Türkiye'de Yahudilik: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile
Kirkurdu (mesaj | katkılar)
k Sadece yazılışlar düzeltildi
10. satır:
|nüfus3 = 8.000
|ref1 = <ref>[http://www1.cbs.gov.il/reader/ Israel Central Bureau of Statistics - Türk asıllı Yahudilerin İsrail'de tahmin edilen sayıları] {{he icon}}</ref>
|ref2 = <ref name="Türkiye Musevi Cemaati Resmi Sayfası">[http://www.musevicemaati.com/index.php?contentId=33 Türkiye Musevi Cemaati (Resmiresmî Sitesite) - Numbers: Total is estimated at around 23.000. The 25th community in size according to WJC data. (Sayıları: Toplam sayıları yaklaşık 23.000 olarak tahmin ediliyor. WJC verilerine göre Dünya'nın 25. büyük Yahudi cemaati.)] {{en icon}}</ref>
|diller = [[Türkçe]], [[Yahudi İspanyolcası]], [[İbranice]] ([[İsrail]]'de), [[İngilizce]], [[Fransızca]], [[Yevanik]] ([[Ölü dil]])
|dinler = [[Yahudilik]]
18. satır:
[[Dosya:Turkish jews.jpg|thumb|Osmanlı döneminde Türk Yahudileri.]]
[[Dosya:Jewish woman in Istanbul - 17th century.jpg|thumb|left|17.yy'ın ortalarında [[İstanbul]]lu [[Yahudi]] bir kadın betimlemesi. ''Recueil de divers portraits des principales dames de la Porte du Grand Turc,'' (~1650)'de yer alan ve yaratıcısı G. la Chapelle olan bir gravür. Gravür şu anda [[Kudüs]]'teki [[İsrail Müzesi]]'nde yer almaktadır.]]
[[Türkiye]]'deki [[Yahudiler]]in tarihi, yaklaşık olarak 2400 yılı kapsar. Türkiye Yahudileri, Türkiye'de yaşayan başlıca [[gayrimüslim]] [[cemaat]]lerden biridir. [[İspanya]] ve [[Portekiz]]'den kovulan Sefarad Yahudilerinin birçoğu, 15. yüzyılın sonuna doğru Osmanlı İmparatorluğu'na sığındı. 20. yüzyılda özellikle [[İsrail Devleti]]'nin kurulmasından kaynaklanan dışa göçlere rağmen, günümüz Türkiye'sinde halahâlâ küçük bir Yahudi toplumu yaşamaktadır.
 
== Tarihi ==
26. satır:
Yahudi yazıtlarına göre [[Nuh'un gemisi]], [[Ağrı Dağı]]'nın tepesine indi.<ref>{{Bibleref|Genesis|8:4}}</ref> [[Yeni Ahit]]’e göre, Anadolu’daki Yahudi nüfusu, bütün coğrafyaya dağılmıştı: Iconium (Konya) bir sinagoga sahipti (Acts 14:1) ve [[Efes]]’te de bir [[sinagog]] vardı (Acts 19:1). Galatlara Mektup’ta da Anadolu’da yaşayan Yahudilerin olduğu belirtilmiştir. Somut kanıtlara göre, İsa’dan önce 4. Yüzyılda, özellikle [[Manisa]]’da Yahudilerin olduğu bilinir.
 
