Antisemitizm: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Monurts87 (mesaj | katkılar)
Gerekçe: + yorum içeren katkı
Yeni Üye (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
34. satır:
Antisemitik kelimesi muhtemelen ilk olarak 1860 yılında, Avusturyalı Yahudi bilgin Moritz Steinschneider tarafından kullanılmıştır. Steinschneider terimi, Ernest Renan'ın "Sami ırklarının" "[[Aryan]] ırklar"dan daha aşağı olduğu yönündeki fikirlerini nitelendirmek için kullanmıştı.<ref>In: [[Alex Bein]]. ''The [[Jewish Question]]: Biography of a World Problem''. Fairleigh Dickinson University Press, 1990, Page 594. ISBN 0-8386-3252-1</ref>
 
1873 yılında, Alman gazeteci Wilhelm Marr, ''"Yahudi Ruhunun Cermen Ruhu karşısındaki Zaferi. Dini olmayan bir bakış açısından bir inceleme"'' başlıklı risalesinde, ''"Semitismus"'' kelimesini hem Yahudiler hem de yahudilikYahudilik (Yahudi olmak anlamında) kavramlarını belirtmek için kullanmıştır. Marr, 1880 yılında yayımlanan ''"Cermen Ruhu için Yahudi Ruhu karşısında Zafere Giden Yol"'' başlıklı risalesinde de daha önce kullandığı semitizm kelimesinden türettiği Antisemitizm kelimesini kullanmıştır. Risale büyük rağbet görmüş, aynı yıl Marr, Almanya ve [[Alman kültür tarihi|Alman kültürüne]] karşı sözde Yahudi tehdidi ile mücadele edilmesini ve ülkeden zorla çıkarılmalarını savunan ilk kuruluş olan "Antisemitler İttifakı"nı kurmuştur.<ref>Wilhelm Marr. [http://www.archive.org/details/DerSiegdesJudenthumsueberdasGermanenthum|Der Sieg des Judenthums über das Germanenthum. Vom nicht confessionellen Standpunkt aus betrachtet.] Rudolph Costenoble. 1879, 8th edition. Archive.org</ref>
 
=== Tanımlar ===
55. satır:
 
=== Orta Çağ ===
Milattan sonra 9. yüzyıldan itibaren, [[Orta Çağ]] [[İslam]] dünyası [[zımmi]] statüsünde değerlendirdiği Yahudilerin (ve [[Hıristiyan]]ların) dinlerini Orta Çağ Hıristiyan Avrupa'sında olduğundan daha özgürce yaşamalarına izin vermiştir. Müslümanların yönetimi altında, [[Endülüs|İber Yarımadası]]'nda Yahudilere karşı baskıların yaşandığı 11. yüzyıla kadar [[İspanya'daki Yahudi kültürünün altın çağı]] yaşanmıştır.<ref>{{Kaynak|first=María Rosa|last=Menocal|author-link=María Rosa Menocal|başlık=The Ornament of the World: How Muslims, Jews and Christians Created a Culture of Tolerance in Medieval Spain|date=April 2003|publisher=Back Bay Books|isbn=0316168718}}</ref> On birinci yüzyıldan itibaren [[Mısır]], [[Suriye]], [[Irak]] ve [[Yemen]]'de [[sinagog]]ların tahrip edilmesini emreden çok sayıda karar da hayata geçirilmiştir. Kur'an'da yasaklanmasına rağmen, Yahudiler 12 ve 18. yüzyıllar arasında Yemen'in bazı bölgelerinde, [[Fas]]'ta ve [[Bağdat]]'da İslama geçmek ya da ölüm arasında seçim yapmaya zorlanmıştır.<ref>[http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/anti-semitism/Jews_in_Arab_lands_(gen).html The Treatment of Jews in Arab/Islamic Countries]</ref> 1147 yılından itibaren [[Mağrip]] ve Endülüs topraklarını kontrolleri altına alan [[Muvahhidler]]<ref name=islamicworldeb>Islamic world. (2007). In Encyclopædia Britannica. Retrieved September 2, 2007, from [http://www.britannica.com/eb/article-26925 Encyclopædia Britannica Online].</ref> de çok daha köktenciydiler ve zımmilere oldukça sert davrandılar. Din değiştirme ya da ölüm arasında seçim yapmaya zorlanan birçok Yahudi ve HıristiyanHristiyan göç etti.<ref name=frank>Frank and Leaman, 2003, p. 137-138.</ref><ref>[http://www.myjewishlearning.com/history_community/Medieval/IntergroupTO/JewishMuslim/Almohads.htm The Almohads]</ref><ref>[http://www.theforgottenrefugees.com/index.php?option=com_content&task=view&id=66&Itemid=39 The Forgotten Refugees]</ref> [[Musa ibn Meymun]]'un ailesi gibi kimileri daha ılımlı Müslüman topraklarına göç ederken,<ref name=frank/> diğerleri ise 13. yüzyıldan itibaren Yahudilerin dinlerini değiştirmeleri yönünde gitgide daha büyük bir baskı ile karşı karşıya kaldığı büyüyen Hıristiyan krallıklarına yerleşmek üzere kuzeye gitti.<ref>[http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/Judaism/Sephardim.html Sephardim]</ref><ref> Kraemer, 2005, pp. 16-17.</ref>
 
