Üçüncü Haçlı Seferi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
CommonsDelinker (mesaj | katkılar)
Crusader_States_1190.svg dosyası Map_Crusader_states_1190-en.svg ile değiştirildi
k imla, değiştirildi: Eylül'da → Eylül'de (5), Mayıs'da → Mayıs'ta (5) AWB ile
32. satır:
|savaşan3 =
|komutan1 = Haçlılar<br />
[[Dosya:Armoiries de Jérusalem.svg|15px]] [[Lusignanlı Guy]]<br />[[Dosya:Armoiries de Jérusalem.svg|15px]] [[II. Henry (Champagne)]]<br />[[Dosya:Armoiries de Jérusalem.svg|15px]] [[İbelinli Balian]]<br />[[Dosya:Richard I of England Arms.svg|15px]] [[I. Richard]]<br />[[Dosya:France Ancient.svg|15px]] [[II. Filip (Fransa)]]<br />[[Dosya:Blason Blois Ancien.svg|15px]] [[V. Theobald, Blois Kontu|Theobald V]]<br />[[Dosya:Holy Roman Empire Arms-single head.svg|15px]] [[Friedrich Barbarossa]]<br />[[Dosya:Coat of arms of Baden-Württemberg (lesser).svg|15px]] [[VI. Friedrich (Svabya Dükü)|Svabya Dükü VI. Friedrich]]<br />[[Dosya:Armoiries_Robert_de_Sabl%C3%A9Armoiries Robert de Sablé.svg|15px]] [[Robert De Sablé]]<br />[[Dosya:Gules a fess argent.svg|15px]] [[V. Leopold (Avusturya Dükü)|V. Leopold]]<br />[[Dosya:Armoiries Montferrat.png|15px]] [[Conrad (Montferrat)]]<br />
|komutan2 = Müslümanlar<br />
[[Dosya:Flag of Ayyubid Dynasty.svg|15px]] [[Selahaddin Eyyubi]]<br />
66. satır:
Fatımi devletinin iktidar gücünden uzaklaştırılmış olan veziri Savar Mısır'dan kaçıp Şam'a gelmişti ve Nureddin Zengi'yi Mısır'ı ele geçirebilceğini inandırdı. Nureddin Zengi, Fatımi devletini Mısır'dan atmak için 1163'te bir askeri sefer hazırladı. Bu orduya Zengi'nin çok inandığı bir general olan [[Esedüddin Şirkuh|Şirkuh]] komuta etmekteydi. Bu orduda eski Fatımi veziri Savar ve Şirkuh'un yeğeni olan genç [[Selahaddin Eyyubi|Selahaddin]]'de bulunmaktaydı.<ref name="maalouf">Maalouf, Amin (çev. Ali Berktay), (2006) ''Arapların Gözünden Haçlı Seferleri'', İstanbul:Yapı Kredi Kültür Yayınları, ISBN 975-80-121-6</ref><ref name="runciman2">Runciman, Steven (çev. Fikret Işıltan) (1992), ''Haçlı Seferleri Tarihi: II. Cilt Kudüs Krallığı ve Frank Doğu'', Ankara:Türk Tarih Kurumu Yayınları ISBN 975-16-0497-4</ref>
 