Sonraki dönemde, [[Roma]] ve Bizans İmparatorlukları, elle tutulur bir Yunanca-konuşan Yahudi nüfusuna sahipti [[Anadolu]]’daki topraklarında. Bu nüfus topluma iyi entegre olmuş olup, belirli yasal korumalara sahiptiler. Dönemin Yahudi nüfusu, Bizans İmparatorlarının, girişimlerine rağmen, din değiştirmedi <ref>[[George Alexandrovič Ostrogorsky|G. Ostrogorsky]], ''History of the Byzantine State''</ref>. Bizans döneminde Anadolu’da yaşayan Yahudilerin durumları, tarihçiler tarafından halahâlâ araştırılmakta.<ref>For a sample of views, see J. Starr ''The Jews in the Byzantine Empire, 641–1204''; S. Bowman, ''The Jews of Byzantium'';, R. Jenkins ''Byzantium''; Averil Cameron, "Byzantines and Jews: Recent Work on Early Byzantium", Byzantine and Modern Greek Studies 20</ref> Bazı düşmanlık belirtilen kanıtlara rağmen, [[Bizans İmparatorluğu]] sınırlarında yaşayan Yahudilerin, Batı Avrupa’daki yahudilerden daha iyi durumda olduklarına inanılır.<ref>''The Oxford History of Byzantium'', C. Mango (ed.) (2002)</ref>
 
==Osmanlı Dönemi==
Osmanlı yönetimiyle ilk bağı olan, [[Bursa]]’daki ilk sinagog [[Etz Ha-Hayim]] (Hayat ağacı) 1324 yılında, Osmanlı yönetimine geçti. [[Sinagog]] günümüzde halahâlâ kullanılmakta fakat [[Bursa]]’daki Yahudi nüfusu 140 civarına düştü <ref>[http://www.jewishgen.org/cemetery/mem/turkey.html International Jewish Cemetery Project – Turkey]</ref>. Osmanlı İmparatorluğu’nda Yahudilerin durumu, Sultan’ın keyfine kalmıştır. Örneğin, 3. Murat, gayri Müslimleringayrimüslimlerin boyun eğen ve sefillikle yaşayanlar olmasını istemiştir. CamiiCami ve yüksek binaların yakınlarında yaşamamalarını ve kölelere sahip olmamalarını emretmiştir. Fakat diğer Sultanlar daha toleranslıydı <ref>M. J. Akbar, "The shade of swords: jihad and the conflict between Islam and Christianity", 2003, (p. 89)</ref>.
Türk yönetimi altında gerçekleşen ilk büyük olay, İmparatorun [[Konstantinopolis]]’i hükümranlığına katmasıydı. Sultan 2. Mehmed Konstantinopolis’i ele geçirdikten sonra, şehri bir karmaşa içinde buldu. 1204’te Haçlılar tarafından birçok kuşatma ve işgale maruz kalması ve 1347’deki Kara ölümle birlikte, şehir eski görkeminden kalan bir gölge gibiydi <ref>[http://www.channel4.com/history/microsites/H/history/a-b/blackdeath.html The Black Death], Channel 4 – History.</ref>. Mehmed şehri başkent yapmak istediğinden, şehri tekrardan yapılandırmaya karar verdi <ref name="Inalcik, Halil 1969 pg236">Inalcik, Halil. “The Policy of Mehmed II toward the Greek Population of Istanbul and the Byzantine Buildings of the City.” Dumbarton Oaks Papers 23, (1969): 229–249.pg236</ref> ve bunu gerçekleştirmek için İmparatorluğun her tarafından, Müslüman, Hristiyan ve Yahudilere yeni başkente gelmelerini emretti <ref name="Inalcik, Halil 1969 pg236"/>. Aylar içinde Balkanlar’dan ([[Romanyotlar]]) ve Anadolu’dan birçok Yahudi Konstantinopolis’e yerleşti. Şehrin toplam nüfusunun 10% u oluşturdular <ref name="Avigdor Levy 1994">Avigdor Levy; The Jews of the Ottoman Empire, New Jersey, (1994)</ref>. Toplumun bu yeni üyelerinin birçok etkisi oldu toplumun gelişmesinde.
Yerli Yahudi nüfusunun sayısı, 1421 – 14531421–1453 arası Osmanlı İmparatorluğuna göç eden Aşkenaz Yahudilerle arttı <ref name="Avigdor Levy 1994"/>. Bu [[Aşkenaz Yahudiler]] arasında, Fransız kökenli, Almanya doğumlu, Haham [[İzak Sarfati]] ([[İbranice]] צרפתי – Sarfati, Fransız) da vardı (15). Sarfati, Edirne Baş Hahamı oldu ve Avrupa’daki Yahudilere mektup yazarak, Osmanlı’yaOsmanlı İmparatorluğuna yerleşmeleri için davet etti. Mektubunda Osmanlı’da eksiklerin olmadığını belirtti ve “Müslümanların yönetimi altında yaşamak Hristiyanların kontrolü altında yaşamak iyi değil mi diye sordu <ref name="turkishjews.com">http://www.turkishjews.com/history/letter.asp</ref><ref>[[Bernard Lewis|B. Lewis]], "The Jews of Islam", New York (1984), ss. 135 – 136</ref>.
 
