Gülüşlü, Karaisalı: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
34. satır:
=== Tarihçe ===
 
köyünKöyün tarihi Anadolu erenlerinden Gülüş Dede nin Bir su kaynağının yanına Dergahını kurması ile başlar.TÜRKMENLER yazın yaylaya çıkmak için kış başlangıcındada Çukurova inmek için Gülüş Dedenin dergahının etrafında dinlenmek için mola verirlermiş.Bu mola günlerinde Gülüş Dedenin nasihatlerini dinlerlermiş.Uzun süre köy sadece dergah olarak varlığını sürdürmüş.Osmanlı da alevilere baskı başlayınca Çanakkale etrafında yaşayan Tahtacı Çiçili aşireti Önce Aydın'a daha sonra da Çukurova gelmiş , Çukurova sıcak olduğu için buradada duramamışlar ve Toroslara doğru giderken Gülüş Dedenin dergahı yanında mola vermişler. Geldikleri yol uzun sürdüğü için moları uzun sürmüş. Dergah etrafında suyun bol olması ve hayvanları için yeterli besi alanı olması nedeniyle buraya yerleşmeye karar vermişler ve Gülüş Dededen izin alarak dergah etrafına evlerini yaptırmışlardır.
 
Anamur Yöreisnde yaşayaşan Çardakçı Aşireti 1800 yılların ortasında Osmanlı zabitlerinin yaptığı bir terbiyesizlik sonucunda bu zabitlere derslerini verdikten sonra 3 ayrı kola ayrılarak ( Bir kol ermenek üzerinden konya ovasına, Bir kol Anatalya tarafına bir kolda Silifke üzerinden Çukurova yönüne)obayı terk etmişler. Çukurova gelen kol Çukurova'nın o dönemde bataklık olması sıcak ve sivri sineğe dayanamayarak Toroslara doğru gitme kararı almış çakıt'ı takip ederek şimdiki araplar köyü yakınlarına çadır kurmuşlar. Araplar köyü tarımla , Çardakçı aşireti hayvancılıkla uğraştığından anlaşamamışlar.Bunun üzerine Çardakçı TÜRKMEN aşireti ileri gelenleri yerleşme yeri aramak için keşfe çıktıklarında kendileri gibi eski bir YÖRÜK-TÜRKMEN gurubun yaşadığı Gülüş dede dergahı etrafındaki TÜRKMENLERLE karşılaştıklarında buranın yaşamak için uygun olduğuna karar vermişler. Dergahı kuran Gülüş Dede bu sırada ölmüş dergah degerini kaybetmiştir.Anamurdan gelenlerin de yerleşmesi ile ve dergahın kapanması neticesinde köy sünnileşmiş ancak Gülüş Dedenin hatrına köyün adı yaklaşık 150 yıldır Gülüşlüdür.