Şirkuh'un ordusu Nisan 1164'te Suriye'den harekete geçerek [[Ürdün Nehri]]'ni doğu yakasından takip ederek [[Ölü Deniz]]in güneyine gelip buradan batıya dönerek Sina Yarımadası kuzeyinden Akdeniz kıyılarına geldi. 24 Nisan'da Mısır'ın en doğuda limanı olan [[Bilbays]]'ı eline geçirdi. 1 Mayıs'data [[Kahire]] önünde kampa girip şehri kuşatmaya başladı. 13 yaşında olan Fatımi Sultanı [[Âzıd|El-Âzıd Li-Dinallâh]]'ın veziri ve gerçek devlet idaresinde elinde bulunduran Veziri "Dirgham" bu ordunun gelişine çok şaşırmıştı ve nasıl bir mukavemet sağlayacağını bilemedi. Her şeyi geride bırakıp kaçmakta iken yakalanıp öldürüldü. Yerine daha önce vezir olan ve Sirkuh'la birlikte gelen [[Savar]] tekrar Fatımi vezirliğine getirildi. Savar daha önce Nureddin Zengi ordusu tarafında olmakla beraber, iktidarı tekrar eline geçirince Sirkuh'un Mısır'dan ayrılmasını istedi. Sivar bu isteğini Sirkuh ve Suriye ordusuna kabul ettirmek için Mısır'daki Fatımi ordusuna güvenemiyordu. Bu nedenle Kudüs'deki Haçlı Devlet Kralı olan [[I. Amalrik]]'e bir elçi göndererek ondan askeri yardım istedi. Zaten Mısır'a gözlerini dikmiş olan I. Amalrik bu fırsatı elinden kaçırmak istemedi ve Temmuz 1164de ağır süvari şövalyelerden oluşan bir Haçlı ordusunu Sina üzerinden Mısır'a gönderdi. 1164'te bu Haçlılar şövalyeler ordusu Mayıs'dantan beri Mısır'da bulunup [[Bilbays]] önünde savunma mevkileri hazırlamış olan Sirkuh'un ordusu ile muharebeye girişti. Sirkuh ordusu burada haftalarca Haçlı hücumlarına karşı durdu. Fakat Sirkuh ana üssünden uzaktaydı; Haçlı ve Mısır Fatımi orduları arasında kalmıştı ve böylece stratejik durumu hiç iyi değildi.
 
Haçlıları Mısır'da Bilbays'daki hücumlarından vazgeçirmek için bir büyük ordu ile Nureddin Zengi Haçlı [[Antakya Prensliği]]'nde hücuma geçti. Antakya yakınlarında bulunan Harim kalesini kuşattı. Bu kaleyi kurtarmak için Antakya Prensi [[III. Boemondo]] ve Trablus Kontu orduları ile geldiler. Bu kale önünde büyük bir muharebe, [[Harim Muharebesi]], yapıldı. Nureddin Zengi ordusu bu muharebede büyük bir zafer kazandı. Çok sayıda Haçlı askerleri ve 2.000 kadar şövalye öldürüldü ve Antakya Prensi ve Trablus Kontu esir olarak alındı.
133. satır:
Kudüs Krallığı bu arada idarecilerin şahsi çekişmelerine sahne olmaktaydı. Yeni kral olan Lüziyanlı Guy, Trablus Kontu olan ve Selahaddin'e daha ılımlı olarak hareket etmeyi kabul eden eski taht naibi III. Raymond'un gücünü kırmaya çalışmaktaydı. Trablus Kontu'nun karısı küçük bir kale olan [[Tiberya]]'i elinde bulundurmaktaydı. Kudüs Kralı Lüziyanlı Guy'un bu kaleye hücum etmeye hazırlanmakta olduğundan haberdar olan Trablus Kontu III. Raymond Selahaddin'den askeri yardım istedi. Selahaddin'de bir süvari birliğini bu kaleye takviye olarak yolladı.<ref name="maalouf"/>
 
30 Nisan 1187'de Selahaddin Raymond'a bir haberci göndererek aralarındaki anlaşmaya uygun olarak [[Taberiye Gölü]] etrafında keşif yapmak için ufak bir keşif birliğini Tiberiya civarına göndereceğini bildirdi ve bu birliğin hiçbir hücum yapmayacağını açıkladı. Raymond bunu kabul etmek zorunda kaldı ve kendi arazisinde yaşayanlari bu birliğe yaklaşmamak için uyardı. 1 Mayıs'data 7000 kişilik bir Müslüman keşif birliği Tiberiya önünden sabahleyin geçip akşamleyin geri döndü ve hiçbir olay ortaya çıkmadı. Ama civarda Saffuriye köyünde bulunan ve Selahaddin-Raymond anlaşmasına karşı olan [[Hospitalier Şövalyeleri|Hospitalier]] ve [[Tapınak Şövalyeleri]]'nden oluşan birkaç yüz şövalye ve piyadeden kurulu bir asker-kesişler birliği Müslüman keşif birliğine Saffuriye'de hücuma geçti. Ama dinsel şövalyelerden oluşan Haçlı birliği bu [[Saffuriye Muharebesi]]'nde büyük yenilgiye uğrayıp büyük zayiat verdi.<ref name="maalouf"/>
 