Yahudilerin Anadolu’ya göçlerinin en yoğun olduğu dönem, 2. Mehmet’ten sonra gelen 2. Beyazıt dönemi oldu (1481-1512). [[İspanya]] ve [[Portekiz]]’den kovulan Yahudiler, Sultan’ın gönderdiği resmiresmî davetiyeyle büyük sayılarda Osmanlı’yaİmparatorluğuna yerleştiler. 1492 yılında Yahudi-Türk ilişkilerinde kilit noktalardan biri yaşandı. [[İspanya]]’daki engizisyondan kaçan 150.000 Yahudi’nin bir çoğu Osmanlı İmparatorluğuna yerleşti. Bu olay, şehrin nüfusunun yeniden yapılanması için önemliydi, çünkü Haçlılar döneminde ve [[Kara ölüm]]’den dolayı nüfus 70.000 civarındaydı. Sefarad Yahudilerin bir kısmı da Selanik şehrine yerleşti. Gelen Yahudiler Osmanlı İmparatorluğu’nun birçok işine yaradı. Müslüman Türkler ticari girişimlerle pek ilgili değildi ve doğal olarak ticari işleri azınlık grupların ellerine bıraktı. Ayrıca Müslüman Türkler, Hristiyanlara pek güvenmediklerinden Musevileri tercih ettiler alış-verişlerinde <ref name=autogenerated1>H.Inalcik; The Ottoman Empire: The Classical Age 1300–1600, Phoenix Press, (2001)</ref>. İspanyol Yahudiler, İmparatorluğun zengin şehirlerinde yaşama iznine sahipti. Daha çok, Avrupa şehirlerini (İstanbul, [[Saraybosna]], [[Selanik]] gibi) Batı ve Kuzey Anadolu şehirlerini ([[Bursa]], [[Aydın]], [[Tokat]] and [[Amasya]]) ve Akdeniz kıyılarındaki şehirleri ([[Kudüs]], [[Şam]] ve [[Mısır]]) tercih ettiler.
 
[[İzmir]] uzun bir süre boyunca İspanyol Yahudiler tarafından yerleşim yeri olarak kullanılmadı. Kudüs’teki Yahudi nüfusu 1488’de 70 aileden 16. Yüzyılın başında 1.500'e çıktı. [[Şam]]’da 500 ailelik bir cemaat vardı. İstanbul’da 30.000 Yahudi ve 44 sinagog vardı. Beyazıt Yahudilerin Haliç kıyısında yaşamalarına izin verdi. [[Mısır]]’ın Kahire şehri çok sayıda sürgün Yahudiye kapılarını açtı, bir süre sonra sonradan gelen Yahudiler yerel Yahudi nüfusunu geçti. [[Selanik]]'te Yahudilerin sayısı diğer milletlerden, dinlerden olan kişilerden ve hatta orijinal yerel halktan daha fazla oldu ve Selanik, [[Sefarad]]ların merkezi haline geldi.
49. satır:
 
