Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Zohak (mesaj | katkılar)
Kolega2357 (mesaj | katkılar)
k clean up AWB ile
24. satır:
| konu =
| akım = [[Sufilik]], [[Mevlevîlik]]
| ilk_eser = [[Mesnevi (Mevlânâ)|Mesnevî-i Manevî]]<br /><br />'''<u>Diğer meşhûr eserleri:</u>''' <br />[[Divan-ı Şems-i Tebrizi |Divân-ı Şems-i Tebrizî]], [[Fihi Ma-Fih]], [[Mecalis-i Seb'a]], ve [[Mektubat (Mevlana)|Mekâtîb]]
| eserleri = [[Mesnevi (Mevlânâ)|Mesnevî]]
| etkilendikleri = [[Muhammed bin Abdullah|Muhammed]], [[Ebu Bekr-i Sıddık]], [[Salmân-ı Fârisî]], [[Kâsım bin Muhammed]], [[İmam Cafer-i Sadık]], [[Zünnun-ı Mısri|Zû’l-Nûn el-Mısrî]], '''[[Beyazid Bistâmî]]''', '''[[Hallâc-ı Mansûr]]''', '''[[Ebû’l Hasan Kharakânî]]''', '''Ebû Sa’îd Ebû’l Khayr''', [[Yusuf Hemedani|Ebû Yakûb Yûsuf Hamdanî]], [[Abdülkâdir Geylânî]], Senâ’î, '''[[Ferîdüddîn-i Attâr]]''', Baha-ûd-Dîn Zekeriyâ, [[Bahaeddin Veled]], [[Seyyid Burhaneddin]], [[Muhyiddin İbn Arabi|Mûhy’îd-Dîn ibn’ûl Arabî]], [[Şems-i Tebrizi|'''Şems-î Tebrizî''']]
153. satır:
 
=== Babasının ölümünden sonraki dönemi ===
Babasının vasiyeti, Selçuklu sultanının buyruğu ve Bahaeddin Veled'in müritlerinin ısrarlarıyla Celâleddîn babasının yerine geçti. Bir yıl süreyle ders, vaaz ve [[fetva]] verdi. Sonra, babasının öğrencilerinden [[Tebriz]]li [[Seyyid]] Burhaneddin Muhakkik [[Şems-i Tebrizi|Şems-î Tebrizî]] ile buluştu. Celaleddin'in oğlu [[Sultan Veled]]'in ''[[İbtidaname]]'' (Başlangıç Kitabı) adlı kitabında anlattığına göre Burhaneddin, Konya'daki bu buluşmada genç Celâleddîn'i o çağda geçerli İslam ilim dallarında sınava soktu; gösterdiği başarıdan sonra "bilgide eşin yok; gerçekten seçkin bir ersin. Ne var ki, baban hal ehli idi; sen kal (söz) ehlisin. Kal'i bırak, onun gibi hal sahibi ol. Buna çalış, ancak o zaman onun gerçek varisi olursun, ancak o zaman Güneş gibi alemi aydınlatabilirsin" dedi. Bu uyarıdan sonra, Celâleddîn 9 yıl boyunca Burhaneddin'e müritlik etti, ''[[Seyru Süluk|seyr-û sülûk]]'' denen [[tarikât]] eğitiminden geçti. [[Halep]] ve Şam medreselerinde öğrenimini tamamladı, dönüşte Konya'da hocası Tebrizi'nin gözetiminde art arda üç kez çile çıkarttı, ''riyazete'' (her tür perhiz) başladı.
 
Hocası Celalettin'in arzusunun hilafına Konyayı terkederek Kayseri'ye gitti ve 1241'de orada öldü. Celâleddîn, hocasını unutamadı. O'nun kitaplarını ve ders notlarını topladı. Ne varsa içindedir anlamına gelen ''Fihi-Ma Fih''adlı yapıtında sık sık hocasından alıntılar yaptı. Beş yıl boyunca medresede [[fıkıh]] ve din bilimi okuttu, vaaz ve irşatlarını sürdürdü.
188. satır:
İslâm tasavvufunun en önemli ve en büyük yapıtı kabul edilen ''Mesnevî-i Manevî'' ([[Mesnevi (Mevlânâ)|Mesnevî]]) Hüsamettin Çelebi aracılığıyla yazılmıştır. Bir gün birlikte sohbet ederlerken Çelebi bir konudan yakındı ve "müritler", dedi, "tasavvuf yolunda bir şeyler öğrenmek için ya Hâkim Senaî'nin ''Hadika'' adlı kitabını okuyorlar ya [[Ferîdüddîn-i Attâr|Attâr]]'ın ''"İlâhînâme"'' 'sini, ve ''"Mantık-ut-Tayr"'' 'ını ''(Kuş Dili)'' okuyorlar. Oysa bizim de eğitici bir kitabımız olsaydı herkes bunu okuyacak ve ilâhi gerçekleri ilk elden öğrenecekti." Hüsamettin Çelebi sözünü bitirirken, Mevlânâ sarığının katları arasından bükülmüş bir kâğıt uzattı genç dostuna; ''[[Mesnevi (Mevlânâ)|Mesnevî]]'' 'nin ünlü ilk 18 beyti yazılmıştı ve hoca, müridine şöyle diyordu: "Ben başladım, gerisini sen yazarsan ben söylerim."
 
Bu çalışma yıllar boyu sürdü. Yapıt, 25.700 beyitten oluşan 6 ciltlik bir bütündü. Tasavvuf öğretisini çeşitli öyküler aracılığıyla anlatıyor, olayları yorumlarken tasavvuf ilkelerini açıklıyordu. ''Mesnevî'' bittiği zaman artık epeyce yaşlanmış olan Mevlânâ yorgun düşmüş, ayrıca sağlığı da bozulmuştu. 17 Aralık 1273'te de vefat etti. Mevlânâ'nın vefat ettiği gün olan 17 Aralık, düğün gecesi anlamına gelen ve sevgilisi olan Rabb'ine kavuşma günü olduğu için [[Şeb-i Arûs]] olarak anılır.
 
İlk eşi Gevher Hatun ölünce, Mevlânâ Konya'da ikinci kez Gera Hatun ile evlenmiş ve ondan Muzafferettin Alim Çelebi adında bir oğlu ve Fatma Melike Hatun adında bir kızı olmuştu. Mevlânâ'nın soyundan gelen Çelebiler, genellikle Sultan Veled'in oğlu Feridun Ulu Arif Çelebi'nin torunlarıdır; Fatma Melike Hatun'un torunlarıysa [[Mevlevî]]ler arasında İnas Çelebi olarak anılırlar.
197. satır:
==Dış okumalar==
*[http://www.saadettinmerdin.com/genel/89-mevlana-celaleddin-rumi.html#more-89] Celalettin Rumi, Sadettin Merdin, Eleştirel
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
== Eserleri ==
Satır 262 ⟶ 250:
[[Kategori:Konya'daki türbeler]]
[[Kategori:Konya'da defnedilenler]]
[[Kategori:sufilerMutasavvıflar]]
 
[[Kategori:Konya'da ölenler]]