Bu Saffuriye yenilgisi üzerine büyük bir papaz, keşiş ve şövalye grubu Trablus Kontu III. Raymond'a gidip onu anlaşmadan vazgeçmeye zorladılar ve Raymond'un Kral Guy'un Salahaddin'e karşı yapmaya düşündüğü harekata katılmasını sağladılar.
159. satır:
Selahaddin ordusunun emirlerini Filistin'de bulunan Haçlı Avrupalı yerleşkelerini teslim almak üzere bu yerleşkeler üzerine gönderdi. Bunlar birbiri ardından hiç direniş görmeden kale ve şehirleri teslim almaya başladılar. Bunlardan en büyükleri olan [[Nablus]], [[Hayfa]] ve [[Nasıra]] hiç direnişsiz teslim olup bu şehir Hristiyanları da ya Sür'a ya da Kudüs'e gitmek üzere bu kale ve şehirlerden ayrıldılar. Büyük [[Tebnin]] kalesi 10 gün direndi. Mısır'dan bir takviye ordusuyla gelen Selahaddin kardeşi Adil'in üzerine gittiği [[Yaffa]]'da direniş daha şiddetli oldu. Adil sonunda bu şiddetli direnişi kırarak şehri eline geçirdi ama böyle bir askeri direnişle karşılaştığı için şehrin halkının hepsini köle yaptı.<ref name="maalouf"/>
 
Selahaddin eline geçirdiği Akka'da fazla kalmadan ordusuyla Kuzey Lübnan sahillerine yürüdü. Sür kalesi çok savunmalı bir coğrafi mevkide olduğu; kale duvarları yüksek ve bakımlı olduğu ve etraftan gelen Haçlılar tarafından iyi olarak korunmakta olduğu için kuşatmaya alınmadan kenarından geçildi. 29 Temmuz'da [[Sayda]] kalesi 68 yıllık Haçlı işgalinden sonra teslim oldu. Bunu 6 Ağustos'da [[Beyrut]] ve birkaç gün sonra [[Jübayl]] kaleleri takip etti. O sırada Selahaddin, Haçlı Trablus Kontluğu sınırlarına gelmişti. Ama gerisinde Sur kalesini ele geçirmeden bıraktığı için ordusuyla güneye döndü. Yine Sür kalesine kuşatmaya almadan [[Askelon]]'a hücuma geçti. 4 Eylül'dade Askelon kalesi teslim oldu ve bunu Tapınak Şövalyelerinin elinde bulunan [[Gaza]] kalesi takip etti.<ref name="runciman2"/>
 
==== Kudüs kuşatması ve fethi ====
169. satır:
Kudüs etraftan kaçan Hristiyan kadın ve çocuklarla dolmuştu. Şehirde sadece 2 tane şövalye kalmıştı. Balıyan 16 yaşından büyük her erkek çocuğu ve 30 kadar tüccarı şövalye yaptı. Eli silah tutabilen herkese silah dağıtıldı. Etraftan erzak toplatıldı. Devletin hazinesini ele geçirip gereken harcamayı yaptı.
 
Selahaddin ordusuyla Kudüs önüne 20 Eylü'da vardı ve şehir surlarının kuzeyine ve kuzeybatısına hücuma karar verdi. 26 Eylül'de karargahını değiştirip [[Zeytindağı (tepe)|Zeytindağı]]'a geçirdi. Bu mevki önünde bulunan ve 88 yıl önce Birinci Haçlı Seferi ordusunun çökertip şehre girdiği kapı etrafında tüneller kazılmaya başlandı ve 29 Eylül'dade o mevkide surlarda bir gedik açıldı. Şehrin dinsel lideri olan Patrik Heraclius lideri olduğu cemaatinin ve Kudüs'e sığınmış kadın ve çocukların hepsinin köleliğe alınması tehlikesine karşı çıkıp, teslim olmayı kabul ettiğini bildirdi. 30 Eylül'dade Kudüs Kalesi komutanı Baliyan teslim olma müzakerelerine girişmek üzere Selahaddin'in karargahına gitti.<ref name="runciman3"/>
 
