Uluslararası ilişkiler teorisi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Kapi arasi (mesaj | katkılar)
k →‎Yapısalcılık: Türkçesi düzeltildi.
Kapi arasi (mesaj | katkılar)
k Bu sayfanın çevrilmesi ve genişletilmesi bir sınıf projesidir. Dönem sonuna kadar devam edecek ve en sonunda dersin öğretmeni tarafından düzeltmeler yapılacaktır. Bu süreç tamamlanana kadar çeviri ve Türkçe hataları olabilir.
30. satır:
== Oluşturmacılık (Konstrüktivizm) ==
 
Oluşturmacılık ya da sosyal oluşturmacılık <sup>[26]</sup> neo-liberal ve neo-realist uluslararası ilişkiler teorisine bir meydan okuma olarak tarif edilmektedir.<sup>[27]</sup> Michael Barnett oluşturmacı uluslararası ilişkiler teorilerinin fikirlerin uluslararası yapıyı tanımlaması, bu yapının devletlerin çıkar ve kimliklerini tanımlaması ve devlet ile devletdışı aktörlerin bu yapıyı yeniden üretmesi ile ilgilendiğini belirtir. Teorisi, uluslararası güç üretiminde uluslararası ilişkiler teorileri ve teoriler rolünün bilimsel yöntem ile ilgili tartışmalar ortaya çıkmıştır. Emanuel Adler, oluşturmacılığın rasyonelist ve yorumlayıcı (interpretetive) teoriler arasında orta bir zemin kapladığını belirtir. Realizm veya liberaliz teorilerinin Soğuk Savaş'ın sona ermesini öngörme konusundaki başarısızlıkları, oluşturmacı teorinin güvenilirliğini arttırmıştır. Yapılandırmacı teori geleneksel uluslararası ilişkiler teorisinin statik varsayımlarını eleştirir ve uluslararası ilişkilerin bir toplumsal yapı olduğunu vurgular. Konstrüktivizm uluslararası ilişkiler teorilerinde rasyonalist ontolojik temeli eleştiren bir teoridir. Oluşturmacılar, "fikirler" ile uluslararası sistem içindeki devlet ve devlet dışı aktörleri etkileyen tehditler, korkular, kimlikler ve diğer gerçeklik algısı etkenlerinden bahsetmektedir.Oluşturmacılar, bu düşünsel faktörlerin genellikle çok kapsamlı etkilere sahip olduğuna ve onların materyalist güç endişelerinin üstüne çıkabileceklerine inanırlar.
 
Oluşturmacılar, uluslararası sonuçların şekillenmesinde algıların olması gerektiğinin savunurlar. Bu nedenle, oluşturmacılar anarşiyi uluslararası sistemin değişmez temeli olarak değil, Alexander Wendt'in deyişiyle anarşiye “anarşi devletler ne anlıyorsa odur” anlayışıyla yaklaşırlar. Oluşturmacılar aynı zamanda sosyal normların dış politikayı şekillendirdiğine ve değiştirdiğine inanmaktadırlar.
37. satır:
 
== Feminizm ==
<span lang="TR">Feminist uluslararası ilişkiler uzmanı “Jacqui True”, feminizmi Ampirik feminizm, Analitik feminizm ve Normatif feminizmolarak arasındaki ayrımı yapmıştırayırmıştır. Ampirik Feminizm genel olarak kadın ve cinsiyet ilişkileri arasında kiarasındaki deneysel bağlantıları uluslararası ilişkilerdeilişkiler düzeyinde inceler. Bu anarşi ve devletçilik ana akımları ile uluslararası ilişkilere vurgu yaparak devlet sisteminin üretilmesini sağlamak istiyordu. Bu sistem marjinal alanlarda mümkündür. Analitik feminizme göre uluslararası ilişkilerin teorik çerçevesinde cinsiyet tartışmalarına ön yargılar vardır. İşte burada erkek ve kadın arasında biyolojik farklılıklar olmadığı anlamına gelmez ancak eril ve dişil olarak toplumsal kimlikleri vardır. Bu uluslararası ilişkilerde yaygın hale gelmiş olan erkeklik içinde nesnellik olduğu iddia edilmektedir. Analitik feministler bu ön yargılara örnek olarak devletler arası davranış biçimlerini açıklamışlar ve Neo-realizm’i sevmediklerini göstermişlerdir. Normatif feministler değişim gündeminin teorinin bir parçası olarak görürler. </span>
 
<span lang="TR">     Feminist uluslararası ilişkiler teorisini eleştirenler aslında teorinin kendi oyuncuları olan üçüncü dünya kadınlarıdır. </span>
50. satır:
== İngiliz Ekolü ==
 
* Realist ya da Hobbescu ([[Thomas Hobbes|Thomas Hobbes'd]] dan<nowiki/>an sonra)
* Rasyonalist ya da Grotiusçu ([[Hugo Grotius|Hugo Grotius't]] dan<nowiki/>an sonra)
* Devrimci ya da Kantçı ([[Immanuel Kant|Immanuel Kant't]] dan<nowiki/>an sonra)
 