Orta Çağ boyunca, Avrupa'daki Yahudilere birçok yerde kan iftiraları, kovulmalar, din değiştirmeye zorlamalar ve katliamları içeren baskılar yapıldı. Avrupa'daki Yahudilere yönelik önyargının temel gerekçesi din kökenliydi. Katliamlar en üst düzeyine Haçlı Seferleri sırasında ulaştı. [[Birinci Haçlı Seferi]] (1096) sırasında, [[Ren Nehri|Ren]] ve [[Tuna]] boylarındaki Yahudi cemaatleri yok edildi. [[İkinci Haçlı Seferi]] (1147) sırasında, Almanya'daki Yahudiler çok sayıda katliama maruz kaldı. 1251 ve 1320 yıllarındaki Çoban Haçlı Seferleri'nde de Yahudiler saldırılara maruz kaldılar. Haçlı Seferleri'ni, aralarında 1290'da tüm İngiliz Yahudilerinin kovulması, 1396 yılında, 100.000 Yahudinin Fransa'dan kovulması ve 1421'de binlerce Yahudinin Avusturya'dan kovulması izledi.<ref name="hol">[http://www.holocaustcenterpgh.net/2-3.html Why the Jews? - Black Death]</ref>
88. satır:
Dini antisemitizm Yahudilik karşıtlığı olarak da bilinir. İsimden de anlaşılabileceği üzere, antisemitik saldırıların belirleyici özelliği, Yahudilik dininin kendisiydi. Antisemitizmin bu türünde, Yahudilerin halk içinde dinlerinin gereklerini yerine getirmeye son vermeleri veya din değiştirmeleri, özellikle resmi veya "doğru" dine geçmeleri halinde, saldırılar sıklıkla durur, bazen de din değiştiren Yahudiler toplu ayinlerden dışlanırlardı.
 
Yahudiler, Roma İmparatorluğu'nun HıristiyanlığaHristiyanlığa geçmesinden bu yana HıristiyanHristiyan ve Müslüman topraklarında dini azınlık olarak yaşamışlardır. Gerek HıristiyanlıkHristiyanlık gerekse İslam Yahudileri Tanrı yolunu reddedenler olarak resmeder. Yüzyıllar boyunca HıristiyanlarHristiyanlar ve Müslümanlar zaman zaman Yahudiler ile barış içinde yaşamış, zaman zaman ise onlara baskı yapmışlardır.
 
=== Yeni Ahit ve antisemitizm ===
Bazı tarihçiler, [[Yeni Ahit]]'in (İncil) büyük ölçüde Yahudiler tarafından, Yahudilere ait bir kültürel bağlam içinde yazıldığının kabul edilmesine rağmen, Yahudilere karşı giderek artan hasmane ve saldırgan bir tarzda yazılmış olduğunu belirtir. [[Yuhanna İncili]], birçok Yahudi karşıtı bölüm içermesinden ve Yahudilere yönelik çok sayıda aşağılayıcı atıfta bulunmasından ötürü özellikle antisemitik olarak öne çıkar.<ref>Flannery (2004) pp. 33</ref>
 
Selaniklilere 1. Mektup 2:13-16, defalarca antisemitik amaçlar için kullanılmıştır. Ayet, kişinin kendi yurttaşlarının elinde çektiği sıkıntılardan bahseder. Yahudiye'de İsa'ya bağlı olan toplulukların, [[İsa]]'yı öldüren Yahudilerden baskı gördüğü, Tanrı'nın bu tür insanların hoşnutsuz olduğu, bunların tüm insanlara düşman olduğu ve Pavlus'un Yahudi olmayan uluslarla Yeni Ahit'in mesajı ile ilgili konuşmasını engelledikleri anlatılır. İkinci Tapınak döneminde, Yahudi dini grupları arasında Yahudi olmayanlarla iletişim konusunda mezhepsel farklılıklar yaşanıyordu. Kimilerinin bunun [[Pavlus]]'a isnat edilen diğer yazılar ile çeliştiğini düşünmesi ve Pavlus'un, HıristiyanlığaHristiyanlığa geçmeden önce, [[Ferisi]] olduğu döneme dair olumsuz bir tavrı olmadığından, ayet uzmanlar arasında önemli tartışmalar doğurmuştur.<ref>Richardson (1986) pp. 21-22</ref>
 
Yeni Ahit'e göre, İsa Romalı askerler tarafından gaddar bir şekilde ve aşağılanarak öldürülmüştür. [[Pontius Pilatus]]'un sözleri (Matta 27:24-25) İsa'nın öldürülmesinden tamamiyle Yahudilerin sorumlu olduğunu ima etmektedir. İsa çarmıha çivilendiğinde, Yeni Ahit orada bulunanların İsa'ya hakaret ettiklerini belirtir (Matta 27:39); kimileri, ismi verilmeyen bireylerin aslında Yahudiler olduğunu iddia eder. Romalıların olayla ilgisi, özellikle idam şekli Yeni Ahit'te anlatılmasına rağmen, HıristiyanlarınHristiyanların genelindeki izlenim İsa'nın ölümü ile sonuçlanan olayları Yahudilerin kontrolünde geliştiği yönündedir.
 
Kimileri, HıristiyanlarınHristiyanların Yahudiliği ilk olarak rakip ardından da günah keçisi olarak görmeye başlamalarının izinin hem Yeni Ahit'in belirli kısımlarında hem de erken dönem HıristiyanHristiyan metinleri ve Havarilerin yazdıklarında sürülebileceğine inanmaktadır. İkinci Tapınak'ın yıkılması, İsa'nın ölümü yüzünden Tanrı'nın Yahudilere gazabı olarak görüldü. Benzer anlamlar taşıyan bölümlere Eski Ahit nevi'im'de (peygamberler), bilhassa da Yahudi halkının yargılanması, imhası ve Babilliler ([[II. Nebukadnezar]] yönetiminde, M.Ö. 587 yılında) tarafından [[Kudüs]]'den sürgün edilmesini anlatan [[Yeremya kitabı|Yeremya'nın Kitabı]]'nda görülebilir.
 