Selahaddin kendisine danışmanlık yapan ve Katolik Haçlıların devamlı hiç hoşgörüsüz konuşma ve hareketlerinden devamlı çok rencide olmuş Ortodoks papazı "Josef Batıt" aracılığı ile zaten şehrin Ortodoks Hristiyan halkının desteğini almıştı ve bunlardan şehir kapısını açacakları vaadini almıştı. Bu nedenle müzakereler de Selahaddin, Baliyan'ın şehri kayıtsız şartsız teslim etmesini talep etti ve 1099'da Kudüs'e giren "Birinci Haçlı Seferi" güçlerinin yaptıkları büyük katliamı hatırlatarak ona gözdağı verdi. Baliyan eğer uygun şartlar verilmezse şehirdeki bütün dinlere ait kutsal binalar dahil tüm binaları yakıp yıkacak ve tüm halkı öldürecek gücü olduğunu belirtti ise de elinde başka bir koz bulunmamakta idi. Selahaddin şehirde bulunan her Hristiyan erkeğin 10 dinar; her kadının 5 dinar ve her çocuğun 1 dinar tazminat vermesi halinde Hristiyanların şehri taşıyabilecekleri malları ile terk etmelerini kabul edebileceğini bildirdi. Baliyan şehirde 20.000 kadar parasız pulsuz fakir muhacir bulunduğunu söyleyip bunların tazminat veremeyeceğini; devlet hazinesinden mümkün olduğu kadar tazminat için para ödeyebileceğini; ama bunun 20.000 kişinin hepsinin tazminatını karşılayamayacağını açıkladı. Selahaddin'in malî danışmanları bunu yeterli bulmadılar. Sonunda 30.000 dinar devlet ödemesi ile 7.000 tazminat ödeyemeyecek Hristiyan'ın ayrılması üzerinde anlaşıldı. Baliyan bunu kabul edip şehri Selahaddin'e teslim etti.<ref name="runciman3"/>
212. satır:
Alman Haçlı ordusu Bizans arazilerinden yeniden organize edilmiş şekilde merhale merhale geçişe başladı. Yine Haçlı ordusu disiplinsizlik örnekleri gösterdi ve Friedrich Barbarossa'nın ordusu [[Filibe]] (o zamanki Philippopolis şimdiki Plovdiv) şehrini işgal etti ve bu şehri tekrar Bizans eline geçirmek için gönderilen 3.000 kişilik Bizans ordusunu yenik düşürdü. Ayrıca Adrianopolis ([[Edirne]]) şehrini yaktılar. Bu nedenle bu ordu 1189 sonbaharında Konstantinopolis'e gelir gelmez biran önce Boğaz'dan karşıya taşındı. Bazı kaynaklar Bizans İmparatoru [[II. İsaakios Angelos]]'un Selahaddin ile bir gizli anlaşma yaptığını ve Selahhadın'ın Bizans topraklarına hücum etmeme garantisine karşılık Haçlı ordusunu zayıflatmak için elinden geleni yapacağı hakkında anlaşama yaptığını bildirirler.<ref name="runciman3"/>
 