Yeni kurulan bu devlette Yahudilerde görülen bir özellik ise [[Mustafa Kemal Atatürk|Atatürk]]'e bağlılıklarıdır. Bir Türk Yahudisi olan ünlü yazar ve siyasetçi Avram Galanti'nin yazılarından birinde şöyle der:
{{cquote|''Mustafa Kemal'den esinlenmiş olan boynu bükük memleketler, gerçek bağımsızlıklarını elde edecekler ve kendilerine bu imkânı verdiği için, bir milyar halk, bu insanüstü Türk'le komuta etmiş olduğu Türk ordusuna secde edecektir... Mustafa Kemal geçmiş ve şimdiki zamanın en büyük adamıdır.''|200px|20px|Avram Galanti|<ref>Avram Galanti, ''Türkler ve Yahudiler'', Gözlem yayıneviYayınevi, İstanbul 1995 s.45</ref>}}
 
Türk Yahudileri 1922-1923'teki savaşlarda hep Türk davasına sadık kaldılar. Yahudi aydınlardan [[Davit Fresko]] Yahudiler'in daha da iyi bir vatandaş olmalarına ve onları Türkiye'ye sadakatin devamına davet etmiştir:
{{cquote|''Yahudiler dört yüzyıldır Türkiye'de yaşıyorlar. Bu uzun yıllar içinde din özgürlüğü, adalet ve hoşgörü buldular. Bütün arzumuz kutsal ve sevgili vatanımızın her alanda ilerlemisiniilerlemesini görmektir. Vatanımıza içtenlikle bağlıyız. Hiçbir art düşüncemiz yoktur. Bunu dinimiz emreder. (Yahudiliğin temel ilkelerinden: "Yaşadığım ülkenin yasaları yasalarımdır".) Biz yeni açılan bu dönemde ki gelişmelerle ilgilenmeliyiz ki görevlerimizi yerine getirelim. Çünkü biz bu vatanın çocuklarıyız.''|200px|20px|Davit Fresko|<ref>Davit Fresko, El Tyempo Gazetesi, ''Yeni Dönemin Eşiğinde'', 27 Ekim 1922</ref>}}
 
1920'li yılların başında devletle Yahudiler arasındaki sevgi ve sadakat karşılıklı idi; Cenevre Yahudileri tarafından [[İsmet İnönü]] ve Türk heyeti şerefine düzenlenen bir şölende İnönü Türk Yahudilerinin yasa ve düzeni, çalışmayı, ilerlemeyi ve uyumu sevdiklerini söylüyordu.<ref name=al>Avner Levi, ''Türkiye Cumhuriyeti'nde Yahudiler'', İletişim yayınları, İstanbul 1996</ref> [[Lozan Anlaşması]] imzalanıp azınlıklara yeni haklar tanınınca, Yahudi cemaatlari bu gibi hakların Türk devletinin hakkaniyetine aykırı olacağına karar vermiştir ve bu haklardan vazgeçmiştir. Profesör Mişon Ventura ve Avukat Kalev Gabay meselenin hukuki yanlarını inceleyip bu kararı aldıktan sonra, Yahudilerin bu tutumunu İsmet Paşa'ya duyurmuştur. İsmet Paşa da bundan duyduğu memnuniyeti dile getirmiştir.<ref>Moşe Sevilla-Şaron, ''Türkiye Yahudileri'', İletişim yayınları, İstanbul 1993 s.101</ref>
 
1933 yılında, [[Nazi Almanyası]], [[Aryan]] ırktan olmayan memurların zorunlu isten çıkarılmaları kanunu yürürlüğe koydu. Bu kanunla, Yahudi bilim insanları da işlerinden kovulmuş oldular. [[Albert Einstein]]’ın lider olduğu işsiz bilim insanları, [[İsviçre]]’de bir birlik oluşturdular. Birliğin sözcüsü, Profesör Schwartz, Türk Milli Eğitim Bakanıyla görüştü ve 34 Yahudi bilim insanına, özellikle İstanbul üniversitesiÜniversitesi olmak üzere, birkaç Türk üniversitesinde iş buldu <ref>Klaus-Derlev GROTHUSEN, ''1933 Yılından Sonra Alman Bilim Adamlarının Türkiye'ye göçü'', Belleten, sayi 180 T.T.K Ankara s.537</ref>.
 