Yeni Ahit'in büyük kısmı, İsa'nın takipçileri olan Yahudiler tarafından yazılmıştır ve ikisi hariç (Luka ve Elçilerin İşleri) tüm kitapçıklar bu gibi Yahudi takipçilere isnat edilir. Bununla birlikte, Yeni Ahit'te kimilerinin antisemitik olarak nitelendirdiği ya da antisemitik amaçlar doğrultusunda kullanılmış olan bir dizi bölümde yer alır:
107. satır:
"Bak, [[Şeytan]]'ın havrasından olanları, Yahudi olmadıkları halde Yahudi olduklarını ileri süren yalancıları öyle edeceğim ki, gelip senin ayaklarına kapanacak ve benim seni sevdiğimi anlayacaklar." (Esinleme 3:9).}}
 
Bazı din uzmanları İsa ve [[İstefan]]'ın diğer Yahudilere hitap eden Yahudiler olduğunun ve İsrailoğullarına yönelttikleri geniş ithamların [[Musa]]'dan ve O'nun ardından gelen Yahudi [[peygamber]]lerden alındığının altını çizerler (örn. Tesniye 9:12-14; Tesniye 31:27-29; Tesniye 32:5, Tesniye 32:20-21; 2. Krallar 17:13-14; Yeşeya 1:4; Tesniye 9:12-14). İsa bir defasında da kendi öğrencisi [[Petros]]'a 'İblis' demişti (Markos 8:33). Diğer uzmanlar, bunlar gibi ayetlerin Yahudiler ile HıristiyanlarHristiyanlar arasında birinci yüzyılın sonları ve ikinci yüzyılın başlarında ortaya çıkan sürtüşmeleri yansıttığını ve İsa'dan kaynaklanmadığını iddia eder.
 
Yahudi peygamber Yeremya'dan yola çıkan (Yeremya 31:31-34) Yeni Ahit, İsa'nın ölümü ile, Musa tarafından yapılan ilk anlaşmayı geçersiz kılan ve birçok açıdan geçen, yeni bir anlaşmanın yapıldığını öğretir (İbraniler 8:7-13; Luka 22:20). İlk anlaşmanın uygulanması geleneksel olarak Yahudiliği karakterize eder. Bununla birlikte, İsa'nın başlangıçtaki Yahudi takipçileri [[Erkek sünneti|sünnet]] uygulamasına ve [[Kaşer|perhiz yasalarına]] riayet etmeyi sürdürmüş, bu sebepten ötürü de, Yahudi olmayan HıristiyanlarınHristiyanların bu yasalara uymaması İsa'nın ölümünden sonraki yıllarda tartışmalara ve anlaşmazlıklara konu olmuştur (Elçilerin İşleri 11:3; Elçilerin İşleri 15:1; Elçilerin İşleri 16:3).
 
Yeni Ahit, İsa'nın (Yahudi) öğrencisi Yahuda (Markos 14:43-46), Romalı Vali Pontius Pilatus ile Romalı askerlerin (Yuhanna 19:11; Elçilerin İşleri 4:27) ve Yahudi önde gelenleri ile Kudüs halkının (farklı derecelerde) İsa'nın ölümünden sorumlu olduklarını savunur (Elçilerin İşleri 13:27). [[Diyaspora]] Yahudileri, kendi kontrolleri dışındaki olaylardan ötürü suçlanmamıştır.
115. satır:
Yeni Ahit, Kudüs'deki Yahudi dini liderlerinin İsa'nın ölümünün ardından İsa'nın takipçilerine karşı düşmanca davrandıklarını, zaman zaman da onlara karşı güç kullandıklarını yazar. İstefan, taşlanarak idam edilir (Elçilerin İşleri 7:58). Din değiştirmeden önce, Saul İsa'nın takipçilerini hapseder (Elçilerin İşleri 8:3; Galatyalılar 1:13-14); Timoteyus'a Birinci Mektup 1:13). Din değiştirdikten sonra, Saul da Yahudi yetkililer tarafından çeşitli zamanlarda kırbaçlanır (Korintlilere İkinci Mektup 11:24) ve Yahudi yetkililer tarafından Roma mahkemelerinde suçlanır (örn. Elçilerin İşleri 25:6-7). Öte yandan, Yahudi olmayanların muhalefetine de defalarca atıfta bulunulur (Korintlilere İkinci Mektup 11:26; Elçilerin İşleri 16:19; Elçilerin İşleri 19:23). Daha genel olarak, Yeni Ahit'te İsa'nın takipçilerinin diğerlerinin ellerinde çektiği ıstıraplara da çok sayıda gönderme yapılır (Romalılar 8:35; Korintlilere Birinci Mektup 4:11; Galatyalılara Mektup 3:4; Selaniklilere İkinci Mektup 1:5; İbraniler 10:32; Petrus'un Birinci Mektubu 4:16; Esinleme 30:4).
 
=== Erken dönem HıristiyanlıkHristiyanlık ===
Justyn Martyr'in diyalogları, John Chrysostom'un vaazları ve peder Cyprian'ın tanıklıkları gibi Kilise tarafından kaleme alınan bazı erken ve etkili çalışmalar güçlü bir Yahudi karşıtlığı içermektedir.
 