Daha geniş anlamda, realizmin güç politikası ile devrimciliğin "ütopyanizmi" arasında bir orta yol arayan İngiliz Ekolünün kendisi rasyonalizmi ya da Grotiusçu geleneği destekler.
61. satır:
 
İşlevselcilik
esas olarak Avrupa'nın Entegrasyonbütünleşme (entegrasyon) deneyiminden ortaya çıkan bir uluslararası
ilişkiler teorisidir. İşsevselciler, realistlerin motive edici faktör
olarak gördüğü şahsi çıkar yerine, devletler tarafından paylaşılan ortak çıkarlarçıkarları koyarlar. Bu teoriye göre bütünleşme kendi iç dinamiğini oluşturur: İşlevsel veya teknik alanlarda
devletler arasında bütünleşme sağlandıkça, entegrasyonun sonraki aşamaları için ivme oluşur. Bütünleşme olgusunun bu "görünmez eli"
üzerinde odaklanır. they increasingly find that
yayılmataşma (spillover) olarak adlandırılır. Bütünleşmeyi durdurmak mümkün olsa da, bütünleşme ilerledikçe erişimini durdurmak zorlaşır. İşlevselciliğinİşlevselcilik uluslararası ilişkilerdeki anlamı dahaile çok azsık kullanılmaktadırkullanılmamaktadır.
momentum for further rounds of integration in related areas Entegrasyon kendi iç dinamiğini oluşturur: Devletler sınırlı işlevsel veya teknik alanlarda
entegre oldukça, sonraki aşamalar için bir ivme oluşur. Entegrasyon fenomeninin bu "görünmez eli"
yayılma olarak adlandırılır. Bütünleşmeyi durdurmak mümkün olsa da, bütünleşme ilerledikçe erişimini durdurmak zorlaşır. İşlevselciliğin uluslararası ilişkilerdeki anlamı daha az kullanılmaktadır.
 
Daha yaygın
olarak, işlevselcilik olguları aktörler üzerinden değil, sistemin fonksiyonları üzerinden açıklayan bir teoridir. Örneğin, İmmanuel Wallerstein Vestfalya uluslararası siyasal sisteminin, gelişmekte olan uluslararası kapitalist sistemi güvence altına almak ve korumak için ortaya çıktığını iddia ederken, işlevsel bir teori kullanmıştırkullanmaktadır. Bu teori işlevselcidir, çünkü bir olayı bir aktörünaktörlerin tercihlerinin değil,
bir sistemin tercihlerinin işlevi olarak açıklamaktadır. İşlevselcilik
yapısal veya(ya da realist) argümanlardan farklıdır, çünkü her ikisiiki teori de daha geniş, yapısal nedenlere baksa da, realistler (ve daha genel olarak yapısalcılar) yapının aktörleri teşvik ettiğini savlarken, işlevselciler ise aktörleri tamamen atlayarak, sistemin kendisine nedensellik gücü atfederler.
 
== Devlet Kartel Teorisi ==
 
Devlet
Kartel Teorisi eski bir ekonomik kurumsal teori olan özel ya da işletme kartel teorisinden türemiştir. Devlet Kartel Teorisinin Alman kökenlidir, çünkü Almanya'nın daha önceleri, eneskidenen gelişmiş ekonomik karteller ülkesi ve klasik kartel teorisinin ana vatanı idiolması nedeniyle Almanya kökenlidir . Devlet Kartel Teorisi, pozitivist veri değerlendirmeci yöntemlerden, (eleştirel sosyo-ekonomik analiz veya yansımalı yöntemler gibi) düşünce ya da ideoloji eleştirisi içeren yöntemlere uzanan geniş bir yöntem yelpazesi kullanır. Uluslararası ilişkiler teorileri arasında Devlet Kartel TeorisininTeorisi enile çok ortak yönyönü paylaştığıolan teori, işlevselciliktir. Ancak, Devlet Kartel Teorisi işlevseciliğe oranla, uluslararası örgüt teorisine daha çok odaklanır.
 
== Post-Yapısalcılık ==
Post-Yapısalcı teori uluslararası siyasetteki diğer yaklaşımlardan en çok ayrılan yaklaşımdır, çünkü bu yaklaşımPost-Yapısalcılık kendini çalışılan konu hakkında tekil bir anlatı üreten bir teori, okul ya da paradigma olarak tanımlamaz. Bunun yerine Post-Yapısalcılıkdeğil, eleştiri üreten bir yaklaşım, tutum veya dünya görüşüdürgörüşü olarak tanımlar. Post-Yapısalcılık eleştiriyi alternatifler yaratabilmek için gereken olanakların koşullarını üreten, doğası itibarı ile olumlu bir çaba olarak görür.
 
== Post-Modernizm ==
Post-Modern uluslararası ilişkiler yaklaşımlaryaklaşımları 1980'den beri uluslararası ilişkiler biliminbiliminin bir parçası olmuştur. Post-Modernist yaklaşım uluslararası ilişkiler kritik üst anlatı ve geleneksel uluslararası ilişkilerin doğru ve tarafsızlık ifşa etti.
 
== Post-Sömürgecilik ==