Şemseddin Sâmi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Hazan (mesaj | katkılar)
Kemal K. (mesaj) tarafından yapılmış 16244748 numaralı değişiklikler geri getirildi. (TW)
→‎Hayatı: düzeltme AWB ile
36. satır:
Emine Hanım ile evli olan Şemseddin Sami, bir süre Yanya Mektubi Kalemi'nde çalıştı. 1871'da İstanbul'a geldi. Matbuat Kalemi'nde memur olarak göreve başladı. Memurluk yaparken bir yandan da ilk telif eseri olan ''[[Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat]]'' adlı romanını 1872-1873 yıllarında forma forma yayınladı. [[Ebüzziya Tevfik]]'in çıkardığı ''Sirac'' ve ''Hadika'' gazetelerinde çalıştı. ''Vatan Yahut Silistre'' krizi esnasında bu gazete [[Yeni Osmanlılar]] lehine neşriyatta bulunduğu için kapatıldı. 1874'te Fransızca'dan çevirdiği ''İhtiyar Onbaşı'' adlı trajedisinin sahnede kazandığı başarı üzerine, Arnavut sorunlarını ele alan ''Besa'' adlı oyunu da [[Gedikpaşa Tiyatrosu]]'nda sahnelendi.
 
1874'te vilayet gazetesini yönetmek üzere [[Trablusgarp]]'a gitti. Dokuz ay orada kaldı. Bu görevinden önce bir İtalya seyahati yaptı. İstanbul'a döndükten sonra, 1876'da [[Mihran Efendi]] Nakkaşyan'la ile birlikte [[Sabah]] gazetesini yayımlamaya başladı. Bu gazete kısa zamanda büyük bir popülerlik kazanarak Türk basınında o zamana kadar görülmemiş bir tiraja kavuştu.
 
1877'de bir süre Rodos Valisi [[Sava Paşa]]'nın mühürdarlığı görevinde bulundu. Dönüşünde, daha önce Sabah'ta yazdığı "Şundan Bundan" başlıklı köşesini [[Tercüman-ı Şark]] gazetesinde sürdürdü. Bu sırada yoğun olarak Arnavut konularıyla ilgilendi. Bir yandan ağabeyi Abdül Fraşırî'nin önderliğindeki ''Arnavut İttihadı'' hareketini desteklerken, Arnavutluğun Osmanlı Devleti'nden ayrılmasını savunan görüşlere karşı çıktı.
 
1880'te Abdülhamit'in isteği üzerine saraya alınarak mabeynde kurulan Teftiş-i Askeri Komisyonu'nun kâtipliğine getirildi. Ölümüne kadar koruduğu bu görev, onun ekonomik rahatlığa kavuşarak kitapları üzerinde çalışmasına imkân sağladı. Bu yıllarda [[Daniel Defoe]]'dan ''[[Robinson Crusoe (kitap)|Robenson Kruzo]]'' ve [[Victor Hugo]]'dan ''[[Sefiller]]'' romanlarını Türkçeye çevirdi. 1882-83 yıllarında, büyük eserlerinin ilki olan Fransızca-Türkçe ''[[Kamus-ı Fransevi]]'''yi, 1885'te de bu eserin Türkçe-Fransızca kısmını yayınladı. Bu eserden dolayı II. Abdülhamit tarafından İftihar Madalyası tevcih olundu. 1889'dan itibaren tek başına yazdığı ve dokuz yılda altı cilt olarak yayımladığı [[Kamus-ül A'lâm]] adlı ansiklopediyle, Türkiye'nin en popüler yazarlarından biri haline geldi.
 
Kamus-ül A'lâm yayını daha tamamlanmadan, 1896-1897 arasında bir yıllık bir çalışmayla, bugüne dek hazırlanmış en kapsamlı Arapça-Türkçe lugat olan ''Kamus-ı Arabi'' adlı büyük sözlüğü fasıl fasıl çıkarmaya başladı. Ancak [[Firuzabadi]] [[Kamus]]'unun birbuçuk katı olacağı haber verilen bu eserin, ancak ''[[cim]]'' harfinin sonuna kadar olan 504 sayfalık kısmı yayımlandı.
 
1898'de gazetelerde Şemseddin Sami'nin Türkçenin ıslahı üzerine bir dizi makalesi çıktı. 1899'da modern ilkelere göre hazırlanmış ilk Türkçe-Türkçe sözlük olan [[Kamus-ı Türki]]'yi yazmaya başladı. 1901'de bu büyük eseri yayımladıktan sonra kendini tamamen Türk dili araştırmalarına verdi. 1902'de [[Kutadgu Bilik]]'in ve 1903'te [[Orhun Abideleri]]'nin izahlı çevirilerini hazırladı. [[Kıpçakça|Ortaçağ Kıpçakçası]] hakkındaki eserini bitiremeden 1 Temmuz [[1904]]'te Erenköy'deki evinde hayatını kaybetti.