısında kurulmuştur. Savunmaya uygun coğrafî konumuyla, verimli topraklara sahip olan şehir, antik çağdan sonra Hıristiyanlığın önemli bir merkezi haline gelmiştir. Halife [[Ömer]] zamanında İslâm idaresine giren Musul, [[Emeviler]] ve [[Abbasiler]] döneminde de önemini korumuştur.
1092 yılında [[Büyük Selçuklu İmparatorluğu|Büyük Selçuklu]], daha sonra Atabeklerin yurdu olan Musul, [[I. İmadeddin Zengi]] (1127-1146) zamanında mamur bir belde olmuştur. Şehrin eski surları tamir edilerek muhteşem binalar ve bahçelerle süslenmiştir. Bu bölgede yaşadığı söylenen Yunus, Daniel, Circis gibi peygamberler adına türbe ve makamlar
[[Bedreddin Lülü]] zamanında (1233-1251) Musul en parlak dönemini yaşamıştır. Tepede iç kale, düzgün caddeler, çoğunun üzeri kubbe ve tonozlarla örtülü kâgir evler, cami, türbe, saray ve hanlarıyla Musul, seyyahların anlatmakla bitiremediği bir şehir olmuştur(2). 646 (1288) yılı havadisinde İbn-i Fevtî, Musul'un mamur olduğunu, Bağdad sel taşkınına maruz kaldığından, Musul'un Hatuniye mahallesindeki Türkmen çarşısının dolup taştığını, [[Bağdad]]lıların alışverişlerini buradan yaptıklarını kaydeder.
[[Moğol istilası|Moğol istilâsında]], Bedreddin Lülü'nün sağlığında yağmalanmaktan kurtulan şehir, 1261 yılında saldırıya uğrayıp yok olmuştur. 1871'de Musul'da 18 cami, 300 mescid, 14 medrese, 10 hânkâh, 2 köprü 1 de sur duvarı bulunduğu tespit edilmiştir(4). Bu eserler, Atabekler döneminden kalan birkaç yapı dışında, Osmanlı döneminde
Bugün, 1 milyon [[nüfus]]u ile Irak'ın en önemli şehirlerinden biri olan Musul, Türk şehri karakterini yitirmemiştir. Hızla gelişen modern şehircilik akımına rağmen, sağlam malzemeli yapı dokusu ile [[Dicle Nehri|Dicle]] boyunca tarihi canlılığını korumaktadır. Bölgede bulunan mermer cinsi taş sayesinde bütün yapıların cepheleri sütun ve kemerlerle donatılmıştır.
|