1942 yılındaki Varlık Vergisi teoride bütün zengin Türkleri içerse de, etkisi en çok gayrimüslimler üzerinde oldu. Varlık Vergisi, Türkiye’deki gayri-Müslümanlargayrimüslimler arasında halahâlâ büyük bir facia olarak bilinir ve Yahudi topluluğunun sayısı üzerinde zararlı bir etkiye sahip olmuştur. Birçok kişi vergiyi ödeyemedi ve çalışma kamplarına gönderildi. 30.000 civarında Yahudi göç etti <ref>Faik Ökte, "The tragedy of the Turkish Capital Tax", Kent 1987</ref>. Verginin, azınlıkların ekonomik gücünü hedef aldığını ve bu bağlamda ırkçı olduğu düşünüldü <ref>[http://www.nytimes.com/2009/02/14/world/europe/14turkey.html A Jewish Voice for Turkish democracy]</ref>.
 
=== 1922 - 1927 arası basında Yahudiler ===
1922-1927 yılları arasında, sadece basında olmak üzere beş yıl sürecek olan Yahudi aleyhtarı kampanyalar başladı. Bu durum Türk liderlerin Yahudiler lehine söylediği sözlerle dengeleniyordu. [[Velid Ebüzziya|Ebuzziya Tevfik]]'in ''[[Tasvir-i Efkar]]'' gazetesiGazetesi'nde İzmir hahambaşısı Ribi Moşe ile yaptığı alaycı görüşme [[antisemitizm|antisemit]] kampanyanın başlangıcı oldu. Bu kampanya [[İleri (gazete)|İleri]] gazetesinin ''Kanımızı Emenler'' başyazısıyla Yahudileri ikiyüzlülükle suçlayarak devam etti. Hahambaşı vekili Ribi Becerano, o günlerin İstanbul AskeriAskerî Valisi [[Refet Paşa]]'yı ziyaret etti ve İleri gazetesininGazetesi'nin bir nüshasını vererek müdahelesinimüdahalesini rica etti.<ref name=al/> Şubat 1923'te [[Karagöz (dergi)|Karagöz mizah dergisinde]] Yahudiler alay konusu edilip aşağılayıcı bir terim olan "çıfıt" diye hitap ediliyordu. [[Edirne]]'nin [[Paşaeli (gazete)|Paşaeli gazetesi]] Müslümanları sömüren ve hile ile ticaret yapan Yahudilerden bahsediyordu.
 
== 1927 - 1933 arası ==
87. satır:
 
Öte yandan [[Nihal Atsız]] [[Orhun (dergi)|''Orhun'']] dergisinde Yahudilere karşı bir ihtar yazısı yazdı:
{{cquote|''Yahudi denilen mahluku dünyada Yahudiden ve sütü bozuklardan başka hiç kimse sevmez. Çünkü insanlık daima kuvvete, kahramanlığa ve iyiliğe tapındığı halde Yahudi zilletin, korkaklığın, kötülüğün ve seciyesizliğin örneği olmuştur. Dilimizdeki "Yahudi gibi", "çıfıtlık etme", "çıfıt çarşısı", "havraya benzemek", "Yahudiden yumurta alan içinde sarısını bulamaz" gibi sözler bu alçak millete ırkımızın verdiği değeri gösterir. AlmanyadanAlmanya'dan kovulan Yahudileri kabul etmek misafirperverliğinde bulunan FransadaFransa'da bile Yahudiler hakkındaki en basit iltifatın "pis Yahudi" terkibi olduğunu o memlekete gitmiş olan arkadaşlarımız söylüyor.<br /><br />...İkide bir Yahudileri Türkleştirme cemiyetleri kurarak bizi kandırmağa çalışacaklarına namuslu Türk tebaası olarak kalsınlar yetişir.<br /><br />Çünkü biz onların Türkleşeceklerini asla ummadığımız gibi bunu istemeyiz de. Çamur ne kadar fırına verilse demir olmuyacağı gibi Yahudi de ne kadar yırtınsa Türk olamaz. Türklük bir imtiyazdır, her kula, bilhassa Yahudi gibi kullara nasip olmaz.<br /><br />Onlara yapılacak ihtar şudur: Hadlerini bilsinler. Sonra biz kızarsak Almanlar gibi Yahudileri imha etmekle kalmaz, daha ileri giderek onları korkuturuz. Malum ya ataların sözüne göre Yahudiyi öldürmektense korkutmak yektir.''|200px|20px|Nihal Atsız|<ref>Orhun, ''MUSA'NIN NECİP(!) EVLATLARI BİLSİNLER Kİ'' sayı 7 s.139-140 1934</ref><ref>[http://www.nihalatsiz.org/musanin_necip.htm Nihal Atsız sitesi]</ref>}}
 