Roma İmparatorluğu'da, HıristiyanlığınHristiyanlığın 438 yılında [[II. Theodosius]] Yasaları ile tek yasal din haline getirilmesi ile Yahudilere karşı önyargı da resmiyet kazanmış oldu. Yüz yıl sonra, [[I. Justinianos]] Yasaları Yahudileri birçok haktan mahrum ederken 6. ve 7. yüzyıllarda, aralarında Orleans Konseyi'nin de bulunduğu Kilise konseyleri de yeni Yahudi karşıtı maddeleri yürürlüğe koydu. Bu tür kısıtlamaların geçmişi, Endülüs'teki İspanyol şehri Elvira'da (bugün [[Gırnata]]) Yahudilere karşı bilinen ilk kilise konseyi yasalarının ortaya çıktığı 305 yılına kadar gider. Yahudilerle evlenmek isteyen HıristiyanHristiyan kadınlarının Yahudi erkek [[Katoliklik|Katolikliği]] kabul etmediği taktirde evlenmesi, Yahudilerin Katolikleri misafir etmesi, Yahudilerin Katolik HıristiyanHristiyan cariyelere sahip olması ve Katoliklerin tarlalarını kutsaması yasaktı. 589 yılında, Katolik İber Yarımadası'nda toplanan Üçüncü [[Toledo]] Konseyi Yahudiler ile Katoliklerin evliliğinden doğan çocukların zorla vaftiz edilmesini emretti. On ikinci Toledo Konseyi'ne gelindiğinde (681) Yahudilerin din değiştirmeye zorlama politikası hayata geçirilmişti.<ref name=Roth>Roth, A. M. Roth, and Roth, Norman. ''Jews, Visigoths and Muslims in Medieval Spain'', Brill Academic, 1994.</ref> Binlerce insan ülkeden kaçarken binlercesi de zorla Katolik yapıldı.
 
=== Orta Çağ ve Rönesans Avrupa'sı ===
125. satır:
On üçüncü yüzyıl civarında ortaya çıkan Almanca [[Judensau]] (Yahudinin dişi domuzu) kavramı Yahudileri aşağılamayı ve insanlıktan çıkartmayı hedeflemiştir. Genellikle Yahudiler [[domuz]] ya da [[baykuş]] gibi [[Kaşer|temiz olmayan hayvanlar]] ile uygunsuz temas halinde ya da şeytanı temsil eder şekilde katedral ve kilise tavanları, sütunları vs. üzerine resmedilmiştir.
 
Birçok defalar, Yahudiler kan iftiralarına maruz bırakılarak HıristiyanHristiyan çocuklarının kanını içtikleri yönündeki yanlış ithamlarla karşı karşıya kalmışlardır. Yahudiler Orta Çağlar boyunca, çok sayıda yasal kısıtlamaya tabi olmuşlar, bunların bazıları 19. yüzyılın sonuna kadar sürmüştür. Yahudiler, yere, zamana ve Yahudi olmayan rakiplerinin nüfuzuna göre değişen zanaat ve mesleklerden dışlanmışlardır. Yahudiler faizcilik ve seyyar satıcılık dışındaki mesleklerle uğraşması sıklıkla yasaklanmış, hatta zaman zaman bunların dahi dışında bırakılmışlardır.
 
=== 19 ve 20. yüzyıllar ===
On dokuzuncu yüzyıl boyunca ve kısmen 20. yüzyılda, Yahudilik dinine muhalefet ile ırkçı antisemitizmi birbirinden ayırmaya yönelik artan çabalara karşın Katolik Kilisesi halen güçlü antisemitik unsurları bünyesinde barındırıyordu. 1870 yılında ortadan kalkan [[Papalık devletleri]]nin son dönemlerinde, Yahudiler Getto'nun dışına çıkamıyordu. Ayrıca, [[Cizvitler]] gibi resmi örgütler de, 1946 yılına kadar " Yahudi ırkından gelen ancak babası, büyükbabası ve büyük büyükbabası açık bir şekilde Katolik inancına mensup olmayan" adaylara kapılarını kapalı tutuyordu. Brown Üniversitesi'nden tarihçi David Kretzer, [[Vatikan]] arşivlerinde yaptığı araştırmalar sonucunda, Katolik Kilisesi'nin 19 ve 20. yüzyıllarda "iyi antisemitizm" ile "kötü antisemitizm" arasında bir ayrım uyguladığını iddia ediyor. "Kötü" tür, ırklarından ötürü Yahudilere karşı nefreti körüklüyordu. Bu, gayrı-Hıristiyandı, zira Hıristiyanlığın mesajı etnik kimliğine bakılmaksızın tüm insanlığa yönelikti ve isteyen herkes HıristiyanHristiyan olabilirdi. "İyi" tür ise, gazeteleri, bankaları ve diğer kurumları kontrol etmek ve sadece servet birikimine önem vermek gibi kendilerine isnat edilen komplolardan ötürü Yahudilere eleştiriyordu. Birçok Katolik [[psikopos]] Yahudileri bu tür nedenler temelinde eleştiren makaleler kaleme almış, Yahudilere karşı nefreti desteklemek ile suçlandığında ise "kötü" antisemitizmi kınadığını belirtmiştir.
 
