Yılanların Öcü: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
14. satır:
| Seride_sonraki = Irazca'nın Dirliği
}}
'''Yılanların Öcü''', [[Fakir Baykurt]]'un [[1954]] yılında yazdığı, köy hayatını anlatan ilk romanı. Bu kitap nedeniyle 1959 yılında hakkında soruşturma açılır ve öğretmenlikten uzaklaştırılır. Dil bakımından tamamen köy ağzından yazılmış, karakterler de gerçek hayattaki gibi seçilmiştir. Devam romanı olan [[Irazca'nın Dirliği]] ve [[Kara Ahmet Destanı]] ile birlikte Fakir Baykurt üçlemesi olarak anılır.<blockquote>Romanın Konusu valla ben de bilmiom</blockquote>
 
== Romanın Konusu ==
Karataş köyünde oğlu Kara Bayram, gelini Haçça ve torunları Ahmet ve Şerife ile yaşayan Irazca'nın köy içerisindeki hiyerarşiye başkaldırışı anlatılır. Deli Haceli ve karısı Fatma evlerinin çok nemli olmasından yakınarak tam Irazca ve ailesinin kaldığı evin önüne ev yaparlar. Bu sırada bir açılış için köye ziyarete gelecek kaymakamın haberi alınır. Kaymakamı ağırlamak adına çeşitli hazırlıklar tertip edilmeye başlanır. Bu iş için önce Kara Bayram'ın ası kuzusunu çalmakla işe başlarlar. Köyün muhtarı kişisel menfaatleri için Haceli'ye destek olur ve bir gün muhtarlığa konuşmak vaadiyle çağırdığı Kara Bayram'ı birkaç adamına falakayla dövdürür. Hem ası kuzusundan olan hem de üstüne dayak yediği oğlunu gören Irazca intikam almak için bir gece Haceli'nin ev yapmak için kazdığı temelleri doldurur. Bayram ise ev yapımı için gerekli olan kerpiçleri parçalar. Sabah kalktığında bütün yaptıklarının yok olduğunu gören Haceli öfkeyle o sırada hamile olan Haçça'ya taş atar ve düşük yapmasına neden olur. Tüm bunları biriktiren Irazca, kaymakam köye ulaşmadan onun yolunu keser ve hakkını aramak için kaymakamdan destek ister. Kaymakam köye ulaştığı zaman kendisi için hazırlanan tüm tertibe ve eğlenceye katılmadan açılışı yapar ve Irazca'ya hakkının verilmesini aksi halde kendisinin dava açmasını söyler. Köyün muhtarı bu tür bir olay karşısında kendisinin de suçlanacağını düşündüğü için Haceli'ye verdiği desteği keser ve Kara Bayram ile dialoga girmeye çalışır. Haceli'nin bütün yaptıklarından vazgeçeceğini ve bir miktar maddi destek olacağının teminatını verse de Kara Bayram ikna olmaz ve şehire gidip dava açacağını söyler. Bütün bunlar olurken Haceli, karısı Fatma ile Kara Bayram'ın ilişkilerini bilmemektedir.