Nevzat Tandoğan: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Neolegen (mesaj | katkılar)
Neolegen tarafından yapılan 17560798 sayılı değişiklik geri alınıyor.
Neolegen (mesaj | katkılar)
Neolegen tarafından yapılan 17560689 sayılı değişiklik geri alınıyor.
61. satır:
{{Ana|Jansen planı}}
{{Ayrıca bakınız|Hermann Jansen}}
Tandoğan'ın Ankara Valiliği cumhuriyetin kuruluş yıllarına rastlamasıyla da önem taşımaktadır. [[Türkiye'de cumhuriyetin ilanı|Cumhuriyetin ilanından]] itibaren Ankara'nın bayındırlaştırılması başta [[Mustafa Kemal Atatürk|Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk]] olmak üzere bütünkurucu yöneticilerkadrolar tarafından cumhuriyetin çağdaşlaşma vehamlesinin batılılaşmaönemli hamlesininbir temsili olarak görülmüş ve kentin planlı gelişimi büyük çaba harcanmıştır.<ref Kentin imarı, yaşanan ekonomik sıkıntılar içinde belediye tarafından üstlenilebilecek bir proje değildiname=":0">[http://kentcevre.politics.ankara.edu.tr/Bulent%20Duru%20-%20Ankara'nin%20Imari.pdf DurumBülent birDuru, devlet“Mustafa meselesiKemal olarakDöneminde görülerekAnkara'nın 28İmarı”, MayısCumhuriyetin 1928'te,Ütopyası: Ankara, Şehri İmar Müdüriyeti Teşkilat ve Vazaifine Dair Kanun kabul edilmiştirHaz. BuFunda KanunŞenol doğrultusunda Dahiliye Vekaletine bağlı olarakCantek, Ankara ŞehriÜniversitesi İmar Müdüriyeti kurulmuş; kentin tüm bayındırlık faaliyetleri doğrudan doğruya merkezden yürütülmeye başlanmıştır. 1930'daysaYayınevi, Ankara, Belediyesinin2012, ve Valiliğinin birleştirilmesi kanunen mümkün kılınarak kentin imarı belediye sınırlarından çıkarılarak mülki sınırları içine alınmış ve tamamen devletin sorumluluğununa verilmiştirs. Vali ve Belediye Reisi Nevzat Bey ise kentteki bayındırlık ve planlama faaliyetlerini birinci elden yürüten bürokrat konumuna gelmiştir173-192.]</ref>
 
Kentin imarı, dönemin şartları altında belediye tarafından üstlenilememiş; sorun bir devlet meselesi olarak görülerek 28 Mayıs 1928'te, Ankara Şehri İmar Müdüriyeti Teşkilat ve Vazaifine Dair Kanun kabul edilmiştir. Bu Kanun doğrultusunda Dahiliye Vekaletine bağlı olarak Ankara Şehri İmar Müdüriyeti kurulmuş; kentin tüm bayındırlık faaliyetleri doğrudan doğruya merkezden yürütülmeye başlanmıştır. 1930'daysa Ankara Belediyesinin ve Valiliğinin birleştirilmesi kanunen mümkün kılınarak kentin imarı belediye sınırlarından çıkarılarak mülki sınırları içine alınmış ve tamamen devletin sorumluluğununa verilmiştir. Vali ve Belediye Reisi Nevzat Bey ise kentteki bayındırlık ve planlama faaliyetlerini birinci elden yürüten bürokrat konumuna gelmiştir.<ref name=":0" />
Nevzat Bey Atatürk'ün de sevdiği, çalışkan ve disiplinli bir mülki amir olarak kentin imarıyla yakından ilgilenmiş, uygulama sürecinde ortaya çıkabilecek bir çok sorunu gidermiş ve planlama sürecinin kolay işlemesini sağlamıştır.<ref name=":0">[http://kentcevre.politics.ankara.edu.tr/Bulent%20Duru%20-%20Ankara'nin%20Imari.pdf Bülent Duru, “Mustafa Kemal Döneminde Ankara'nın İmarı”, Cumhuriyetin Ütopyası: Ankara, Haz. Funda Şenol Cantek, Ankara Üniversitesi Yayınevi, Ankara, 2012, s. 173-192.]</ref> Her sabah gün ağrırken kalkıp çalışmaya başlaması sonucu 1934 yılında [[Soyadı Kanunu|Soyadı Kanunu'nun]] çıkmasıyla Atatürk tarafından kendisine Tandoğan soyadı verilmiştir.<ref>http://www.isteataturk.com/haber/5352/ataturk-8217un-verdigi-isimler-ve-soyadlari</ref><ref>http://www.erkansimsek.net/makaledetay.php?id=52</ref>[[Dosya:Jansen Planı.jpg|alt=[[Herrmann Jansen]] tarafından hazırlanan Ankara nazım planı|küçükresim|Jansen Planı
 