Öte yandan, İkinci Vatikan Konseyi, Nostra Aetate belgesi ve Papa [[II. Jean Paul]]'ün çabaları son onyıllarda Yahudiler ile Katolikliğin uzlaştırılmasına yardımcı olmuştur. Naziler, ideolojilerine ahlaki bir temel yaratabilmek için [[Martin Luther]]'in Yahudiler ve Yalanları Hakkında başlıklı kitabını kullanmışlardı.<ref>Luther, Martin. ''On the Jews and Their'' ''Lies'', cited in Robert.Michael. "Luther, Luther Scholars, and the Jews," ''Encounter'' 46 ( Autumn 1985) No.4.343-344</ref> 1994 yılında, Birleşik Devletler'deki en büyük [[Lutherci]] mezhep ve Lutherci Dünya Federasyonu'nun üyesi olan Amerika'daki [[Evanjelist]] Lutherci Kilise'nin Kilise Konseyi, kamuoyu önünde Luther'in antisemitik yazılarını reddetti. 2000 yılında, birçok Amerikalı Yahudi bilim adamı tarafından Yahudi-HıristiyanHristiyan ilişkileri hakkında tartışmalara yol açan Dabru Emet belgesi yayınlanmıştır. Belge şunları söyler:
 
"[[Nazizm]] kökenlerini Hıristiyanlıktan alan bir görüngü değildir. HıristiyanHristiyan Yahudilik karşıtlığı ve HıristiyanlarınHristiyanların Yahudilere uyguladığı şiddetin uzun tarihi olmaksızın Nazi ideolojisi ne tutunabilir ne de uygulanabilirdi. Nazilerin Yahudilere yönelik zulmüne çok fazla sayıda HıristiyanHristiyan katıldı ya da sempati ile baktı. Diğer Hıristiyanlar ise bu zulmü yeterince protesto etmedi. Ancak Nazizim tek başına HıristiyanlığınHristiyanlığın kaçınılmaz bir sonucu değildir."
 
== İslam ve antisemitizm ==
140. satır:
[[İslam ve Yahudilik|İslam bağlamında]] antisemitizmin çeşitli tanımları yapılmıştır. Müslümanlar arasında antisemitizmin boyutları seçilen tanıma bağlı olarak çeşitlilik gösterir:
 
* Claude Cahen ve Shelomo Dov Goitein, bunu sadece Yahudilere karşı takınılan ve genel olarak gayrı-MüslümlereMüslimlere karşı uygulanan ayrımcı uygulamaları içermeyen hasmane tutum olarak tanımlar.<ref name="Shelomo Dov Goitein"> [[Shelomo Dov Goitein]], A Mediterranean Society: An Abridgment in One Volume, p. 293 </ref><ref name="Cahen"> "Dhimma" by Claude Cahen in [[Encyclopedia of Islam]] </ref><ref name="OxfordDic">The Oxford Dictionary of the Jewish Religion, ''Antisemitism'' </ref> Bu uzmanlara göre, Orta Çağ'da İslam dünyasında antisemitizm genel ve yaygın olmaktan ziyade yerel ve münferit düzeydeydi [Shelomo Dov Goitein],<ref name="Shelomo Dov Goitein"/> hiç yoktu [Claude Cahen]<ref name="Cahen"/> ya da nadiren görülüyordu.<ref name="OxfordDic"/>
 
* Bernard Lewis'e göre, antisemitizm iki açık özelliğe sahiptir: Yahudiler diğerlerine uygulanandan farklı bir standarda tabi tutulur ve "kozmik kötülük" ile suçlanırlar.<ref> Lewis, Bernard. "The New Anti-Semitism", The American Scholar, Volume 75 No. 1, Winter 2006, pp. 25-36. The paper is based on a lecture delivered at Brandeis University on March 24, 2004 </ref> Lewis'e göre, 19. yüzyıl sonundan itibaren, Müslümanlar arasında, ilk defa tam anlamıyla antisemitizm olarak hareketler ortaya çıkmaya başlamıştır.<ref> Lewis(1984), p.184 </ref>
156. satır:
 
İslam ve Yahudilik vahiy ile inen Kutsal Kitap fikrini paylaşırlar. Her ne kadar tam olarak metin ve tefsiri konularında birbirlerinden ayrılsalar da, İbrani Tevratı ile Müslümanların Kur'anı önemli miktarda öykünün yanı sıra emri de paylaşırlar. Tevrat'ın geleneksel olarak tomar, Kur'an'ın ise kitap şeklinde olması ise her iki dinin yaşı hakkında bir fikir vermektedir.
Müslümanlar genelde Yahudilerden (ve HıristiyanlardanHristiyanlardan) kendileri gibi, İbrahim'in iman ettiği tek bir Tanrı'ya iman etmelerinden ötürü aynı genel öğretileri izleyen insanlar anlamında, "Ehl-i Kitap" olarak bahsederler. Kur'an, dinlerini bırakmak istemeseler bile hoşgörü gösterilmesi gereken "Ehl-i Kitap" (Yahudiler ve HıristiyanlarHristiyanlar) ile aynı hoşgörünün gösterilmediği putperestler (çoktanrıcılar) arasında ayrım yapar (Bkz. Bakara Suresi, 256. Ayet). Müslümanlara getirilen bazı kısıtlamalar da gevşetilerek, Müslüman erkeklerin "Ehl-i Kitap"tan bir kadın ile evlenmeleri ya da Müslümanların [[kaşer]] et yemelerine izin verilmiştir.
 