Diğer taraftan II. Kılıç Arslan da bu büyük Alman ordusuyla çatışmaktan sakındı ve Almanlarla antlaşma yaparak bu ordunun Anadolu'dan Selçuklu ordusunun hücumlarına maruz kalmadan geçişini garantiledi. Fakat Almanlara göre bu ordunun Anadolu'dan geçişi sırasında kimseye buyruk olmayan Türkmenlerin zaman zaman hücumlarına maruz kaldı. [[Akşehir]] üzerinden, Alman Haçlı ordusu 17 Mayıs'data bu ordu Anadolu Selçuklu başkenti olan [[Konya]] önlerine geldi. Anlaşma gereğince barış içinde ordunun şehir kenarından geçmesi gerekmekteydi; fakat imparator Friedrich şehre hücum edip eline geçirmeye karar verdi. Bazı Alman tarihçilerine göre bu ordu Konya önlerine geldiğinde İmparator Friedrich'in Türkmen hücumlarına karşı sabrı tükenmişti ve Türklere karşı bir yaptırım uygulamak istemekteydi. Diğer tarihçiler Haçlılar Konya önüne geldiğinde II. Kılıç Arslan'ın büyük oğlunu Kutabeddin bu durumu kaldıramamıştı ve babasını tutuklattırarak Haçlı ordusuna karşı koymayı denedi. Her nedenle olursa olsun Alman Haçlı ordusu, yapılan antlaşmaya aykırı olarak 18 Mayıs'data (bazı tarihçilere göre bir askeri çatışmadan sonra Kutabeddin'in ordusunun çekilmesini takiben) Alman Haçlı ordusu Konya'yı işgal etti.<ref>Tyerman,C.(2006) ''God's war: a new history of the Crusades'', sf. 418, 426</ref> Alman Haçlı ordusu Konya'da 5 gün kalıp yine yürüyüşe geçti. [[Göksu (Kilikya)|Göksu Irmağı]] vadisini takip edip Akdeniz'e inmek planlanmıştı.
 
Fakat Alman Haçlı ordusu 10 Haziran 1190'da tam dağlık araziden çıkıp Silifke civarına geldiği zaman ordusunun ve korumalarının biraz ilerisinde bulunan İmparator I. Friedrich Barbarossa Göksu Irmağı içinde boğularak öldü. Bunun nedenleri çeşitli şekillerde anlatılmıştır.<ref name="runciman3"/> Bazı tarihçilere göre İmparator çok sıcak olan bir günde kendi soğutmak için ırmağa atlamış veya suyun çok soğuk olması dolayısıyla kriz geçirip boğulmuş; ya da suyun hızı beklediğinden çok olup bu hızlı su akışına karşı koyamayıp boğulmuştu. Diğerleri atının sürçmesi dolayıyla ırmağa düştüğünü ve çok ağır zırh giydiği için yahut başını bir kayaya çarptığı için suya batıp boğulduğunu iddia ederler. Ordusunun birlikleri ırmak kenarına geldikleri zaman nehir kıyısında ölü cesedi ile karşılamışlardır.<ref>[[Silifke]]-[[Mut]] yolu üzerinde İmparator I. Friedrich anısına bir anıt bulunmaktadır.</ref>
236. satır:
Hittin Savaşı'nda esir düşen Kutsal Kudüs Kralı [[Lüzinyan'lı Guy|Guy]] 1189'da [[Selahaddin Eyyubi|Selahaddin]] tarafından hapisten çıkarılıp serbest bırakıldı. Guy kutsal kitap üzerine yemin ederek müslümanlara karşı bir daha bir silah kullanmıyacağına söz verdi.<ref name="maalouf"/> Serbest kalır kalmaz Guy Sur'de bulunan Hristiyan ordusunun komutasını üzerine almaya çalıştı. Fakat bu kaleyi Selahaddin'in kuşatmasına karşı başarılı olarak korumuş bulunan "Montferrat'lı Conrad" bunu kabul etmedi.
 