Nevzat Bey Atatürk'ün de sevdiği, çalışkan ve disiplinli bir mülki amir olarak kentin imarıyla yakından ilgilenmiş, uygulama sürecinde ortaya çıkabilecek bir çok sorunu gidermişortadan kaldırmış ve planlama sürecinin kolay işlemesini sağlamıştır.<ref name=":0">[http://kentcevre.politics.ankara.edu.tr/Bulent%20Duru%20-%20Ankara'nin%20Imari.pdf Bülent Duru, “Mustafa Kemal Döneminde Ankara'nın İmarı”, Cumhuriyetin Ütopyası: Ankara, Haz. Funda Şenol Cantek, Ankara Üniversitesi Yayınevi, Ankara, 2012, s. 173-192.]</ref> Her sabah gün ağrırken kalkıp çalışmaya başlaması sonucu 1934 yılında [[Soyadı Kanunu|Soyadı Kanunu'nun]] çıkmasıyla Atatürk tarafından kendisine Tandoğan soyadı verilmiştir.<ref>http://www.isteataturk.com/haber/5352/ataturk-8217un-verdigi-isimler-ve-soyadlari</ref><ref>http://www.erkansimsek.net/makaledetay.php?id=52</ref>[[Dosya:Jansen Planı.jpg|alt=[[Herrmann Jansen]] tarafından hazırlanan Ankara nazım planı|küçükresim|Jansen Planı
Herrmann Jansen tarafından hazırlanan Ankara nazım planı
]]
Ankara’nın ilk [[nazım planı]] olan [[Lörcher planı|Lörcher Planı]] 1920'lerin ikinci yarısından itibaren yetersiz bulunmaya başlamış; çağdaşBatı cumhuriyetinşartlarına simgesi olacakuygun bir başkentinkentsel oluşturulabilmesigelişim için daha kapsamlı bir plana ihtiyaç duyulduğu saptanmıştır. Bu ihtiyacın karşılanabilmesi için [[Berlin Teknik Üniversitesi|Charlottenburg Teknik Yüksekokulu]] profesörlerinden [[Almanlar|Alman]] [[mimar]] ve [[Şehir plancısı|şehir plancıları]] [[Hermann Jansen]] ve [[Joseph Brix]] ile [[Fransızlar|Fransız]] mimar ve şehir plancısı [[Léon Jaussely|Léon Jaussely'nin]] davet edildiği bir yarışma düzenlenmiştir. DahaSonuçları 1929 yılının başında açıklanan yarışmada birincilik ödülü, daha ekonomik ve uygulanabilir bulunan,; ayrıca Atatürk'ün de beğenisini kazanan Jansen PlanıPlanına 1929 yılında üç plan arasından birinci seçilmiş; üç yıl içinde Meclis tarafından da onaylanarak uygulama aşamasına geçmiştirverilmiştir.
 
1932 yılında TBMM tarafından onaylanan Plana göre Ankara, 1.500 hektar üzerine 270 bin nüfuslu bir kent olarak tasarlanmış; nüfus yoğunluğunun hem dikey hem de yatay olarak düşük tutulması öngörülmüştür. Uygulamada kentsel estetik göz önünde bulundurularak spor alanlarına, çocuk bahçelerine, açık ve yeşil alanlara büyük yer verilmesi; atık su ve kanalizasyon sorunun da çözülmesi planlanmıştır. Motorlu taşıtlar için az sayıda fakat hızlı geçişe olanak tanıyacak yollar tasarlanmış; yaya yollarına da ayrıca önem verilmiştir. Eski kentin yer aldığı bölgenin, [[Ankara Kalesi]] kültürel bir merkez kabul edilerek olduğu gibi korunması planlanmış; garın hemen önünde bulunan [[Gençlik Parkı|Gençlik Parkı]] ise kente yeni gelenleri karşılayacak bir yeşil alan olarak tasarlanmıştır.<ref name=":0" />
 