Kuran İsrailoğullarının "kutsal topraklarda" yaşayacağını ve devlet kuracağını adeta müjdeler:
167. satır:
 
=== Hıristiyanlık ile farklılıklar ===
Bernard Lewis Müslümanların büyük ölçüde HıristiyanlarınHristiyanların olduğu şekilde antisemitik olmadıklarını belirtir:
 
#İncil Müslüman toplumlardaki eğitim sisteminin parçası değildir, dolayısıyla da Müslümanlar Yahudilerin Tanrı katili olduğu hikâyeleri ile büyümezler; hatta tam tersine, Tanrı'nın öldürülmesi Kur'an'da [[Küfür (İslam)|küfre giren]] bir saçmalık olarak reddedilir.
186. satır:
Yahudi karşıtı duygular genelde Müslümanların siyasi veya askeri açıdan zayıf düştüğü ya da Müslümanların kimi Yahudilerin İslam hukuku tarafından kendilerine emredilen aşağı konumun sınırlarını aştığını hissettiği durumlarda alevlenmiştir.<ref>Lewis (1999), p. 130; Gerber (1986), p. 83</ref> Endülüs'te, ibn Hazm ve Ebu İshak Yahudi karşıtı yazılarında bu suçlamalardan ikincisine yoğunlaşmıştır. 1066 Gırnata katliamının ardındaki başlıca neden de bu olmuştur. 1033 yılında da Fez'de de 6.000 Yahudi katledilmiştir.<ref name=Morris10>[[Benny Morris|Morris, Benny]]. ''Righteous Victims: A History of the Zionist-Arab Conflict, 1881-2001''. Vintage Books, 2001, pp. 10-11.</ref> Bu şehirde, 1276 ve 1465 yıllarında da başka katliamlar yaşanmıştır.<ref>Gerber (1986), p. 84</ref>
 
İslam hukuku, her ikisi de zımmi statüsündeki Yahudiler ile HıristiyanlarHristiyanlar arasında bir ayrım yapmaz. Bernard Lewis'e göre, modern zamana kadar Müslüman yönetimlerdeki normal uygulama şeriatın bu yönü ile tutarlı olmuştur.<ref name = "Lewis p128"/> Bu görüşe, tüm zımmiler arasında Yahudilerin en düşük statüye sahip olduğunu savunan Jane Gerber karşı çıkar. Gerber, [[Osmanlı İmparatorluğu]]'nun verdiği [[Kapitülasyonlar]] çerçevesinde Hıristiyan cemaatlerinin Yahudilerin yararlanamadığı korumalardan faydalanabildiği sonraki yüzyıllarda bu durumun özellikle belirginlik kazandığını savunur. Örneğin, 18. yüzyılda [[Şam]]'da bir festival düzenleyen bir Müslüman soylu, tüm sosyal sınıfları önem sırasına göre davet ederken, Yahudiler sadece köylüler ve fahişelerin üzerinde kalmışlardı.<ref>Gerber (1986), pp. 84–85</ref> 1839 yılında, tüm Osmanlı vatandaşları için [[Tanzimat|eşitlik ilan edildiğinde]], buna ilk karşı çıkanlar, Müslümanların ardından ikinci sırada gelen [[Rumlar]] olmuştu. Bazı Rumlar, "Devlet bizi Yahudilerle aynı yere koydu. Biz, İslamın üstünlüğünden memnunduk," şeklinde itirazlar gelmişti.<ref>Lewis (1999), pp. 136–137; Gerber (1986), p. 86</ref>
 
Kimi uzmanlar, "antisemitizm" kelimesini modernizm öncesi dönemlerdeki Müslüman kültürü için kullanmanın ne kadar doğru olduğunu da sorgulamıştır.<ref>Cahen, Cl. "[http://www.brillonline.nl/subscriber/entry?entry=islam_SIM-1823 ḎH̲imma.]" Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman, Th. Bianquis, C.E. Bosworth, E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2006. Brill Online.21 November 2006></ref><ref name="autogenerated1" /><ref> [[Mark Cohen]] (1995) p. xvii </ref><ref> Nissim Rejwan, ''Israel's Place in the Middle East: A Pluralist Perspective'', University Press of Florida, p.31 </ref> Robert Chazan ve Alan Davies, modernizm öncesi İslam ve Hıristiyan dünyaları arasındaki en bariz farkın, Müslüman ülkelerdeki "ırksal, etnik ve dini toplulukların zengin çeşitliliği" olduğunu, bunun içinde de "daha önce çok tanrıcılığın hakim olduğu dünyada ya da sonraları Orta Çağ Hıristiyan dünyasının büyük bölümünde olduğunun aksine, Yahudilerin hiçbir şekilde yalnız muhalifler olarak göze çarpmadığı"nı savunuyorlar. Chazan ve Davies'e göre, böylesi bir eşsizliğin yokluğu Orta Çağ İslam dünyasında Yahudilerin içinde yaşadığı şartları iyileştirmiştir.<ref> Encyclopedia of religion, anti-semitism article. </ref> Norman Stillman'a göre ise, Yahudilerden Yahudi oldukları için nefret edilmesi anlamında antisemitizm "Orta Çağ Arap dünyasında, hoşgörünün en yüksek seviyede olduğu dönemde dahi vardı."<ref>Stillman (1979), p. 63</ref>
195. satır:
1828 yılında, Bağdat'da Yahudilere yönelik bir katliam gerçekleştirilirken,<ref name=Morris10/> 1839 yılında da İran'ın [[Meşhed]] şehrinde Yahudi Mahallesi'ne giren kalabalık sinagogu yakarak Tevrat tomarlarını parçaladı. Katliam ancak zorunlu din değiştirme ile önlenebildi. 1867'de de Barfuruş'da bir başka katliam yaşandı.<ref name=Morris10/>
 
