Tevhîd-i Tedrîsât Kanunu: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
düzeltme
12. satır:
19. yüzyıl ortalarına gelene kadar Osmanlı toplumunda eğitim öğretim faaliyetleri – [[Enderun]] ve birkaç büyük medrese hariç- devletin görev alanının dışındaydı<ref name=MehmetOkur>[http://e-dergi.atauni.edu.tr/index.php/SBED/article/viewFile/173/167 Mehmet Okur, '''Milli Mücadele ve Cumhuriyetin İlk Yıllarında Milli ve Modern Bir Eğitim Oluşturma Çabaları''', ''Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü Dergisi, Cilt 5 , Sayı 1, 2005'']</ref>. Osmanlı Devleti’nde batılılaşma sürecine girildikten sonra devlet, ülkede pek çok batı tipi eğitim kurumu kurmuş; bu kurumlar ile birlikte eski eğitim kurumları da faaliyetlerine devam etmişti<ref name=feriha>[http://www.belgeler.com/blg/s5v/ataturk-un-laiklik-anlayisinin-egitim-sistemimizdeki-yansimalari-1919-1938-reflections-of-ataturk-s-secularism-manner-on-our-education-system-1919-1938 Feriha Özkan, '''Atatürk’ün Laiklik Anlayışının Eğitim Sistemimizdeki Yansımaları (1919-1938)''', ''Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Kütahya, 2006'']</ref>.
 
Devlet, şahıs ve dernekler tarafından ilköğretim düzeyinde “''ibtidaiiptidai''” adlı ilkokullar kurulmasını, bu okullarda modern öğretim tekniklerini uygulanmasını destekliyordu; bu okullarda öğretmenlik yapmak üzere öğretmen yetiştiriyordu<ref name=feriha/>. Ancak köy ve mahalle imamlarıyla eşlerinin yönetiminde bulunan ve çoğu vakıf kuruluşu olan sıbyan mektepleri ile mahalle mekteplerine dokunulmamıştı.
 
Ortaöğretim ve yüksek öğretim düzeyinde ise modern tipte rüştiyeler, idadiler, sultaniler, yüksek okullar ve [[Darülfünun]] açılmış; vakıf kuruluşları olan medreselerden devlet desteği çekilmişti ancak medreseler kapatılmamıştı; halen öğrenci yetiştirmeye devam ediyorlardı. İki farklı tipte kurumdan birbirlerine zıt hayat görüşlerine sahip kimseler yetişmekteydi<ref name=feriha/>. Böylece toplumda bir “''mektep-medrese ikiliği''” doğmuştu. Üçüncü bir kategori olarak yabancı okullar (misyoner okulları, azınlık okulları ve kolejler) eğitim alanında faaliyet göstermekteydi.