Bu tür antisemit yazıların önüne geçebilmek için Yahudi heyeti 23 Mayıs 1934'te Başbakana yardım isteme amaçlı bir dilekçe sundu. Dilekçe iki gün sonra Başbakan Müşaviri'nin eline geçti, sonra İçişleri Bakanlığı'na havale edildi, sırasıyla Emniyet Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı ve en son Matbuat Müdürlüğü'ne ulaştı; kısacası bürokrasiye takılıp kaldı.
 
Aynı dönemde [[Mecburi İskanİskân Yasası]] çıkarıldı. Bu yasa bazı halk kesimlerini göçe veya belli yerlerde oturmamaya zorunlu kılıyordu. Daha çok [[Doğu Anadolu Bölgesi|Doğu]] ve [[Güneydoğu Anadolu Bölgesi|Güneydoğu Anadolu]] için hazırlanmış bu yasa Trakya'lılar tarafından Yahudiler aleyhine kullanıldı. İsmet Paşa'nın adının arkasına sığınarak yapılan propagandada "Hükümet ve İsmet Paşa bütün Trakya Yahudilerinin İstanbul'a sürgünlerini istiyorlar" dendi.<ref name=md/>
 
[[Çanakkale]]'de Yahudiler'e yapılan ekonomik boykotun dozu kaçınca fiziki saldırılara dönüştü. Yağma, dayak, ırza geçme, imzasız tehdit mektupları gönderme olayları oldu. [[Kırklareli]]'nin valisi bu sırada tatildeydi ve Çanakkale'de olanların aynısı bu şehirde de oldu. Kırklareli'den kaçan Yahudiler'in bir kısmı [[Edirne]]'ye varınca olayın ciddiyetini anlayan Edirneli Yahudiler de mallarını mülklerini bırakıp [[İstanbul]]'a kaçtılar. [[Edirne]], [[Tekirdağ]], [[Kırklareli]], [[Çanakkale]], [[Uzunköprü]], [[Silivri]], [[Babaeski]], [[Lüleburgaz]], [[Çorlu]] ve [[Lapseki]]'de olayların aynı gün içinde başlaması bu işin birkaç çapulcunun işi olmadığı anlamına geliyordu.<ref name=md/> Bu olaylardan sonra Trakya'daki Yahudi nüfusu azaldı, çoğunluğu İstanbul'a ve bir kısmı da yurtdışına kaçtı.
151. satır:
==Bugün==
[[Dünya Yahudi Kongresi]]’ne göre, günümüzde 23.000 civarında Yahudi yaşamaktadır Türkiye’de <ref name="Chief Rabbinate of Turkey" />. %95’i İstanbul’da yaşamakta, 2500 civarında Yahudi İzmir’de yaşamakta ve daha küçük gruplar olarak, [[Adana]], [[Ankara]], [[Bursa]], [[Çanakkale]], [[İskenderun]] ve [[Kırklareli]]’nde yaşamaktadır. Sefarad Yahudiler, Türkiye’deki Yahudilerin 96% sını oluşturmakta, geri kalanlar genelde Aşkenaz Yahudilerdir.
Türk Yahudiler Haham BaşıHahambaşı tarafından yasal olarak temsil edilir. Rosh Bet Din ve üç Haham tarafından oluşan dini konsey, Rav [[İshak Haleva]]’ya yardımcı olurlar. Yahudi toplumunun laik işlerinden sorumlu 35 danışman vardır ve 14 kişiden oluşan komite ise günlük işlerle ilgilenir.
2001 yılında, 500. Yıl Vakfı, [[Türk Musevileri Müzesi]]’ni kurdu. 500. Yıl Vakfı, 1982 yılında 113 Yahudi ve Müslüman Türk vatandaşın kurduğu, Sefarad Yahudilerin Osmanlı İmparatorluğuna gelişlerinin beş yüzüncü yılını anan bir vakıftır <ref>http://www.musevicemaati.com/index.php?contentId=10</ref>.
==Türkiye'de antisemitizm==