1840 yılında, Şam'daki Yahudiler bir HıristiyanHristiyan keşiş ile Müslüman uşağını öldürüp [[Hamursuz Bayramı]]'nda pişirdikleri ekmeklerde kanlarını kullanmakla suçlandılar. Bir Yahudi berbere, "suçunu itiraf edene" kadar işkence edilirken, iki Yahudi daha işkence altında hayatını kaybetti. Bir üçüncüsü ise Müslümanlığa geçerek hayatını kurtardı. 1860'lar boyunca, [[Libya]] Yahudileri, Gilbert'in tabiri ile, cezai vergiye maruz kaldılar. 1864 yılında, Fas'ın [[Marakeş]] ve Fez şehirlerinde 500 civarında Yahudi öldürüldü. 1869 yılında, [[Tunus]]'da 18 Yahudi öldürülürken Jerba Adası'nda da Araplardan oluşan kalabalık Yahudi ev ve dükkânlarını yağmalayarak sinagogları yaktı. 1875 yılında, Fas'ın Demnat şehrinde 20 Yahudi öldürülürken, ülkedeki diğer şehirlerde de çok sayıda Yahudi sokak ortasında saldırıya uğradı ve öldürüldü. 1891 yılında, Kudüs'ün Müslüman liderleri Osmanlı yetkililerinden [[Rusya]]'dan gelen Yahudilerin bölgeye girmesinin yasaklanmasını talep ettiler. 1897 yılında, [[Trablusgarp]]'ta sinagoglar basılarak Yahudiler katledildi.
 
Mark Cohen'e göre, birçok uzman modern dünyada Araplar arasındaki antisemitizmin 19. yüzyılda, Yahudi ve Arap milliyetçilikleri arasındaki sürtüşme ile yükseldiği ve Arap dünyasına öncelikle milliyetçi HıristiyanHristiyan Araplar tarafından ithal edildikten sonra ancak kademeli olarak "İslamlaştığı" sonucuna varmıştır.<ref> [[Mark Cohen]] (2002), p.208 </ref>
 
=== 20. yüzyıl ===
209. satır:
Robert Satloff'a göre, Fas, Tunus ve Libya'daki İtalyan ve Alman işgali sırasında Müslümanların ve Arapların hem Holokost (Yahudi Soykırımı) işbirlikçileri hem de Yahudileri kurtaranların saflarında yer aldığını belirtir.<ref>[http://www.meforum.org/article/1073 Righteous Muslims. A briefing by Robert Satloff] by Rachel Silverman, ''Jewish Exponent'', December 14, 2006 ([[Middle East Forum]], December 11, 2006)</ref>
 
Antisemitizmin Arap ve İran medyası ve okul kitaplarında yer bulduğu söylenmektedir. Örneğin, [[Freedom House]] adlı kuruluşa bağlı Dini Özgürlük Merkezi, Suudi Eğitim Bakanlığı'nın şu anki eğitim ve öğretim yılında ilk ve orta okullardaki İslam etüdleri derslerinde kullanılan okul kitaplarını araştırmıştır. [[Vahabi]] olmayan Müslümanlar ve "kafirler"e karşı ifade ve fikirler arasında, Müslümanlara HıristiyanlardanHristiyanlardan, Yahudilerden, "çok tanrıcılar"dan, diğer "kafirlerden" ve Vahabi olmayan Müslümanlardan "nefret etmeleri" öğretilirken, tutarsız bir şekilde de, onlara karşı "adaletsiz" davranmamaları söylenmekte; ''Siyon Liderlerinin Protokolleri'', tarihi gerçekler olarak öğretilip günümüzden olaylarla ilişkilendirilmekte; "Yahudilerin ve HıristiyanlarınHristiyanların müdminlerin düşmanı olduğu" ve bu iki taraf arasındaki "çatışma"nın ebedi olduğu öğretilmekte; "Müslümanlar ile Yahudiler arasındaki çatışma"nın Mahşer'e kadar süreceği ve Müslümanların sonunda Yahudilere karşı zafer kazanacaklarının vaat edildiği öğretilmekte; Yahudilere karşı şiddet öğretisi seçici bir şekilde verilirken aynı zamanda, Kur'an ve hadislerde hoşgörüyü öğütleyen bölümler göz ardı edilmekte; İsrail'e 1967 öncesi sınırları içinde, "Filistin: 1948'den bu yana İşgal Altında" ibaresi ile yer veren bir Ortadoğu haritası içermekte; Yahudilerden şiddet bağlamında bahsedilmekte ve modern dünyadaki neredeyse tüm "yıkıcı eylemler" ve savaşlardan Yahudiler sorumlu tutulmaktadır.<ref>[http://www.freedomhouse.org/template.cfm?page=70&release=379 freedomhouse.org: Press Release<!--Bot-generated title-->]</ref> Suudi Arabistan'daki müfredat ile ilgili 38 sayfalık bir rapor Hundson Enstitüsü tarafından sunulmuştur.
 