Bu sefer Guy yeminine rağmen dikkatini Haçlı'ların ve Hristiyan çoğunun Kutsal Filistin'e eski giriş limanı olan ve Selahaddin tarafından Müslümanların eline geçmiş olan [[Akka]] kalesi üzerine çekti. Akka kalesinin eline geçirmek için civardan bir Hristiyan ordusu toplayıp Ağustos 1189'da kaleyi kuşatmaya aldı. Önce bu kuşatıcı Hristiyan ordusu küçüktü; ama Eylül'danden itibaren gün be gün yeni gemilerle haçlı güçleri gelmeye başlayıp kuşatıcı ordusu büyümeye başladı. Akka kalesi bir burunda idi; güneyinde liman; batısında deniz ve kuzey ve doğusunda birbirine diklemesine bağlanan çok güçlü şehir surları bulunmaktaydı. Surlar şehirdeki Müslüman orduları tarafından korunmaktaydı. Kuşatmacı Haçlılar bir yarım ay şeklinde surlar önünde idiler. Fakat bu şehrin Guy'a geçmesini istemeyen Selahaddin de kendi ordusunu Akka önlerine gönderip kuşatmayı yapan Hristiyan ordusunun arkasına düşmüştü. Selahaddin'in kuşatma dışındaki ordusu kuşatıcı Haçlılarla yaptığı silahlı çatışmalara rağmen kuşatmacı Hristiyan ordusunu tam olarak arkadan kuşatamadı. Önce Anadolu'dan gelmesi beklenen Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa'nın ordularına karşı durabilmek için Selahaddin Akka'ya fazla önem veremedi. Frederich Barbarosa'nın Silifke yakınlarında ölmesi ve ordusunun dağılması haberi geldiğinde de Hristiyan Haçlı ordusunun şehri yakınlarındaki sahil ve limanlara yeni gelen Hristiyan haçlılar tarafından devamlı desteklenmesinden dolayısıyla onları kuşatmadan sökmenin imkânı kalmamıştı.<ref name="maalouf"/>
 
1190 yazında Hristiyan kuşatmacılar kampında birçok hastalık salgın ortaya çıktı. Bunlardan birinde Guy'in ordusuna refakat eden Guy'in karısı Kutsal Kudüs Kraliçesi [[Sibilla]] ve genç kızı öldü. Guy'in krallığa meşru hakkı kraliçe Sibilla'nın kocası olmasından dolayı idi. Onun ölmesi ile krallık hukuken Sibilla'nın baba bir anne ayrı kız kardeşi "Kudüs'lu [[I. İsabella (Kudüs)|I. İsabella]]"'ya geçmiş oldu. İsabella "Toron'lu IV. Henry" ile evli idi ama kocası İsabella'nın krallık üzerinde meşru hakkını koruyacak güçte değildi ve bu meşru hakkını korumak nedeniyle İsabella hemen kocasından ayrıldı. Sur'ü idaresinde tutan "Montferrat'lı Conrad" ile yeni bir evlilik yaptı. Böylece yeni kocası "Montferrat'lı Conrad" yeni karısının meşru krallık hakkını korumak üzere Kutsal Kudüs Krallığı'na hakkını ilan etti.
258. satır:
 
Akka'yı eline geçirdikten sonra Richard deniz sahilini takip ederek güneye [[Yafa]]'ya doğru yürüyüşe geçti. Bu kaleyi aldıktan sonra Filistin'in içerisine Kudüs'e doğru bir hücum yapmayı planlamaktaydı. Fakat Haçlı ordusuyla sahilde yürüyüşe devam etmekteyken Selahaddin ordusuyla sahilden daha içeriden ona paralel olarak takip etti. Richard'ın Haçlı donanma filosu ise
denizden onu takip etmekteydi. Yafa'nın 50 &nbsp;km kuzeyinde bulunan Arsuf mevkiinde birden Selahaddin ordusunu sahile doğru çevirerek Haçlı ordusuna karşı savaş durumuna geçti. 7 Eylül 1191'de iki ordu bu mevkide [[Arsuf Muharebesi]]'ne giriştiler.
 
Selahaddin'in ordusu, Richard'ın Haçlı ordusunun düzgün saflarını bozmak için değişik yönlerden aralıksız taciz hücumlarına geçti. Bu taktiğin hedefi Haçlı ordusunun saf düzenini bozup parçalara bölünmesini sağlamak ve bu parçaları ayrı ayrı olarak yenip elemine etmekti. Haçlı ordusu genellikle başta saf düzeni bozulmadan bu taciz hücümlarına karşı savunmayı başardı. Fakat birden kitle halinde Hospitalier Şövalyeleri Selahaddin 'in sağ kanadına süvari hücumuna geçtiler. Richard ordusununun saf düzenini korumak için genel bir taarruz yapılması emrini veedi. Kendi ordusuyla ortadan; Tapınak Şövalyeleri Selahaddin'in sol kanadına yönelik sağ kanada yönelik Hospitalier Şövalyeleri ile birlikte bir genel taarruza geçtiler. Selahaddin bu Haçlı genel taarruzuna karşı durmak istemedi ve ordusuna düzenli bir şekilde geri çekilme emri verdi. Selahaddin'in ordusu bu geri çekilme sırasında zayiat vermekle beraber bir bozgun olmadan düzenli geri çekildi ve ordunun savaşma gücü hala korunmuş oldu. Böylece Richard ve Haçlı ordusu Arsuf Muharebesi'ni kazanmış oldular.
283. satır:
Kasım gelince yağmurlar geldi ve fena deniz şartları başladı. Bu şartlar altında genellikle askeri harekat yapılmamaktaydı. Selahaddin ordusunun yarısını terhis edip Mısır'a geri gönderdi ve gerisini de Kudüs'te ordugaha çekti.<ref name="runciman3"/>
 