Osmanlı döneminde, Avrupa göz önünde bulundurulduğunda, popülist antisemitizm, oldukça nadirdi.<ref>http://www.americanthinker.com/2009/02/turkeys_prime_minister_leads_h.html</ref> 1948 yılında İsrail’in kurulmasıyla birlikte anti semitizminantisemitizmin arttığı görüldü. Şiddetin oldukça az ve nadir olmasına rağmen, anti-semitantisemit his oldukça yaygındır. [[Anti-semitizmAntisemitizm]], genelde kitaplarda, gazetelerde ve dergilerde görülür ve bunların çoğu genelde İslamcı kesimden çıkar. [[Tel Aviv Üniversitesi]]’ndeki araştırmacılar, kitap ve dergilerdeki anti-semitizminantisemitizmin, eğitimli insanların, İsrail ve Yahudiler hakkındaki fikirlerini negatif etkilediğini belirttiler <ref>http://www.tau.ac.il/Anti-Semitism/asw2007/turkey.html</ref>. Yahudilere karşı gösterilen şiddet arasında, 2003 yılında bir Yahudi dişçinin Yahudi olduğundan dolayı biri tarafından öldürülmesi, 2009 yılında Yahudi öğrencilerin sözlü saldırıya uğramaları ve bir Yahudi askerin saldırıya uğraması vardır.
İstanbul’daki [[Neve Şalom]] Sinagog’u üç defa saldırıya uğradı.<ref>{{cite news| url=http://www.independent.co.uk/news/world/europe/dozens-killed-as-suicide-bombers-target-istanbul-synagogues-735840.html | work=The Independent | location=London | title=Dozens killed as suicide bombers target Istanbul synagogues | first1=James C. | last1=Helicke | date=15 November 2003 | accessdate=4 May 2010}}</ref> İlk, 6 Eylül 1986’da Arap terörist 22 Yahudiye Silahlasilahla saldırdı. Saldırıyı Filistinli militan [[Abu Nidal]] gerçekleştirdi <ref name="nytimes.com">{{cite news| url=http://www.nytimes.com/2003/11/16/world/20-in-istanbul-die-in-bombings-at-synagogues.html | work=The New York Times | title=20 in Istanbul Die in Bombings At Synagogues | first1=Sebnem | last1=Arsu | first2=Dexter | last2=Filkins | date=16 November 2003 | accessdate=4 May 2010}}</ref><ref>{{cite news| url=http://www.independent.co.uk/news/world/middle-east/mystery-surrounds-suicide-of-abu-nidal-once-a-ruthless-killer-and-face-of-terror-640464.html | work=The Independent | location=London | title=Mystery surrounds 'suicide' of Abu Nidal, once a ruthless killer and face of terror | first=Phil | last=Reeves | date=20 August 2002 | accessdate=4 May 2010}}</ref><ref name="foxnews.com">{{cite news| url=http://www.foxnews.com/story/0,2933,103157,00.html | work=Fox News | title=Bombings at Istanbul Synagogues Kill 23 | date=16 November 2003}}</ref>. 1992 yılında [[Hizbullah (Türkiye)|Hizbullah]] bombalı saldırıda bulundu fakat kimse yaralanmadı <ref name="nytimes.com"/><ref name="foxnews.com"/>. 15 Kasım 2003'te [[Bet İsrael Sinagogu (İstanbul)|Bet İsrael Sinagogu]] ile [[Neve Şalom Sinagogu]]'na [[15 Kasım 2003 İstanbul saldırıları|düzenlenen]] [[bomba]]lı [[intihar saldırısı|intihar saldırılarında]] yılında, saldırganlar dahil 28 kişi öldü ve 300'ün üzerinde kişi yaralandı.<ref>{{web kaynağı |url=http://www.zaman.com.tr/gundem_istanbuldaki-saldirilarda-yaralanan-celal-dilsiz-hayatini-kaybetti_12700.html |başlık=İstanbul'daki saldırılarda yaralanan Celal Dilsiz hayatını kaybetti |yayımcı=''Zaman'' |tarih=9 Şubat 2004}}</ref><ref>{{web kaynağı |url=http://www.istanbul.gov.tr/Default.aspx?pid=11336&hbid=229 |başlık=15 Kasım 2003 Tarihinde Meydana Gelen Sinagog Saldırıları İle İlgili Vali Muammer Güler in Yaptığı Basın Açıklaması |tarih=19 Kasım 2003 |yayımcı=İstanbul Valiliği |arşivurl=https://web.archive.org/web/20101218060440/http://istanbul.gov.tr/Default.aspx?pid=11336&hbid=229 |arşivtarihi=18 Aralık 2010}}</ref>
 