== Irkçı antisemitizm ==
239. satır:
 
=== Avrupa ===
Avrupa'da antisemitizm 2000 yılından bu yana kayda değer bir artış göstermiş, Yahudilere yönelik sözlü saldırılar, Yahudi okullarına duvar yazıları yazılması, molotof kokteyli atılması, sinagoglar ve Yahudi mezarlıklarının tahrip edilmesi gibi olaylarda önemli yükselme kaydedilmiştir. Yahudilere yönelik fiziksel saldırılarda da ciddi artış görülmüş, dövme, bıçaklama ve diğer şiddet olayları sonucunda ciddi yaralanma, hatta ölüm vakaları yaşanmıştır.<ref name = "mgjmsp">[http://www.jcpa.org/phas/phas-urban-f04.htm Anti-Semitism In Germany Today: Its Roots And Tendencies - Susanne Urban<!--Bot-generated title-->]</ref> 2000 yılından bu yana, [[Avusturya]] ve Almanya sürekli olarak Yahudilere yönelik fiziksel şiddet, sözlü saldırı ve [[vandalizm]] olaylarında başı çekmiştir. Bu iki ülkeyi, Hollanda ve İsveç izlemektedir.<ref>The 2005 U.S. State Department Report on Global Antisemitism.</ref>
 
Avrupa'daki yeni antisemitik şiddetin büyük bölümü, uzun süredir devam eden [[Arap-İsrail Savaşları|Arap-İsrail anlaşmazlığın]]ın kıtaya yansımasının bir sonucu olarak görülebilir, zira faillerin çoğunluğu Avrupa şehirlerindeki büyük göçmen Arap topluluklarından çıkmıştır. Ancak, Fransa, [[Birleşik Krallık]] ve Avrupa'nın geri kalanı ile kıyaslandığında, Almanya'da Arap ve Filistin yanlısı grupların antisemitik olayların çok düşük bir kısmına karıştığı görülmektedir. Yahudilere ve mülklerine yönelik sözlü ve fiziksel saldırıda bulunanların çok büyük bölümü ülkedeki etnik Almanlar arasından çıkmaktadır. Aynı durum İsveç ve Avusturya'da da görülmektedir.<ref name = "mgjmsp"/><ref>Stephen Roth Institute, Tel Aviv University, http://www.tau.ac.il/Anti-Semitism/.</ref><ref name=roth>[http://www.tau.ac.il/Antisemitism/asw2004/general-analysis.htm "Annual Reports: General Analysis, 2004"], The Steven Roth Institute for the Study of Contemporary Antisemitism and Racism, Tel Aviv University, accessed March 12, 2006.</ref>
263. satır:
Suudi Arabistan hükümet web sitesinde, ülkeye girmek isteyen Yahudilere turist vizesi verilmeyeceği açıklanmış, daha sonra bu ifade kaldırılarak, "hatalı bilgi" konulmasından ötürü özür dilenmiştir.<ref>[http://www.house.gov/apps/list/press/ny09_weiner/022604Saudi.html "Official Saudi Arabia Tourism Website: No Jews Allowed. 'Jewish People' May Not Receive Travel Visas Required To Travel Into The Kingdom"] by Congressman Anthony D. Weiner (D-Queens & Brooklyn) February 26, 2004</ref><ref>[http://news.bbc.co.uk/2/hi/middle_east/3493448.stm "Jews barred in Saudi tourist drive"] (BBC) February 27, 2004.</ref> 2001 yılında, Suudi Arabistan Arap Radyo ve Televizyonu, ''Siyon Liderlerinin Protokolleri'''nin sahneye uyarlandığı, "Atsız Atlı" adlı 30 bölümlük bir dizi hazırlamıştır. Bir Suudi Arap devlet gazetesi tüm Yahudilerden nefret etmenin haklı olduğunu ifade etmiştir.<ref>[http://www.adl.org/presrele/islme_62/4013_62.asp ADL]</ref>
 
Suudi okul kitapları Yahudileri (ve HıristiyanlarHristiyanlar ile Vahabi olmayan Müslümanları) kötü göstermektedir; ''The Washington Post'''un 21 Mayıs 2006 tarihli sayısına göre, antisemitizmden temizlendiği iddia edilen Suudi okul kitaplarında halen Yahudilere maymun (ve HıristiyanlaraHristiyanlara domuz) denmekte, öğrencilerden Yahudilerden uzak durmaları ve onlarla dostluk kurmamaları istenmekte, Yahudilerin şeytana taptıkları iddia edilmekte ve Yahudileri mağlup etmek için Müslümanlar Cihat'a çağrılmaktadır.<ref>Shea, Nina. [http://www.washingtonpost.com/wp-dyn/content/article/2006/05/19/AR2006051901769.html "This is a Saudi textbook. (After the intolerance was removed.)"], ''[[The Washington Post]]'', May 21, 2006, p. B01.</ref>
 
Ortadoğu'daki kimi Müslüman din adamları sıklıkla Yahudilerden maymun ve domuzların torunları diye bahsetmektedir.<ref>Bernard Lewis. ''The Jews of Islam''. Princeton University Press, 1984, page 33.</ref><ref>Aluma Solnick. [http://memri.org/bin/articles.cgi?Area=sr&ID=SR01102 ''Based on Koranic Verses, Interpretations, and Traditions, Muslim Clerics State: The Jews Are the Descendants of Apes, Pigs, And Other Animals''.] MEMRI Special Report - No. 11, November 1, 2002</ref> Nisan 2002'de, El-Ezher Camii İmamı ve [[El-Ezher Üniversitesi]] Şeyhi ve en yüksek mevkide bulunan Sünni Arap din adamı Mısırlı Şeyh Muhammed Seyyid Tantavi, haftalık vaazında Yahudileri "Allah'ın düşmanları, maymun ve domuzların torunları" şeklinde tanımlamıştı. [[BBC]]'de yayımlanan ''Panorama'' programında da, Mekke'deki Büyük Cami'nin İmamı Abdül Rahman El-Sudais'in benzer açıklamalarına yer verilmiştir.<ref>
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Antisemitizm" sayfasından alınmıştır