Fenari İsa Camii: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
YBot (mesaj | katkılar)
k Ulam güncellendi
düzeltme AWB ile
22. satır:
=== Bizans dönemi ===
 
[[Dosya:Saint_Eudocia_Intarsia_IstanbulSaint Eudocia Intarsia Istanbul.jpg|thumb|right|150px|Kilise olarak kullanıldığı dönemlerden kalma Azize Evdokya'yı betimleyen duvar mozayiği; 10-11. yy., [[İstanbul Arkeoloji Müzesi]].]]
 
[[908]] yılında, Bizanslı amiral [[Konstantinos Lips]],<ref>Krautheimer, p. 409. "Bânisinin adı kubbe pervazlarından birinde yazılıdır."</ref> dönemin imparatoru [[VI. Leon]] huzurunda bir manastır inşaatı başlattı.<ref name="mw126">Müller-Wiener, p. 126</ref> Manastırın bulunduğu yer, eski [[Bayrampaşa Deresi]]'nin (Lycus Irmağı) çevresinde bir vadide, o dönemde Merdosangaris ({{lang-el|Μερδοσαγγάρης}}),<ref>Janin, p. 361. "Bu ad, Farsça kökenli "Merd-il-sahra" (Merdo: Adam ve Sahra: Yalnızlık) sözünden geliyordu. Yalnız adam anlamına gelmektedir.</ref> olarak adlandırılan bir bölgede bulunuyordu. Yapı, [[Theotokos|Bakire Theotokos]]'a adanmıştı.
36. satır:
=== Osmanlı dönemi ===
 
1497-1498 yıllarında, İstanbul'un Türklerin eline geçmesinden kısa bir süre sonra, [[II. Bayezid]]'in hükümdarlığı döneminde yapının Güney Kilise olarak adlandırılan bölümü, [[Molla Şemseddin Fenari]]'nin yeğeni Rumeli kadıaskeri Fenarizade Alaaddin Ali bin Yusuf Efendi tarafından mescite çevrildi.<ref name="mw126">Müller-Wiener, p. 126.</ref> Yapının güneydoğu kısmına bir minare eklendi. Yarım kubbelerden biriyse mihraba çevrildi.<ref name="mw127">Müller-Wiener, p. 127.</ref> Medresenin başhatiplerinden biri olan İsa efendinin adı camiye verildi. 1633 yılında bir yangında büyük hasar görerek kullanılamaz hâle gelen mescidin, 1636 yılında sadrazam [[Bayram Paşa]] tarafından onarımı gerçekleştirildi. Aynı dönemde yapı camiye, Kuzey Kilise de tekkeye çevrildi. Kolonlar payandalarla desteklendi. İki kubbesi baştan inşa edilerek duvarlardaki mozayikler söküldü. <ref name="mw128">Müller-Wiener, p. 128</ref> 1782 yılında gerçekleşen başka bir yangın yapıya zarar verdi.<ref name="mw128">Müller-Wiener, p. 128</ref> Bunun ardından geçirdiği ilk büyük onarım ancak 1847-1848 yıllarında oldu. Bu onarımda da Güney Kilise'nin kolonları desteklenerek, nartekste korkuluk görevi gören yarımduvarlar kaldırıldı.<ref name="mw128">Müller-Wiener, p. 128</ref> 1918 yılında yine bir yangın geçiren yapı boşaltıldı ve kullanım dışı kaldı.<ref name="ey80">Eyice, p. 80.</ref> Cumhuriyet ilan edildikten sonra, 1929 yılında gerçekleştirilen kazılar sırasında 22 adet lahit bulundu.<ref name="ey80">Eyice, p. 80.</ref> Yapı 1970 ve 1980'lerde Amerika Bizans Topluluğu tarafından kapsamlı bir bakım ve onarım sürecinden geçti. Günmüzde hâlen cami olarak hizmet vermektedir.<ref name="mw128">Müller-Wiener, p. 128.</ref> Lips Manastırı olarak da bilinmektedir.
 
== Mimari özellikleri ==
60. satır:
Güney Kilise, üzerinde bir kubbe bulunan dörtgen biçimli bir mekândır. Sonradan eklenmiş bir pareklezyonu bulunmaktadır. Geç dönem Paleologos mimarisinin özelliklerini taşımaktadır. Kilisenin yapımında katkısı olan iyilikseverlerin anısına koyulan anıtlara ve mozolelere yer açmak adına pareklezyonlar ile kilise genişletilmişti. Kilisenin merkez bölümü 3 sütunlu bir kemeler yan bölümlerden ayrılmıştı. Kalabalık ayinlerde burada toplanan kişiler kilisenin orta bölümünde olup bitenleri görmekte güçlük çekmiş olması olasıdır.
 
Kuzey Kilise'de olduğu gibi burada da dış duvarlar tuğla ve taşın birlikte kullanılmasıyla oluşturulmuştur. Güney kilisede ve bu kilisenin ana apsisinde yoğun olarak süslemeler yapılmıştır. Ana apsis, üç sıra nişten meydana gelmiştir. Ortada üç sıra pencere bulunur. Duvarların yapımında kullanılan tuğlalar [[svastika]]lar, yaylar, [[Güneş haçı|güneş haçları]] ve [[Menderes (sanat)|menderesler]] oluşturacak biçimde dizilmiştir. <ref>[[Menderes (sanat)|Menderes]] Yunan sanatında sık rastlanan geometrik biçili süslemelerdir. Yinelenen desene sahip bir şerit biçimindedir.</ref> Desenler arasında beyaz ve koyu kırmızı şeritler bulunur. Genel olarak bir sıra taş; iki ilâ beş sıra da tuğla kullanılmıştır. Bu yapı, İstanbul'da orta ve geç dönem Bizans mimarisinin özelliklerini yansıtan önemli yapıtlardandır.
 
== Kaynaklar ==
148. satır:
| id = ISBN 0-393-32014-6
}}
 
 
{{Kaynakça|2}}