Özellikle ilk dönemlerde kent Plana uygun biçimde gelişmiş; Nevzat Beyin otoriter yönetiminin de etkisiyleyönetimiyle plan ana hatlarıyla hayata geçirilmeye ve yeni kentsel düzen şekillenmeye başlamıştırbaşlanmıştır. Ancak kentteki nüfus artış hızının beklenin çok üstünde olması Planın sekteye uğramasına neden olmuştur. Hızla artan nüfus yol, ulaşım ve temizlik ihtiyaçlarının öngörülenin çok üstüne çıkmasına ve yeni yerleşim yerleriyle yeni konutlara olan talebin artarak arsa spekülasyonculuğunun başlamasına neden olmuştur. İlerleyen zamanda sermaye sahiplerinden ve bürokrasiden gelen taleplere boyun eğilerek plan dışı gelişmelerin önü açılmıştır. Tandoğan'ın da yabancı bir uzman tarafından yönlendirilmekten rahatsız olduğu; parti içinden ve etkili çevrelerden gelen plan dışı istekleri Jansen'e rağmen gerçekleştirmek istediği bilinmektedir.<ref name=":0" /> [[Falih Rıfkı Atay]], anılarını derlediği Çankaya adlı eserin de Tandoğan'ın bu tutumuna da değinmiştir:<ref>Atay, Falih Rıfkı. ''Çankaya.'' İstanbul: Pozitif Yayıncılık, 2013</ref>
 
{{Alıntı|Bir imar komisyonu yapmıştık. Reis bendim. Rahmetli Vali ve Belediye Reisi Nevzat da bu komisyonun azası idi. Bir ecnebi mütehassısının dediklerini yapmaktan başka elinden bir şey gelmiyen bir belediye reisi olmağa daha ilk günü isyan etti. Açıkça muhalefet de edemiyeceği için, âdet olduğu üzere, devamlı bir baltalama yolu tuttu. <br>[...]<br>}}
Özellikle ilk dönemlerde kent Plana uygun biçimde gelişmiş; Nevzat Beyin otoriter yönetiminin de etkisiyle plan ana hatlarıyla hayata geçirilmeye ve yeni kentsel düzen şekillenmeye başlamıştır. Ancak kentteki nüfus artış hızının beklenin çok üstünde olması Planın sekteye uğramasına neden olmuştur. Hızla artan nüfus yol, ulaşım ve temizlik ihtiyaçlarının öngörülenin çok üstüne çıkmasına ve yeni yerleşim yerleriyle yeni konutlara olan talebin artarak arsa spekülasyonculuğunun başlamasına neden olmuştur. İlerleyen zamanda sermaye sahiplerinden ve bürokrasiden gelen taleplere boyun eğilerek plan dışı gelişmelerin önü açılmıştır. Tandoğan'ın da yabancı bir uzman tarafından yönlendirilmekten rahatsız olduğu; parti içinden ve etkili çevrelerden gelen plan dışı istekleri Jansen'e rağmen gerçekleştirmek istediği bilinmektedir.<ref name=":0" /> [[Falih Rıfkı Atay]], anılarını derlediği Çankaya adlı eserin de Tandoğan'ın bu tutumuna da değinmiştir:<ref>Atay, Falih Rıfkı. ''Çankaya.'' İstanbul: Pozitif Yayıncılık, 2013</ref>
<ref>Atay, Falih Rıfkı. ''Çankaya.'' İstanbul: Pozitif Yayıncılık, 2013</ref>
 
Jansen’in Ankara’daki bütün görev dönemini söz konusu taleplerle boğuşarak geçirmek zorunda kaldığını söylemek yanlış olmayacaktır. Alman mimar, plana aykırı gelişmelerden ve arsa vurguncularından son derece rahatsızdır. Örneğin 10 Kasım 1935’de Türk Mühendisleri Birliği konferans salonunda, Türkiye’deki kentlerin ve Ankara’nın imarı hakkında konuşurken, “bütün sorumluluğu üstüne almış olan kent mimarının tek başına yöneticilik yapamaması ve yetkisinin iki veya daha çok kimsenin elinde dağılması ve bunların da kendi planlarını yapmaya kalkmaları durumunda planın uygulamasının kat kat pahalılaşacağı ve çok yanlış hareketlere yol açılmış olacağı” değerlendirmesinde bulunması boşuna değildir.
{{Alıntı|
Bir imar komisyonu yapmıştık. Reis bendim. Rahmetli Vali ve Belediye Reisi Nevzat da bu komisyonun azası idi. Bir ecnebi mütehassısının dediklerini yapmaktan başka elinden bir şey gelmiyen bir belediye reisi olmağa daha ilk günü isyan etti. Açıkça muhalefet de edemiyeceği için, âdet olduğu üzere, devamlı bir baltalama yolu tuttu. <br>[...]<br>
Rahmetli Nevzat:<br>— Malatya’da dağ başında yollar yapmışım. Yansen bana şehir içinde sokak yapmayı mı öğretecek? diyordu.
Ve bir göstermelik olmak üzere parasının çoğunu, Atatürk’ün daima geçtiği bulvarı, plân disiplininin tersine, süslemek için harcıyordu.}}
 
== Adı verilen yerler ==