Egemenlik: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Kibele (mesaj | katkılar)
k 88.254.125.93 tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, CommonsDelinker tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
8. satır:
Ortaçağ Avrupası'nın büyük bir bölümünde, kaynağını kralla vassalleri veya vassallerle diğer yerel güç odakları arasındaki sözleşmelerden alan [[feodal]] ilişkiler egemendi. Bunun yanı sıra, çeşitli derecelerde bağımsız olan şehirler, köy birlikleri, [[federasyon]]lar, ortak yönetim alanları vb. mevcuttu. Ayrıca bazı yönleriyle krala bağlı, bazı yönlerden tamamen bağımsız olan Kilise de önemli bir siyasi güçtü.
 
Modern krallıkların ortaya çıkmasıyla birlikte, devleti devlet yapan temel hak ve yetkilerin tanımlanması sorunu ortaya çıktı. Fransız hukukçu ''[[Jean Bodin]]'' (1530-1596) modern egemenlik kuramının kurucusu sayılır. 1576'da yayımladığı ''Les six livres de la république'' ([[Devlet'e Dair Altı Kitap]]) adlı eserde Bodin egemenliği "Devlet'in mutlak ve kalıcı gücü" olarak tanımladı. "'Mutlak", egemenliğin bölünemeyeceği ve paylaşılamayacağı anlamındaydı (ancak bu mutlaklık sadece kamu hakları alanındaydı ve bireyin özel haklarına tecavüz edemiyordu). "Kalıcı" olması ise bu gücün [[hükümdar]]ın ölümü ile sona ermediği ve bireylerden bağımsız olduğunu gösteriyordu. Egemenlik belirtilerinin bir bölümünü hükümdar şahsen kullanabilir, bir bölümünü memurlarına ve kurumlara kullandırabilirdi. Ancak egemenliğin kendisi devredilemezdi.
 
17. yüzyılda [[Hollanda]]lı hukukçu ''[[Hugo Grotius]]'' (1583-1645) modern devletler hukukunun ilkelerini egemenlik kavramıyla temellendirdi. [[1648]] Westfalya Barışı ile, egemen devletlerin hukuki eşitliği ilkesi modern Avrupa devletler sisteminin temeli olarak benimsendi. 17. ve 18. yüzyıllarda [[Thomas Hobbes|Hobbes]], [[John Locke|Locke]], [[Montesquieu]], [[Jean-Jacques Rousseau|Rousseau]] gibi düşünürler egemenlik hakkının felsefi ve analitik temelleri üzerinde günümüze dek etkili olan düşünceler ürettiler.
14. satır:
[[Charles de Secondat, baron de Montesquieu|Montesquieu]] (1689-1755), 1745'te yayımladığı ''Esprit des Lois'' (Kanunların Ruhu) adlı eserinde, egemenliğin üç uygulama alanını birbirinden ayırarak, [[yasama]], [[yürütme]] ve [[yargı]] erklerinin dengelenmesinin önemine değindi. 1789'da kabul edilen ABD Anayasası, Montesquieu'nün görüşlerinin etkisiyle, yasama, yürütme ve yargının mükemmel denge içinde olacağı bir Devlet düzeni tasarladı.
 
== EgemenlikALLAH ve1 halkDİR AÇIKLAMASI ==
Klasik dönem düşünürlerinin hemen hepsinde egemenliğin nihai kaynağı olarak halkın iradesi gösterilir. Roma hukukundaki ''omnis imperium ex populo'' ilkesi bu düşüncenin kaynağıdır. Devletin bir "Toplum Sözleşmesi" ile kurulduğu görüşü de aynı düşünceyi ifade eder. Ancak ilk kaynağı halk olan egemenliğin nasıl ve ne ölçüde hükümdara aktarıldığı, sınırlarının ne olduğu, o sınırlar aşıldığı zaman hangi tedbirlere başvurulacağı, egemenlik aktarımından sonra halkta hangi bakiye güçlerin kaldığı, tartışma konuları olarak kalır. Egemenliği halka dayandıran görüşle [[demokrasi]] fikri ilk kez 19. yüzyılda bağdaştırılmaya başlamış ve ancak 20. yüzyılın ikinci yarısında genel kabul görmüştür
 
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Egemenlik" sayfasından alınmıştır