Fakat Richard bunu fırsat bilip Kasım ortasında Kudüs'e gitmek üzere büyük bir askeri harekata geçti. Selahaddin'in ordusu tarafından terk edilmiş olan [[Ramla]]'ya ilerledi ve şehri eline geçirip 6 hafta orada kaldı. Richard, Noel'de [[Latrun]]'a geçti ve [[Cebel el-Halil]] tepelerine geldi. Fakat hava çok bozulmuştu. 3 Ocak'da Richard ordusuyla bu tepelerde Küdüs'ten yaklaşık 19 &nbsp;km uzaklıkta olan "Beit-Nuha" kalesine erişti. Araziyi bilmeyen Haçlı askerleri bunu çok sevinçle karşıladılar. Ama havayı ve coğrafyayı bilenler, özellikle Tapınak Şövalyeleri ve Hospitalier Şövalyeleri, bu kötü hava şartları altında yağmur çamurda tepelerden inip Kudüs'e başarı ile hücum etmenin imkânsız olduğunu ifade ettiler. Ayrıca Selahaddin'e Mısır'dan gelen takviye ordusunun gelmiş ve yakın tepelerin birinde kampa girmiş bulunmakta olduğu ve eğer hücum geçilirse Selahaddin'in iki ordusu arasında kalınmasının da mümkün olduğu öğrenildi. Richard bu mevkide 5 gün kaldıktan sonra stratejik durumu iyi bilenlerin tavsiyelerine uyarak geri dönmeye karar verdi. Bu Richard'ın ordusunun Kudüs'e en yakın olarak geldiği mevki oldu.<ref name="runciman3"/>
 
Richard ordusu ile terk edilmiş Ramla'ya geri çekildi. Bu arada orduda bulunan Fransız Haçlılar Kudüs'e gidilmemesi dolayısiyla Richard'ın komutanlığından gocunmaya başlamışlardı. Birçok Fransız haçlı (en önemlisi [[Burgundi]] Dükü) Richard'ın Haçlı ordusunu terk edip Yafa'ya veya Akka'ya geri gittiler. Bunu önlemek için 20 Ocak'ta Richard bir savaş konseyi toplayıp durum ve stratejik konular hakkında bu konseye katılanlara çok ayrıntılı bilgi verip birçok Haçlı komutanını verdiği kararın doğruluğuna inandırdı. Bu konseyde ordusuna Ramla, İbelin yoluyla Selahaddin'in yıktırdığı Askalon'a gitme emri de verdi.
311. satır:
Temmuz 1192'de I. Richard emrindeki Haçlı ordusu Küdüs'ü alamadığı için ve sahilde hücuma maruz kalacağı için Filistin'in kuzeyine doğru çekilmeye başladı. Selahaddin'in ordusu daha önce Haçlıları Kudüs'e hücumlarında harekat merkezi olan Yafa kalesine hücuma geçti ve üç gün süren kuşatmadan sonra şehri ve kaleyi eline geçirdiler. Küçük bir kısım savunmacı iç kaleye çekildi. Bu müslüman ordusu Haçlıların Temmuz 1191'deki [[Üçüncü Haçlı seferi Akka Kalesi Kuşatması|Akka Kuşatması]] sonucunda teslim olan yaklaşık 2.700 savunmacılarından askerin ve 300 kadar kadın ve çocuğun tümünü hunharca öldürmelerini unutmamışlardı. Selahaddin'in ordusu Yafa'da bulunan savunmacılara karşı bir intikam katliamı başlattılar. Bu katliamı Selahaddin Eyyubi önlemeye çalıştıysa da, askerin kontrolünü kaybetmişti. Selahaddin hatta savunmacı Haçlılara iç kaleye çekilip kendilerini savunmaları hakkında haberler göndermişti.<ref name="runciman3"/>
 