Türkiye’deki Yahudiler, nadiren gerçekleşen şiddete rağmen Türkiye’de güvende hissetmekteler. 2000’lerde artan anti-semitizmeantisemitizme rağmen, İsrail’e göç az sayıda gerçekleşti. 2008 yılında sadece 112 Yahudi göç etti ve 2009 yılında bu sayı sadece 250’ye çıktı.<ref>http://www.jpost.com/JewishWorld/JewishNews/Article.aspx?id=131383</ref> Buna rağmen, 2010 yılındaki Gazze Yardım Filosu’na yapılan müdahalelerle birlikte Anti-semitizmantisemitizm arttı ve daha açıkça bir şekilde gösterildi. Müslümanlar, Yahudi işyerlerinden herhangi bir şey almama kararı verdiler (özellikle tekstil ürünleri). İsrail’e göç arttı.<ref name=ynet>http://www.ynetnews.com/news/articles/0,7340,L-3945604,00.html</ref> 2010 Eylül’ünde 23.000’den 17.000’e düştü <ref name="Chief Rabbinate of Turkey">[http://www.musevicemaati.com/index.php?contentId=33 Chief Rabbinate of Turkey - Numbers: Total is estimated at around 23.000. The 25th community in size according to WJC data.]</ref>. Bu yıl, bazı bildirilere göre, Yahudilerin İsrail'e göç etmek istekleri 100%100 arttı <ref>http://aliyahmagazine.com/turkish-jews-living-under-threat-of-extremism/</ref>.
 
== 1835´den beri Haham başlarıhahambaşları <ref>Hirschberg, Derovan (EJ2), p.246.</ref>==
{|
|-
224. satır:
== Dış bağlantılar ==
{{commons|Category:Judaism in Turkey|Türkiye'de Yahudilik}}
* [http://www.musevicemaati.com Türkiye Musevi Cemaati (Resmiresmî Sitesite)] (Türkçe ve İngilizce)
* [http://www.muze500.com 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi] (Türkçe ve İngilizce)
* [http://www.nevesalom.org/ Neve Şalom Sinagogu (Istanbul, Türkiye) Resmiresmî Sitesite] (Türkçe ve İngilizce)
* [http://www.salom.com.tr Şalom Gazetesi]
* [http://www.istanbulsephardiccenter.com Osmanlı-Türk Sefarad Kültürü Arastırma Merkezi] (Türkçe, İngilizce ve Ladino)