I. Richard Yafa'ya hücumu duyunca kuzeyde kıyı boyunda demirli gemilere ordusunun zırhlı şövalyelerini ve İtalyan Pisa'lı ve Genova'lı okçuları doldurarak Yafa önlerine geldi. Durumu bilmediği için önce karaya çıkmadı. Fakat daha teslim olmamış iç kalede bulunan bir papaz gizlice yüzerek gemilere geldi ve durumu I. Richard'a bildirdi. 31 Temmuz'da I. Richard 55 zırhlı şövalye, birkaç yüz piyade askeri ve 2000 kadar [[Tatar yayı|kurmalı yay]] kullanan Cenova'lı ve Pisa'lı denizci birliği ile karaya çıktı ve kaleye hücuma geçti. 31 Temmuz'da şehir tekrar Haçlılar eline geçti. Yafa'yı eline geçiren ve Richard'ın hücumuna karşı kaleyi savunan Müslüman askerler şehirden kaçabildiler. Selahaddin bu kaçışı ancak kaleden 10 &nbsp;km kadar ileride durdurabildi ve ordusunu ancak orada yeniden düzene sokabildi.<ref name="runciman3"/>
 
Selahaddin Yafa'yı eline geçiren Richard'ın haçlı ordusunu desteklemek için Kayseriya şehrinden Haçlı takviye birlikleri gelmekte olduğu haberini aldı. Bu desteği önlemek için 4 Ağustos'da Selahaddin'in ordusu gizlice harekete geçerek ertesi gün sabah erkenden alaca karanlıkta yeniden şehre hücum etmek amacıyla şehir duvarların önünde toplanmaya başladılar. Fakat bir İtalyan haçlı askeri gizlice tarlalardan gelen Müslüman askerlerini görüp Richard'a bu haberi ulaştırmiştı. Richard şehirdeki hem uzun yaylı hem de kurmalı yaylı okçularını ve mızraklı ağır süvari birliklerini bir hücuma karşı hazırladı. 5 Ağustos günü Selahaddin'in çok hafif zırhlı Mısır ve Bedevi hafif süvari birlikleri şehre hücuma geçtiklerinde büyük zayiata uğradılar. Bazı Müslüman askerler şehre girmeyi başardılar ve şehri savunmakta olan İtalyan denizcileri gemilerine binip kaçmak üzere limana doğru çekildiler. Fakat Richard akşama doğru kendi birlikleri ile geri gelip müslüman birliklerini şehirden çekilmeye zorladı. Akşama doğru Selahaddin ordusunu geri çağırdı ve Kudüs'e doğru çekilmeye başladı.<ref name="runciman3"/>
329. satır:
Bu antlaşmadan sonra Arslan Yürekli Richard'a Kudüs'ü ve kutsal yerleri ziyaret etmesi için pasaport gönderildi. Ama Richard Kudüs'e gitmemeye karar verdi ve emri altında bulunan Fransız Haçlı askerlerinin de Kudüs gitmelerini yasakladı. Ama diğer Haçlı ordularında bulunanlar ve diğer askerler, asiller ve şövalyelerden çoğu Kudüs'ü ziyarete gittiler.
 
Richard önce Akka'ya gitti. Oradan 29 Eylül'dade Kraliçe Berengia ve Kraliçe Joanna, Fransa'ya gitmek üzere gemi ile ayrıldılar. 10 gün sonra ise 9 Ekim'de Richard gemi ile Akka'dan Filistin'den ayrıldı.
 
== Üçüncü Haçlı seferi sonrası ==